tag:blogger.com,1999:blog-32043008627499278032024-02-08T05:08:23.160+03:00Tokattan.net | Tokat'tan Dünyaya...Tokat'a dair hatırda kalanlar, unutulanlar, haberler, kişiler, makaleler, yorumlar, paylaşılan ve paylaşılmayı bekleyen dipnotların yer aldığı; başta adalet, demokrasi ve insan hakları olmak üzere insanlığın evrensel değerlerini, çok sesliliği, farklılıklara saygıyı savunan internet platformudur...Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.comBlogger864125tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-71802710762475608842022-04-18T13:44:00.001+03:002022-04-18T13:56:17.911+03:00Metin KILIÇ: "Başçiftlik’in çehresini Halıcılık değiştirdi."<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjuH8K70fCyUdJJskuUUwzalic2zZuzow8BHVBcp6r5YXOEMH6PdtD07r1FEr75KIthNRu4rbMcn7XAaS7H0dYv8yXbUmsjPH74UifRxNYnW4EO1znrVwo0QnWHbnjF1nlHFH1so0Y7LYXl/s2000/Metin+KILIN%25C3%2587-D%25C3%25BCnden+Bug%25C3%25BCne+Ba%25C5%259F%25C3%25A7iftlik+3.jpg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | Metin KILIÇ: Başçiftlik’in çehresini Halıcılık değiştirdi." border="0" data-original-height="2000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjuH8K70fCyUdJJskuUUwzalic2zZuzow8BHVBcp6r5YXOEMH6PdtD07r1FEr75KIthNRu4rbMcn7XAaS7H0dYv8yXbUmsjPH74UifRxNYnW4EO1znrVwo0QnWHbnjF1nlHFH1so0Y7LYXl/s2000/Metin+KILIN%25C3%2587-D%25C3%25BCnden+Bug%25C3%25BCne+Ba%25C5%259F%25C3%25A7iftlik+3.jpg" title="Metin KILIÇ: Başçiftlik’in çehresini Halıcılık değiştirdi." width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">E</span></b></span><div style="text-align: justify;"><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: #252525;">ğitime ve hayatımıza kattığı değerlerle 2021 yılında aramızdan ayrılan, Samsun Başçiftlikliler Derneği Eski Başkanı, 43 yıllık eğitimci, değerli büyüğümüz Rahmetli </span><span style="color: red;">Metin KILIÇ</span></b><b style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"><span style="color: #252525;">’ı rahmet ve özlemle bir kez daha anıyoruz. </span><span style="color: red;">Metin KILIÇ</span><span style="color: #252525;">’la 2013 yılında Basciftlik.net sitesi için Başçiftlik tarihine yolculuk yaptığımız <i>"Dünden bugüne Başçiftlik"</i> söyleşinin üçüncü ve son bölümünde; 1989 yerel seçimlerinden Başçiftlik'in ilçe olma serüvenine, halıcılığın bitmesiyle başlayan göçlerden gurbetteki Başçiftlik derneklerine, 1989'dan günümüze Başçiftlik'in </span></b><b style="color: #252525; font-family: "PT Sans"; text-align: left;">sosyo-kültürel ve ekonomik değişimini konuştuk.</b></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">2 </b><span><b>Eylül 2013</b> tarihinde <b><span style="color: red;">Basciftlik.net</span></b> sitesine yayınlanan<b> "Dünden bugüne Başçiftlik"</b> söyleşinin 3. (üçüncü) ve son bölümü sizlerle...</span></span></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div><div style="text-align: justify;"><span><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><div style="text-align: justify;"><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: </b><b><span style="color: red;">Metin</span> Bey, 1986’da kurulan Başçiftlik Spor Kulübü ile başlayalım söyleşimizin 3. bölümüne.</b><br /></span><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> </span>Başçiftlik spor denilince benim aklıma gelen tek bir isim vardır, <b><span style="color: red;">Tahsin DEMİR</span></b>. Bir spor kulübü kurmak ve bunu tescillendirmek 80’li yılların son yarısında gündeme geldi. <b><span style="color: red;">Tahsin DEMİR</span></b> önderliğinde bir grup tarafından kurulmuş ve beden terbiyesi (il Gençlik ve Spor Müdürlüğüne) tescil yapılmıştır. Öncelikle kurulan futbol takımı komşu köy ve kasabalarla maçlar yapmış turnuvalar düzenlemiştir, daha sonra voleybol maçlarımızda olmuştur.</div><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: 1989 yerel seçimlerinde <span style="color: red;">ihsan ŞEN</span> Belediye Başkanlığına aday olmuyor, 1984’den 1989’a kadarki </b><b><span style="color: red;">ihsan ŞEN</span></b><b> dönemine dair kısaca neler söylersiniz?</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Demokrasiye geçiş yılları her yerde olduğu gibi Başçiftlik’te de zor olmuştur. Değişik isimler atama yöntemi ile iş başına gelmiştir. <b><span style="color: red;">ihsan ŞEN</span></b>’li yıllar Başçiftlik’in değişim ve gelişim yıllarıdır. Halıcılık dolayısı ile köye bol para girmiş bu para köyü önce belde sonra ilçe yapmıştır görüntümüzü değiştirmiştir denilebilir.</div></div><span style="font-family: PT Sans;"><div><br /></div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: 1989 seçimlerinde </b></span></span><b><span style="color: red;">ihsan ŞEN</span></b><b>’in aday olmamasının özel bir nedeni var mı?</b></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Bu konuda bir şey söylemem mümkün değil. Her dönemde olduğu gibi o dönemde de kapalı kapılar arkasında konuşmalar olduğu kesin. Ancak bunlar ispatı mümkün olmayan şeylerdir konuşmak tekrar gündeme getirmek yanlış olur düşüncesindeyim.</div><div><br /></div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: 1989 yerel seçimlerinde Anavatan Partisi Adayı <span style="color: red;">Ali KAPUSUZ</span> Belediye Başkanı seçiliyor, devamını sizden dinleyelim.</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Kurucu meclisin dağılmasından sonra kurulan partilerle seçime girilmiş <span style="color: red;"><b>Turgut ÖZAL</b></span> başkanlığındaki ANAP iktidara gelmiştir. 1989'da yapılan yerel seçimde Başçiftlik’te <b><span style="color: red;">Ali KAPUSUZ</span></b> belediye başkanı oldu. Ancak görev süresini tamamlayamadı, çeşitli nedenlerle İç işleri bakanlığı tarafından görevden alındı.</div><div><br /></div><div><div><b></b></div></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: Başçiftlik, </b><b><span style="color: red;">Ali KAPUSUZ</span></b><b> döneminde ilçe oldu değil mi?</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Evet, Başçiftlik’in İlçe olması yolunda <b><span style="color: red;">Ali KAPUSUZ</span></b>’un büyük emeği vardır, bunu kimse inkar edemez. O’nun döneminde müracaat edilmiş, yoğun kulis faaliyetleri yürütülmüştür. Aklı eren gücü yeten herkes bu uğurda çaba sarf etmiştir. Samsun’da <span style="color: red;"><b>Rasim KAPUSUZ</b></span>’un çalışmaları takdire şayandır. Her kim ne yaptı ise Başçiftlik için yapmıştır, emeği geçenlerden Allah razı olsun.</div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: <span style="color: red;">Metin</span> bey, hep anlatılır ya hani <span style="color: red;">Turgut ÖZAL</span> Niksar’a Köklüce barajı açılışına geliyor, Başçiftlik'ten insanlar yollara düşüyor... Kimilerine göre İlçeliğe giden sürecin başlangıcı o karşılamadır. Detayları sizden öğrensek.</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> O olayları organize eden Başçiftlik’in akil insanlarıdır. Yazılan pankartlar ve atılan sloganlarla Başbakanın (<span style="color: red;"><b>Turgut ÖZAL</b></span>) dikkati çekiliyor. Orada söz alınıyor. Bizi destekleyen <span style="color: red;"><b>Metin GÜRDERE</b></span> (Tokat Milletvekili) ve <b><span style="color: red;">Erkan YÜKSEl</span></b>’in (Tokat Milletvekili) katkıları da inkâr edilemez. İçişleri Bakanlığına verilen dilekçenin altında <b><span style="color: red;">Mehmet Zeki UZUN</span></b>, <b><span style="color: red;">Metin GÜRDERE</span></b>, <b><span style="color: red;">Talat SARGIN</span></b> ve <b><span style="color: red;">Erkan YÜKSEL</span></b>’in imzaları var. Bunların hepsi de dönemin Tokat milletvekilleri, dilekçenin tarihi 07.12.1988’dir.</div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: Siyasete ara verip 1989’da biten Halı festivallerinden sonra halıcılığın bir değerlendirmesini yapacak olsak neler söylersiniz?</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> 90’ lı yıllar halıcılığın duraklama yaşadığı yıllardır. Artık çırak bulmak imkansız derecede zordur. Artan maliyetler halı fiyatlarına yansımamıştır. Piyasada bir durgunluk, doygunluk yaşanmaktadır. Halı üreticileri ne yazık ki bir araya gelip kendi birliklerini oluşturamadılar. Ortaya bir standart konulmadığından piyasa başıboş bırakılmış, sahte tüccarlar, kalitesiz malzeme, hileli işçilik halıcılığın sonunu hazırlamış, Başçiftlik’te halı sektörü ölmüştür.</div><div><br /></div><div>Burada unutmamak gerekir ki halıcılığın bu kadar hızlı yayılmasındaki en büyük etmenlerden biri de çevre köylerde çalışan Başçiftlikli öğretmenlerdir. Onlar çalıştıkları köylerde açtıkları tezgahlarda onlarca çırak çalıştırıp yüzlerce usta yetiştirmişlerdir.</div><div><br /></div><div>Halıcılık zamanında köye çok bol para girişi oldu. Vatandaşın cebi ancak bu yıllarda para gördü. Bu parayla da Başçiftlik’in şehircilik alt yapısı oluştu. Barınabilecek evler bu para ile yapıldı. Eski yapılar yıkıldı yerine betonarme çok katlı evler dikildi. Evlerdeki çul çecim-kilim yerini halıya bıraktı, mobilya ile tanışıldı. Başçiftlik’in çehresini Halıcılık değiştirdi. Elbette hepsi bu kadar değil. Başçiftlik halıcılığı Karadeniz bölgesindeki ekonomiyi canlandırmış, binlerce aile halıcılıktan ekmek yiyerek durumunu düzeltmiştir.</div><div><br /></div><div>Başçiftlik’te Karacaören’de ve yakın köylerde birçok kişi tüccar oldu. Marangozluk demircilik gibi sanayi canlandı.</div></div><div><br /></div><div><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: Halıcılığın bitme noktasına gelmesi Başçiftlik’ten göçleri hızlandırdı diyebilir miyiz?</b></div><div><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> İnsan hayatını idame ettirebilmek için bir şeyler üretmek ürettiğini kazanca çevirmek zorundadır. Halıcılığın bitmesiyle Başçiftlik’in para muslukları kapanmıştır. Coğrafi konum ve iklim, tarımsal çalışmalara izin vermediğinden yetişen genç nesil büyük şehirlerde iş ve aş derdine düşmüştür. Ne yazık ki buda büyük göçü başlatmış, Başçiftlik insanı ekmeğinin peşinde gurbet ellere düşmüştür.</div></div><div><br /></div><div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: 1990’lardan sonra yönetime gelen siyasiler Başçiftlik'in ekonomisinin gelişime adına neleri eksik bıraktı ki, göçler hızlandı.</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Halıcılık organize bir birlik altında toplanıp işvereniyle işçisiyle tüccarıyla malzemecisiyle koordine kurulamamıştır. Takipsiz bırakılmıştır. Siyasiler en azından 2 yıllık Meslek Yüksek okullarının açıldığı dönemde bile bir Halıcılık Meslek Yüksek Okulunu açamamışlardır. Tarım ve hayvancılık ihmal edilmiştir. Yaylalarımız, büyükbaş ve küçükbaş hayvancılığı için çok uygun olduğu halde desteklenmemiş, kaderine bırakılmıştır. </div><div><br /></div><div>Başçiftlik florasındaki çiçek çeşitliliğine hiçbir yerde rastlanmaz buna rağmen arıcılık ihmal edilmiş, balımız için patent alınmamıştır. Her türlü yürüyüş parkurlarına sahip ormanlarımız, kış sporuna uygun olan yaylalarımız değerlendirilmemiştir. Patates tarımı ihmal edilmiştir. Ormanlık bir alanda olmamıza gale deresinin köy içinden akmasına rağmen sulama suyu sıkıntısı çekiyoruz, kanaletlerle bu su araziye taşınamamıştır. İlk aklıma gelenler bunlar…</div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: Siyaset demişken 1992 yerel seçimlerinde Refah Partisi Adayı <span style="color: red;">Recep GÖKÇE</span>’nin Belediye başkanlığına giden o soğuk kış günlerinde yaşanan sıcak seçim sürecine dair aklınıza gelenler.</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> <b><span style="color: red;">Ali KAPUSUZ</span></b>’un görevden alınmasından sonra boşalan bu makam için 1992’de ara seçim yapıldı seçimler çok ateşli geçti. <b><span style="color: red;">Necmettin ERBAKAN</span></b> ve <b><span style="color: red;">Bülent ECEVİT</span></b> Başçiftlik’te miting yaptılar. Heyecan içinde geçen seçimin galibi Refah Partisinin adayı <b><span style="color: red;">Recep GÖKÇE</span></b> oldu.</div><div>1992 Başçiftlik’te üç dönemi kapsayan <b><span style="color: red;">Recep GÖKÇE</span></b>’li yılların başlangıcıdır.</div></div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: <span style="color: red;">Recep GÖKÇE</span>'li yıllar Başçiftlik’teki göçlerin hızını azalttı mı?</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Bunu söylemek için elimizde istatistik bir veri olması lazım. Böyle bir veri var mı bilmiyorum, benim fikrim göçler azalmamış artarak devam etmiştir. Halen de devam etmektedir. Çünkü Başçiftlik göçünün nedeni siyasi değil ekonomiktir. İnsanlar doğduğu yerde aş, iş buluyorsa kalıyor yoksa ekmeğinin peşinde gurbet yollarına düşüyor.</div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: Göçlerin sonucu gurbetteki Başçiftliklilerin buluşma noktaları Başçiftlik derneklerinden bahsedecek olursak</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Memleket, insanın makro düzeydeki kimliğidir. Her ne kadar İstanbul, İzmir, Ankara Samsun da otursak ta biz hemşeriler köylüler birbirimizi çok iyi tanırız. Hastanede, pastanede, otobüste, durakta Selamın Aleyküm’le başlayan sıcak bir muhabbet<b> “Hemşerim nerelisin”</b> sorusuyla devam eder. Kimlerdensin? içinden mi köylüğünden mi? diye devam eder, bizi doğduğumuz yere kadar götürür. Gurbet kültürü içinde bizde örgütlendik, bugün İstanbul da samsun da Tokat ta Niksar da hemşerilerimizin buluştuğu kaynaştığı derneklerimiz var. Ferdi olarak yapamadığımız birçok şeyi dernekler vasıtası ile yapıyoruz.</div><div><br /></div><div>Dernekçilik çok önemlidir. Şehirlerde hemşeri derneklerinin rolü de çok önemlidir. 90’lı yılların başına kadar kentlerde kişisel girişimlerle halledilmeyen pek çok sorun dernekler vasıtası ile halledilmekte ve çözüme kavuşturulmaktadır. Kişiler belki dikkate alınmayabilir ama bir şehrin derneği hiçbir zaman yok sayılamaz.</div></div><div><br /></div><div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: Başkanı olduğunuz Samsun Başçiftlikliler Derneğiyle devam edelim isterseniz.</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Samsun Başçiftlikliler Derneği, önceki yıllarda SAMSUNLULAR GURUBU adı altında hemşerilerimize hizmet ederken 04.03.2010 tarihinde dernek statüsü kazanmıştır. Samsun da yaşayan her Başçiftlikli derneğimizin doğal üyesidir. </div><div><br /></div><div>Dernek merkezimiz; Mimar Sinan Mah.127. Sok. No:18 Atakum/SAMSUN adresinde olup, Tokat ilinin Samsun sınırları içinde faaliyet gösteren tek faal derneğiyiz. Dernek merkezimiz sadece Başçiftliklilere değil bütün Tokatlı hemşerilerimize açıktır. Fahri üye de kabul ediyoruz.</div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: Samsunda kaç Başçiftlikli var ve bunun kaçıyla irtibatlısınız?</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>: </b>Takriben 150 civarında hemşerimiz var, bunun yanı sıra özellikle köylerden irtibat kuramadıklarımızın da mevcut olduğunu biliyoruz.</div></div></div><div><br /></div><div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: Başkanı olduğunuz Samsun Başçiftlikliler Derneğinin faaliyetleri nelerdir?</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Dernek faaliyeti olarak Tokat ilinden ilimize gelen her bürokrata hoş geldin ziyareti yapıyor, çiçek götürüyoruz, aynı şekilde hastaneye gelen hemşerilerimizi ziyaret ediyor, kendilerine geçmiş olsun dileklerimizi sunuyoruz. İlin üst bürokratlarını yöneticilerini makamında ziyaret ediyor, onları derneğimizdeki etkinliklere davet ediyoruz, gelenlere ilçemizi tanıtıyoruz. Bu davetler neticesinde pek çok yönetici ve bürokrat derneğimizi ziyaret etmiştir.</div><div> </div><div>Samsunda veya diğer il ve ilçelerde üyelerimizi ilgilendiren düğün-nişan-ölüm gibi haberleri mesaj yolu ile üyelerimize anında duyuruyoruz. Gerekirse toplu taşıma durumunda araç temin ediyoruz. Hemşeriler arasında ev ziyaretleri hanımların altın günleri gibi etkinlikler yapılıyor. Her yıl Şubat ayının ilk haftasında (Yarı yıl tatilinin içinde) Belediye düğün salonunda bir KEŞKEK GÜNÜMÜZ var. Bu yıl Allah izin verirse 3. sünü düzenleyeceğiz. Yine bu yıl ilkini yaptığımız ve geleneksel hale getirmeyi planladığımız KIR PİKNİĞİ kızılay kampında yapılmış ve çok muhteşem geçmiştir. Pikniğe katılan herkese dernek tarafından döner ayran ve pilav ikram edilmiştir.</div><div> </div><div>Bütün bu faaliyetlerimiz Samsun yerel basınında ve yerel TV kanallarında geniş bir şekilde yer aldı. Başçiftlik’in adı duyuruldu, reklamı yapıldı. Biz Samsunda en etkin çalışan yerel derneklerden biriyiz.</div><div> </div><div>Samsunda yerel yönetimin (il ve ilçe belediyelerinin) her etkinliğine davet ediliyoruz. Derneğimiz siyasi partilerin de ilgi odağı halindedir. AKP il ve ilçe başkanları, MHP İl başkanı ve yönetim kurulu, Atakum belediye başkanı Sayın <b><span style="color: red;">Metin BURMA</span></b> derneğimize nezaket ziyaretinde bulunmuşlardır.</div><div>Ayrıca Samsun milletvekilleri Sayın <span style="color: red;"><b>Çağatay KILIÇ</b></span>, <span style="color: red;"><b>Ahmet YENİ</b></span>, Önceki Bayındırlık ve İskan Bakanı <b><span style="color: red;">Mustafa DEMİR</span></b>, Gençlik ve Spor Bakanı <b><span style="color: red;">Suat KILIÇ</span></b>'ta derneğimizi ziyaret ederek bizleri onurlandırmışlardır. Katılım olursa sonbaharda bir doğu Karadeniz ve Gürcistan gezisi düzenlemeyi düşünüyoruz.</div><div> </div><div>Sizin aracılığınızla Başçiftlikli yetkililerden de derneklerimize ilgi bekliyorum. Belediye Başkanımız ve Kaymakamımız henüz bizim derneğimize teşrif etmediler. Bizleri onurlandırmalarını en azından yılda bir kez yaptığımız KEŞKEK GÜNÜ veya KIR PİKNİĞİMİZE gelmelerini arzu ediyoruz. Bu bulunduğumuz il ve ilçelerde bizi daha güçlü kılar. Biz kendimizi ciddiye almazsak el hiç almaz. Belediye Protokolünde derneklerimizin bir yeri olmalıdır.</div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: <span style="color: red;">Metin </span>Bey, 3 bölümlük söyleşimizin sonunda öncelikle bize zaman ayırdığınız teşekkür ederiz, son olarak neler söylemek istersiniz?</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>: </b>Sanal dünyada güvenilir bilgilerle Başçiftliklilere gönüllü hizmet veren BAŞÇİFTLİK.NET ekibine canı gönülden teşekkür ediyor, çalışmalarınızda başarılar diliyorum. 3 bölümlük Başçiftlik ile ilgili söyleşide benim penceremden gördüklerimi ve yaşadıklarımı anlattım. Eksik ve yanlış bilgide vermiş olabilirim. Kimseyi kırmak ve üzmek istemem, böyle bir durum oluştu ise kişilerin hoşgörüsüne sığınıyorum. Unutmamak gerekir ki bu bir söyleşi verilen cevaplarda benim penceremden görünenler. Yeni söyleşilerde buluşmak üzere sevgi ile kalın...</div></div></div><div><br /></div></span></div></span></div></span></div>
<div class="alert-del-btn">
</div>
<div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;">
<span style="font-family: PT Sans;"><div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;"><span><b> </b><span style="box-sizing: border-box;"><span style="font-weight: 700;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: 700;"> </span></span><span>Tokattan.net</span></span></div>
</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> Tokattan.net</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> </span><span style="font-family: "PT Sans";">Basciftlik.net</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><br /></div></div></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-51409038929577732182022-04-04T21:09:00.003+03:002022-04-07T09:20:34.730+03:00İbrahim BEYAZIT | Niksar Kale Lastikleri<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiKo_HqkMG7IL6URFRaiBxxNk3A_7kJuaUc8mTKbAgCcxCBzUrtiBOHPCZdzJ3JO2s4aLVP6W2-pNPkIZWjW0FQD-hMGoEZNxOk3SfJD5jXRgcDDQtcTF6fw39k2gi7BVFpdskfjCMgnVpQ/s2000/%25C4%25B0brahim+BEYAZIT+K%25C3%25B6%25C5%259Fe+Yaz%25C4%25B1s%25C4%25B1.png" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | İbrahim BEYAZIT | Niksar Kale Lastikleri" border="0" data-original-height="2000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiKo_HqkMG7IL6URFRaiBxxNk3A_7kJuaUc8mTKbAgCcxCBzUrtiBOHPCZdzJ3JO2s4aLVP6W2-pNPkIZWjW0FQD-hMGoEZNxOk3SfJD5jXRgcDDQtcTF6fw39k2gi7BVFpdskfjCMgnVpQ/s2000/%25C4%25B0brahim+BEYAZIT+K%25C3%25B6%25C5%259Fe+Yaz%25C4%25B1s%25C4%25B1.png" title="İbrahim BEYAZIT | Niksar Kale Lastikleri" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">Y</span></b></span>
<div style="text-align: justify;"><div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b>oksulluğun, garibanlığın sembolü olan "kara lastik" Anadolu’da hala giyilmektedir. Kırsal kesimlerde </b></span><b style="font-family: "PT Sans";">daha çok tercih edilen kara lastikler her türlü hava koşullarına dayanıklıdır.</b></div></div><div><b style="font-family: "PT Sans";"><br /></b></div><div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b>Dağda çobanın ayağında, okulda öğrencilerin ayaklarında ve gençlerin ayaklarında rengarenk görmek </b></span><span style="font-family: PT Sans;"><b>mümkünüdür kara lastikleri. Türkiye’de birçok ilde ayakkabı vitrinlerinde lastikleri bulabiliriz, su </b></span><b style="font-family: "PT Sans";">geçirmez, dayanıklı ve kolay temizlenme özelliğiyle ünlü ayakkabı markalarıyla rekabet edecek </b><b style="font-family: "PT Sans";">düzeydedir.</b></div></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b><br /></b></span></div></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">Toprakla haşır neşir olan insanımıza en sadık dosttur kara lastik. Çocukluğumuzun en moda ayakkabısı </span><span style="font-family: "PT Sans";">olan bu lastikler yaz kış demeden her mevsime göre tasarlanmıştır. Top oynarken, koşarken verdiği rahatlık gerçekten mutluluk vericiydi.</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">Anadolu insanının tabiriyle; kara lastik bizim için çarıktan daha gönüllüdür. İnsanımızın talihi kara, </span><span style="font-family: "PT Sans";">ayaklarına giydiği lastik kara ama gönlü aktır. </span><span style="font-family: PT Sans;">Yolların asfalt olmadığı, çamurlu yollarda günümüz AVM insanının bulamadığı konforu ve huzuru mazide kısıtlı imkanlarla hayatına devam eden nesil bu durumu iyi bilir. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">Yediden yetmişe her kesime </span><span style="font-family: "PT Sans";">hitap eden kara lastiklerin en bilinenleri Emek ve Tor markalarıydı. Lakin Tokat’ın incisi Niksar’da ise </span><span style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;"><b>Hacı Süleyman Erdem</b></span> tarafından, küçük bir atölyede üretime başlanılan, Niksar tarihinde önemli bir </span><span style="font-family: "PT Sans";">yeri olan <b>"Niksar Kale Lastikleri</b></span><span style="font-family: "PT Sans";"><b>"</b>'</span><span style="font-family: "PT Sans";">ni çoğumuz bilmeyiz. </span></div><div style="text-align: justify;"><br /></div></div><div style="text-align: justify;"><b style="color: #2b00fe;"><span style="font-family: PT Sans;">Hacı Süleyman Erdem (Kale Hacı)</span></b></div><div style="text-align: justify;"><div><div><span style="font-family: PT Sans;">1920 yılında Niksar’da dünyaya gelen <b><span style="color: red;">Süleyman Erdem</span></b>, beş kız çocuktan sonra ailenin tek erkek </span><span style="font-family: "PT Sans";">çocuğudur. Babası <span style="color: red;"><b>Abdullah Kasım</b></span>, annesi <b><span style="color: red;">Mehriban</span></b> Hanım’dır. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";">Baba <b><span style="color: red;">Abdullah</span></b> Efendi, Niksar’da çiftçilikle geçimini sağlayan saygın biriydi. Ailenin çocuklarına yoğun </span><span style="font-family: "PT Sans";">bir ilgisi vardı, <b><span style="color: red;">Hacı Süleyman</span></b> hem evde hem okulda zekası ve davranışlarıyla dikkatleri üzerine </span><span style="font-family: "PT Sans";">çekiyordu. Yardım severliği ve başarılarıyla okulda öğretmenleri tarafından takdir ediliyordu. