Responsive Ad Slot

SÖYLEŞİLER

Söyleşi

Meclis Raporlarında 1939 Depremi

Yıl 1939, 26 Aralık’ı 27 Aralık’a bağlayan gece, sabaha karşı “Büyük Hareket” olarak da bilinen “Erzincan Depremi”nde Kelkit ırmağı boyundaki Erbaa, Niksar, Reşadiye, Suşehri, Koyulhisar, Erzincan ve Erzurum depremle sarsılmış, resmi rakamlarla toplam 32.962 kişi hayatını kaybetmiş, yaklaşık 100.000 kişi de yaralanmıştır. Deprem sonrası TBMM'den 2 vekil başta Erzincan olmak üzere depremden zarar gören yerleşim yerlerinde incelemelerde bulunarak bir rapor hazırlamış ve 10 günlük tetkik sonrasında hazırlanan rapor bu iki vekil tarafından milletvekillerinin bilgilerine sunulmuştur.
Yıl 1939, 26 Aralık’ı 27 Aralık’a bağlayan gece, sabaha karşı “Büyük Hareket” olarak da bilinen “Erzincan Depremi”nde Kelkit ırmağı boyundaki Erbaa, Niksar, Reşadiye, Suşehri, Koyulhisar, Erzincan ve Erzurum depremle sarsılmış, resmi rakamlarla toplam 32.962 kişi hayatını kaybetmiş, yaklaşık 100.000 kişi de yaralanmıştır. Deprem sonrası TBMM'den 2 vekil başta Erzincan olmak üzere depremden zarar gören yerleşim yerlerinde incelemelerde bulunarak bir rapor hazırlamış ve 10 günlük tetkik sonrasında hazırlanan rapor bu iki vekil tarafından milletvekillerinin bilgilerine sunulmuştur. 

  Türkiye’de depremlerin yoğun yaşandığı bölgelerden biri hatta en önemlisi Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerindeki Kelkit havzasında yer alan Erbaa, Niksar, Reşadiye, Suşehri, Koyulhisar, Erzincan ve Erzurum 1939 yılı 26 Aralık’ı 27 Aralık’a bağlayan gece saat 02.00'de 7.9 şiddetinde depremle sarsılmış, Kuzey Anadolu Fay hattı üzerinde resmi rakamlarla toplam 32.962 kişi hayatını kaybetmiş, yaklaşık 100.000 kişi de yaralanmış, yerleşim yerlerinde hasarsız tek bir bina kalmamıştır.

Depremden hemen sonra Dâhiliye Vekili Faik ÖZTRAK ve Sıhhat - İçtima Muavenet Vekili Hulusi ALATAŞ  başta Erzincan olmak üzere depremden zarar gören yerleşim yerlerinde incelemelerde bulunmuşlar ve bir rapor hazırlamışlardır. İşte yapılan bu 10 günlük tetkik sonrasında hazırlanan rapor meclisin 10 Ocak 1940 tarihli oturumunda bu iki vekil tarafından milletvekillerinin bilgilerine sunulmuştur. Dâhiliye Vekili Faik ÖZTRAK depremin yalnız Türkiye’yi değil bütün dünyayı yasa boğduğunu belirterek sözlerine başlamıştır.

Hazırlanan deprem raporu ve alınan tedbirleri maddeler halinde şöyledir;
1. 25 bine yakın insan ölmüş ve 8 bin kadar yaralı olduğu tespit edilmiştir. Ancak bu rakamların ilerleyen zamanlarda değişmesi mümkündür. Felaketin şiddeti büyük, sahası geniştir. Gerek mevsim gerekse depremin meydana geldiği saat, felaketin şiddetini artırmıştır.

2. Depremin ne zaman ve nasıl olduğunu, hangi tedbirler alındığını belirtilerek 10 gün devam eden seyahat sırasında izlenim ve incelemeler anlatılacaktır.

3. 28 Aralık sabahı Erzincan’a gidilmek üzere Sivas’tan geçilmiş ve yolculuk esnasında deprem bölgelerden gelen bilgiler üzerine bazı tedbirlerin alınmasını görevlilere iletilmiştir.

4. Sivas’ta vali, komutan ve Sıhhat Müdürü ile görüşülmüştür. Sivas şehrinde hasar olmadığı tespit edilmiş ve bu durumun da diğer taraflara yardım için önemli olduğu ifade edilmiştir. Ancak Sivas’ın Hafik, Zara, Koyulhisar ve Suşehri kazalarında zayiatın ağır olduğu görülmüştür. Ayrıca kardan kapanan Erzincan yolunun açılması için 200 amale gönderilmiş ve deprem bölgelerine Sivas ve Divriği’den kamyonlarla erzak yollanmıştır.

5. Erzincan zayiatı diğer yerlerden daha fazla idi. Bir an önce Erzincan’a ulaşmanın elzem olduğu, ancak yolların karla kapalı olması sebebiyle çok yavaş yol alındığı belirtilmiştir. Erzincan’a bazı üst düzey memurların ulaştığı haberini alan bu heyet biraz daha rahatlamıştır.

6. 31 Aralık saat 11:00’de Erzincan’a varılmış ve hemen istasyon civarında toplanmış halk ve yaralılar dolaşılmıştır.

7. Aynı gün saat 13:00’de Cumhurbaşkanı İsmet İnönü gelmiş ve depremden zarar gören insanlar devlet erkanı tarafından teselli edilmiş ve acıları paylaşılmıştır. İnsanların İsmet İNÖNÜ’ye büyük teveccüh göstermeleri dikkat çekicidir. Gerekli talimatlar verildikten sonra İnönü ve kurmayları saat 16:30 gibi Erzincan’dan ayrılmışlardır.

8. İsmet İNÖNÜ şehirden ayrıldıktan sonra vekiller ve diğer resmi görevliler hemen bir toplantı yapmış ve nasıl hareket edilmesi yönünde görüş alışverişinde bulunmuşlardır. Bir yandan da alınan tedbirler ve yapılan çalışmalar hakkında bilgiler verilmiştir. Sivas’tan gelen amelelerin çalışmaya başladığı, Üçüncü Ordu Müfettişi tarafından 400’ü sabah 400’ü öğleden sonra çalışmak üzere 800
asker istihdam edildiği, 1000 çadırın hemen dağıtıldığı, Erzincan’a gelmeden önce 170 tane jandarmanın Erzincan’a gitmesi için talimat verildiği, bunların Erzincan’a ulaştığı ve ivedilikle çalışmalara başladığı ifade edilmiştir. Bu işler yapıldıktan sonra 1 Ocak yani yeni senenin ilk saatlerinde vekiller Sivas’a doğru hareket etmişlerdir.

9. Divriği’ye gelindiğinde oranın Belediye Başkanı ile görüşülmüş ve 200 tane amelenin Erzincan’a gönderilmesi istenilmiştir. Gayretli bir şekilde 200 kadar ameleyi tedarik eden Divriği Belediyesi zaman kaybetmeden bu ameleleri Erzincan’a yollamak üzere yola çıkarmışlardır.

10. Tokat’tan gelen haberlerin çok endişe verici olduğu belirtilmiş ve hızlı bir şekilde oraya intikal edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Bu arada Sivas Valisi ile yapılan görüşmede depremden zarar gören Sivas’ın kazalarında Jandarmanın çok gayretli çalıştıkları bilgisi alınmıştır.

11. 2 Ocak saat 11:00’de Turhal’a varılmış, buradan Vekil Hulusi ALATAŞ ve bazı görevliler Tokat’a ve oradan da Niksar’a gitmiş ve gece yarısı tekrar dönmüşlerdir. Bu arada Faik ÖZTRAK ise Amasya’dan dönmekte olan İnönü beklemiştir. İsmet İNÖNÜ’nün gelmesiyle Faik ÖZTRAK, Erzincan’da yapılan çalışmalar hakkında bilgiler vermiş ve 5 Erbaalı vatandaşı da yanında getiren İnönü bunlarla vekilleri görüştürmüş ve Niksar, Erbaa tarafında son durum hakkında bilgi almalarını istemiştir. Yapılan görüşme sonunda Erbaa’ya Tokat şehrinden değil de –ki Tokat’ta depremden en çok etkilenen yerler arasındadır- Samsun’dan yardımlar yapıldığı öğrenilmiştir. Dolayısıyla Vekil Faik ÖZTRAK, Erbaa için yapılacak yardımların Samsun’dan temini için talimat vermiştir.