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";">Niksar’da 1930’lu yıllarda kısıtlı imkanlarla eğitimini tamamlayan </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Hacı Süleyman</span></b><span style="font-family: "PT Sans";">, bir süre Sivas’a </span><span style="font-family: PT Sans;">halasının yanına gider. Sivas’ta yaşadığı süre içinde farklı alanlarda çalışıp para kazanmış, aynı </span><span style="font-family: "PT Sans";">zamanda ailesine de katkıda bulunmuştur. Gerek çocukluk gerek gençlik döneminde tarihe damga </span><span style="font-family: "PT Sans";">vuran birçok olaya şahit olmuştur. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">1930’lu yıllarda Niksar’da eğitim veren okullar; 5 sınıflı Gaziahmet Danışmend İlk Mektebi, 5 sınıflı </span><span style="font-family: "PT Sans";">Albayrak Mektebi ve 3 sınıflı olduğu için buçuk kabul edilen Ulucan İlk Mektebi (Mekteb-i kebir)’dir. N</span><span style="font-family: "PT Sans";">iksar Ortaokulu’nun yapımı 1943 yılında bitmiş, 1944 yılında alınan kararla, Niksar Hususi Ortaokulu </span><span style="font-family: "PT Sans";">adını alarak eğitim ve öğretim faaliyetine devam etmiştir. Niksar’da eğitim imkanlarının kısıtlı olması </span><span style="font-family: "PT Sans";">sebebiyle öğrenciler Tokat’a veya Sivas’a gönderilirdi. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">27 Aralık 1939 Erzincan depremi 7.9 şiddetinde meydana gelmiş ve 32.962 kişi hayatını kaybetmiş, </span><span style="font-family: "PT Sans";">yaklaşık 100.000 kişide yaralanmıştır. 20 Aralık 1942’de Niksar’da 7.3 şiddetinde meydana gelen </span><span style="font-family: "PT Sans";">depremde 3000 kişi can verirken 6300 kişi yaralanmıştır. Bu talihsiz olaylara, <b><span style="color: red;">Hacı Süleyman Erdem</span></b> </span><span style="font-family: "PT Sans";">şahitlik etmiş ve olaylardan çok etkilenmiştir. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Geçen zaman içinde </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Hacı Süleyman</span></b><span style="font-family: PT Sans;"> Efendi askerliğini yapmış, evlenmiş ve iş hayatına atılmıştır. Askerden </span><span style="font-family: "PT Sans";">geldikten sonra tütün ve leblebi ticareti yapsa da aklındaki işi hayata geçirmek için planlar programlar </span><span style="font-family: "PT Sans";">kurmaktadır. Bir süre Niksar’da at koşum takımı yapar, 2. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla ham madde </span><span style="font-family: "PT Sans";">sıkıntısı çekmiş ve istediği başarıyı yakalayamamıştır. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Açtığı dükkanda eski araba lastiklerinden sandalet ve lastik imalatı yapmaya başlayan </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Hacı Süleyman </span></b><span style="font-family: "PT Sans";">Efendi, yaptığı kara lastiklerle Niksar’da büyük bir başarıya imza atar. Yeteneği ve zekasıyla ürettiği </span><span style="font-family: "PT Sans";">lastikler, başta Niksar olmak üzere birçok bölgede giyilmeye satılmaya başlanmıştır. Aklında daha </span><span style="font-family: "PT Sans";">büyük bir işletme ve onlarca çalışanla hizmet vermek vardır, bunun için Ankara’ya lastik imalatı yapan </span><span style="font-family: "PT Sans";">fabrikalara işin detayını öğrenmek için yola çıkar ve <b><span style="color: red;">Nabi Dalbudak</span></b>’la tanışır. Ankara’dan Niksar’a </span><span style="font-family: "PT Sans";">dönen </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Hacı Süleyman</span></b><span style="font-family: "PT Sans";"> atölye açma fikrini ısrarla söylese de çevresinden destek bulamaz ta ki <b><span style="color: red;">Rasim </span></b></span><span style="font-family: "PT Sans";"><b><span style="color: red;">Erdemir</span></b> işe ortak olana kadar. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">1952 yılında Niksar Bengiler’de </span><span style="font-family: "PT Sans";"><b><span style="color: red;">Rasim </span></b></span><span style="font-family: "PT Sans";"><b><span style="color: red;">Erdemir</span></b></span><span style="font-family: PT Sans;">’le birlikte atölye açmak için gerekli malzemeleri </span><span style="font-family: "PT Sans";">toplayan </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Hacı Süleyman</span></b><span style="font-family: "PT Sans";">, üretime başlamak için yoğun bir çalışma içine girmiştir ve <b>"Niksar Kale </b></span><span style="font-family: "PT Sans";"><b>Lastikleri" </b>markasıyla sektörde yerlerini alırlar. Aylar yıllar derken marka haline gelen kara lastikler </span><span style="font-family: "PT Sans";">model ve renkli üretimiyle yediden yetmişe, köylüden şehirde yaşayan insanların tercihi haline </span><span style="font-family: "PT Sans";">gelmiştir. </span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><b><span style="color: red;">Rasim </span></b></span><span style="font-family: "PT Sans";"><b><span style="color: red;">Erdemir</span></b></span><span style="font-family: PT Sans;"> ve <b><span style="color: red;">Hacı Süleyman Erdem</span></b>’in ortak girdikleri lastik üretim işi zamanla çok karlı bir işe </span><span style="font-family: "PT Sans";">döner. Niksar’ın ismi çevre köy kasaba ve illerde duyulmaya başlanır. </span><span style="font-family: "PT Sans";">Deri işlemeciliğinde önemli bir yeri olan Niksar’da Çanakçı Deresi, Arasta Çarşısı deri işleyen </span><span style="font-family: "PT Sans";">tabakhanelerle doludur. İşlenen deriler başta Tokat olmak üzere çevre illere gönderiliyordu. İşlenen </span><span style="font-family: "PT Sans";">deriler mamül eşyaya dönüştürülüyordu. Gelişmiş el işçiliği, boyama işlemleriyle Niksar Tokat’ta </span><span style="font-family: "PT Sans";">önemli ticaret merkezine dönüşmüştür. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">1956 yılında Niksar’da un fabrikası satın alarak atölyeyi buraya taşırlar. 1960 yılında sadece lastik </span><span style="font-family: PT Sans;">değil terlik imalatına da başlatırlar. </span><span style="font-family: "PT Sans";"><b><span style="color: red;">Rasim </span></b></span><span style="font-family: "PT Sans";"><b><span style="color: red;">Erdemir</span></b></span><span style="font-family: PT Sans;"> sağlık sorunları sebebiyle işlerine ara verir ve 1986 </span><span style="font-family: "PT Sans";">yılına kadar fabrikanın kontrolünü </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Hacı Süleyman Erdem</span></b><span style="font-family: "PT Sans";"> alır. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">İşlerini her geçen gün büyüten ortaklar onlarca insana ekmek kapısı olan işletmeleri Niksar’ında </span><span style="font-family: "PT Sans";">kaderini etkilemiş, insanları istihdam ederek göçün azalmasını sağlamıştırlar. 1950’li, 1960’lı ve </span><span style="font-family: "PT Sans";">1970’li yıllarda yoğun bir üretim gerçekleştiren <b><span style="color: red;">Süleyman</span></b> Efendi ve <span style="color: red;"><b>Rasim</b></span> Efendi 1980’li yılların </span><span style="font-family: "PT Sans";">ortalarında farklı sebeplerden ortaklıklarını bitirmişler, kendilerine ait üretim merkezi ve markalarla </span><span style="font-family: "PT Sans";">yollarına ayrı devam etmişlerdir. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Hacı Süleyman Erdem</span></b><span style="font-family: "PT Sans";"> insanları kırmadan, incitmeden sabırla dinleyerek saygınlığından ödün </span><span style="font-family: "PT Sans";">vermemiştir. Her daim gelişime açık ve memleketin kalkınmasında elinden geleni yapmaya gayret </span><span style="font-family: "PT Sans";">göstermiştir. Kazandığı parayı iyi kullanmış, savurgan birisi olmamıştır. </span><span style="font-family: "PT Sans";">Yaşamı boyunca çok sayıda ödül alan </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Süleyman Erdem</span></b><span style="font-family: "PT Sans";">, Niksar Devlet Hastanesi için yaptığı yardımlar </span><span style="font-family: "PT Sans";">sonrasında dönemin Cumhurbaşkanı <b><span style="color: red;">Süleyman Demirel</span></b> tarafından Çankaya Köşkü’ne davet edilecek </span><span style="font-family: "PT Sans";">kadar değerli bir insandı. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">25 Şubat 1999’da </span><span style="font-family: "PT Sans";"><b><span style="color: red;">Rasim </span></b></span><span style="font-family: "PT Sans";"><b><span style="color: red;">Erdemir</span></b></span><span style="font-family: PT Sans;">, 12 Nisan 2003 yılında ise </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Hacı Süleyman Erdem</span></b><span style="font-family: PT Sans;"> hayatlarını </span><span style="font-family: PT Sans;">kaybederek Rahmeti Rahmana kavuşmuşlardır. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";">Memleketimize yaptıkları hizmetlerinden dolayı bu önemli şahsiyetleri unutmamak ve hatıratlarını </span><span style="font-family: "PT Sans";">yaşatmak önemli bir vazifedir. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Rahmet ve minnetle...<br /></span></div></div><div><br /></div></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><div><div style="text-align: left;"><div><div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; color: #333333; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;"><div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;"> <span style="box-sizing: border-box; font-weight: 700;"><b style="background-color: white; text-align: justify;"> <span style="box-sizing: border-box;">İbrahim BEYAZIT</span></b> </span> Araştırmacı Yazar</div> </div><div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(244, 244, 250); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> Tokattan.net</div><div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(244, 244, 250); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><i class="fa fa-envelope-o fa-lg"></i> ibrahimbeyazit60@gmail.com</div></div><div style="font-family: "Times New Roman";"><br /></div><div style="font-family: "Times New Roman";"><br /></div>
<b style="background-color: white; color: #333333; font-family: "pt sans", sans-serif; font-size: 20px; letter-spacing: -1px;"><span style="color: #990000;"><span face=""work sans" , sans-serif" style="font-size: 22px;">Yazarın Diğer Yazıları</span></span></b></div><div class="panel-heading" style="background-color: white; border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "open sans", helvetica, arial, sans-serif; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-align: justify; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;">
</div>
<div class="dYazilar"><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: justify;"><span style="color: #0000ee;">
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2022/02/ibrahim-beyazit-tokatllar-nasl-hamamc.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokatlılar nasıl hamamcı oldu?</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>06.02.2022</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2021/04/ibrahim-beyazit-fatihin-hocas-tokatl.html" rel="nofollow" target="_blank"> Fatih’in Hocası Tokatlı Molla Hüsrev</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>10.04.2021</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2021/03/ibrahim-beyazit-basciftlikin-ilk.html" rel="nofollow" target="_blank"> Başçiftlik'in İlk Öğretmenlerinden Kazım ÖZCAN</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>04.03.2021</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2021/02/ibrahim-beyazit-sakl-cennet-kaz-golu.html" rel="nofollow" target="_blank"> Saklı Cennet Kaz Gölü</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>02.01.2021</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2020/11/ibrahim-beyazit-balkanlarda-bir-turk.html" rel="nofollow" target="_blank"> Balkanlarda Bir Türk Köyü</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>11.08.2020</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2020/04/ibrahim-beyazit-adm-agop-memleketim.html" rel="nofollow" target="_blank"> Adım Agop Memleketim Tokat</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>22.04.2020</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2019/11/ibrahim-beyazit-ertugrul-dursun.html" rel="nofollow" target="_blank"> Ertuğrul Dursun ÖNKUZU’nun Ardından</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>16.11.2019</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2019/10/ibrahim-beyazit-anlayamadgmz-basciftlik.html" rel="nofollow" target="_blank"> Anlayamadığımız Başçiftlik</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>14.10.2019</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2019/06/ibrahim-beyazit-kenevir-tokata-umut.html" rel="nofollow" target="_blank"> Kenevir, Tokat’a Umut Olur Mu?</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>06.04.2019</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2019/01/ibrahim-beyazit-bir-gonul-ozan-kvrck-ali_14.html" rel="nofollow" target="_blank"> Bir Gönül Ozanı Kıvırcık Ali</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>14.01.2019</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2018/10/ibrahim-beyazit-sessiz-tarih-bekir-sami.html" rel="nofollow" target="_blank"> Sessiz Tarih: Bekir Sami KUNDUH</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>30.10.2018</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2018/09/ibrahim-beyazit-bir-kahramanlk-destan.html" rel="nofollow" target="_blank"> Bir Kahramanlık Destanı: Köroğlu</a></strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>23.09.2018</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2018/05/ibrahim-beyazit-tokatlnn-gulmeyen-yuzu.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokat'lının Gülmeyen Yüzü</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>27.05.2018</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2018/02/ibrahim-beyazit-tarihe-yon-verenlerden.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tarihe Yön Verenlerden Ahmet GÜRKAN</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>16.02.2018</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/12/ibrahim-beyazit-seyyah-gozuyle-tokat.html" rel="nofollow" target="_blank"> Seyyah Gözüyle Tokat</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>17.12.2017</em></b><br /><b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/12/ibrahim-beyazit-5-aralk-dunya-kadn.html" rel="nofollow" target="_blank"> 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü</a></strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>04.12.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/11/ibrahim-beyazit-ahmet-taner-kislalinn.html" rel="nofollow" target="_blank"> Ahmet Taner KIŞLALI'nın Ardından</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>20.11.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/10/ibrahim-beyazit-kyamet-i-sugra.html" rel="nofollow" target="_blank"> Kıyamet-i Suğra</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>23.10.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/08/ibrahim-beyazit-zileli-iba-pehlivan.html" rel="nofollow" target="_blank"> Zile'li İba Pehlivan</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>07.08.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/05/ibrahim-beyazit-hasreti-ile-yandgm.html" rel="nofollow" target="_blank"> Hasreti İle Yandığım Memleket</a></strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>20.05.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/04/ibrahim-beyazit-tokatl-eski-kabaday-sk.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokat'lı Eski Kabadayı Şık Manol</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>24.04.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/03/ibrahim-beyazit-tokatl-genc-mucit_25.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokat'lı Genç Mucit Muammer KALENDER</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>25.03.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/03/ibrahim-beyazit-tokatl-seyhulislam_7.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokat'lı Şeyhülislam Mehmet Tahir Efendi</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>07.03.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/02/ibrahim-beyazit-genc-osman-destan_13.html" rel="nofollow" target="_blank"> Genç Osman Destanı</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>13.02.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/01/ibrahim-beyazit-kaybolan-mahalle.html" rel="nofollow" target="_blank"> Kaybolan Mahalle Kültürümüz</a></strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>18.01.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2016/12/tokat-kulturunde-yazmaclk.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokat Kültüründe Yazmacılık</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>19.12.2016</em></b>
<span style="font-family: "PT Sans"; text-align: justify;"> </span></span></span></div>
</div></span></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-29547772346939142802022-04-03T22:23:00.010+03:002022-04-03T22:52:54.592+03:00Ali Canip OLGUNLU, Milliyet'e 'Üç Mevsimlik Şehir' Tokat'ı Yazdı<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjx8LpwpTtZi7Dka5fi4V4snPLG9AS5tIAolcmFF_C_Wn-e18ElurpZEw0Vd-ZdYJjIZjXcW7Qq-mykkxZJSNF7KtDpKU9etigWR4rVixIgpdkcwww9gf6GB-TM-6sxlr2nPGG2f_yAK4Qk/s2000/%25C3%259C%25C3%25A7+Mevsimlik+%25C5%259Eehir.jpg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | Ali Canip OLGUNLU, Milliyet'e 'Üç Mevsimlik Şehir' Tokat'ı Yazdı" border="0" data-original-height="1000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjx8LpwpTtZi7Dka5fi4V4snPLG9AS5tIAolcmFF_C_Wn-e18ElurpZEw0Vd-ZdYJjIZjXcW7Qq-mykkxZJSNF7KtDpKU9etigWR4rVixIgpdkcwww9gf6GB-TM-6sxlr2nPGG2f_yAK4Qk/w400-h250/%25C3%259C%25C3%25A7+Mevsimlik+%25C5%259Eehir.jpg" title="Ali Canip OLGUNLU, Milliyet'e 'Üç Mevsimlik Şehir' Tokat'ı Yazdı" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">A</span></b></span><div style="text-align: justify;"><span><span><span style="text-align: left;"><span style="color: #252525; font-family: PT Sans;"><b>nadolu medeniyetleri, kültürü ve tasavvuf üzerine odaklanarak yaptığı çalışmalar ile tanınan Türkolog ve Yazar</b></span></span><b style="color: #252525; font-family: "PT Sans";"> </b></span><span style="font-family: PT Sans;"><b><span style="color: red;">Ali Canip OLGUNLU</span><span style="color: #252525;">, Milliyet gazetesindeki köşesinde "</span></b></span></span><span style="text-align: left;"><span style="color: #252525; font-family: PT Sans;"><b>Üç mevsimlik şehir" başlığıyla </b></span></span><span style="text-align: left;"><span style="color: #252525; font-family: PT Sans;"><b>beyaz zambaklar şehri Tokat'ı yazdı. </b></span></span><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><b><span style="color: red;">OLGUNLU</span><span style="color: #252525;"> yazısında; <i>"</i></span></b></span></span><span style="color: #252525; font-family: PT Sans;"><b><i>Zengin kültürel miras eserlerine sahip olan Tokat’ın mavi renkleri çoktur; aynı zamanda sufi kişilikleri ve dergâhlarıyla da ruhu kırmızı renkli bir şehirdir.." </i>ifadelerine yer verdi.</b></span></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: justify;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">Anadolu </b></span></span></span></span><span><span style="font-family: PT Sans;">medeniyetleri, kültürü ve tasavvuf üzerine yaptığı çalışmalar ile tanınan Türkolog ve Yazar <b><span style="color: red;">Ali Canip OLGUNLU</span></b>, </span></span><span style="font-family: PT Sans;">Türk basınının köklü gazetelerinden </span><span style="font-family: PT Sans;">Milliyet'teki köşesinde </span><span style="font-family: "PT Sans";">Tokat'ın zengin tarihi ve kültürel yapısını yazdı.</span></div><div style="text-align: justify;"><span><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><div style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; color: #050505; font-size: 15px; text-align: start;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; color: #050505; font-size: 15px; text-align: start;"><span style="background-color: transparent;">3 Nisan 2022 tarihinde </span></span><b><span style="color: red;">OLGUNLU</span></b>'nun <span style="background-color: white; color: #050505; font-size: 15px; text-align: start;"><span style="background-color: transparent;"> </span>Milliyet Gazetesi'nde <b><i>"Üç mevsimlik şehir"</i></b> başlığıyla yayınlanan köşe yazısının</span><span style="background-color: white; color: #050505; font-size: 15px; text-align: start;"> detayında</span><span style="background-color: white; color: #050505; font-size: 15px; text-align: start;"> </span><span style="color: #050505;"><span style="font-size: 15px;">şu ifadeler yer aldı</span></span><span>;</span></div><div style="text-align: justify;"><b></b></div></span></div></span></div><blockquote><div style="text-align: justify;"><span><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><div style="text-align: justify;">Anadolu’nun hem mavisi hem de kırmızısını taşır bu şehir. Lale akla İstanbul’u, gül Isparta’yı getirir; Tokat ise beyaz zambaklar şehridir. <b><span style="color: red;">Hacı Bektaş-ı Veli</span></b>’ye göre <i><b>“Âlimler konağı, şairler yurdu”</b></i> Tokat ilklerin şehridir</div><div style="text-align: justify;"><b><br /></b></div><div style="text-align: justify;">Zengin kültürel miras eserlerine sahip olan Tokat’ın mavi renkleri çoktur; aynı zamanda sufi kişilikleri ve dergâhlarıyla da ruhu kırmızı renkli bir şehirdir. Anadolu’da bu iki sembol rengimizi en iyi taşıyan ve yansıtan nadir şehirlerdendir Tokat.</div><div style="text-align: justify;"><b><br /></b></div><div style="text-align: justify;">Hem dinî hem sivil hem askerî hem de ticari nitelikteki mimari eserleriyle Anadolu’nun en karakteristik şehirlerinden olan Tokat, su mimarisinin en önemli eserlerinden hamam ve çeşmelerle de süslüdür. Ulemalar ve şairler şehri olan Tokat’a Yeşilırmak hayat verir. Taşhan (ticari yapı), Şifahane (tıp medresesi), surlarıyla ayakta kalan Kale (askerî yapı), Ali Paşa Hamamı, Saat Kulesi, Mevlevihane, Latifoğlu Konağı ve daha onlarca kültürel miras eserleri kimi yerde yan yana kimi yerde ise iç içedir bu kadim şehirde.</div></span></div></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><br />Öte yandan ilkler şehridir. Anadolu’nun ilk astronomi ve matematik eğitimi ağırlıklı medresesi, Niksar’da Yağıbasan adıyla günümüze kadar bütün görkemiyle gelebilmiştir. Danişment Beyliği’nin başkenti Niksar olmakla birlikte bu ilim, irfan meşrepli beyliğin birçok eserini Tokat’ta görebilirsiniz. Anadolu’da sadece Tokat, Beylikler Dönemi’ni en iyi şekilde ifade eder. Günümüzde Bey Sokağı, Sulusokak olarak bilinen bölgeler, Danişmenliler’in, Osmanlılar’ın, Cenevizliler’in, Geç Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinin yüksek nitelikli eserleriyle bezenmiştir.</span></span></div><div style="text-align: justify;"><b style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></b></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">Tokat bir kara gümrüğü şehriydi. Samsun, Trabzon, İzmir gibi şehirlerde deniz gümrükleri olurdu Tokat, Antep, Urfa gibi şehirler ise İpek Yolu güzergâhından ötürü kara gümrüğüne sahip önemli menzil şehirleriydi. Cenevizliler’in dahi Tokat’ta ticaret için kullandıkları han, günümüze kadar gelebilmiştir. Sağlı sollu duran iki arslan armaları, Sulusokak Caddesi’ndeki bu hanın giriş kapısı üzerinde görülebilir. Bununla birlikte 12’nci yüzyılda varlıklı tüccarların hanlardan ziyade, konaklayacakları konaklar dahi bu şehirde vardır. Bir anlamda butik otellerin ilk örneklerinden biri Tokat’tadır ve İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından orijinaline yakın bir şekilde ziyarete açılmış durumdadır.