12. En mühim zarara uğrayan yerler arsından yer alan ve tam anlamıyla ihtiyaç tedbirlerinin alınmadığı yer olan Reşadiye’ye gitmek en önemli iş olduğu beyan edilmiştir.32 Oldukça dağlık bir yerleşim yeri olması ve heyelan neticesinde yolların kapanması Reşadiye’ye yapılacak yardımların aksamasına neden olmuştur. Turhal Şeker Fabrikası’nın gönderdiği Sıhhi Heyet, Reşadiye’ye 28,5
km mesafedeki Fazlı Köprüsü denilen mevkide çadırlarını kurmuş ve etraftaki yaralıları tedavi etmeye başlamıştır. Reşadiye’ye yardım ancak develerle götürülmüştür. Geçici olarak barınma yerlerinin yapılması için lazım olan malzeme Turhal Şeker Fabrikası’ndan ve inşaat işçileri de civar köylerden karşılanmıştır.

13. Tokat’a gelen Vekiller vali ile görüştüklerini ve validen kapanan Reşadiye yolunun açılması için 200 askerin görevlendirildiği, bunların da ivedilikle çalışmalara başladığı yönünde bilgiler aldıklarının ifade etmişlerdir. Öztrak, ulaşılamayan Reşadiye’ye gitmesi için Tokat Valisine direktif verdiğini de belirtmiştir.

14. Tokat’ta yerel görevliler ile görüşen vekiller, bu mevsimde motorlu araçların kullanılmasının güç olduğunu bunun için de develerle deprem bölgelerine yardım götürülmesi, ulaşılması zor olan yerlerde de 10 km aralıklarla yaralılara bakılmak için barakların kurulması gerektiği talimatlarını vermişlerdir.

15. Tekrar Turhal’a dönen vekiller, buradan Ordu ve Giresun Vilayetlerine telgraf çekerek zarara uğrayan yerlerde acilen tedbirlerin alınması gerektiğini belirtmişlerdir.

16. Heyet Suşehri ve Koyulhisar’daki vaziyeti öğrenmek için Turhal’dan Sivas’a hareket etmiştir. 5 Ocak saat 08:00’de Sivas’a ulaşan vekiller, yolların kar dolayısıyla kapandığını ve alınan tedbirlerin uygulanması için motorlu araçların yerine deve ve atların kullanıldığı yönünde öğrendiklerini belirtmişlerdir. Bu arada 7 Ocak günü Tokat Valisi’nin de Reşadiye’ye ulaştığı haberini almışlardır.

17. Bu işlerle uğraşıldığı sırada Türkiye’nin değişik yerlerinde sel felaketinin olduğu ve bunun sonucunda da onlarca insanın öldüğü haberi alınmıştır. Bunun için de hemen çalışmalara başlanıldığı ifade edilmiştir.

Yapılan incelemelerin ve alınan tedbirlerin bu şekilde olduğunu ifade eden Faik ÖZTRAK milletvekillerine; "sizleri temin ederim ki vazifeli veya vazifesiz herkes namuskârene çalışmış ve çalışıyor." diyerek sözlerini tamamlamıştır.

Dâhiliye Vekili’nin yapmış olduğu bu kapsamlı açıklamadan sonra söz alan Sıhhat ve İçtima Muavenet Vekili Hulusi ALATAŞ, depremin Erzincan, Sivas, Amasya, Tokat, Samsun, Ordu, Giresun, Gümüşhane, Yozgat ve Tunceli vilayetlerinde yıkıcı etki yaptığını söyleyerek şu rakamları vermiştir; ölü miktarı 23.131, yaralı miktarı 7.994, tamamen yıkılmış ev miktarı 16.385, içine girilmeyecek olanlar 9.157 olmak üzere toplamda 29.390 tane ev harap olduğunu ifade etmiştir. 

 Hasan AÇIKEL  Tokattan.net
 Tokattan.net
 Araş. Gör. İlhan HAÇİN, 1939 Büyük Erzincan Depremi, Mart 2014 

Hiç yorum yok

Yorum Gönder

Okumadan Geçme
© Tüm hakları saklıdır
2016-2022 Tokattan.net