</span></div><div style="text-align: justify;"><b style="text-align: left;"><i><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></i></b></div><div style="text-align: justify;"><span face="Segoe, "Segoe UI", "DejaVu Sans", "Trebuchet MS", Verdana, sans-serif" style="-webkit-font-smoothing: antialiased; background-color: white; border: 0px; box-sizing: border-box; font-size: 19px; font-weight: 700; margin: 0px; padding: 0px; text-align: start; vertical-align: baseline;"><span style="color: #2b00fe; font-family: PT Sans;">Topkapı Sarayı’na Niksar suyu</span></span></div><div style="text-align: justify;"><b style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></b></div><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;">Tokat gerçek anlamda, nitelikte ve lezzette bir gurme şehridir. Sebze ve meyve cennetidir. Yaylalarının çiçek örtüsü hayvanlarını leziz yapar ki, bu Tokat kebabı olarak sofraları süsler. Elbette birçok Tokat yemeğini leziz kılan en önemli unsur, aynı anda birden fazla ana yemeğin odun ateşinde pişirilebildiği Tokat’a özgü fırındır. Bakırcılık, dokumacılık, yazmacılık ve özellikle ahşap oymacılığı ön plandadır. Latifoğlu Konağı’nın tavan göbeği ahşap süslemesi ahşap oyma sanatının şaheser örneklerindendir.</span></span><span style="text-align: left;"> </span></div><br /><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><b><span style="color: red;">Hacı Bektaş-ı Veli</span></b>’ye göre <b>“Âlimler konağı, şairler yurdu”</b>dur; <b><span style="color: red;">Evliya Çelebi</span></b>’ye göre ise <b>“Halkı zevk sahibi, iyi huylu, fakir dostu”</b>dur. <b><span style="color: red;">Hz. Mevlânâ</span></b>, <b>“Fîhi mâ Fîh”</b> adlı eserinde Tokat’ı, âdeta cancağızlarına vasiyet eder:<b> “Tokat’a gitmek gerek, çünkü Tokat’ta insan ve iklim mutedildi.”</b> Tokat’ı boş bırakmayın, diye buyurmuşlardır. Son dört yıldan itibaren yürütülen çalışmalar nihayet bu yıl sonuçlandı ve Tokat Mevlevihanesi çok başarılı bir tadilatla yenilendi. Şahsımda <b><span style="color: red;">Hz. Mevlânâ</span></b>’nın vasiyetine boyun eğer ve bu yıl Konya’daki Mevlevi meşrepli canlar ile Tokat Mevlevileri ile sema ayin-i şerifi düzenlemek için hem çaba hem neşe hem de heyecan içindeyiz.</span></span><span style="text-align: left;"> </span></div><br /><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;">Tokat’ın kasabaları en az Tokat kadar önemli eserlere sahiptir. Erbaa’da Horoztepe Höyüğü, Niksar’da Roma dönemi <b>“arsenal”</b>i (silah deposu), Danişmentlilerin başkenti olması münasebetiyle birçok kültürel miras ve elbette abıhayat suyu... Topkapı Sarayı’na Niksar suyu gönderilirdi. Mineral değerleri açısından âdeta müzelik bir sudur Niksar suyu. Zile ise Roma İmparatoru <b><span style="color: red;">Sezar</span></b>’ın Pontus kralı <b><span style="color: red;">Mitridates</span></b>’i yendikten sonra <b>“Geldim, gördüm ve yendim”</b> dediği yerdir.</span></span><span style="text-align: left;"> </span></div><br /><div style="text-align: left;"><span style="background-color: white; color: #2b00fe; font-family: "PT Sans"; font-size: 19px; font-weight: 700;">Beyaz zambaklar şehri</span></div><div style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">Sille ile Tokat arasındaki ticaret yolunda çanak ve çömlekler önemli bir üründü. Sille ve Tokat çanak çömlekleri, form açısından birbirlerine benzerlik gösterir. Sille’den Tokat’a doğru uzanan bu ticari güzergâh, yüzyıllar sonra <b>“sille- tokat”</b>, yani dövmek anlamında kullanıldığından anlam kaymasına uğramıştır. Halkbiliminin bütün içeriklerini taşıması ve yansıtması, kimliğini koruyan bir şehir dokusu ile mutfağı ve zengin bitki örtüsüyle Tokat, Anadolu’nun hem mavisi hem de kırmızısını taşıyan bir yerleşkedir. Lale deyince akla İstanbul gelir, gül deyince akla Isparta; zambak deyince ise akla Tokat gelmelidir. Beyaz zambaklar şehri olan Tokat’a artık yeni açılışı yapılan havaalanıyla çok yakınsınız.</span></div><br /><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">Mavi gözlü dev adam <b><span style="color: red;">Gazi Mustafa Kemal Atatürk</span></b>’ün, kurtuluş yolunda uğradığı Tokat’ta, önemli çalışmalar yaptığı ve kaldığı konak, müze olarak ziyaretinizi bekliyor. Öte yandan müze olarak inşa edilen ilk arkeoloji müzelerinden biri yine Tokat’tadır.</span></div></blockquote><p> </p>
<div class="alert-del-btn">
</div>
<div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;">
<span style="font-family: PT Sans;"><div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;"><span><b> </b><span style="box-sizing: border-box;"><span style="font-weight: 700;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: 700;"> </span></span><span>Tokattan.net</span></span></div>
</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> Tokattan.net</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> </span><span style="font-family: "PT Sans";">Milliyet.com.tr</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><br /></div></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-54917860315009741332022-03-31T14:01:00.001+03:002022-04-07T09:18:33.213+03:00Metin KILIÇ: "İhsan ŞEN’in başkanlık yıllarına Başçiftlik’in yükselme dönemi diyorum."<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuh1Xfl-0zPUG9AqnehcnqJ1Kdkyt_fbfbVrcv9zWoNR04-CUhVZG5cNsC5bLOCpP8cl-Wt9ZfilfLfKzItNvprFlo2eo93znTU122XsRQiVAKJCiuW03tpXWWC6Z4bEhQpXkyDpTag6G_/s2000/Metin+KILIN%25C3%2587-D%25C3%25BCnden+Bug%25C3%25BCne+Ba%25C5%259F%25C3%25A7iftlik+2.jpg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | Metin KILIÇ: İhsan ŞEN’in başkanlık yıllarına Başçiftlik’in yükselme dönemi diyorum." border="0" data-original-height="2000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhuh1Xfl-0zPUG9AqnehcnqJ1Kdkyt_fbfbVrcv9zWoNR04-CUhVZG5cNsC5bLOCpP8cl-Wt9ZfilfLfKzItNvprFlo2eo93znTU122XsRQiVAKJCiuW03tpXWWC6Z4bEhQpXkyDpTag6G_/s2000/Metin+KILIN%25C3%2587-D%25C3%25BCnden+Bug%25C3%25BCne+Ba%25C5%259F%25C3%25A7iftlik+2.jpg" title="Metin KILIÇ: İhsan ŞEN’in başkanlık yıllarına Başçiftlik’in yükselme dönemi diyorum." width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">E</span></b></span><div style="text-align: justify;"><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: #252525;">ğitime ve hayatımıza kattığı değerlerle 2021 yılında aramızdan ayrılan, Samsun Başçiftlikliler Derneği Eski Başkanı, 43 yıllık eğitimci, değerli büyüğümüz Rahmetli </span><span style="color: red;">Metin KILIÇ</span></b><b style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"><span style="color: #252525;">’ı rahmet ve özlemle bir kez daha anıyoruz. </span><span style="color: red;">Metin KILIÇ</span><span style="color: #252525;">’la 2013 yılında Basciftlik.net sitesi için Başçiftlik tarihine yolculuk yaptığımız <i>"Dünden bugüne Başçiftlik"</i> söyleşinin ikinci bölümünde; Başçiftlik Ortaokulunun açılışında halıcılık serüvenine, 1970 ve 1980 darbesinden ilkinde sunuculuk yaptığı Halı festivallerine, Başçiftlik'in 1969 ile 1989</span></b><b style="color: #252525; font-family: "PT Sans"; text-align: left;"> yılları arasındaki sosyo-kültürel değişimini konuştuk.</b></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">2 </b><span><b>Eylül 2013</b> tarihinde <b><span style="color: red;">Basciftlik.net</span></b> sitesine yayınlanan<b> "Dünden bugüne Başçiftlik"</b> söyleşinin 2. (ikinci) bölümü sizlerle...</span></span></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div><div style="text-align: justify;"><span><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><div style="text-align: justify;"><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: </b><b><span style="color: red;">Metin</span> </b><b>Bey 1960’lı yıllara dair söyleşimizin 1. Bölümünde unuttuğumuz bir konu var. 1966 yılında dönemin Başbakanı <span style="color: red;">Süleyman Demirel</span> Almus Barajı açılışına geliyor. Başçiftlik köyünden bir ekip Niksar’da <span style="color: red;">Demirel</span>’e bir talep mektubu veriyor, devamını sizden dinleyelim.</b><br /></span><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> </span>Zamanın başbakanı <b><span style="color: red;">Süleyman DEMİREL</span></b> Almus barajını açmak üzere Tokat’a geldiğinde bunu fırsat bilen Başçiftlik ileri gelenleri örgütlenip Niksar’a da uğrayan <b><span style="color: red;">DEMİREL</span></b>’i karşılamaya gitmişler. Yazdıkları bir mektubu <b><span style="color: red;">DEMİREL</span></b>’e vererek kendisinden yol, su ve elektrik bunun yanında köye birde Ortaokul açılmasını istemişler. <b><span style="color: red;">Mustafa GÜLER</span></b>, <b><span style="color: red;">İsa ŞEN</span></b> ve o zaman herkese sonsuz teşekkürler. Ben o okuldan mezun oldum..</div><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: 1968 <span style="color: red;">İhsan ŞEN </span>Belediye Başkanı seçiliyor. Ama Başçiftlik’te geçim tarım, hayvancılık ve gurbete çalışmaya gidenlerin kazandıklarından sağlanıyor. 1970 Başçiftlik ekonomisi desek ilave ne söylersiniz.</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> 1970’li yıllar sadece Başçiftlik’in değil Türkiye’nin zor yılları. Kuyrukların yoklukların olduğu yıllar. Köylerin büyük bir bölümünde elektrik, yol ve su yok. İnsanların geliri yok, çalışacak iş sahası yok. Sanıyorum yerel yönetimlere bütçeden ayrılan para da bir hayli azdı ki onlarında eli kolu bağlı. 1960’lı yılların son yarısında Almanya işçi göçü başladı. 1970’li yıllarda bu azaldı. Başçiftlik’te de <span style="color: red;"><b>İhsan ŞEN</b></span> önderliğinde bir kalkınma kooperatifi kurularak Almanya'ya işçi gönderme çalışmalarına başlandı. Birkaç kişinin de bu kooperatif sayesinde Almanya'ya gittiğini biliyorum.</div></div><span style="font-family: PT Sans;"><div><br /></div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: <span style="color: red;">Metin </span>Bey, 1971’deki yoklukta halıcılık fikri kimden çıkıyor?</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Halıcılık fikrinin temelleri Tokattaki bir yol hikayesinden sonra başlıyor. Vali <b><span style="color: red;">Yusuf YAKUPOĞLU</span></b> sanıyorum. Halıcılık fikrini ilk ortaya atan O. Babamdan ve o günün büyüklerinden dinlediklerim bunlar.</div><div><br /></div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: Halıcılık için bir kurs açılıyor, Tokat'a Başçiftlik'ten 40 kız kursiyer olarak gidiyor.</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Başçiftlik’in kaderi yoksullukla yoğrulmuş. Halıcılığın temelinden önce o yıllara bir dönmek lazım. O zamanki köyün durumuna bir göz atacak olursak; ekili dikili alan yok, arazi engebeli ekime dikime uygun değil ayrıca verimsiz, %90’ı kıraç, iklim uygun değil 8 ay kış 4 ay yaz, sanayi ve ticaret yok, bizi büyükşehirlere bağlayan yol da yok. Bu nedenle her şey ateş pahası. Gücü kuvveti yerinde olan erkeklerin %90’ı GURBET KUŞU, kışın İstanbul’da amale…</div><div><br /></div><div>Halk ne yapacak? Buna çözüm arayan Belediye Başkanı <b><span style="color: red;">İhsan ŞEN</span></b>’e zamanın valisi <b><span style="color: red;">Yusuf YAKUPOĞLU</span></b> bir öneride bulunur. <b><blockquote>Başkan yoksulluğu önlemek için insanlara iş ve aş temin etmek lazım… köydeki her aileden bana 40 kız çocuğu getir, bunlara halıcılık öğretelim, halı dokuyarak ailelerine ekonomik bir katkıda bulunurlar. </blockquote></b></div><div>der. Teklif <b><span style="color: red;">İhsan ŞEN</span></b>’in aklına yatar ama kızlarını okula bile göndermekten imtina eden Başçiftlik’ten 40 kız nasıl bulunacak, babaları nasıl razı edilecek.</div><div><br /></div><div><div><b></b></div></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: Peki sonra 40 kursiyer kız bulunuyor değil mi?</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> O kalkınma gönüllüsü 40 kız bulunur. (Bunlardan biride benim ablam) kızların başına bekçi olarak Karagızın kör, aşçı olarak da <b><span style="color: red;">Nurittin</span></b>’in karısı tutularak Tokat’a gönderilen kızlar, bir sene sonra halı ustası olarak köye dönerler. Bunların öncülüğünde başlayan halıcılık faaliyeti 1971 yılından sonra büyük bir ivme kazanarak çevreye dağılmış, yakın vilayetlerde ve bölgede büyük bir iktisadi potansiyel oluşturmuştur. Başçiftlik merkezdeki tezgâh sayısı 1970’li yılların ortasında 1200'ün üzerindedir. Başçiftlik’te ilk halı dokuyan müteşebbis <b><span style="color: red;">Asım YILDIZ</span></b> dır.</div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: Siz o dönemde Başçiftlik'te değil, öğretmen okulundasınız.</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Elbette, ben Öğretmen okulunu parasız yatılı okudum, ama bütün tatillerim Başçiftlik’te geçmiştir. Aynı zamanda o kızlardan biri de benim ablam, babam da belediyede encümen. Babamın terzi dükkanını siz hatırlamazsınız ama hatırlayanlar bilir, siyasetin şekillendiği, güncel olayların konuşulduğu, köy halkının toplandığı bir mekan. Benim çocukluğum ve gençliğim o mekanda geçti.</div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: <span style="color: red;">Metin</span> bey siyaset derken, halıcılığa ara verelim. 1977 yerel seçimlerinde <span style="color: red;">İhsan ŞEN </span>Belediye Başkanlığını kaybediyor, <span style="color: red;">Cemal BAYRAM</span> seçiliyor.</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Lakabıyla Garacamal <b><span style="color: red;">Cemal</span></b> amca bizim komşumuzdu, sert mizaçlı, otoriter bir adamdı. Nur içinde yatsın. Bilindiği gibi Başçiftlik’te mahalle, sülale çekişmesi öteden beri var olagelmiştir. Aşağı mahalle, yukarı mahalle ve halkın isteğiyle <span style="color: red;"><b>Cemal BAYRAM</b></span> Niksar’dan getirildi ve reis seçildi. Kendisi bir dönem başarılı bir şekilde başkanlık yaptı. <span style="color: red;"><b>İhsan ŞEN</b></span>’in elinden reisliği almak kolay bir iş değildi. Karşısına sevilen karizmatik bir adayın çıkartılması gerekiyordu. Öylede oldu. Ama sağlık sorunları çeken (böbrek yetmezliği) olan bir abimizdi. Bir dönem ancak dayanabildi.</div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: 1977 yerel seçimleriyle Belediye Başkanlığını seçilen <span style="color: red;">Cemal BAYRAM</span>’ın Başçiftlik için en büyük icraatı sizce nedir?</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Bir toplumu idare edenler o toplumun kaymağıdır. Halkın seçtiği kişilerdir, saygımız var. Bütün başkanlarımızın Başçiftlik’e elbette katkıları olmuştur. Düzenli bir geliri akarı olmayan belediyelerde takdir edersiniz ki iş yapmakta zordur. <b><span style="color: red;">Cemal BAYRAM</span></b>’ın en büyük icraatı bence komşu köylerle aramızda oluşan husumetlerin giderilmesinde, arabuluculuk ve hukuki mücadelede olmuştur. Kendisini saygı ile anıyoruz.</div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: <span style="color: red;">Metin </span>Bey, 1970’lerde bir yaylaların ayrılma muhabbetti var, hatta manisi var “Ayırdı yaylaları” diye biten.</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Aşağı yayla bizim ilk yaylalarımızdandır. Buraya sadece belli aileler gidiyor, çok geniş yaylaklarda onların koyunları, malları otlanıyordu. Orta yayla ise aşağı yaylaya göre otlakları daha az olan ve tez kuruyan bir yayla idi. Kimse kimsenin yaylasında da koyun otlatamazdı, bu kuralı koyan koymuş. Yaylaların ayrılmasının ana sebebi bence mahalle olayından kaynaklanır. Pöğnek adı verilen koyun sürülerinin aynı sülale ve şahıslara ait olması, yaylak durumunun hayvan sayısına yetersizliği, daha verimli ve otlu yaylaların güdülme ihtiyacı gibi şeyler.</div></div><div><br /></div><div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: 1980 darbe oluyor, askeri yönetim <span style="color: red;">Cemal BAYRAM</span> Belediye başkanlığından alınıyor. Yerine <span style="color: red;">Kazım KOÇ</span> atanıyor. Kazım KOÇ döneminde Başçiftlik.</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> 1980 ihtilalinden sonra biliyorsunuz bütün başkanlar görevden alındı. İhtilal Hükumetinin gösterdiği kişilere başkanlık verildi. Yani başkanlıklara atama yapıldı. Samukgil sülalesinden bir asker emeklisi <b><span style="color: red;">Kazım KOÇ</span></b> Belediye başkanı olarak atandı. </div><div><b><span style="color: red;"><br /></span></b></div><div><b><span style="color: red;">Kazım KOÇ</span></b> dönemi ülkenin de durumu nedeniyle biraz sıkıntılı geçti. Darbe demokrasinin kesintiye uğramasıdır. Seçilmişlerin yerine atanmışlar. Tabi bu atanmışlarda doğal olarak halkın değil kendini atayanların isteklerini yerine getirir. Darbe yönetimlerinde demokrasi ve anayasal hak ve özgürlükler rafa kalktığı için kimse haktan hukuktan bahsedemez. <b><span style="color: red;">Kazım KOÇ</span></b> döneminde her ne kadar çok büyük haksızlıklar hukuksuzluklar oldu, denemezse de çok iyi geçtiği de söylenemez. Sadece resmi yazışmalar düzeyinde belediye idare edilmiştir, hepsi o kadar.</div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: Hem 1970 hem de 1980 darbesinde Başçiftlik dersek.</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Türkiye’de 70’li yıllar sağ sol çatışması ile geçmiştir. Bu yüzden ülkemizin kayıp yıllardır. Yakın çevremizde çıkan Fatsa olayları, THKP ve TİKKO’nun karadeniz yapılanması, Kızıldere olayları bir bütün olarak incelendiğinde yakınınızda olan olaylardan etkilenmemeniz mümkün değil.</div></div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: Başçiftlik'te bu olaylara karışan, bundan yargılanan oldu mu?</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> 1980 öncesi Başçiftlik’te faaliyet gösteren sol bir görüşlü bir dernek yoktur, Ülkü ocakları vardır. Ben de ülkü ocaklarının kurucularından biriyim. İhtilal döneminde Amasya’da öğretmendim. Derneğimiz kapatıldı, fakat dernek faaliyetleri için yargılanan ceza alan hiçbir arkadaşım olmadı. Başçiftlik ülkü Ocakları konusu suç teşkil eden hiçbir hareketin içinde olmamıştır.</div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: <span style="color: red;">Kazım KOÇ</span> dönemi 1983 sona eriyor, <span style="color: red;">Remzi BOLAT</span> geliyor bu süreci anlatır mısınız?</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> <span style="color: red;"><b>Remzi BOLAT</b></span> da seçilmiş biri değil ihtilal yönetiminin atadığı belediye başkanlarından birisidir. Asker emeklisidir, arkasında ihtilal yönetimi olduğu için verdiği emir ve direktifleri onu atayan güçten almıştır.</div></div><div><br /></div><div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: 1984 de yerel seçimler yapılıyor, <span style="color: red;">İhsan ŞEN</span> tekrar Belediye Başkanı seçiliyor.</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> İhtilal dönemi bir kaos ve boşluk dönemi olarak geçmiştir. Başçiftlik’in otoriter ve çalışkan bir başkana ihtiyacı vardır. Buda 2. dönem başkanlık yapmış herkes tarafından sevilen sayılan <b><span style="color: red;">İhsan ŞEN</span></b>'den başkası olamaz. Halkın bu yönde bir arzusunun olduğu kesin seçilmesi de bunu göstergesidir. İhtilalden sonra yapılan ilk demokrasiye dönüş seçimlerinin galibi <b><span style="color: red;">İhsan ŞEN</span></b> olmuş. Başçiftlik’te <b><span style="color: red;">İhsan ŞEN</span></b>’li yıllar yeniden başlamıştır.</div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: 1984 yılı 1. halı ve spor festivali sunuculuğuna giden süreçte festival fikri nereden çıktı ? O günlere dair aklınızda kalanlar.</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>: </b>Ben o yıllarda tatillerimin tamamını Başçiftlik’te geçiriyordum. Festival fikri nereden çıktı nasıl gelişti bilmiyorum. Belediyeden verilen bir ilanla Başçiftlikli memurlar olarak ortaokulun salonunda toplandık, reis (<b><span style="color: red;">İhsan ŞEN</span></b>) bir konuşma yaptı. Festival fikrini ortaya koydu, saatlerce tartışıldı ve karar kılındı. Daha sonra etkinlikler için komiteler oluşturuldu. Bizde sunucu olarak seçildik. Daha sonra birkaç toplantımız daha oldu.</div></div></div><div><br /></div><div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: 1984 yılı 1. halı ve spor Festivale katılanlar, dönemin Tokat valisi <span style="color: red;">Recep YAZICIOĞLU</span>, sanatçılar <span style="color: red;">Mihrican BAHAR</span> ve <span style="color: red;">Murat AKKAYA</span>… bizim aklımıza gelen davetliler, diğerlerini hatırladığınız kadarıyla paylaşır mısınız?</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Sayın valimizin annesi ve babası da gelmişlerdi. Sadece yöresel sanatçılar değil <b><span style="color: red;">Canan BAŞKAYA</span></b>, <b><span style="color: red;">Fatma EĞİLMEZ</span></b> gibi THM sanatçılarının yanı sıra Kırkpınar’ın büyük pehlivanları da davet edildi. Türkiye’nin çok namlı pehlivanları Başçiftlik er meydanında uzun yıllar kozlarını paylaşmışlardır. Başçiftlik güreşlerine katılan ünlü pehlivanlardan bazıları: <b><span style="color: red;">Fevzi ŞEKER</span></b>, <b><span style="color: red;">Reşit KARABACAK</span></b>, <span style="color: red;"><b>Recep KILIÇ</b></span>, <b><span style="color: red;">Servet AYDEMİR</span></b>, <b><span style="color: red;">Mehmet UZUN</span></b>, <b><span style="color: red;">Sebahattin ÖZTÜRK</span></b>, <b><span style="color: red;">Zekeriya GÜÇLÜ</span></b> ve adı şu anda aklıma gelmeyen pek çok ünlü pehlivan… Festivalimiz Türkiye çapında bir üne kavuştu. Daha sonra da pek çok ünlü sanatçı yöre halkına konserler verdi.</div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: 1984 yılı 1. Halı ve Spor Festivalini biz cumhuriyet meydanına serilmiş halıları gösteren resimle hatırlıyoruz, halıcılığa ve Başçiftlik’e katkısı ne oldu?</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>: </b>70 ve 80’li yıllar Başçiftlikli’nin yoksulluk zincirlerini kırıp refah ve medeniyete tanıştığı, sosyalleşip kapılarını sonuna kadar dışarı açtığı yıllardır. Halıcılık sayesinde artık herkesin cebinde tomarla para vardır. Geceleri sokakları halı dokuyan kızların kirkit ve türkü sesleri doldururken gündüzleri çevre il ve ilçelerden gelen çırak minibüsleri meydanlarda durmaktadır. Cıvıl cıvıldır Başçiftlik. Bu yıllar evde, okulda, sokakta, kahvede halı ve çıraktan başka bir şeyin konuşulmadığı zirve yıllarımızdır. Ben <b><span style="color: red;">İhsan ŞEN</span></b>’in başkanlık yıllarına Başçiftlik’in yükselme dönemi diyorum.</div><div> </div><div>1980 de ihtilal olmuş. Ülkede her şeyin durağanlaştığı bir dönemde 100 yıllardır yapılan geleneksel festivallerinin dışında yöresel bir etkinlik yok denecek kadar az iken köyümüzde panayır ağırlıklı bir festival düzenlenmesi o dönemde kültür bakımından nerelere yükseldiğimizin bir göstergesidir…</div><div> </div><div>1984 öncesinde de köyümüzde çevre köylerin katıldığı panayır türü eğlenceler ve güreşler düzenlenmiştir. Ancak 1984’teki Festival içinde kültür, halıcılık ve güreş dahil birçok spor dalının olduğu yarışmaların yapıldığı, organize bir hareket. Bölgenin etkilendiği kültürel bir eylemdir.</div><div> </div><div>Daha ne olsun. <b><span style="color: red;">Hasan</span></b> bey, bu Festivalden sonra Karadeniz'in her yerinde Başçiftlik konuşulur oldu. Festivalimiz yerel ve ulusal basında geniş bir şekilde yer aldı. Tanıtımımız reklamımız yapıldı bize şan ve şeref verdi. Büyük bir organizasyondan alnımızın akı ile çıktık. Sonraki yıllarda Başçiftlikli’nin gittiği her köy ve ilçede kolay çırak bulmasında, yapılan bu festivallerin bıraktığı olumlu etkinin rolü çok büyük olmuştur.</div></div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: 1984’de başlayan Halı festivalleri 1989’da neden bitti?</b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>: </b>Yapılan festivallerin getirisi ve götürüsü her dönemde tartışılmıştır. Yapılan harcamalar, pehlivanlara ödenen paralar, gelen konuklara yapılan ikramlar belediye bütçesine elbette hatırı sayılır bir yük getirmiştir. Ancak Başçiftlik imajına kattığı artı değer, trilyonlarla elde edemeyeceğimiz bir değerdir. </div><div><br /></div><div>Zor bir dönemde başlayan bu güzel hareket daha sonra gelen başkanlar tarafından desteklense idi, şimdi bizi dünyaya tanıtan uluslararası düzeyde bir etkinliğin sahibi olurduk. Ne yazık ki Festivalimizi Kültür Bakanlığına tescil ettirip geleneksel hale getiremedik…</div></div><div><br /></div><div><br /></div><div><div><b><span style="color: #2b00fe;">"Dünden Bugüne Başçiftlik" 3. Bölümde;</span></b></div><div><div><span style="color: #783f04;">* 1989 yerel seçimleri</span></div><div><span style="color: #783f04;">* 1990‘de Başçiftlik’te halıcılık</span></div><div><span style="color: #783f04;">* 1990’da Başçiftlik’in ilçe olma serüveni</span></div><div><span style="color: #783f04;">* 1990’lardan sonra hızlanan Başçiftlik’ten göçler</span></div><div><span style="color: #783f04;">* 1992 yerel seçimleri</span></div><div><span style="color: #783f04;">* Gurbetteki Başçiftliklilerin buluşma noktaları Başçiftlik Dernekleri</span></div><div><span style="color: #783f04;">* Ve Samsun’daki Başçiftlikliler…</span></div></div></div><div><br /></div></span></div></span></div></span></div>
<div class="alert-del-btn">
</div>
<div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;">
<span style="font-family: PT Sans;"><div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;"><span><b> </b><span style="box-sizing: border-box;"><span style="font-weight: 700;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: 700;"> </span></span><span>Tokattan.net</span></span></div>
</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> Tokattan.net</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> </span><span style="font-family: "PT Sans";">Basciftlik.net</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><br /></div></div></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-1237649545680459732022-03-29T15:03:00.007+03:002022-03-29T16:15:11.245+03:00İstanbul Başçiftlikliler Derneği'nde Yeniden İbrahim BEYAZIT Dönemi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiGkzxyBuP7-0oydJwKYM1NwL5Ll3SPk3fKrc2_ToGmm-rnq-P-sRSwomQpDfA-5gB9zQ-2eNmDeKg3sUSkAPZ2QJZ7dZBvTgp3AffYJD84q036o-HSWtqCwGX-M9O_JliadsJyPYcavidI/s2000/%25C4%25B0stanbul+Ba%25C5%259F%25C3%25A7iflikliler+Derne%25C4%259Finde+%25C4%25B0brahim+Beyaz%25C4%25B1t+D%25C3%25B6nemi.jpg" link="" rel="image_src" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | İstanbul Başçiftlikliler Derneği'nde Yeniden İbrahim BEYAZIT Dönemi" border="0" data-original-height="2000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiGkzxyBuP7-0oydJwKYM1NwL5Ll3SPk3fKrc2_ToGmm-rnq-P-sRSwomQpDfA-5gB9zQ-2eNmDeKg3sUSkAPZ2QJZ7dZBvTgp3AffYJD84q036o-HSWtqCwGX-M9O_JliadsJyPYcavidI/s2000/%25C4%25B0stanbul+Ba%25C5%259F%25C3%25A7iflikliler+Derne%25C4%259Finde+%25C4%25B0brahim+Beyaz%25C4%25B1t+D%25C3%25B6nemi.jpg" title="İstanbul Başçiftlikliler Derneği'nde Yeniden İbrahim BEYAZIT Dönemi" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">M</span></b></span><div style="text-align: justify;"><span style="color: #252525; font-family: PT Sans;"><b>erkezi İstanbul Esenyurt'ta bulunan, gurbette yaşayan Tokat'ın yeşil ve beyazı ile öne çıkan ilçesi Başçiftlik'in gurbetteki en büyük Sivil Toplum Kuruluşu olan İstanbul Başçiftlik Kültür ve Dayanışma Derneği'nin </b></span><b style="color: #252525; font-family: "PT Sans";">15. Olağan Genel Kurulu </b><span style="color: #252525; font-family: PT Sans;"><b>27 Mart 2022 Pazar günü İstanbul'da gerçekleştirildi. </b></span><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><b><span style="color: #252525;">Tek aday ve tek listenin yer aldığı Olağan Genel Kurul'da yapılan seçimde, başkanlığa </span></b></span></span><b style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"><span style="color: #252525;">6 yıl aradan sonra </span></b><b style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"><span style="color: #252525;">Derneğin eski başkanlarından </span><span style="color: red;">İbrahim BEYAZIT</span><span style="color: #252525;"> yeniden seçildi.</span></b></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><span><b style="background-color: white; font-family: "PT Sans"; font-weight: bold;">İstanbul </b><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";">Başçiftlik Kültür ve Dayanışma Derneği'nin </span></span></span><span style="font-family: PT Sans;">15. Olağan Genel Kurulu, 20 Mart 2022 Pazar günü Avcılar Belediyesi Sosyal Tesislerinde yapılması planlanıyordu ancak </span><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;">218 üye salt çoğunluğu sağlanamaması nedeniyle </span></span><span style="font-family: "PT Sans";">27 Mart 2022 Pazar günü saat 10.30'da İstanbul</span><span style="font-family: "PT Sans";"> Esenyurt'ta bulunan Dernek lokalinde gerçekleştirildi. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><b><span style="color: red;">Metin AYMAK</span></b> divan başkanlığında Saygı duruşu, Yönetim Kurulu faaliyet raporu ile Denetim Kurulu faaliyet raporunun okunması ve müzakeresi, Yönetim Kurulu ve Denetim Kurulunun ayrı ayrı ibrası sonrası olağan genel kurulda seçime geçildi. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;">Tek liste ve adayın yer aldığı <span style="color: #252525;">Olağan Genel Kurul'da</span> 6 yıl aradan sonra Derneğin eski başkanlarından <b><span style="color: red;">İbrahim BEYAZIT</span></b>, </span></span><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;">oy birliği ile</span><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"> </span><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;">yeniden seçildi. Mevcut başkan <b><span style="color: red;">Osman AVŞAR</span></b>'a emekleri için teşekkür eden </span></span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">İbrahim BEYAZIT</span></b><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;">, kurul sonrası genel kurul üyelerine bir teşekkür konuşması yaptı.</span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></span></div><div style="text-align: left;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;">Derneğin 15. Olağan Genel Kurulu sonrası oluşan yeni yönetimi şu şekilde;</span></span></div><div style="text-align: left;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><div>Asil Üyeler;</div><div><b>1. <span style="color: red;">İbrahim BEYAZIT</span></b> (Başkan,Yönetim Kurulu Üyesi)</div><div><b>2. <span style="color: red;">Ayhan YÜCE</span></b> (Yönetim Kurulu Üyesi)</div><div><b>3.</b> <b><span style="color: red;">Hakan KARADENİZ</span></b> (Yönetim Kurulu Üyesi)</div><div><b>4.</b> <b><span style="color: red;">Erek KOÇ</span></b> (Yönetim Kurulu Üyesi)</div><div><b>5. <span style="color: red;">Abdullah KESİCİ</span></b> (Yönetim Kurulu Üyesi)</div><div><b>6. <span style="color: red;">Ahat AYMAK</span></b> (Yönetim Kurulu Üyesi)</div><div><b>7.</b> <b><span style="color: red;">Mustafa KAPUSUZ</span></b> (Yönetim Kurulu Üyesi)</div><div><br /></div><div>Denetleme Kurulu ;</div><div><b>1. <span style="color: red;">İbrahim GÜMÜŞTEKİN</span></b></div><div><b>2. <span style="color: red;">Mahmut KOÇ</span></b></div><div><b>3. <span style="color: red;">Nurullah BEYAZIT</span></b></div></span></span></div><div style="text-align: left;"><br /></div><div style="text-align: left;"><div style="text-align: justify;"><b style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"><span style="color: #252525;"><b style="color: blue; font-size: 20px; letter-spacing: -1px;">Geçmişten Günümüze </b><span style="color: blue; font-family: "PT Sans"; font-size: 20px; font-weight: 400; letter-spacing: -1px;">İstanbul Başçiftlikliler Derneği</span></span></b></div><div style="text-align: justify;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span><span><span><b style="background-color: white; font-family: "PT Sans";">İstanbul </b></span></span><span style="font-family: PT Sans;">Başçiftlik Kültür ve Dayanışma Derneği, 1991 yılında İstanbul ili Avcılar ilçesinde bağlı Merkez Mahallesinde 50 üye ile Rahmetli <span style="color: red;"><b>Şakir ŞİMŞEK</b></span>'in başkanlığında kuruldu. Tüzüğünde yapılan değişiklerle dernek merkezi İstanbul, Küçükçekmece ilçesine bağlı Halkalı, Belediye Evleri adresine taşındı, 100-150 üye sayısıyla faaliyetlerine devam etti. Bir dönem maddi imkansızlıklardan dolayı dernek merkezi kapatılarak evlerden faaliyetlerine devam etti.</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">İstanbul'da yaşayan Başçiftliklilerin nüfus yoğunluğu Halkalı'dan Esenyurt ilçesine kayınca, 2009 yılında köklü değişiklere gidilerek dernek merkezi Esenyurt ilçesi Namık Kemal Mahallesindeki adresine taşındı, üye sayısını 338'e yükseltti. 2009 yılında İstanbul, Küçükçekmece ilçesine bağlı Halkalı, Belediye Evleri adresine lokal açtı.</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">1 Nisan 2011 tarihinden beri kendi mülkünü olan binada faaliyetlerini sürdüren İstanbul Başçiftlik Kültür ve Dayanışma Derneği, 31 yıllık birikimi, yaklaşık 434 üyesi ile gurbette yaşayan Başçiftliklilerin en büyük Sivil Toplu Kuruluşu konumda. Piknik, gezi, kültürel etkinlikler vb. faaliyetleri ile Başçiftliklileri gurbette buluşturan dernek, cenaze ve hastalık vb. hallerde İstanbul'da yaşayan hemşehrilerini yalnız bırakmayarak maddi ve manevi destekte bulunmakta.</span></div></div><div style="text-align: left;"><br /></div>
<div class="alert-del-btn">
</div>
<div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;">
<span style="font-family: PT Sans;"><div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;"><span><b> </b><span style="box-sizing: border-box;"><span style="font-weight: 700;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: 700;"> </span></span><span>Tokattan.net</span></span></div>
</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> Tokattan.net</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> </span><span style="font-family: "PT Sans";">BasciftlikBlog.com</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><br /></div></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-61793547618565977372022-03-26T12:18:00.014+03:002022-03-26T16:19:07.051+03:0046 Yıllık Hayal Gerçek Oldu<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgUD4ziLMp-i40fUoHOyelFjjcYnazK-zUO3iN3QD-iygi16Iyy6SWyFw4J0RlH1F5oljPf_AXS8s1DdRhOmEy-oJi5j-AeqBaP0Dhi_uSST-UmaFZKw1AMbAAL8jL6JU36zjf71LCyVWKQiGUy8aIlClZHMfL-ly3uRtqxFlly8QooHl0DHEbTgzvoLA/s1600/46%20Y%C4%B1ll%C4%B1k%20Hayal%20Ger%C3%A7ek%20Oldu.jpg" link="" rel="image_src" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | 46 Yıllık Hayal Gerçek Oldu" border="0" data-original-height="2000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgUD4ziLMp-i40fUoHOyelFjjcYnazK-zUO3iN3QD-iygi16Iyy6SWyFw4J0RlH1F5oljPf_AXS8s1DdRhOmEy-oJi5j-AeqBaP0Dhi_uSST-UmaFZKw1AMbAAL8jL6JU36zjf71LCyVWKQiGUy8aIlClZHMfL-ly3uRtqxFlly8QooHl0DHEbTgzvoLA/s1600/46%20Y%C4%B1ll%C4%B1k%20Hayal%20Ger%C3%A7ek%20Oldu.jpg" title="46 Yıllık Hayal Gerçek Oldu" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">T</span></b></span><div style="text-align: justify;"><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: #252525;">okat Havalimanı projesi; 1976 yılına kadar süren bürokrasi mücadelesiyle başladı, dönemin Tokat Milletvekili <span style="color: red;">Ali Şevki EREK</span>’in yoğun talebi ile gündeme geldi ve 1980 darbesiyle rafa kalktı. 1987'de dönemin Tokat Valisi <span style="color: red;">Recep YAZICIOĞLU</span>'nun gayretleriyle 1700 metrelik tamamlanan pist inşaatı ile fiili, hukuki ve mali sebeplerden dolayı bir türlü tamamlanamayan ve </span></b><b><span style="font-family: PT Sans;">bir işçi tarafından korunan ölü bir yatırım haline geldi. 1995 açılan Havalimanı, 2001 krizinde tasarruf tedbirleri nedeniyle kapatıldı, 2006 yılında tekrar açıldı. 2017 yılında tekrar kapanan Tokat Havalima'nın yeniden yapılması için başlanılan çalışmalara hızlandırıldı. </span></b></div><div style="font-weight: bold; text-align: justify;"><b><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></b></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">1976'dan 2022'ye belgeler ışığında dönemin tanıklarının mütevazı beyanları ile 46 Yıllık Hayal; Tokat Havalimanı'nın bilinmeyen trajikomik hikayesi...</span></div>
<br />
<span style="font-family: PT Sans;"><b style="color: blue; font-size: 20px; letter-spacing: -1px;">Geçmişten Günümüze </b><span face=""pt sans" , sans-serif" style="color: blue; font-size: 20px; letter-spacing: -1px;">Tokat Havalimanı</span></span><br /><div style="text-align: justify;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><span><b style="background-color: white; font-family: "PT Sans"; font-weight: bold;">Tokat </b><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";">Havalimanı'nın hikayesi 1976 yılında kadar süren bürokrasi mücadelesinin ardından başladı.</span><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";"> <span style="color: red; font-weight: bold;"><b>Süleyman DEMİREL</b></span>’in başbakanlığındaki 4.'üncü Demirel, 1. Milliyetçi Cephe (AP, MSP, CGP, MHP) Hükumeti (31 Mart 1975 - 21 Haziran 1977) vardı, iktidarda ve o dönem </span><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";">Tokat<span style="font-weight: bold;"><span style="font-weight: normal;">’tan Milletvekili olarak meclise giren </span><span style="color: red; font-weight: bold;">Ali Şevki EREK</span></span>, Gençlik ve Spor Bakanı idi. </span></span></span></div><div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">Hava ulaşımın yurt sathına yayılması için <b>Fee Der-Lines</b> (Kısa menzilli iç hatlar ve besleyici havayolu şebekesi) projesi gündeme gelince T.B.M.M. ‘deki Tokat kamuoyunun temsilcisi <b><span style="color: red;">Ali Şevki EREK</span></b>, dönemin Eski Ulaştırma Bakanı <b><span style="color: red;">Nahit MENTEŞE</span></b>’ye Tokat’a Havalimanı yapılması için gelen iletti. Bakan <b><span style="color: red;">MENTEŞE</span></b> yoğun talep karşısında ilgili bürokratlardan Tokat'a havalimanı için bir rapor hazırlanmasını istedi ve </span><span style="font-family: "PT Sans";">2 Ağustos 1976 tarih ve 307 sayılı </span><span style="font-family: "PT Sans";">raporun sonucu dönemin Gençlik ve Spor Bakanı </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Ali Şevki EREK</span></b><span style="font-family: "PT Sans";">’e iletti.</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Ali Şevki EREK</span></b><span style="font-family: "PT Sans";">’e</span><span style="font-family: "PT Sans";"> ileten raporda özetle şu ifadeler yer alıyordu;</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: "PT Sans";"><b></b></span><blockquote><span style="font-family: "PT Sans";"><b>Ankara-Samsun-Çorum-Amasya-Tokat hattında haftada karşılıklı 10 seferi gerektiren 14000 kişilik havayolu yolcusu potansiyelinin bulunduğu, DLH ve DHMİ Genel Müdürlük uzmanlarından kurulu bir heyet tarafından mahalli meydan yeri seçiminde Tokat - Turhal yolu 30. km'de Ovayurt mevkiinde bir sahanın havalimanı inşaatına elverişli olduğu ve belli aşamalardan sonra Fee Der-Lines projesinin tatbikatı ile Tokat ilinin de hava ulaşım hizmetlerinden yararlanmasının mümkün olacağı tespit edildi.</b></span></blockquote><span style="font-family: "PT Sans";"></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: "PT Sans";">Hazırlanan uygundur raporuna rağmen </span><b style="font-family: "PT Sans";">1977 </b><span style="font-family: "PT Sans";">milletvekili seçimleri, hükumet değişiklikleri (Haziran 1977, Ocak 1978, Kasım 1979) ve akabinde </span><b style="font-family: "PT Sans";">1980</b><span style="font-family: "PT Sans";"> darbesiyle birlikte Tokat Havalimanı projesi rafa kalktı.</span></div><span style="font-family: PT Sans;">
<div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Tokat ve Tokatlı, <b>Tokat</b>'a havalimanı projesinden asla vazgeçmedi, dönemin Tokat Valisi <b><span style="color: red;">Recep YAZICIOĞLU</span></b>'nun girişimi ve il genel meclisinden 31.07.1987 ve 23 sayı ile alınan bir kararla konu yeniden gündeme getirildi. Uygun görülen bugünkü arazi önce <b>Türk Hava Kurumu</b>'na 49 yıllığına tahsis edildi ve irtifak hakkı kondu.</div>
<div style="text-align: justify;"><br /></div>
<div style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;"><span style="color: red;">Turgut ÖZAL </span></b>başbakanlığındaki 46.'ncı Hükumetin 1987-1988 <span style="font-weight: bold;"><span style="font-weight: normal;">dönemi programında yer alan ulusal ulaşım ağı projesine dahil edildi.</span> <span style="color: red; font-weight: bold;">ÖZAL</span></span><b style="font-weight: bold;"> </b>hükumetinin 1988-1990<span style="font-weight: bold;"><span style="font-weight: normal;"> tarihlerindeki Ulaştırma Bakanları </span><span style="color: red; font-weight: bold;">Ekrem PAKDEMİRLİ</span></span><b style="font-weight: bold;"> </b>ve<b style="font-weight: bold;"> <span style="color: red;">Cengiz TUNCER</span></b><b style="font-weight: bold;"> </b>döneminde Ulaştırma Bakanlığı tahsisat takviyesi ve özel idarenin imkanlarıyla 1700 metrelik pist inşaatı tamamlandı. Pist inşaatından sonra Tokat Havalimanın eksiklerinin giderilmesi için sayısız yazışmalara konu oldu. <i style="font-weight: bold;">“…alın sizin olsun…”</i><b style="font-weight: bold;"> </b>mealindeki yazışmalardan bir sonuca ulaşılamadı. Ulaştırma Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı ve Türk Hava Kurumu meydanı tamamlamak ve açmak konusunda kendilerini geri çekerek Tokat Valiliğini yalnız bıraktı. Ve 1992 yılı başında tamamlanamayan, fiili, hukuki, mali sebeplerden dolayı işletmeye açılması söz konusu olmayan ve özel idareden görevlendirilen bir işçi tarafından korunan ölü bir yatırım haline geldi.</div><div style="text-align: justify;"><br /></div>
<div style="text-align: justify;">1991 yılında Tokat Milletvekili seçilen ve <b style="font-weight: bold;"><span style="color: red;">Tansu ÇİLLER</span></b><b style="font-weight: bold;"> </b>hükümeti döneminde 27 Kasım 1993’te önce Gümrüklerden, sonra 20 Aralık 1994<span style="font-weight: bold;"><span style="font-weight: normal;">’te Türk Hava Yolları’nın bağlı olduğu Özelleştirmeden sorumlu devlet bakanlığına görevine getirilen </span><span style="color: red; font-weight: bold;">Ali Şevki EREK</span></span>, THY’den Tokat Havalimanı için tam ve yetkili olarak detay bir ön rapor hazırlattı. Dönemin Devlet Bakanı <span style="color: red; font-weight: bold;">Ali Şevki EREK</span>, 6 Nisan 1995 tarihli B.02.0.004/24/00824 sayılı yazı ile hazırlanan ön raporu dönemin Ulaştırma Bakanı<b style="font-weight: bold;"> <span style="color: red;">Mehmet KÖSTEPE</span></b>’ne iletti ve Tokat Havalimanı'nın ön raporda yer alan eksiklerinin giderilerek hizmete açılmasını talep etti. Ulaştırma Bakanlığı, havalimanı için eksiklerin giderilmesi için çalışmalara başladı. 30 Mayıs 1995<span style="font-weight: bold;"><span style="font-weight: normal;">’te </span><span style="color: red; font-weight: bold;">Ali Şevki EREK</span></span>’in Ulaştırma Bakanı olmasıyla çalışmalar ivme kazandı. Deneme uçuşları, güvenlik, iniş, kalkış, itfaiye, teknik aksanı ve iletişim vb. eksiklikler giderildi, hukuki alt yapı nihai çözüme bağlandı.</div></span>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgEJW25mfLsH_dHDpgeojdP99-qfxdWkEGCdaBnbSFgYBpafDvt85iI2oiodLopk38EZSduke27XlmGnuvmSVS7Etr36U9StZ-vYwDL0BADIDtws0OIajdlzvD39MXs3Dx86KCwjurJdW3P/s1600/H%25C3%25BCrs%25C3%25B6z+Tokat+Havaliman%25C4%25B1+2.jpg" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="326" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgEJW25mfLsH_dHDpgeojdP99-qfxdWkEGCdaBnbSFgYBpafDvt85iI2oiodLopk38EZSduke27XlmGnuvmSVS7Etr36U9StZ-vYwDL0BADIDtws0OIajdlzvD39MXs3Dx86KCwjurJdW3P/s400/H%25C3%25BCrs%25C3%25B6z+Tokat+Havaliman%25C4%25B1+2.jpg" width="400" /></a></div>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjo7iD_EQPlCpPVGfvq0V53WiliqhSPD0DDT97YZS4IYegg6G-EpLndDM6r1aKm1APQKCv8j3UemKRHoXQgPNNYuuFdcwnpoC0AG6MER676ExlNak6ZIIASgpBCiWvLsvUnoApND3xtTuJa/s1600/H%25C3%25BCrs%25C3%25B6z+Tokat+Havaliman%25C4%25B1.jpg" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="336" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjo7iD_EQPlCpPVGfvq0V53WiliqhSPD0DDT97YZS4IYegg6G-EpLndDM6r1aKm1APQKCv8j3UemKRHoXQgPNNYuuFdcwnpoC0AG6MER676ExlNak6ZIIASgpBCiWvLsvUnoApND3xtTuJa/s400/H%25C3%25BCrs%25C3%25B6z+Tokat+Havaliman%25C4%25B1.jpg" width="400" /></a><br /><div style="text-align: justify;"><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Tansu ÇİLLER </span></b><span style="font-family: "PT Sans";">başbakanlığındaki 51.'inci Hükumetin Tokatlı Ulaştırma Bakanı, </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Ali Şevki EREK</span></b><span style="font-family: "PT Sans";">'in desteğiyle yapımı tamamlanan Tokat Havalimanı'na, </span><b style="font-family: "PT Sans";">25 Ağustos 1995 </b><span style="font-family: "PT Sans";">günü </span><b style="font-family: "PT Sans";">TOKAT</b><span style="font-family: "PT Sans";"> isimli RJ 100 tipi 100 kişilik Türk Hava Yolları uçağının inmesiyle havalimanı resmen ve fiilen trafiğe açılmış oldu. Önceleri haftada bir sefer yapılan Tokat Havalimanı'na zaman zaman özel ve askeri uçaklarda indi.</span></div>
<span style="font-family: PT Sans;"><div style="text-align: justify;"><br /></div>
<div style="text-align: justify;">1995 yılında ilk uçuş gerçekleştirilen ve 6 yıl hizmet veren havalimanı 2001 yılında dönemin koalisyon hükumetince tasarruf tedbirleri gerekçesiyle 31.01.2002 tarihine kadar kapatılan 7 havalimanından biri oldu. </div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">5 yıla yakın bir süre kapalı kalan Tokat Havalimanı, pist, teknik aksam ve hizmet binaları itibariyle önemli ölçüde bakımsızlığın etkisinde kaldığından yeniden ulaşıma açılması için pist uzaması da dahil onarım ihtiyacı zaruri hale geldiği tespit edildi. Tokat milletvekilleri, yerel sivil toplum örgütlerinin önemli gayretiyle ve yapılan çalışmalarla Tokat Havalimanı pisti 1925 metreye çıkartılarak Atlas Jet firmasının uçuşu ile 03.12.2006 <span style="font-weight: bold;"><span style="font-weight: normal;">tarihinde dönemin Ulaştırma bakanı </span><span style="color: red; font-weight: bold;">Binali YILDIRIM</span></span><b> </b>tarafından tekrar hizmete açıldı.</div><div style="text-align: justify;"><br /></div>
<div style="text-align: justify;">Atlas jet uçaklarının müsait olmaması nedeniyle <b>Aralık 2008</b>’de duran uçuşlar, <b>07 Mayıs 2010 </b>tarihinde Borajet uçaklarının <b>7 Mayıs 2010</b>’da Tokat Havalimanı'na inmesiyle tekrar başladı. <b>2017</b> Nisan ayında ise küçük gövdeli uçağa sahip şirketin iflasıyla birlikte pist ve altyapı sorunları kapsamında, uçuş güvenliği gerekçesiyle hava trafiğine kapatıldı. </div><div style="text-align: justify;"><br />
</div></span><div style="text-align: justify;"><b style="color: blue; font-family: "PT Sans"; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; text-align: left;">Yeni Tokat Havalimanı </b><span style="color: blue; font-family: "PT Sans"; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; text-align: left;">Projesi</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><span><b style="background-color: white; font-family: "PT Sans"; font-weight: bold;">Tokat</b><span style="font-family: "PT Sans";"> ve Tokatlının </span><b style="font-family: "PT Sans";">1976 </b><span style="font-family: "PT Sans";">yılında başlayan havalimanı hayali </span><b style="font-family: "PT Sans";">19 yıl </b><span style="font-family: "PT Sans";">sonra </span><b style="font-family: "PT Sans";">1995</b><span style="font-family: "PT Sans";">'de kısmende olsa gerçekleşti, ama havalimanı sorunları bitmedi. Yıllarca Tokat Havalimanı dahil o dönemde yapılan havalimanları için; </span><b style="font-family: "PT Sans";"><i>“…Hazinenin parası toprağa gömülmüştür…”</i></b><span style="font-family: "PT Sans";">, </span><b style="font-family: "PT Sans";"><i>“…Havaalanlarında inekler otluyor…”</i></b><span style="font-family: "PT Sans";">, </span><b style="font-family: "PT Sans";"><i>“…Bu kadar havaalanına ne gerek var?…”</i></b><span style="font-family: "PT Sans";">, </span><i style="font-family: "PT Sans";"><b>“…Bu havaalanları oy için yapılmıştır…” </b></i><span style="font-family: "PT Sans";">ve</span><b style="font-family: "PT Sans";"><i>“…Bu paralar başka ihtiyaçlar için sarf edilmeliydi…”</i></b><span style="font-family: "PT Sans";"> eleştirileri yerel ve ulusal basında yer aldı. Kapandığı dönemde üzerinde uçurtma şenlikleri düzenlendi, uçuşların tekrar başlaması için cami minaresi bile tıraşlandı. Yenisi yapılsın diye yıllarca tekrar tekrar Ankara'ya mekik dokundu, tutulmayan sözlere rağmen vazgeçilmedi.</span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><b><br /></b></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><b>Tokat</b> ve Tokatlının Havalimanı hayali 46 yıldır, yapılan mevcut havalimanına rağmen devam ediyordu. Yaşanan sıkıntıları aşmak için yeni ve modern bir havalimanı ihtiyacı olduğu muhakkak idi. Lakin siyasetçi ve bürokratlar için yıllardır verilen sözlere rağmen havalimanı yapılan bölgede şahıslara ait arazilerin olması, havalimanının genişlemesi için büyük rakamlara ihtiyaç duyulması ve yapılacak yatırımın ekonomik olmaması gibi nedenlerle yeni bir havalimanı yapılmaması için önemli bir gerekçe. Tokat ve Tokatlı yıllarca bu gerekçeleri aşmak için mücadele etti.</span></div>
<span style="font-family: PT Sans;"><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Tokat'ın havalimanı ihtiyacını 14.12.2012 tarihinde Tokat çevre yolu açılışına katılan dönemin Ulaştırma Bakanı <b><span style="color: red;">Binali YILDIRIM</span></b> bu sözlerle birinci ağızdan şu ifadelerle dile getirsi;</div><span><div style="text-align: justify;"><span></span><blockquote><b>Düzenli sefer olmayınca sizler hava yolunu tercih etmiyorsunuz. Vaz mı geçeceğiz? Elbette vazgeçmeyeceğiz. Arkadaşlarıma; Kazova’yı tarayın mutlaka güzel bir havaalanı Tokat’ın olacak, başka yolu yok. Hiçbir mazeret istemiyorum dedim. Şimdi çözümü bulduk. Kamulaştırmalar başlayacak, sizlerden destek istiyorum. Bu işin kısa sürede yapılması için bize yardımcı olmalısınız. Tokat’ı havalandıracak olan, Tokat’ın çok güzel bir hava limanına sahip olmasıdır. Bunu bir an önce yapabilmeniz için sizden destek istiyorum. İşimizi zorlaştırmayın, kolaylaştırın. İnşallah önümüzdeki senenin ortalarında Tokat Havaalanı’nın inşaatına başlayacağız.</b></blockquote><b style="font-style: italic;"></b></div></span></span>
<br /><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: "PT Sans";">Tokatlı, hali hazırda Tokat merkezde hizmet veren havalimanının yeni yerine yapılmasını beklerken Ulaştırma Bakanı </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Binali YILDIRIM</span></b><span style="font-family: "PT Sans";">’ın 2016 yılında Yeni Şafak gazetesine yansıyan</span><span style="font-family: "PT Sans";"> </span><b style="font-family: "PT Sans";"><blockquote>Havayolu halkın yolu dedik. 2016 yılı içinde de 6 yeni havalimanı ile ilgili proje çalışmaları yapacağız. Bunlar, Artvin-Rize Havalimanı, Edirne- Kırklareli Havalimanı, Yozgat Havalimanı, Niğde Aksaray Havalimanı, Karaman Havalimanı ve Batı Antalya Havalimanı olacak.</blockquote></b></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: "PT Sans";">açıklaması ile bir kez daha hayal kırıklığına uğradı ama pes etmedi.</span></div><span style="font-family: PT Sans;"><div style="text-align: justify;"><br /></div>
<div style="text-align: justify;">Yeni Tokat Havalimanı projesi için kamuoyu desteği oluşturuldu. Sadece Tokat merkezli STK'lar değil İstanbul'da Tokatlıların en büyük STK'sı kısa adı <b>TOKKON</b> olan İstanbul Tokat Dernekleri Konfederasyonu da <b><span style="color: red;">Binali YILDIRIM</span></b>'ın 6 yeni havalimanı açıklaması üzerine bağlı olan Federasyon ve Dernek Başkanları ve üyeleri ile <b>26 Ocak 2016</b> Salı günü Ankara çıkarması yaptı. Parti grup toplantısı sonrası dönemin Başbakanı <b><span style="color: red;">Ahmet DAVUTOĞLU</span></b> ile bir araya gelerek dönemin Başbakan <b><span style="color: red;">DAVUTOĞLU</span></b>'na konunun hassasiyeti üzerinde sunum yaptı. </div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Toplantıya katılan <b>TOKKON</b> üyesi Esenyurt Tokat Dernekler Federasyonun o dönemki başkanı <b><span style="color: red;">Salih YILMAZ</span></b>; görüşmede dönemin Başbakanı <b><span style="color: red;">DAVUTOĞLU</span></b>'na şu ifadeleri paylaştı</div><div style="text-align: justify;"><b><blockquote>Sayın Başbakanım, Tokat'ımızın çok sorunu var. Her şeyi anlatıp, hepsini isteyip, hiç bir şeyi alamamaktansa öncelikli sorunumuz yeni havalimanımızın yapılmasını ısrarla istiyoruz ve bu toplantıda sizden tek talebimiz budur.</blockquote></b></div><div style="text-align: justify;">Gerek Tokatlı siyasetçiler ve bürokratların gerekse STK, iş adamları ve medya baskısı sonuç verdi, 6 yeni havalimanı projesine Yeni Tokat Havalimanı da dahil edildi, kamulaştırma çalışmalarına başlandı. Yeni ve modern Tokat Havalimanı, mevcut havalimanı yakınlarında bulunan <b>Söngüt </b>ve <b>Çerçi</b> köyleri çevresindeki yaklaşık 2 bin 200 dönüm arazi üzerine yapılması planlanırken yaklaşık bin 200 civarında hak sahibi ile kamulaştırma çalışmaları için görüşmelere başlandı. Projenin Tokat ayağını; <b>25 Ağustos 1995</b> Cuma günü Tokat Havalimanın resmen ve fiilen trafiğe açılışında yer alan, o dönem <b><span style="color: red;">Ali Şevki EREK</span></b>’in basın danışmanlığını yürüten ve 2015 Aralık ayında Tokat Havalimanı DHMİ Müdürlüğü görevine getirilen <b><span style="color: red;">Yücel Besim ALADAĞ</span></b> takip etti. </div>
<div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">2018 yılında yapımına başlanan proje kısmen tamamlansa da 2020 yılında pandemi nedeniyle askıya alınınca gerek Tokatlı siyasetçiler ve bürokratların gerekse Sivil Toplum Kuruluşu temsilcileri, iş adamları ve medya baskısı ile yeniden başlandı. </div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">2018 yılından itibaren üst yapı işini yürüten firmanın pandemi de yaşadığı tedarik sıkıntısı ile 2021 yılında iflası nedeniyle proje sekteye uğrasa da yeni firma ile Tokat Havaliman'ın açılışı 2022 Mart ayına yetiştirildi.</div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">25 Mart 2022 tarihinde Cumhurbaşkanı <b><span style="color: red;">Recep Tayyip ERDOĞAN</span></b>'ın</div><div style="text-align: justify;"><b></b><blockquote><b>Eski havalimanı ile mukayese edilemeyecek modern bir eser olan yeni havalimanımızın Tokat'ımıza ve burayı kullanacak herkese hayırlın olmasını diliyorum.</b></blockquote></div><div style="text-align: justify;">cümleleriyle açılışı yaptığı Tokat Havalimanı, yeni ve modern yüzüyle hem Tokat'ın hem de bölgenin ekonomik, sosyal ve turizm açısından kalkınmasında önemli bir kavşak haline gelecektir. </div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans; text-align: left;"><b style="color: blue; font-size: 20px; letter-spacing: -1px;">Tokat Yeni Havalimanı'nın </b><span face=""pt sans" , sans-serif" style="color: blue; font-size: 20px; letter-spacing: -1px;">Özellikleri</span></span><br style="font-family: "Times New Roman"; text-align: left;" /><div><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span><span><span><b style="background-color: white;">Havacılık </b><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";">Teşkilatı'nın yaptığı sınıflandırmaya göre yıllık 2.000.000 yolcuya hizmet verecek terminal kolaylıklarına ve düşük görüş şartlarında uçakların piste inişlerine imkan veren ILS CAT 1 hassas yaklaşma kategorisine sahiptir. </span></span></span></div><div><span><span><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";"><br /></span></span></span></div><div><span><span><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";">Güncel maliyetle yaklaşık 1.2 Milyar TL'ye mal olan yeni havalimanı; 240x120 metrelik 5 yolcu uçağı, </span></span></span><span style="background-color: white;">120x120 metrelik 2 kargo uçağı</span><span style="background-color: white;"> olmak üzere </span>7 uçak park kapasiteli apronu bulunan, 2 bin 700 metre pist uzunluğu 45 metre genişliğiyle uluslararası uçuşlara da elverişli olacak şekildi inşa edildi.<span style="background-color: white;"> </span><span style="background-color: white;">Kargo terminali hariç 25 bin 500 m2 kapalı, 2 bin 500 dekar açık alana sahip Tokat Yeni Havalimanında, </span><span style="background-color: white;">16 bin 200 m2'lik </span><span style="background-color: white;">iç ve dış hatlar terminali, 2 bin 300 m2'lik Teknik blok ve kule, 2 bin m2'lik ARFF binası ve 2 bin 500 Genel amaçlı garaj yer almaktadır. </span></div><div><span style="background-color: white;"><br /></span></div><div><span style="background-color: white;">Türkiye'nin 57.'nci havalimanı olan Tokat Havalimanı şehir merkezine 18 km uzaklıkta ve Kayseri ile birlikte şehir merkezine en yakın havalimanlarının başını çekmektedir.</span></div></div></span>
<br />
<span style="font-family: PT Sans;"><b style="color: blue; font-size: 20px; letter-spacing: -1px;">Ve </b><span face=""pt sans" , sans-serif" style="color: blue; font-size: 20px; letter-spacing: -1px;">Tanıklar</span></span><br /><div style="text-align: justify;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><span><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";"><b>Tokat </b>ve Tokatlı'nın havalimanı hayali 1976 yılında o’nun talebi ile başladı, bir dönem siyasete ara vermek zorunda kalsa da bu hayalin takipçisi olmaktan vazgeçmedi. </span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: justify;"><span><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";"><br /></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: justify;"><span><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";">19 yıl süren mücadelenin sonunda 1995‘de Tokatlının havalimanı hayali gerçekleştirerek açılışını yapmak Ulaştırma Bakanı olarak O’na düştü. Tokat Havalimanı hayali yüzünden gerek ulusal gerekse de yerel düzeyde birçok eleştiriye maruz kalan Tokat’ın unutulmaz siyasi yüzlerinden Eski Bakan<b> </b><b style="font-weight: bold;"><span style="color: red;">Ali Şevki EREK</span></b>’e Tokat Havalimanı ve yaşanılanları sorduk. Eski Bakan Tokat Havalimanın trajikomik hikâyesini doğrularken konuşmamızın sonunda şu ifadeleri paylaştı; </span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><b><blockquote>Bir şeyler yapabildiysem; Allah indinde zayi olmasın, devlete, millete ve değerli Tokatlı hemşerilerimize helali hoş olsun.</blockquote></b></span></div><div>
<div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">Tokat'a yeni ve modern bir havalimanı kazandırılması için yapılan çalışmaları diğer Tokatlı siyasetçiler, bürokratlar ve STK temsilcileri ile birlikte takip ederek projenin Ankara ayağını yürüten T.B.M.M. Anayasa Komisyonu Başkanı ve Tokat Milletvekili <b><span style="color: red;">Yusuf BEYAZIT</span></b>, Yeni Tokat Havalimanı için şu ifadeleri paylaştı; </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><blockquote><b style="font-weight: bold;">Tokat'ımızın gelişimine katkı sağlayacak ve kalkınma seferberliğini daha da ileriye taşıyacak olan yeni Havalimanı, kavşak ve bağlantı yollarıyla şehrimizin dışa açılan dördüncü kapısı olacaktır, </b><b style="font-weight: bold;">Tokat'ın üretim gücünü geliştirip arttırmak ve şehrin ticari hayatını daha da geliştirecektir. </b><b style="font-weight: bold;">Havalimanı Tokat'ı dünyaya, </b><b>dünyayı Tokat'a</b><b> bağlayacaktır. Geçmişten günümüze emeği geçen herkese teşekkür ediyor, Tokat'ımıza hayırlı olmasını diliyorum. </b></blockquote></span></div></div>
<div class="alert-del-btn">
</div>
<div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;">
<span style="font-family: PT Sans;"><div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;"><span><b> </b><span style="box-sizing: border-box;"><span style="font-weight: 700;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: 700;"> </span></span><span>Tokattan.net</span></span></div>
</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> Tokattan.net</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> </span><span style="font-family: "PT Sans";">BasciftlikBlog.com</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><br /></div></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-68668408024609048732022-03-18T16:56:00.019+03:002022-04-07T09:18:56.383+03:00Metin KILIÇ: "TV yoktu ama daha özgür, daha mutluyduk."<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgLaHofR0jUdEOrcfc7cOzWEchS68a9fPVIzjZHHyvUxOIwsZIE0Pkmx4bcOwfBxbpuKndyKcFnLWTqZs9qJB4MHYV-v8jr0KJS0B4URKqsmyASvhfeRzFA5qy3j-zHCoqReIAq2bBpfnQO/s2000/Metin+KILIN%25C3%2587-D%25C3%25BCnden+Bug%25C3%25BCne+Ba%25C5%259F%25C3%25A7iftlik+1.jpg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | Metin KILINÇ: TV yoktu ama daha özgür daha mutluyduk." border="0" data-original-height="2000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgLaHofR0jUdEOrcfc7cOzWEchS68a9fPVIzjZHHyvUxOIwsZIE0Pkmx4bcOwfBxbpuKndyKcFnLWTqZs9qJB4MHYV-v8jr0KJS0B4URKqsmyASvhfeRzFA5qy3j-zHCoqReIAq2bBpfnQO/s2000/Metin+KILIN%25C3%2587-D%25C3%25BCnden+Bug%25C3%25BCne+Ba%25C5%259F%25C3%25A7iftlik+1.jpg" title="Metin KILINÇ: TV yoktu ama daha özgür daha mutluyduk." width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">E</span></b></span><div style="text-align: justify;"><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: #252525;">ğitime ve hayatımıza kattığı değerlerle 2021 yılında aramızdan ayrılan, Samsun Başçiftlikliler Derneği Eski Başkanı, 43 yıllık eğitimci, değerli büyüğümüz Rahmetli </span><span style="color: red;">Metin KILIÇ</span></b><b style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"><span style="color: #252525;">’ı rahmet ve özlemle bir kez daha anıyoruz. </span><span style="color: red;">Metin KILIÇ</span><span style="color: #252525;">’la 2013 yılında Basciftlik.net sitesi için Başçiftlik tarihine yolculuk yaptığımız <i>"Dünden bugüne Başçiftlik"</i> söyleşini tekrar yayınlıyoruz. </span></b><b style="color: #252525; font-family: "PT Sans"; text-align: left;">1960 ile 1970 yılları arasını konuştuğumuz söyleşinin 1. bölümü sizlerle...</b></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">2 </b><span><b>Eylül 2013</b> tarihinde <b><span style="color: red;">Basciftlik.net</span></b> sitesine yayınlanan<b> "Dünden bugüne Başçiftlik"</b> söyleşinin ilk bölümü sizlerle...</span></span></span></span></span></div><div><div style="text-align: justify;"><span><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;"><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: </b><i><b><span style="color: red;">Metin</span> Bey ilk olarak sizi tanıyalım...</b></i><br /></span><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> </span>Nüfus cüzdanımda yazdığına göre 1955 yılında doğmuşum. Anama ben ne zaman doğdum diye sorduğumda <i><b>“Ne biliyim oğlum ben dokuz çocuk doğurdum”</b></i> diyor. Babam Aşağı mahalleden Mençükgillerden <span style="color: red;"><b>Memet</b></span> efendinin oğlu Terzi <b><span style="color: red;">Ahmet</span></b>, Annem külekçiler den (Goca <b><span style="color: red;">Hasan</span></b>’ın kızı <b><span style="color: red;">Halise</span></b>). </div><div><br /></div><div>Çocukluğumun tamamı Başçiftlik’te geçti. İbil oynadım, öküz güttüm, cücül topladım. Akranlarım gibi kendi oyuncaklarımın tamamını kendim yaptım. Ancak Başçiftlik’te çocuk olmak aileye yardımcı olmaktır. Çünkü ailenin ufak tefek işleri hep çocuklar tarafından görülür. Bizde gücümüz yettiği kadar el attık. </div><div><br /></div><div>İlkokul, ortaokul Başçiftlik’te. Ardından Perşembe öğretmen okulu, Ankara İktisadi Ticari İlimler Akademisi ve Gazi Eğitim Fakültesi Eğitim Yönetimi ve Denetimi bölümü, Eskişehir Açık Öğretim Fakültesi, Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü de Yüksek Lisans falan derken (çift dikiş attığım yılları saymazsak) tam 20 yılım öğrencilikle geçti. Ağrı, Amasya, Sivas, Çorum ve Suudi Arabistan olmak üzere eğitimin her kademesinde öğretmen, müdür, Halk Eğitim Müdürü, müfettişlik gibi görevlerde bulundum. Dile kolay tam 36 yıl… </div><div><br /></div><div>Hac görevimi yaptım, Allah herkese nasip etsin. Eşim Taşovalı. iki oğlum var, biri öğretmen diğeri tıbbi mümessil. Şu anda emekliyim. Samsun Atakum da oturuyorum. Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesine bağlı bir kurumda koordinatör müdürlük ve Samsun Başçiftlikliler Derneği başkanlığını yürütüyorum…</div><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: <i>Başçiftlik’te 1960’larda çocuk olmak, o günlerden bahsetsek biraz.</i></b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Çocukluk yıllarımın Başçiftlik'i unutamam… Okuduğum İlkokulun arkasında mezarlığın karşısında duran saltaşı. Çevresi boş ve yeşillik bir alandı, kenarından geçen Güllük deresinin suyu da çevreye ayrı bir güzellik verirdi. Güz mevsiminde burada mahalle kadınlarının yıkadığı zahireler, yünler serilen çullarda kurumayı beklerken yaşlı kadınlar yada çocukluklar da ellerinde çubuklarla sergiye konan kuşları kovalarlardı. Hal binası ve çevresi uzun yıllar köy çocuklarının en eğlenceli oyun mekanlarından biri olmuştur. O devasa duvarların üzerinde gezdiğinizi taş odalarında saklambaç oynadığımızı hiçbir zaman unutamam…</div></div><span style="font-family: PT Sans;"><div><br /></div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: <i>İlkokulun arkasındaki mezarlık derken şuanda düğün salonunda bulunduğu park değil mi?</i></b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Aynen öyle. Daha sonra burası ağaçlandırıldı, zaman içinde de değişik çalışmalar yapıldı. O yıllarda biz çocukların her mahallede ayrı oyun alanları vardı. Mahallecilik duygusu hakimdi. Şimdiki gibi elektrik, su yoktu, TV yoktu ama daha özgür, daha mutluyduk…</div><div><br /></div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: <i>1968 de 13 yaşındasınız Başçiftlik köyü kasaba oluyor, <span style="color: red;">İhsan ŞEN</span> belediye başkanı oluyor, hatırladığınız kadarıyla dönemin siyasi ortamı nasıldı?</i></b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Muhtariyetten beldeliğe geçiş Başçiftlik’te çok coşkulu yaşandı. Belde olma kararı çıktıktan sonra <span style="color: red;"><b>İhsan ŞEN</b></span> ve (lakabıyla) Kara <span style="color: red;"><b>Osman</b></span>’ın oğlu <b><span style="color: red;">Osman KAYA</span></b> iki aday olarak yarışa girdiler. Keşke TV veya diğer kayıt araçları o dönemde de böyle yaygın olsaydı da görebilseydik. Yoğun bir propaganda döneminden sonra ezici çoğunlukla (Kargacı) <b><span style="color: red;">İhsan ŞEN</span></b> başkan oldu. Büyük coşku ile kutlandı babam rahmetli de encümen idi, bu vesileyle bizim coşkumuz daha fazlaydı. Malum o yıllarda Demokrat Parti ve Halk Partisi çekişmesi had safhadaydı kahvelerin bile ayrı olduğu söylenir. <b><span style="color: red;">İhsan ŞEN</span></b> sadece kendisine oy verenlerin değil Başçiftlik’in başkanı olarak herkesi kucakladı ve ayırımı giderdi. Onun karizmatik bir liderliği vardı… </div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: <i>1968 de, dönemin Cumhuriyet gazetesinde <span style="color: red;">ihsan ŞEN</span> için partilerin ortak adayı diye ifade ediliyor.</i></b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Hayır. Bağımsız belediye başkanı adayıydı, diye hatırlıyorum. Rakipsiz de değildi. <b><span style="color: red;">Osman KAYA</span></b> ile seçime girdiler şeklinde hatırlıyorum. Yanılıyor da olabilirim. <span style="color: red;"><b>İhsan ŞEN</b></span>’i belediye başkanlığı için Başçiftlik’e davet eden ekibin içinde babamım olduğunu biliyorum. <span style="color: red;"><b>Osman KAYA</b></span>, Başçiftlik’in eski muhtarlarından biridir, sanıyorum. <b><span style="color: red;">Zeker</span></b> amcadan sonra muhtarlık yapmış. Acaba ikinci seçim midir? onu da tam olarak bilmiyorum. Biz o zamanlar siyasi düşünecek yaşta değildik. Yalnız ikisi arasında bir çekişmenin olduğu ve başkanlığı <b><span style="color: red;">İhsan ŞEN</span></b>’in aldığı kesin. İlk seçimde ihsan bey tek aday olup ikinci seçimde de yarışmış olabilirler. Benim anımsadıklarım bunlar…</div><div><b></b><blockquote><b>* Site notu: <i>1968 seçimlerinde Adalet Partisi Adayı <span style="color: red;">Osman KAYA </span>ile Bağımsız aday </i></b><b><i><span style="color: red;">İhsan ŞEN</span></i></b><b><i> arasında geçmiş olup, 1973 seçimlerine <span style="color: red;">İhsan ŞEN</span> tek aday olarak seçime girmiştir.</i> </b></blockquote><b></b></div></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: <i>Başçiftlik'te İhsan ŞEN'li yıllar, aklınıza gelenler.</i></b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Başçiftlik’in bugünkü şehir kimliğini sağlayan, bizi köylükten çıkartıp önce belde daha sonrada şehir yapan, kültürel miras <b><span style="color: red;">İhsan ŞEN</span></b>’le başlayan dokunun günümüze yansıyan ürünüdür, diye düşünüyorum. O’nun, o yıllarda yaptığı yenileşme hareketini günümüzde gerçekleştirecek bir lider tanımıyorum, desem daha yerinde olur. O liderliği ile kılık kıyafetten alında, mimari, yapı çevre, şehirleşme ve aklınıza gelen pek çok alanda ufkumuzu açmış, bizi İskersür'ün önde gelen bir ilçesi yapmıştır. Başçiftlikli ona çok şey borçludur diye düşünüyorum. </div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: <i>Yıl 1969, Başçiftlik, Karacaören ve Hatipli halkı toplanıp “Yol isteriz.” diye protesto için yürüyor, devamını sizden dinleyelim.</i></b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Genç ve dinamik belediye başkanını <b><span style="color: red;">İhsan ŞEN</span></b>’in yol, su ve okul konusunda yetkili mercileri hiç durmadan rahatsız etmesi ve üst makamlara verdiği dilekçeler, il ve ilçe yetkililerinin dikkatini Başçiftlik üzerine çekmeye yetmişti. Ama devlet, Başçiftlik konusunda bir türlü harekete geçmiyor yeterli yardım ve destek bir türlü gelmiyordu. </div><div><br /></div><div>Kamuoyunun ve yetkililerin dikkatini Başçiftlik üzerine çekmek için ses getirici bir olay bir eylem gerekiyordu. Bu konuda belediyede hiç durmadan toplantılar yapılıyor akıl önderlerinin fikirleri alınıyor çare aranıyordu. Ortaokul İngilizce öğretmeni (Manisalı) <b><span style="color: red;">Abdulkadir ÇAĞLAYAN</span></b>’ın babasının önerisiyle ilçe ve ilde bir yürüyüş düzenlenmesi, bu yürüyüşe Başçiftlik halkından en az 50-100 kişinin katılması fikri uygun görüldü. Pankartlar hazırlanarak köyden kamyonlara doldurulan insanlar Niksar’a taşındı. Kireç köprüde onlarca kişinin katılımıyla saat 9.00 da başlayan devletin ilgisizliğini protesto yürüyüşü, ana yollardan geçerek hükümet meydanında son buldu. Ellerde yol isteyen okul isteyen devletten ilgi bekleyen pankartlar taşınıyor. Fakat hiçbir siyasi slogan atılmıyordu. Kalabalık hükümetin önüne gelince Atatürk heykeline bir çelenk konuldu. Çevrede toplanan meraklı kalabalığa <span style="color: red;"><b>İhsan ŞEN</b></span> bir konuşma yaptı. Bu konuşmasında özetle; Başçiftlik’in sorunları anlatıldı, isteklerini içeren bir dilekçe kaymakamlığa verildi. Yürüyüş çok etkili olmuş, Niksar da yer yerinden oynamıştı. </div></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-weight: bold;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><b>: <i>Dönemin Cumhuriyet gazetesinde yer alan haberde Tokat’a kadar yüründüğü ve tutuklamaların olduğu yazıyordu.</i></b><br /></span><div><span style="color: blue;"><b>Metin KILIÇ </b></span><b>:</b> Doğrudur, önderler Tokat’a gidilmesini aynı yürüyüşün burada da yapılmasını önerdiler. Kamyonlara doldurulan insanlar bu sefer Tokat yollarındaydı. Tokat'taki protesto yürüyüşü saat 14:00 gibi stadyumun önünden başladı. Ayağında çamurlu kara lastikleri, başlarında şapkaları, ellerinde pankartları, yırtık pırtık elbiseleriyle sırtlarında ekmek centeleri her halinden yoksulluk ve köylülükleriyle belli olan bu insanlar Tokatlıların hiç alışık olmadığı bir şekilde caddeleri doldurmuş, bir sel gibi akıyor. Ellerinde taşıdıkları pankartlarla yol, su ve okul isteklerini diye getiriyor. İnsanca yaşama isteklerini yetkililere Tokat halkına duyurmaya çalışıyorlardı.</div><div><br /></div><div>Tokat bu yürüyüşe hazırlıksız yakalandı, Hükumet erkanı devletin resmi kolluk kuvvetleri polis ve jandarma teşkilatı haberdar edildi ama insanlar kararını vermişti bir kere. Artık bu yürüyüşü durdurmaya hiç kimsenin gücü yetmezdi. Sessizce Yürüyen Başçiftliklilerin etrafı meraklı insanlarca sarılmış Tokat halkı yürüyüşe destek vermişti, yol boyunca pencerelere dökülen tokatlılar yürüyüşçüleri alkışlıyor <b><i>“yaşa varol” </i></b>sesleri yükseliyordu. Yürüyüşçüler Hükumet meydanına geldiklerinde etrafı onlarca polis ve yüzlerce asker tarafından sarılmıştı. <b><span style="color: red;">Şevket</span></b> çavuş ve Terzi <b><span style="color: red;">Ahmet</span></b> toplanan halka bir konuşma yaparak yetkililere seslerini duyurmak istediler ama jandarma buna müsaade etmedi. Bütün yürüyüşçüler apar topar toplanarak gözaltına alındı. Meraklı halk da meydandan uzaklaştırıldı.</div><div><br /></div><div>O yıllarda hiç alışık olunmayan bu yürüyüş ülke çapında ilgi gördü ve resmi gündemin tam ortasına bir bomba gibi düştü. Yerel ve ulusal basın olaya olağanüstü ilgi göstermişti. Vali bir açıklama yaparak köylülerin isteklerin dikkate alınacağını Başçiftlik-Niksar yolunun acilen yapılacağının sözünü hemen o gün orada verdi.</div><div><br /></div><div>Yürüyüşe katılanların tamamı değil ama organize komitesinde bulunanlar kanunsuz nümayiş gerekçesiyle gözaltına alınarak tutuklandılar. O gün tutuklananların ve bir hafta hapis yatanların biriside babam <span style="color: red;"><b>Ahmet KILIÇ</b></span> idi.</div></div><div><br /></div><div><div><b><span style="color: #2b00fe;">"Dünden Bugüne Başçiftlik" 2. Bölümde;</span></b></div><div><span style="color: #783f04;">* 1966'daki Başçiftlik Ortaokulunun açılış hikâyesi</span></div><div><span style="color: #783f04;">* 1970'de başlayan Başçiftlik halıcılık serüveni</span></div><div><span style="color: #783f04;">* 1970'de Yaylaların ayrılması</span></div><div><span style="color: #783f04;">* 1977 yerel seçimlerinde Belediye Başkanlığına Cemal BAYRAM’ın seçilmesi</span></div><div><span style="color: #783f04;">* 1970 ve 1980 darbelerinde Başçiftlik</span></div><div><span style="color: #783f04;">* 1984 ilki yapılan 1989 da biten Halı festivalleri... </span></div></div></span></div></span></div></span></div><div style="text-align: justify;"><b style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"></span></b></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div>
<div class="alert-del-btn">
</div>
<div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;">
<span style="font-family: PT Sans;"><div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;"><span><b> </b><span style="box-sizing: border-box;"><span style="font-weight: 700;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: 700;"> </span></span><span>Tokattan.net</span></span></div>
</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> Tokattan.net</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> </span><span style="font-family: "PT Sans";">Basciftlik.net</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><br /></div></div></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-40917239474543003332022-02-15T20:39:00.014+03:002022-03-18T18:04:52.336+03:00Tokat'tan İstanbul'a Bir Başarı Hikayesi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEh0qFEGauE8i6i0f9QC8V9weXmbmF3WEgxownnwthkeS1JO6_Fvr6BF3eBWaVMQfLSElrtshdnxJZxmMaV4Ab1DR0jAy24y2-fI6qAS5Jxs-qbRZkQlclCn_IqC8HcKyc1K-cOmmvmL9D7YVHO11bAjyYFRdu_9dC-h8u0sk0DE7-OmrpEnI-dJomz8Ww=s2000" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | Tokat'tan İstanbul'a Bir Başarı Hikayesi" border="0" data-original-height="1000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEh0qFEGauE8i6i0f9QC8V9weXmbmF3WEgxownnwthkeS1JO6_Fvr6BF3eBWaVMQfLSElrtshdnxJZxmMaV4Ab1DR0jAy24y2-fI6qAS5Jxs-qbRZkQlclCn_IqC8HcKyc1K-cOmmvmL9D7YVHO11bAjyYFRdu_9dC-h8u0sk0DE7-OmrpEnI-dJomz8Ww=s2000" title="Tokat'tan İstanbul'a Bir Başarı Hikayesi" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">T</span></b></span><div style="text-align: justify;"><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: #252525;">okat Reşadiyeli </span></b><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">ÖZMEN</span><span style="color: #252525;"> ailesinin Tokat'tan İstanbul'a uzanan başarı öyküsü </span></b><span><b style="color: #252525; font-family: "PT Sans";">"Gurur Fotoğrafı" spotuyla Takvim Gazetesinin manşetinde, "Bu kareden vali yardımcısı 1 doçent, 3 öğretmen çıktı." spotuyla Sabah Gazetesi'nde de yayınlandı. </b><span style="font-family: PT Sans;"><b><span style="color: red;">Ali ALTUNTAŞ</span><span style="color: #252525;"> tarafından nostaljik bir fotoğraftan yola çıkılarak hazırlanan haberin </span></b></span><span style="color: #252525; font-family: "PT Sans"; font-weight: bold;">girişinde; "Tokatlı </span><span style="color: red; font-family: "PT Sans"; font-weight: bold;">Esat Özmen</span><span style="color: #252525; font-family: "PT Sans"; font-weight: bold;">, oğluna torunlarını okutmasını vasiyet etti. </span><span style="color: red; font-family: "PT Sans"; font-weight: bold;">Salih Özmen</span><span style="color: #252525; font-family: "PT Sans"; font-weight: bold;"> de babasını dinledi. Şoförlük yaparak, peynir satarak evlatlarını üniversite gönderdi. Onların hepsi de bu emeğin hakkını verdi. Kimi vali yardımcısı, kimi doçent, kimi de öğretmendi..." ifadeleri yer aldı.</span></span></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">Ulusal </b><span>düzeyde yayın yapan Takvim Gazetesi 14 Şubat 2022 tarihli baskısında; Tokat Reşadiyeli <b><span style="color: red;">ÖZMEN</span></b> ailesinin ve aile fertlerinin Tokat'ın Reşadiye İlçesi Nebişeyh Köyünden İstanbul'a uzanan başarı öyküsünü <b> "Gurur Fotoğrafı"</b> spotuyla manşetine taşıdı. Nostaljik bir fotoğraftan yola çıkılarak hazırlanan haber, Takvim Gazetesi ile birlikte geniş haliyle <b>"</b></span></span><span style="font-family: PT Sans;"><b style="color: #252525; text-align: left;">Bu kareden vali yardımcısı 1 doçent, 3 öğretmen çıktı." </b><span style="color: #252525; text-align: left;">spotuyla Sabah Gazetesinde de yayınlandı.</span></span></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><div style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; font-size: 15px; text-align: start;"><span style="color: #050505;"><br /></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; color: #050505; font-size: 15px; text-align: start;">Sabah Gazetesi'nde </span><span style="background-color: white; text-align: start;"><span><span style="color: red;"><span style="font-size: 15px;"><b>Ali ALTUNTAŞ</b></span></span><span style="color: #050505;"><span style="font-size: 15px;"><b> </b>tarafından </span></span></span></span><span style="background-color: white; color: #050505; font-size: 15px; text-align: start;">kaleme alınan haberin detayında</span><span style="background-color: white; color: #050505; font-size: 15px; text-align: start;"> </span><span style="color: #050505;"><span style="font-size: 15px;">şu ifadeler yer aldı</span></span><span>;</span></div><div style="text-align: justify;"><b></b></div></span></div></span></div><blockquote><div style="text-align: justify;"><span><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><div style="text-align: justify;">Tokat'ın Nebişeyh Köyünde ilkokul mezunu olan<b> <span style="color: red;">Salih</span> </b>ve<b> <span style="color: red;">Seher Özmen</span> </b>(68) çifti, içlerinde bir ömür boyu uhde olarak kalan okuna aşkını çocuklarına aşıladı. Baba<b> <span style="color: red;">Salih Özmen</span> </b>şoförlük yaparak, anne<b> <span style="color: red;">Seher Özmen</span> </b>ise ineklerinin sütünden yaptığı peynirleri satarak 5 çocuğuna üniversite okuttu. O çocukların hepsi şimdi devlet memuru oldu.</div><div style="text-align: justify;"><b><br /></b></div><div style="text-align: justify;">İstanbul Üniversitesi'nde bahçıvanlık yapan ve okuma yazma bilmeyen Büyükbaba <span style="color: red; font-weight: bold;">Esat Özmen</span>'de torunlarının okuyup memur olmalarını istedi. İlkokula giden torunlarıyla fotoğraf çektiren Büyükbaba; <span style="font-weight: bold;">"Sizler okuyup büyük adam olunca, birde o zaman fotoğraf çekinelim, söz mü?" </span>dedi. 36 yıl önce köy evinde çekilen o fotoğraftan bir vali yardımcısı, bir doçent doktor üçte öğretmen çıktı. Sözlerini tutan çocuklar yıllar sonra aynı fotoğraf karesini tekrar çekse de fotoğraftaki tek eksik bugünleri görmeye ömrü yetmeyen büyükbaba <span style="color: red; font-weight: bold;">Esat Özmen</span><b> </b>oldu.</div><div style="text-align: justify;"><b><br /></b></div><div style="text-align: justify;">Tokat'ın Reşadiye İlçesi Nebişeyh Köyü'nde yaşayan <span style="color: red; font-weight: bold;">Esat Özmen</span>, yarım asır önce ailesini geçindirebilmek için İstanbul'a gitti. İstanbul Üniversitesi'nde bahçıvanlık yapan <span style="color: red; font-weight: bold;">Özmen</span>, maddi imkansızlıklar nedeniyle oğlu <span style="color: red; font-weight: bold;">Salih</span>'e (68) ancak ilkokulu okutabildi. Üniversitedeki hocaları gördükçe okumanın önemini daha çok anlayan<b> </b><span style="color: red; font-weight: bold;">Esat Özmen</span><b> </b>oğlu<b> </b><span style="color: red; font-weight: bold;">Salih</span>'e <span style="font-weight: bold;">"Ben seni okutamadım ama sen torunlarımı okutacaksın"</span><b> </b>dedi.</div></span></div></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><br /><span style="color: #2b00fe;"><span face="Segoe, "Segoe UI", "DejaVu Sans", "Trebuchet MS", Verdana, sans-serif" style="background-color: white; font-size: 19px; font-weight: 700; text-align: start;">GERÇEKLEŞEN HAYALİNİ GÖRMEYE ÖMRÜ YETMEDİ</span> </span><br /><br />Babası gibi kendisi de okuyamayan <span style="color: red; font-weight: bold;">Salih Özmen</span>, ilkokul mezunu olan eşi<b> </b><span style="color: red; font-weight: bold;">Seher Özmen</span><b> </b>ile birlikte tüm zorluklara göğüs gererek çocuklarını okuttu. <span style="color: red; font-weight: bold;">Özmen</span><b> </b>çiftinin çocuklarından <span style="color: red; font-weight: bold;">Halil</span> (50) Kırklareli Anadolu Lisesi'nde öğretmen, <span style="color: red; font-weight: bold;">Necmettin</span><b> </b>(47) Sabahattin Zaim Üniversitesi'nde Doç. Dr. , <span style="color: red; font-weight: bold;">Mevlüt</span><b> </b>(44) Manisa vali yardımcısı, <span style="color: red; font-weight: bold;">Erhan</span><b> </b>(44) Sultanbeyli İmam Hatip Lisesinde coğrafya öğretmeni ve <span style="color: red; font-weight: bold;">Aslıhan</span><b> </b>(37) ise sosyal bilgiler öğretmeni oldu. Şuanda Manisa Vali Yardımcılığı görevini yürüten<b> </b><span style="color: red; font-weight: bold;">Mevlüt Özmen</span> <span style="font-weight: bold;">"Büyükbabam ve babaannemle birlikte ilkokula giderken bir fotoğraf çektirmiştik. Büyükbabam o zamanki yoksulluk nedeniyle ne kendisi okuyabilmiş ne de babamı okutabilmiş. Tek hayali bizlerin okuyup büyük adam olmamızdı. 36 yıl önce fotoğraf çekinirken 'bize okuyup büyük adam olduğunuzda yine fotoğraf çekinelim' demişti. Bizde ona söz vermiştik. Sözümüzü tutup hepimiz okuduk, kimimiz doktor kimimiz öğretmen olduk. Büyükbabam bizim üniversite zamanlarımızı gördü ama mesleğe geçtiğimizi görmedi, ömrü yetmedi. 36 yıl önceki çektirdiğimiz fotoğrafı tekrar çektirdik ama o karedeki tek eksik büyükbabam ve babaannem oldu. Bizi üzende bu oldu. Keşke bizim onlara verdiğimiz sözü tuttuğumuzu görselerdi"</span> diye konuştu.</span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; color: #2b00fe; font-size: 19px; font-weight: 700; text-align: start;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; color: #2b00fe; font-size: 19px; font-weight: 700; text-align: start;"><span style="font-family: PT Sans;">KÖYDE EKİN BİÇEREK, ŞEHİRDE SU SATARAK OKUDU</span></span></div><div style="text-align: justify;"><b style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></b></div><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;">Çocukluk yıllarında annesinin ineklerin sütünü satarak babasının ise şoförlükten kazandığı parayla 5 çocuğu birden okuttuğunu belirten Vali Yardımcısı <span style="color: red; font-weight: bold;">Mevlüt Özmen</span><b>; </b><span style="font-weight: bold;">"Bizleri okumamız yönünde hep büyükbabam yönlendirdi. Çünkü kendisi okuma yazma bilmiyordu. Babamda ilkokuldan sonra okuyamadığı için bizim hep okumamızı istedi. Biz yazları köyde ekin biçerek babama yardım ediyorduk. 90 yılların başında ise İstanbul'a taşındık. Burada da kardeşlerimle Beyazıt meydanında su sattık. Bu şekilde hem ailemize destek olup hem de okul harçlığımızı çıkarıyorduk. Yoksulluk içinde geçen bir öğrenim hayatının ardından çok şükür tüm kardeşler bir yerlere geldik."</span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><b style="text-align: left;"><i><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></i></b></div><div style="text-align: justify;"><span face="Segoe, "Segoe UI", "DejaVu Sans", "Trebuchet MS", Verdana, sans-serif" style="-webkit-font-smoothing: antialiased; background-color: white; border: 0px; box-sizing: border-box; font-size: 19px; font-weight: 700; margin: 0px; padding: 0px; text-align: start; vertical-align: baseline;"><span style="color: #2b00fe; font-family: PT Sans;">"KÖYE YÜRÜYEREK GİTTİKLERİNİ DUYUNCA BABAMA OTOMOBİL ALDIM"</span></span></div><div style="text-align: justify;"><b style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></b></div><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;">Artvin Yusufeli Kaymakamı olduktan sonra babasının emekli olabilmek için çalıştığı minibüsü satmak zorunda kaldığını belirten Manisa Vali Yardımcısı <span style="color: red; font-weight: bold;">Mevlüt Özmen</span>;<b> </b><span style="font-weight: bold;">"Babam ve annem bizim okuyup bugünlere gelmemizin asıl mimarlarıdır. Onlar çok yokluk çektiler ama bir gün bile herhangi birimize çalışıp bize destek olun demediler. Babam son zamanlarda emekli olabilmek için yolcu taşıdığı minibüsünü satmıştı. Annemi bir gün aradığımda araba bulamadıklarını ve ilçeden köye yaya olarak gittikleri söyledi. O an cümleler boğazıma dizildi. Hemen Yusufeli'nde 2005 model bir otomobil satın aldım. Babalar günü aynı zamanda babamın doğum günüydü. O gün arabanını anahtarını hediye paketi yaptırıp babama verdim. Babam o an çok şaşırdı ve "Oğlum neden otomobilinin anahtarını bana verdin" dedi. Bende babamı balkona çıkartıp "Baba bu anahtar beyaz arabanın, beyaz arabada senin" dedim. Babam o an çok duygulandı ve gözlerinden yaşlar süzülmeye başladı. Daha sonra babamı ve annemi hacca gönderdim. Ne yapsam onların hakkını ödeyemem" </span>dedi....</span></span></div></blockquote><div style="text-align: justify;"><b style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"></span></b></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div>
<div class="alert-del-btn">
</div>
<div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;">
<span style="font-family: PT Sans;"><div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;"><span><b> </b><span style="box-sizing: border-box;"><span style="font-weight: 700;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: 700;"> </span></span><span>Tokattan.net</span></span></div>
</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> Tokattan.net</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> </span><span style="font-family: "PT Sans";">Sabah.com.tr</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><br /></div></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-26633926597538922102022-02-11T22:57:00.004+03:002022-03-18T18:06:07.709+03:00Tokat'ın Ferhat'ı Süreyya BEDESTENLİOĞLU<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEjMIVnP66Hv1HnUBwvn5B1jzOksqeM5pc_wM8dYHKMsm8iM39UOnjn4luhsBmoUomE2c0d3Fk-EKEDGTzYZhPmJIoKKRXwZGl31pNuAatJ4jYO5b6kQqkTPUtLkJFkLofNG5YYZmxTzNvfiblrs6_si5To4Soa4f5RUhArOWWZ9jPOoMAbMS8fk5_XLWQ=s2000" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | Tokat'ın Ferhatı Süreyya BEDESTENLİOĞLU" border="0" data-original-height="1000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEjMIVnP66Hv1HnUBwvn5B1jzOksqeM5pc_wM8dYHKMsm8iM39UOnjn4luhsBmoUomE2c0d3Fk-EKEDGTzYZhPmJIoKKRXwZGl31pNuAatJ4jYO5b6kQqkTPUtLkJFkLofNG5YYZmxTzNvfiblrs6_si5To4Soa4f5RUhArOWWZ9jPOoMAbMS8fk5_XLWQ=s2000" title="Tokat'ın Ferhatı Süreyya BEDESTENLİOĞLU" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">T</span></b></span><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><b><span style="color: #252525;">okat, 6000 yıllık tarihi ile sadece medeniyetlerin değil bu medeniyetlerin yansıması olan fazilet sahibi üstün kimseler yurdu¸ şairler otağı haline gelmiş bir Anadolu şehridir. Başka hiçbir şehre nasip olmayan bu özelliği ile geçmişten günümüze yetiştirdiği değerler bulundukları coğrafyaya vefasını fazlasıyla göstermesidir. Son yüzyılda Tokat'ın da içinde bulunduğu coğrafyanın ekonomik ve sosyal gelişimine yön veren değerlerinden </span><span style="color: #252525;"> </span><span style="color: red;">Süreyya BEDESTENLİOĞLU</span><span style="color: #252525;">'nun hayatından kesitleri derledik.</span></b></span></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">Hititlerden </b></span></span></span></span><span style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">günümüze kadar, üzerinde yaşayan bütün medeniyetlerin izlerini taşıyan Tokat'ın yetiştiği değerlerden biri olan ve 1982'de aramızdan ayrıldığında geriye; Tokat D.S.İ.’nin bahçesi, Kümbet evleri ve Kümbet Camii, Gümenek parkı ve çevresi, Almus Barajı, Kazova sulama ve tahliye kanalları, Zile barajları, Amasya sulaması ve Çarşamba (Hasan Uğurlu-Suat Uğurlu) barajları gibi bir çok eser bırakan DSİ Samsun Eski Bölge Müdürü </span></span><span style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red; font-weight: bold;">Süreyya BEDESTENLİOĞLU</span><span style="color: #252525;">'nun </span></span><span style="font-family: "PT Sans";">hayatından kesitleri derledik.</span></div></div><div style="text-align: justify;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div></div><div style="text-align: justify;"><span><div style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: blue; font-family: "pt sans"; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; text-align: left;">Tokat'ın Ferhat'ı <b>Süreyya BEDESTENLİOĞLU</b></span></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">1926</b> yılında Tokat'ın Çay mahallesinde dünyaya geldi. Ailenin beşinci çocuğu olan </span></span></span></span><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: red; font-weight: bold;">Süreyya BEDESTENLİOĞLU</span><span style="color: #252525;">, ilkokul ve Ortaokulu Tokat'ta, Lise eğitimini ise Eskişehir'de tamamladı. 1951 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümünden mezun oldu. </span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: #252525;"><br /></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: #252525;">Çalışma hayatına İstanbul Belediye Sular İdaresi’nde stajyer Mühendis olarak başladı. </span></span><span style="color: #252525; font-family: "PT Sans";">Babasının vefatı üzerine Tokat'a yerleşen </span><span style="color: red; font-family: "PT Sans"; font-weight: bold;">BEDESTENLİOĞLU</span><span style="color: #252525; font-family: "PT Sans";">,</span><span style="color: #252525; font-family: "PT Sans";"> 22.10.1951 tarihinde DSİ Samsun 7.</span><span style="color: #252525; font-family: "PT Sans";"> Bölge Müdürlüğü emrinde Devlet Su İşleri Tokat Şube Müdürlüğü'nde göreve başladı. </span></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="color: #252525;"><br /></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="color: #252525;">1955 yılında Tokat eşrafından </span><b><span style="color: red;">Şükrü</span></b><span style="color: #252525;">-</span><b><span style="color: red;">Müşerref MÜTEVVELLİOĞLU</span></b><span style="color: #252525;">'nun kızları </span><b><span style="color: red;">Yurdagül Hanım</span></b><span style="color: #252525;"> ile evlendi. </span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span><br /></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span>1955-1957 yılları arasında </span></span><span style="color: #252525;">Devlet Su İşleri Amasya Şube Müdürlüğü'nde görev yapan </span><span style="color: red; font-weight: bold;">BEDESTENLİOĞLU</span><span style="color: #252525;">, Yeşilırmak nehrinin Amasya içindeki ıslahını gerçekleştirdi. </span></span><span style="color: #252525; font-family: "PT Sans";">Bu görevine askerlik nedeniyle ayrıldığı 01.06.1957 tarihine kadar devam eden <span style="color: red; font-weight: bold;">BEDESTENLİOĞLU</span><span style="color: #252525;">, </span> yedek subay olarak askerlik görevini ifa etti. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="color: #252525; font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="color: #252525; font-family: "PT Sans";">Askerlik sonrası 01.12.1958 tarihinde DSİ Samsun 7. Bölge Müdürlüğü emrinde </span><span style="color: #252525; font-family: "PT Sans";">Devlet Su İşleri Tokat Şube Müdürlüğü'ne atandı. </span><span style="font-family: "PT Sans";">Sırasıyla DSİ 7. Bölge Müdürlüğü’nde, Genel Müdürlük Etüt ve Plan Dairesi Başkanlığı’nda, sonra yine DSİ 7. Bölge Müdürlüğü’nde teknik eleman ve servis şefi olarak çalıştı.</span></div></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span> </span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span>1959-1960 yılları arasında Amerika'nın çeşitli eyaletlerinde sulama ve hidroelektrik barajları ilgili çalışmalarda bulundu. DSİ Tokat Şube Müdürlüğü'ne döndükten sonra Niksar ve Kazova ovalarının ıslahı için çalışarak, tarıma elveriş hale gelmesini sağladı. </span></span>DSİ 7. Bölge Müdürü (Samsun) <b><span style="color: red;">Hasan UĞURLU</span></b>'nun vefatı sonrası 7.10.1969- 9.10.1978 tarihleri arasında Bölge Müdürü (Samsun) olarak görev yaptı.</span></div></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><div><br /></div><div>Daha sonra 17.06.1980 tarih ve 8/1054 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile Elektrik İşleri Etüt İdaresi Genel Direktörlüğü’ne atanmış ve 11.03.1981 tarihinde de EİEİ Genel Direktörlüğünden emekli olmuştur.</div><div><br /></div><div>Çok İyi bir mühendis; saygın, örnek bir insan olarak tanınan ve Ömrünü DSİ 7. Bölge Müdürlüğü sınırları içerisinde yer alan DSİ ile ilgili bir çok projeye imza atan <span style="color: red; font-weight: bold;">Süreyya BEDESTENLİOĞLU</span><span>,</span> 2 Ağustos 1982 tarihinde; geçirdiği kalp krizi sonucu 56 yaşında hakkın rahmetine kavuştu.</div></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span><div style="font-family: "PT Sans";"><br /></div><div><b style="color: blue; font-family: "pt sans"; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; text-align: left;">Süreyya </b><span style="color: blue; font-family: "pt sans"; text-align: left;"><span style="font-size: 20px; letter-spacing: -1px;"><b>BEDESTENLİOĞLU</b>'</span><span style="font-family: PT Sans;"><span style="font-size: 20px; letter-spacing: -1px;">nun Ardından</span></span></span></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">1982</b></span></span></span></span><span style="font-family: PT Sans;"> yılında aramızdan ayrılarak ebedi alemine göçen<span><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="text-align: justify;"> </span></span></span></span><span style="color: red; font-weight: 700;">Süreyya BEDESTENLİOĞLU</span>'nin belirgin vasfı çalışkan, halka dönük, bilgili ve en önemlisi Tokat sevdalısı olması idi. Tokat'ın derdiyle dertlenen, mesai kavramına riayet eden, sürekli halkın arasında şikayet dinleyen, verdiği sözleri yerine getiren, gösterişten uzak yaşantısı ile Tokatlı'nın çok sevdiği ve saydığı, <span face=""Segoe UI Historic", "Segoe UI", Helvetica, Arial, sans-serif" style="background-color: white; color: #050505; font-size: 15px; text-align: start;">Tokat’ın yetiştirdiği birçok mühendisinden kendisine örnek aldığı önemli bir </span>kişilikti. 56 yıllık yaşamından geriye bir çok eserin yanı sıra birçok anı da bıraktı. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans"; font-size: 15px; text-align: start;"><span style="color: #050505;"><br /></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans"; font-size: 15px; text-align: start;"><span style="color: #050505;">Tokat Eski Belediye Başkanı </span><b style="color: #050505;"> </b><span style="color: red;"><b>Mesrur GÜRGEÇ</b></span><span style="color: #050505; font-weight: 600;">, </span></span><span style="background-color: white; color: #050505; font-family: "PT Sans"; font-size: 15px; text-align: start;">kaleme aldığı yazıda <b>"</b></span><span style="color: #050505; font-family: "PT Sans";"><span style="font-size: 15px;"><b>Tokat’ın Süreyyası..."</b> dediği</span></span><span style="background-color: white; color: #050505; font-family: "PT Sans"; font-size: 15px; text-align: start;"> </span><span style="color: red; font-family: "PT Sans"; font-weight: 700;">Süreyya BEDESTENLİOĞLU </span><span style="background-color: white; color: #050505; font-family: "PT Sans"; font-size: 15px; text-align: start;">için </span><span style="color: #050505; font-family: "PT Sans";"><span style="font-size: 15px;">şu ifadelere vermişti</span></span><span style="font-family: "PT Sans";">;</span></div><div>
<span style="font-family: "PT Sans";"><blockquote><b>O, şişirilmiş bir şöhret değildi. O’nu eserleri büyütmüştü. D.S.İ.’nin güzel bahçesi, Kümbet evleri. Ve de Kümbet’in zarif güzel Camii, başlı başına bir değer, ince bir düşüncenin güzel örneği Gümenek... Gergef işleyen bir genç kızın titizliğiyle ortaya koyduğu Tokat sevgisi, Almuslar, Kazova sulama, tahliye kanalları, Zile barajları, Amasya sulaması, ve de Çarşamba (Hasan Uğurlu-Suat Uğurlu) barajları ve hidroelektrik santralleri. Evet. O’nu eserleri büyütmüştü. O, aslâ şişirilmiş bir şöhret değildi. <br /><br /> O, her zaman Tokat için, Tokat’lı için doğruyu söyledi. O’nun reçeteleri, O’nun talep sahiplerine verdiği cevaplar, belki acıydı, ama Tokat ve Tokat’lı için en faidelisi, ve de en güzeliydi. <i>"Benden Tokat’a hizmet isteyin, daha çok isteyin gecemi, gündüzüme katayım, yapayım. Ama benden şahsa hizmet istemeyin."</i> derdi.Bu sebeplerle O, vicdanının emrettiği yolda ve bilgisinin, görev yetkisinin içinde yürümek için sanki her dakika yeniden yemin etmiş gibi titiz ve işinin hastası bir büyük Tokat’lıydı. <br /><br />Rahmetin bol, yerin Cennet ola Tokat’ın Süreyyası....<br /></b></blockquote></span></div></div></span></div></div></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><div><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: red;"><b>Facebook</b></span></span>'ta Tokat'a paylaşımlar yapan <span style="color: red;"><b>Tokatlıların Yeri/Gülistan </b></span><span style="font-family: PT Sans;">grubunda </span><span style="color: red; font-weight: bold;">Süreyya BEDESTENLİOĞLU</span><span> için bir yazı yayınlayan </span><span style="font-family: PT Sans;"> <span style="color: red;"><b>Ahmet Turan SÖZEN</b></span>, </span><span style="color: red; font-weight: bold;">BEDESTENLİOĞLU</span><span>'na dair anılarını</span> şu ifadelerle paylaştı;</div><div><span><blockquote><b>Tokat coğrafi ve jeolojik yapısıyla sel ve deprem felaketlerine sürekli maruz kalmıştır. Ben burada Behzat Deresi kısmi ıslahında Tokatımızın yetiştirdiği karizmatik klas insanların yapmış olduğu hizmetleri ifade etmek isterim. O zamanlarda benimde idolüm olan DSİ müdürü <span style="color: red;">Süreyya Bedestenlioğlu</span>.<br /><br />Yeşil renkli DSİ yazılı pikabı ile sabah erken işinde, mesaisinde saati dakikası olmayan, sürekli halkın arasında şikayet dinler, verdiği sözleri yerine getirirdi. Sözünün eri bir ağabeyimizdi. Ekseriya Behzat’ta dolaşır alışveriş yapar, sel konusunu halktan dinlemeyi tercih ederdi. Tabii bütün bu araştırmalarının sonunda şahit olduğu olaylar neticesi Behzat Dabakhane ve Meydan halkını rahatlatan projenin mimarı da yine tahmin ettiğiniz gibi </b><b> <span style="color: red;">Süreyya Bedestenlioğlu</span></b><b>’dur <br /><br />Bir gün okuldan geldim, Üzerimi çıkardım Misket çavuşu üzümünü tablaya diziyorum. Bir baktım <span style="color: red;">Süreyya</span> abi saat kulesinin giriş kapısının önüne resmi pikabını park etmiş, babamın koluna girmiş <span style="color: red;">Behzat- ı Veli </span>( Camiyi yaptıran ermiş zat) zatın lülüt ağacının altında hararetli hararetli konuşuyorlar. Babam beni çağırarak kahveci <span style="color: red;">Arif</span> amcanın ( <span style="color: red;">Mehmet Samur</span>'un babası) oradan 2 okkalı kahve söylememi istedi.<br /><br />Ben o gün aralarındaki konuşmada sadece <i>"<span style="color: red;">Hacı </span>ağabey sel sularının rahat akması için istinatları yükseltelim bu köprüyü kaldıralım ve cami avlusunu dolgu ile biraz büyütelim"</i> sözlerini duyabildim. Netice olarak bu resimle bugünkü hale gelmesinde rahmetli <span style="color: red;">Süreyya </span>Ağabey’in emeği çok büyüktür. Eskiden dere camiye,yüksek kahveye sıfır keskin virajlarla akıyordu. Sağa sola çarparak büyük sel felaketlerine sebep oluyordu.</b></blockquote></span></div></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span>Bir dönem Tokat D.S.İ.'de </span><span style="color: red; font-weight: bold;">Süreyya BEDESTENLİOĞLU</span><span> ile </span><span>birlikte görev yapan <span style="color: red;"><b>Sivaspostasi.com.tr </b></span>sitesi yazarı <span style="color: red;"><b>İbrahim BALABAN</b></span>, </span><span style="color: red; font-weight: bold;">BEDESTENLİOĞLU</span><span>'nun</span> iş hayatına dair nüanslarını şu ifadelerle paylaştı;</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><blockquote style="text-align: justify;"><b>1963 yılı Temmuz ayında İnşaat Mühendisliği 3.sınıf öğrencisi olarak, staj için Devlet Su İşleri Samsun 7.Bölge Müdürlüğüne bağlı Tokat DSİ 72. Şube Baş Mühendisliğine okuldan aldığım belge ile müracaat etmiştim. Şube Baş Mühendisi <span style="color: red;">Süreyya Bedestenlioğlu</span>, binanın üst katındaki makam odasında oturuyordu ve kapısı her zaman olduğu gibi açıktı. Bu disiplini ile bütün mühendisler ve teknik personel sadece çalışıp iş üretmekle meşgullerdi. Binanın merdivenlerinden çıkıp koridorunda yürürken cam gibi kaygan ve parlak yüzeyinde kayıp düşmeden kapısını çalıp odasına girdim. Staj için geldiğimi söyleyip evrakımı verdim, kısa bir düşünmesinden sonra benim şube baş mühendisliği binasındaki mühendislerin yanında değil de şantiyede fiili olarak çalışan mühendisin emrinde stajımı yapmamı istedi. </b></blockquote></span></div><div style="text-align: left;"><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span style="text-align: left;"><span><span style="text-align: justify;"><span style="color: red; font-weight: 700;">Süreyya BEDESTENLİOĞLU</span>'nu yakından tanıyanlardan biri olan <b><span style="color: red;">Nail Tuncer SÜSOY</span></b></span><span style="text-align: justify;">, </span></span></span></span><span style="color: red; font-family: "PT Sans"; font-weight: 700;"> BEDESTENLİOĞLU </span><span style="font-family: "PT Sans";">şu ifadelerle </span><span style="font-family: "PT Sans";"> paylaştı</span><span style="font-family: "PT Sans";">;</span></div><blockquote><div style="text-align: justify;"><b><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: red;">Süreyya Bedestenlioğlu</span>'nu yakınen tanırdım, Tokat sevdalısı, konusunun uzmanı olan bu muhteşem kişi. Tokat DSİ müdürlüğü süresince Tokat </span></b><b><span style="font-family: PT Sans;">için yaptığı hizmetleri ile dikkatleri çekmiş, döneminin Başbakanı <span style="color: red;">Süleyman Demirel</span> tarafından takdirle değerlendirilip, önce Samsun DSİ Bölge Müdürlüğüne daha sonra da DSİ Genel Müdürlüğü görevi ile Türkiye'ye hizmetle taltif etmişti. Tokat ta bulunduğu sürece herkese yardım eden sevecen ve neşeli bir insandı Allah'tan, rahmetini dilerim, ruhu şad olsun...</span></b></div></blockquote></div><div style="text-align: justify;"><div><span style="font-family: PT Sans; font-size: normal;">** <span style="color: red;"><b>Tokattan.net</b></span> olarak Tokatımızın yetiştirdiği değerlerden DSİ Samsun Eski Bölge Müdürü </span><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: red; font-weight: 700;">Süreyya BEDESTENLİOĞLU</span>'yi bir kez daha rahmetle ve minnetle anıyoruz. </span></div></div><div style="text-align: justify;"><br /></div>
<div class="alert-del-btn">
</div>
<div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;">
<div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;"><span style="font-family: PT Sans;"><b> </b><span style="box-sizing: border-box;"><span style="font-weight: 700;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: 700;"> </span></span><span>Tokattan.net</span></span></div>
</div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> Facebook/GulistanTokat</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> </span><span style="font-family: "PT Sans";">Facebook/GulistanTokat</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><br /></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-22024512376002231002022-02-10T09:55:00.003+03:002022-02-10T10:00:52.965+03:002007'den 2021'e Türkiye'deki Tokatlılar<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEgw_AphdBOgyZ75u9Let_meNJKM9JrNdf3C4zcMEp9M67hVT73ptCb0-OTGfSBDHUYROOMHk4zDNFodbHWywlyFXR6HhWPeboaXgLbeCDIwsYYQdRX1UQczpswS-ccBgFwNNo3vOvgc9e6unKZNF6QfKLwHg1KHxH8I4YcKOEHhVEzxnq-tlKj4a7tJvg=s2000" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | 2007'den 2021'e Türkiye'deki Tokatlılar" border="0" data-original-height="1000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEgw_AphdBOgyZ75u9Let_meNJKM9JrNdf3C4zcMEp9M67hVT73ptCb0-OTGfSBDHUYROOMHk4zDNFodbHWywlyFXR6HhWPeboaXgLbeCDIwsYYQdRX1UQczpswS-ccBgFwNNo3vOvgc9e6unKZNF6QfKLwHg1KHxH8I4YcKOEHhVEzxnq-tlKj4a7tJvg=s2000" title="2007'den 2021'e Türkiye'deki Tokatlılar" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">T</span></b></span><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><b>ürkiye'nin 2021 yılına ait Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçları TÜİK tarafından 8 Şubat 2022'de yayınlandı. Türkiye’nin nüfus bakımından 35. büyük ili olan Tokat, </b></span><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><b>2020 yılında önceki yıla göre %2.43 oranınında düşerek nüfusu en çok düşen iller arasında yer almıştı. </b></span></span><b style="font-family: "PT Sans";">2021 yılında önceki yıla göre %0.79 oranında artarak </b><span style="font-family: PT Sans;"><b>2016 yılındaki kişi sayısı olan 602 binler seviyesine tekrar ulaştı.</b></span><b style="font-family: "PT Sans";"> Nüfusunun çoğunluğu çeşitli nedenlerle dışarıda bulunan Tokat’ın il nüfusundan ziyade ülkemizdeki sayısı da önemli hale geldi. Türkiye nüfusundan yola çıkarak 2007 yılından 2021 yılına Tokat nüfusuna kayıtlı kişilerin yaşadığı illeri ve ilçeleri araştırdık.</b></div><div style="font-weight: bold; text-align: justify;"><br /></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">Kısa </b><span>adı T</span></span></span></span></span><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";">ÜİK olan Türkiye İstatistik Kurumu, 2021 yılına ait ülkemizin </span><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";">Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi Sonuçlarına göre </span><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";">nüfus sayılarını 8 Şubat 2022 tarihinde yayınladı. TÜİK tarafından açıklanan Türkiye'nin nüfusu, 31 Aralık 2021 tarihi itibarıyla bir önceki yıla göre <b>1 milyon 65 bin 911</b> kişi artarak <b>84 milyon 680 bin 273</b> kişiye ulaştı. Erkek nüfus <b>42 milyon 428 bin 101</b> kişi olurken, kadın nüfus <b>42 milyon 252 bin 172</b> kişi oldu. Diğer bir ifadeyle toplam nüfusun <b>%50,1</b>'ini erkekler, <b>%49,9</b>'unu ise kadınlar oluşturdu.</span></div></div><div style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";"><div>Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre, ülkemizde ikamet eden yabancı nüfus bir önceki yıla göre<b> 458 bin 626</b> kişi artarak <b>1 milyon 792 bin 36 </b>kişi oldu. Bu nüfusun <b>%49,7</b>'sini erkekler, <b>%50,3</b>'ünü kadınlar oluşturdu. </div><div><br /></div><div>Ülkemizdeki yıllık nüfus artış hızı 2020 yılında <b>binde 5,5</b> iken, 2021 yılında <b>binde 12,7</b> oldu.</div></span></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;"><table align="left" border="1" cellpadding="0" cellspacing="12" class="MsoNormalTable" style="background-color: #fdd7e3; border: 6pt solid white; margin-left: 4.8pt; margin-right: 4.8pt; width: 310px;"><tbody><tr><td style="padding: 0cm;"><div align="center" class="MsoNormal" style="line-height: 14.25pt; margin-bottom: 7.5pt; text-align: center;"><b style="font-family: "PT Sans";"><i><span face=""verdana" , sans-serif" style="color: maroon;">Yıllara Göre Tokat nüfusu</span></i></b><i style="font-family: "PT Sans";"><span face=""verdana" , sans-serif" style="color: maroon;">:</span></i></div><div align="center" class="MsoNormal" style="font-family: verdana; line-height: 14.25pt; margin-bottom: 7.5pt; text-align: center;"><i><span face=""verdana" , sans-serif" style="color: maroon; font-size: 9pt;"><span style="font-size: 9pt;">2007 Yılı: </span><span>620.722</span><span style="font-size: 9pt;"><span style="font-size: 9pt;"> Kişi ( Merkez: </span><span>181.262</span><span style="font-size: 9pt;"> )<o:p></o:p></span></span></span></i></div><div align="center" class="MsoNormal" style="font-family: verdana; line-height: 14.25pt; margin-bottom: 7.5pt; text-align: center;"><i><span face=""verdana" , sans-serif" style="color: maroon; font-size: 9pt;"><span style="font-size: 9pt;">2008 Yılı: </span><span>617.158</span><span style="font-size: 9pt;"><span style="font-size: 9pt;"> Kişi ( Merkez: </span><span>176.564</span><span style="font-size: 9pt;"> )<o:p></o:p></span></span></span></i></div><div align="center" class="MsoNormal" style="font-family: verdana; line-height: 14.25pt; margin-bottom: 7.5pt; text-align: center;"><i><span face=""verdana" , sans-serif" style="color: maroon; font-size: 9pt;"><span style="font-size: 9pt;">2009 Yılı: </span><span>624.439</span><span style="font-size: 9pt;"><span style="font-size: 9pt;"> Kişi ( Merkez: </span><span>182.572</span><span style="font-size: 9pt;"> )<o:p></o:p></span></span></span></i></div><div align="center" class="MsoNormal" style="font-family: verdana; line-height: 14.25pt; margin-bottom: 7.5pt; text-align: center;"><i><span face=""verdana" , sans-serif" style="color: maroon; font-size: 9pt;"><span style="font-size: 9pt;">2010 Yılı: </span><span>617.802</span><span style="font-size: 9pt;"><span style="font-size: 9pt;"> Kişi ( Merkez: </span><span>188.173</span><span style="font-size: 9pt;"> )<o:p></o:p></span></span></span></i></div><div align="center" class="MsoNormal" style="font-family: verdana; line-height: 14.25pt; margin-bottom: 7.5pt; text-align: center;"><i><span face=""verdana" , sans-serif" style="color: maroon; font-size: 9pt;"><span style="font-size: 9pt;">2011 Yılı: </span><span>608.299</span><span style="font-size: 9pt;"><span style="font-size: 9pt;"> Kişi ( Merkez: </span><span>182.371</span><span style="font-size: 9pt;"> )<o:p></o:p></span></span></span></i></div><div align="center" class="MsoNormal" style="font-family: verdana; line-height: 14.25pt; margin-bottom: 7.5pt; text-align: center;"><i><span face=""verdana" , sans-serif" style="color: maroon; font-size: 9pt;"><span style="font-size: 9pt;">2012 Yılı: </span><span>613.990</span><span style="font-size: 9pt;"><span style="font-size: 9pt;"> Kişi ( Merkez: </span><span>182.225</span><span style="font-size: 9pt;"> )<o:p></o:p></span></span></span></i></div><div align="center" class="MsoNormal" style="font-family: verdana; line-height: 14.25pt; margin-bottom: 7.5pt; text-align: center;"><i><span face=""verdana" , sans-serif" style="color: maroon; font-size: 9pt;"><span style="font-size: 9pt;">2013 Yılı: </span><span style="font-size: 9pt;"><span>598.708</span><span style="font-size: 9pt;"> Kişi ( Merkez: </span><span>184.345</span><span style="font-size: 9pt;"> )<o:p></o:p></span></span></span></i></div><div align="center" class="MsoNormal" style="font-family: verdana; line-height: 14.25pt; margin-bottom: 7.5pt; text-align: center;"><i><span face=""verdana" , sans-serif" style="color: maroon; font-size: 9pt;"><span style="font-size: 9pt;">2014 Yılı: </span><span style="font-size: 9pt;"><span>597.920</span><span style="font-size: 9pt;"> Kişi ( Merkez: </span><span>185.626</span><span style="font-size: 9pt;"> )<o:p></o:p></span></span></span></i></div><div align="center" class="MsoNormal" style="font-family: verdana; line-height: 14.25pt; margin-bottom: 7.5pt; text-align: center;"><i><span face=""verdana" , sans-serif" style="color: maroon; font-size: 9pt;"><span style="font-size: 9pt;">2015 Yılı: </span><span style="font-size: 9pt;"><span>593.990</span><span style="font-size: 9pt;"> Kişi ( Merkez: </span><span>188.736</span><span style="font-size: 9pt;"> )<o:p></o:p></span></span></span></i></div><div align="center" class="MsoNormal" style="font-family: verdana; line-height: 14.25pt; margin-bottom: 7.5pt; text-align: center;"><i><span face=""verdana" , sans-serif" style="color: maroon; font-size: 9pt;"><span style="font-size: 9pt;">2016 Yılı: </span><span style="font-size: 9pt;"><span>602.662</span><span style="font-size: 9pt;"> Kişi ( Merkez: </span><span>192.065</span><span style="font-size: 9pt;"> )<o:p></o:p></span></span></span></i></div><div align="center" class="MsoNormal" style="line-height: 14.25pt; margin-bottom: 7.5pt; text-align: center;"><i><span face=""verdana" , sans-serif" style="color: maroon;"><span style="font-family: verdana; font-size: 9pt;">2017 Yılı: </span><span><span><span style="font-family: verdana;"><span style="font-size: 12px;">602.086</span><span style="font-size: 9pt;"> Kişi ( Merkez: </span></span></span><span><span style="font-family: verdana;"><span style="font-size: 12px;">196.386</span><span style="font-size: 9pt;"> )</span><o:p style="font-size: 9pt;"></o:p></span></span></span></span></i></div><div align="center" class="MsoNormal" style="line-height: 14.25pt; margin-bottom: 7.5pt; text-align: center;"><i><span face=""verdana" , sans-serif" style="color: maroon;"><span style="font-family: verdana; font-size: 9pt;">2018 Yılı: </span><span><span><span style="font-family: verdana;"><span style="font-size: 12px;">612.646</span><span style="font-size: 9pt;"> Kişi ( Merkez: </span></span></span><span><span style="font-family: verdana;"><span style="font-size: 12px;">201.294</span><span style="font-size: 9pt;"> )</span><o:p style="font-size: 9pt;"></o:p></span></span></span></span></i></div><div align="center" class="MsoNormal" style="line-height: 14.25pt; margin-bottom: 7.5pt; text-align: center;"><i><span face=""verdana" , sans-serif" style="color: maroon;"><span style="font-family: verdana; font-size: 9pt;">2019 Yılı: </span><span><span><span style="font-family: verdana;"><span style="font-size: 12px;">612.747</span><span style="font-size: 9pt;"> Kişi ( Merkez: </span></span></span><span><span style="font-family: verdana;"><span style="font-size: 12px;">199.805</span><span style="font-size: 9pt;"> )</span><o:p style="font-size: 9pt;"></o:p></span></span></span></span></i></div><div align="center" class="MsoNormal" style="line-height: 14.25pt; margin-bottom: 7.5pt; text-align: center;"><i><span face=""verdana" , sans-serif" style="color: maroon;"><span style="font-family: verdana; font-size: 9pt;">2020 Yılı: </span><span><span><span style="font-family: verdana;"><span style="font-size: 12px;">597.861</span><span style="font-size: 9pt;"> Kişi ( Merkez: </span></span></span><span><span style="font-family: verdana;"><span style="font-size: 12px;">203.395</span><span style="font-size: 9pt;"> )</span></span></span></span></span></i></div><div align="center" class="MsoNormal" style="line-height: 14.25pt; margin-bottom: 7.5pt; text-align: center;"><i><span face=""verdana" , sans-serif" style="color: maroon;"><span style="font-family: verdana; font-size: 9pt;">2021 Yılı: </span><span><span><span style="font-family: verdana;"><span style="font-size: 12px;">602.567</span><span style="font-size: 9pt;"> Kişi ( Merkez: </span></span></span><span><span style="font-family: verdana;"><span><span style="font-size: 12px;">204.907</span><span style="font-size: 9pt;"> )</span></span></span></span></span></span></i></div></td></tr></tbody></table><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: blue; font-family: pt sans; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; text-align: left;"><b>2021 Yılında </b>Tokat Nüfusu</span></span></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">Türkiye</b>’nin nüfus bakımından 35. büyük ili olan Tokat, </span><span>TR83 Bölgesi’nin de Samsun’dan sonra en </span><span>büyük ili konumundadır. Tokat'ın nüfusu 2000 yılına kadar artarken bu tarihten sonra önemli bir </span><span>düşüş yaşadı. 2012 yılından sonra kısmen artış ve azalışlar gösterirken 2020 yılında önceki yıla göre <b>%2.43</b> oranınında düşerek nüfusu en çok düşen iller arasında yer almıştı. <span style="font-family: "PT Sans"; text-align: justify;">2021 yılına ait ülkemizin </span><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: justify;">Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi Sonuçlarına göre Tokat il nüfusu</span> tekrar yükselişe geçerek bir önceki yıla göre <b>%0,79</b> oranında artarak 2016 yılındaki kişi sayısı olan <b>602 binler</b> seviyesine kadar ulaştı.</span></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: "PT Sans";"><span style="background-color: white;">Nüfus artış hızının düşük olmasında; toplam doğurganlık oranının düşük olması, ekonomi, işsizlik, eğitim ve sağlık gibi nedenler etkili oldu. </span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span style="text-align: left;">TÜİK tarafından açıklanan Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi Sonuçlarına göre Tokat’ta ikamet eden nüfus 2020 yılında, <b>597 bin 861</b> kişi iken bir önceki yıla göre <b>4 bin 706</b> kişi artarak ile<b> 602 bin 567 </b>kişi oldu. Bu nüfus, <b>299 bin 519</b> erkek ve <b>302 bin 567</b> kadından oluşurken </span><span style="text-align: left;">nüfusun <b>%49,68</b> erkekler, <b>%50,32</b> kadınlardan oluştu. Yüz ölçümü <b>10.073 km2</b> olan Tokat'ta kilometrekareye <b>60</b> insan düşerken, nüfus yoğunluğu <b>60/km2</b> oldu.</span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><br style="text-align: left;" /></span><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;">Bir önceki yıla göre </span><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;">2021 yılında</span><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"> </span><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;">Tokat Merkez’in nüfusu </span><b style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;">1 bin 512</b><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"> kişi artarak </span><b style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;">204 bin 907</b><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"> olurken, Tokat’ın nüfus bakımından en büyük ilçesi Erbaa, </span><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;">en küçük ilçesi ise Sulusaray</span></span><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"> oldu. Erbaa ilçesinin nüfusu </span><b style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;">1 Bin 473</b><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"> kişi artarak </span><b style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;">99 bin 815</b><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;">’ye ulaştı.</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><div><b style="color: blue; font-family: "pt sans"; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; text-align: left;">Türkiye'deki </b><span style="color: blue; font-family: "pt sans"; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; text-align: left;">Tokatlılar</span></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">TÜİK,</b><span> </span>tarafından açıklanan Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi Sonuçları kişilerin ikamet ettiği yere göre dağılımdan oluşmaktadır. TÜİK, her yıl Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi Sonuçlarında ikamet edilen yere bağlı nüfusun yanı sıra kişilerin nüfusa kayıtlı olunan ilçeye göre ikamet edilen il sayılarını da yayınlıyor. TÜİK'in 2021 yılı için yayınladığı sonuçlarla, Türkiye'nin neresinde ne kadar Tokatlı yaşadığını yani doğduğu değil doyduğu yerlerde yaşayan Tokatlıları araştırdık. </span><span style="text-align: left;">Gidenlerin emekli olmadan dönmeyi düşünmeyen Tokatlıların her ne kadar gidiş nedenleri farklı olsa da gurbette ikamet ettikleri yerler ise aynı. </span><br /><br style="text-align: left;" /><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;">Ülkemizde 2007'den 2021'e son 14 yılda dağılan </span><span style="text-align: left;">Tokat nüfusuna kayıtlı kişi sayısı, </span><span style="text-align: left;">2007 yılında <b>1 Milyon 195 bin 638</b> iken </span><span style="text-align: left;"> <b>%15</b> artarak</span><span style="text-align: left;"> 2021 yılında </span><span style="text-align: left;"><b>1 Milyon 369 bin 948</b> kişiye ulaştı. Tokat'ta 2007 yılında <b>563 bin 43</b> Tokatlı yaşarken 2021 yılında <b>43 bin 174</b> kişi ile <b>%8</b> azalarak <b>519 bin 869</b> kişiye oldu.</span></div><div style="text-align: justify;"><br /></div></span><div style="text-align: left;"><div style="text-align: justify;">2007 yılında Tokat'ın dışında yaşayan Tokatlı sayısı <b>632 bin 595 </b>kişi iken 2021 yılında bu sayı <b>850 bin 79</b> kişiye ulaştı, yani Ülkemizdeki Tokatlıların <b>%62,05</b>'i Tokat'ın dışında ikamet ediyor. Tokatlılar, birçok ilde hatırı sayılır bir nüfusa ulaşırken günümüzde Türkiye’nin 81 iline de yerleşmiş durumdalar. </div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">2021 yılında Tokatlıların çoğunlukla yaşadığı yerler; Tokat'tan sonra sırayla İstanbul, Ankara, İzmir, Kocaeli, Tekirdağ, Bursa, Antalya, Samsun iken en az kişi ise Kilis olarak yaşıyor.</div><span style="font-family: PT Sans;"><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Türkiye'nin en metropolu İstanbul'da 2007 yılında<b> 395 bin 639 </b>yaşayan Tokatlı sayısı 2021'de <b>%22</b> artışla <b>484 bin 463 </b>kişiye ulaştı. Tokatlıların İstanbul'da yoğunlukla yaşadığı ilçeler 2007 yılında <b>41 bin 638</b> kişiyle Küçükçekmece, <b>38 bin 473 </b>kişiyle Ümraniye ve <b> 34 bin 676</b> kişiyle Büyükçekmece iken 2021 yılında <b>47 bin 602</b> kişiyle Esenyurt, <b>32 bin 936</b> kişiyle Küçükçekmece ve <b>32 bin 269</b> kişiyle Sancaktepe oldu. En az Tokatlı ise 2007 yılında <b>357</b> kişiyle Şile'de, 2021 yılında ise <b>423</b> kişiyle Adalar ilçesinde ikamet ediyor.</div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Başkent Ankara'da 2007 yılında<b> 55 bin 363 </b>yaşayan Tokatlı sayısı 2021'de <b>%37</b> artışla <b>75 bin 701 </b>kişiye ulaştı. Tokatlıların Ankara'da yoğunlukla yaşadığı ilçeler 2007 yılında <b>13 bin 684</b> kişiyle Çankaya ve <b>8 bin 241</b> kişiyle Keçiören iken 2021 yılında <b>15 bin 932</b> kişiyle Çankaya ve <b>11 bin 958</b> kişiyle Etimesgut oldu. En az Tokat'lı ise 2007 yılında <b>7</b> kişi ve 2021'de 5 kişiyle Evren ilçesinde ikamet ediyor.</div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Ege'nin incisi İzmir'de 2007 yılında<b> 33 bin 880 </b>yaşayan Tokatlı sayısı 2021'de <b>%31</b> artışla <b>44 bin 481 </b>kişiye ulaştı. Tokatlıların İzmir'de yoğunlukla yaşadığı ilçeler 2007 yılında <b>10 bin 850</b> kişiyle Konak ve <b>4 bin 944 </b>kişiyle Karşıyaka iken 2021 yılında <b>8 bin 407 </b>kişiyle Karabağlar ve <b>5 bin 487</b> kişiyle Buca oldu. İzmir'de en az Tokatlı ise 2007 yılında <b>10</b> kişi ve 2021 yılında <b>11</b> kişi ile Beybağ ilçesinde ikamet ediyor.</div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">2007'den 2021'e <b>%148</b> artışla dikkatleri üzerine Trakya'nın mavisi Tekirdağ'da 2007 yılında<b> 13 bin 690 </b>yaşayan Tokatlı sayısı 2021'de <b>33 bin 994 </b>kişiye ulaştı. 2021 yılında Tekirdağ'da Tokatlıların yoğunlukla yaşadığı ilçelerin başında <b>12 bin 689 </b>kişiyle Çerkezköy, <b>7 bin 210</b> kişiyle Çorlu ve<b> 6 bin 554</b> kişiyle Kapaklı gelirken en az Tokatlı ise <b>67</b> kişi ile Hayrabolu ilçesinde ikamet ediyor.</div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Karadeniz bölgesinin metropolu Samsun'da 2007 yılında<b> 7 bin 914 </b>yaşayan Tokatlı sayısı 2021'de <b>%67</b> artışla <b>13 bin 238 </b>kişiye ulaştı. 2021 yılında Tokatlıların Samsun'da yoğunlukla yaşadığı ilçelerin başında <b>6 bin 441 </b>kişiyle Atakum ve <b>3 bin 526 </b>kişiyle İlkadım gelirken en az Tokatlı ise <b>23</b> kişi ile Asarcık ilçesinde ikamet ediyor.</div><div style="text-align: justify;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div></div><div style="text-align: justify;">Tokatlıların yoğunlukla yaşadığı tüm şehirlerde Tokat il, ilçe ve köy dernek, vakıf, federasyon ve konfederasyonları mevcut. Tokatlılar, Tokat'tan sonra en çok nüfusa sahip oldukları şehir olan İstanbul'da 400'e yakın dernek ve vakıf ile Tokat kültürünü metropol de yaşamaya ve yaşatmaya çalışıyor.</div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEhYewdQNO9RhXONcWCxOfAFvcRKKzTxaUdl3j18Xod_rMhwIBzlJ3Jf3zjJqdYxZRqmt5hkLROLki18qJsZrEagxHVivkj28AXAxVgogQE06m5O7eTENO1bx8MHL3593fz2gHL50pUlGQ9PCocI69dxbfK6iZA1zBP_ETLt5e-F7GZSE4yJjo1hL2PyEg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="" data-original-height="1458" data-original-width="719" height="1303" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEhYewdQNO9RhXONcWCxOfAFvcRKKzTxaUdl3j18Xod_rMhwIBzlJ3Jf3zjJqdYxZRqmt5hkLROLki18qJsZrEagxHVivkj28AXAxVgogQE06m5O7eTENO1bx8MHL3593fz2gHL50pUlGQ9PCocI69dxbfK6iZA1zBP_ETLt5e-F7GZSE4yJjo1hL2PyEg=w640-h1303" width="640" /></a></div><br /></div></div></div></div></span></div></span></span></div></div></span></div>
<div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;"><div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;"><span style="font-family: PT Sans;"><b style="color: red;"> </b><span style="box-sizing: border-box;"><span style="font-weight: 700;">Hasan AÇIKEL </span></span><span>Tokattan.net</span></span></div></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(244, 244, 250); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> Haberturk.com</div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(244, 244, 250); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> TUIK.gov.tr</div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(244, 244, 250); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> Nufusu.com</div></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-26011912455065907322022-02-06T12:08:00.004+03:002022-02-06T12:11:13.582+03:00İbrahim BEYAZIT | Tokatlılar nasıl hamamcı oldu?<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEjdtQZucVX8ZtfxMIzjMSYCb1vHYfmv1W0cKZwI2sYbEpOvfQMEc13coIKOy4dPRCKwctSNIVGzr8c8cYsa_Cf2aKD2UDKIPf_Qtt_hBY3V-OFiADdTfB1ismtZ3UdHLrAI3f1NprsE6LVLzC6Td0X_gIv89C5k24ofOt4TMio8tTIoh9EwPBQpnUOdyw=s2000" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | İbrahim BEYAZIT | Tokatlılar nasıl hamamcı oldu?" border="0" data-original-height="2000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEjdtQZucVX8ZtfxMIzjMSYCb1vHYfmv1W0cKZwI2sYbEpOvfQMEc13coIKOy4dPRCKwctSNIVGzr8c8cYsa_Cf2aKD2UDKIPf_Qtt_hBY3V-OFiADdTfB1ismtZ3UdHLrAI3f1NprsE6LVLzC6Td0X_gIv89C5k24ofOt4TMio8tTIoh9EwPBQpnUOdyw=s2000" title="İbrahim BEYAZIT | Tokatlılar nasıl hamamcı oldu?" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">T</span></b></span>
<div style="text-align: justify;"><div><span style="font-family: PT Sans;"><b>okat denilince aklınıza birçok şey gelebilir, Tokat kebabı, üzüm bağları, tarih, yöresel </b></span><b style="font-family: "PT Sans";">oyunlar, yazmacılık, doğa...</b></div><div><b style="font-family: "PT Sans";"><br /></b></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b>Ama birçok insan Türkiye'nin her köşesinde bulunan hamamların birçoğunun neden </b></span><b style="font-family: "PT Sans";">Tokatlılar tarafından işletildiğini bilmez. </b></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b><br /></b></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b>Tokat'a yolunuz düştüğünde muhakkak gidilmesi gereken yerlerin başında hamam </b></span><b style="font-family: "PT Sans";">gelmeli. Ali Paşa Hamamı (1572), Pervane Hamamı (1277), Paşa Hamamı (1437) hizmet veren </b><b style="font-family: "PT Sans";">eşsiz tarihi yapılardır.</b></div></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: justify;"><span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">Hamamlar, </b><span>ibadet ve temizliğin buluştuğu yerler olarak bilinir çünkü; hamam camilerin</span><b style="font-weight: bold;"> </b></span><span style="font-family: PT Sans;">yanında veya yakınında kurulurdu. Selçuklulardan, Osmanlı'ya ve günümüze kadar hamamcılık bir gelenek, meslek olarak yaşatılmaktadır. Bu durum hamam kültürünün Tokatlılar için köklü bir geçmişinin mirasıdır. Türklerin kendilerine vatan edindikleri Anadolu’daki Roma hamamlarını kolayca benimsemeleri ve dönüştürmelerinde İslamiyetin temizliğe özel bir anlam atfetmesi ve en temel ibadetlerinden biri olan namazla birlikte paralel bir bedensel temizlik zorunluluğu olması yatmaktadır. Bu nedenledir ki hamamın Türk kültürüne girişini kolaylaştırmıştır.</span></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">Tokat'ta Roma, Bizans, Danişmentli, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde yapılmış hamamlar ve hamam kalıntıları hali hazırda mevcuttur. Tokat'taki tarihi yapılar içerisinde hamamlar nüfusa oranla bir hayli fazladır. <b><span style="color: red;">Evliya Çelebi</span></b>'nin Seyahatnamesi ne göre Tokat'ta 12 </span></span></span></span><span style="font-family: "PT Sans";">hamam vardır. Bu tarihi hamamların bir kısmı günümüzde hala kullanılmaktadır. Hamamların </span><span style="font-family: "PT Sans";">bazıları ise harabeye dönmüş durumdadır.</span></div></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><div><span style="color: #2b00fe; font-family: PT Sans;"><b>Osmanlı'da bir meslek el değiştiriyor</b></span></div><div><div><span style="font-family: PT Sans;">Türk hamam geleneği asırlar boyu yaşatılmıştır ve Anadolu'da hangi hamamın kapısı </span><span style="font-family: "PT Sans";">aralasanız bir Tokatlı tellak bulmanız kaçınılmazdır. Osmanlıdan bu yana gelen Türk hamam </span><span style="font-family: "PT Sans";">geleneğinin devamını sağlama ve işletmede Tokat ahalisinin önemli bir payının olduğu </span><span style="font-family: "PT Sans";">kaçınılmaz bir gerçektir. Günümüzde Tokatlıların adlarının hamamlarla anılması ise bir devri </span><span style="font-family: "PT Sans";">kapatan Patrona Halil isyanına kadar dayanıyor. </span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Beyazıt Hamamı, İstanbul’da Türk hamam mimarisinin bugün ayakta kalabilmiş mimari </span><span style="font-family: "PT Sans";">nisbetlerin âhengi bakımından en gösterişli örneğidir.</span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b><span style="color: red;">2. Beyazıt </span></b>zamanında yaptırılan İstanbul'un en büyük hamamlarından olan Beyazıt </span><span style="font-family: "PT Sans";">Hamamının işletmecisi isyancı <b>'Patrona' </b>lakaplı <b><span style="color: red;">Halil</span></b> idi. Beyazıt Hamamı erkekler ve kadınlar </span><span style="font-family: "PT Sans";">kısımlarına sahip bir çifte hamamdır. Yan yana olan kısmen taştan inşa edilmiş bu iki bölümün </span><span style="font-family: "PT Sans";">büyük kubbeli soyunma yerleri cadde kenarında olmakla beraber erkekler kısmının yüksek sivri </span><span style="font-family: "PT Sans";">kemerli bir taçkapı karakterinde olan girişi caddeye açılmaktadır.</span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b><span style="color: red;">III. Ahmed</span></b> döneminde Osmanlı Batıyla yakın ilişkiler kurmuş bazı reform girişimlerinde </span><span style="font-family: "PT Sans";">bulunulmuştur. Lale devri, 1718 yılında padişah <span style="color: red;"><b>III. Ahmet</b></span> ve sadrazam <span style="color: red;"><b>Nevşehirli Damat </b></span></span><span style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;"><b>İbrahim Paşa</b></span> döneminde başladı. Pasarofça Antlaşması ile başlayan bu dönemde birçok </span><span style="font-family: "PT Sans";">yenilikler yapıldı. <b><span style="color: red;">Yirmisekiz Çelebi Mehmet Efendi</span></b>'nin oğlu ile Macar asıllı <b><span style="color: red;">İbrahim </span></b></span><span style="font-family: "PT Sans";"><b><span style="color: red;">Müteferrika</span></b>'nın yardımı ile İstanbul'da ilk matbaa kuruldu. Yangın söndürmek için kurulan ilk </span><span style="font-family: PT Sans;">modern kurum olan Tulumbacı Ocağı ise <span style="color: red;"><b>Gerçek Davud Ağa</b></span> tarafından kuruldu. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";">Lale Devrinde hamam işletmelerinde Arnavutların etkisi vardır. Hamamlar en mahrem </span><span style="font-family: "PT Sans";">alanlar olmakla birlikte en gizli, önemli işlerin konuşulduğu yerler olarak da kullanılmaktaydı. </span><span style="font-family: "PT Sans";">Bu sebeple hamam işletmelerinin güvenilir insanların olması hem can güvenliği hem de </span><span style="font-family: "PT Sans";">mahremiyetin korunması açısından önemli bir meslekti.</span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b><span style="color: red;">Hz. Mevlana</span></b>'nın <b><i>"Tokat'a gitmek gerek , Çünkü Tokat'ta insan ve iklim mutedil" </i></b>diye övdüğü </span><span style="font-family: "PT Sans";">tek şehirdir. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><b><span style="color: red;">Patrona Halil</span></b> Arnavut kökenli, Beyazıt Hamamında işletmeci ve tellak olarak </span><span style="font-family: "PT Sans";">çalışmaktaydı. <b><span style="color: red;">Halil</span></b>'e hamam işletmeciliği görevi Osmanlı Padişahı </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">III. Ahmed</span></b><span style="font-family: "PT Sans";"> tarafından </span><span style="font-family: "PT Sans";">verilmişti.</span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Lale devrinde organize edilen cinayetler genelde hamamlarda işlenmeye başlanmıştır. </span><span style="font-family: "PT Sans";">Hamamlarda silah, bıçak gibi savunulacak şeyler olmadığından insanlar çaresizce </span><span style="font-family: "PT Sans";">öldürülmekteydi. Bu durumu fırsat bilen <b><span style="color: red;">Patrona Halil</span></b>, tellakları ayarlayıp istediği kişileri </span><span style="font-family: "PT Sans";">boğduyor veya farklı tekniklerle rahat bir şekilde öldürtebiliyordu. Böylece cinayetler, isyanlar </span><span style="font-family: "PT Sans";">kontrol edilemez bir hale gelmiş ve süreç Lale Devri padişahı </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">III. Ahmed</span></b><span style="font-family: "PT Sans";">'i tahtan indirmeye </span><span style="font-family: "PT Sans";">kadar gitmiştir.</span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Lale devrinin bitmesinde neden olan Patrona Halil İsyanı, <b><span style="color: red;">III. Ahmed</span></b>'i tahtan indirmiştir. </span><span style="font-family: "PT Sans";">İsyan sonrasında tahta geçen <b><span style="color: red;">I. Mahmud</span></b> kontrolü ele aldıktan sonra isyancıları, hamamcıları ve </span><span style="font-family: "PT Sans";">tellakları cezalandırıp, İstanbul ve Anadolu'daki hamam işletmelerini Tokatlılara vermiştir.</span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b><span style="color: red;">I. Mahmud</span></b>'un vatanını satmayan güvenilir insanlara ihtiyacımız fermanına karşılık, vezirlerin </span><span style="font-family: "PT Sans";">önerisiyle günümüze kadar devam eden hamamların işletmeciliği ve tellaklık mesleği artık </span><span style="font-family: "PT Sans";">Tokatlıların olmuştur.</span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Dünya siyasi tarihine damga vuran ve üç kıtada hüküm süren Osmanlı İmparatorluğu </span><span style="font-family: "PT Sans";">birçok milleti sınırları içinde barındırmış, her dönemde olduğu gibi Tokatlılar en güvenilir teba </span><span style="font-family: "PT Sans";">olmayı başarmıştır. </span><span style="font-family: "PT Sans";">Tokatlılar, 21 yy. Türkiyesi'nde binlerce yıllık bir mesleği Anadolu'nun her </span><span style="font-family: "PT Sans";">köşesinde yaşatmayı ve itibar kazandırmayı başarmıştır. Bugün Edirne'den Kars’a, Samsun'dan </span><span style="font-family: "PT Sans";">Hatay'a kadar her bölgede bulunan hamamlarda Tokatlı hamam işletmecisi veya tellak bulmak </span><span style="font-family: "PT Sans";">bizim için gurur kaynağıdır..</span></div><div><br /></div></div><div><br /></div></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><div><div style="text-align: left;"><div><div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; color: #333333; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;"><div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;"> <span style="box-sizing: border-box; font-weight: 700;"><b style="background-color: white; text-align: justify;"> <span style="box-sizing: border-box;">İbrahim BEYAZIT</span></b> </span> Araştırmacı Yazar</div> </div><div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(244, 244, 250); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> Tokattan.net</div><div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(244, 244, 250); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><i class="fa fa-envelope-o fa-lg"></i> ibrahimbeyazit60@gmail.com</div></div><div style="font-family: "Times New Roman";"><br /></div><div style="font-family: "Times New Roman";"><br /></div>
<b style="background-color: white; color: #333333; font-family: "pt sans", sans-serif; font-size: 20px; letter-spacing: -1px;"><span style="color: #990000;"><span face=""work sans" , sans-serif" style="font-size: 22px;">Yazarın Diğer Yazıları</span></span></b></div><div class="panel-heading" style="background-color: white; border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "open sans", helvetica, arial, sans-serif; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-align: justify; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;">
</div>
<div class="dYazilar"><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: justify;"><span style="color: #0000ee;">
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2021/04/ibrahim-beyazit-fatihin-hocas-tokatl.html" rel="nofollow" target="_blank"> Fatih’in Hocası Tokatlı Molla Hüsrev</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>10.04.2021</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2021/03/ibrahim-beyazit-basciftlikin-ilk.html" rel="nofollow" target="_blank"> Başçiftlik'in İlk Öğretmenlerinden Kazım ÖZCAN</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>04.03.2021</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2021/02/ibrahim-beyazit-sakl-cennet-kaz-golu.html" rel="nofollow" target="_blank"> Saklı Cennet Kaz Gölü</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>02.01.2021</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2020/11/ibrahim-beyazit-balkanlarda-bir-turk.html" rel="nofollow" target="_blank"> Balkanlarda Bir Türk Köyü</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>11.08.2020</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2020/04/ibrahim-beyazit-adm-agop-memleketim.html" rel="nofollow" target="_blank"> Adım Agop Memleketim Tokat</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>22.04.2020</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2019/11/ibrahim-beyazit-ertugrul-dursun.html" rel="nofollow" target="_blank"> Ertuğrul Dursun ÖNKUZU’nun Ardından</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>16.11.2019</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2019/10/ibrahim-beyazit-anlayamadgmz-basciftlik.html" rel="nofollow" target="_blank"> Anlayamadığımız Başçiftlik</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>14.10.2019</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2019/06/ibrahim-beyazit-kenevir-tokata-umut.html" rel="nofollow" target="_blank"> Kenevir, Tokat’a Umut Olur Mu?</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>06.04.2019</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2019/01/ibrahim-beyazit-bir-gonul-ozan-kvrck-ali_14.html" rel="nofollow" target="_blank"> Bir Gönül Ozanı Kıvırcık Ali</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>14.01.2019</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2018/10/ibrahim-beyazit-sessiz-tarih-bekir-sami.html" rel="nofollow" target="_blank"> Sessiz Tarih: Bekir Sami KUNDUH</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>30.10.2018</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2018/09/ibrahim-beyazit-bir-kahramanlk-destan.html" rel="nofollow" target="_blank"> Bir Kahramanlık Destanı: Köroğlu</a></strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>23.09.2018</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2018/05/ibrahim-beyazit-tokatlnn-gulmeyen-yuzu.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokat'lının Gülmeyen Yüzü</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>27.05.2018</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2018/02/ibrahim-beyazit-tarihe-yon-verenlerden.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tarihe Yön Verenlerden Ahmet GÜRKAN</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>16.02.2018</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/12/ibrahim-beyazit-seyyah-gozuyle-tokat.html" rel="nofollow" target="_blank"> Seyyah Gözüyle Tokat</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>17.12.2017</em></b><br /><b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/12/ibrahim-beyazit-5-aralk-dunya-kadn.html" rel="nofollow" target="_blank"> 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü</a></strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>04.12.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/11/ibrahim-beyazit-ahmet-taner-kislalinn.html" rel="nofollow" target="_blank"> Ahmet Taner KIŞLALI'nın Ardından</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>20.11.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/10/ibrahim-beyazit-kyamet-i-sugra.html" rel="nofollow" target="_blank"> Kıyamet-i Suğra</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>23.10.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/08/ibrahim-beyazit-zileli-iba-pehlivan.html" rel="nofollow" target="_blank"> Zile'li İba Pehlivan</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>07.08.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/05/ibrahim-beyazit-hasreti-ile-yandgm.html" rel="nofollow" target="_blank"> Hasreti İle Yandığım Memleket</a></strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>20.05.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/04/ibrahim-beyazit-tokatl-eski-kabaday-sk.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokat'lı Eski Kabadayı Şık Manol</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>24.04.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/03/ibrahim-beyazit-tokatl-genc-mucit_25.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokat'lı Genç Mucit Muammer KALENDER</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>25.03.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/03/ibrahim-beyazit-tokatl-seyhulislam_7.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokat'lı Şeyhülislam Mehmet Tahir Efendi</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>07.03.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/02/ibrahim-beyazit-genc-osman-destan_13.html" rel="nofollow" target="_blank"> Genç Osman Destanı</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>13.02.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/01/ibrahim-beyazit-kaybolan-mahalle.html" rel="nofollow" target="_blank"> Kaybolan Mahalle Kültürümüz</a></strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>18.01.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2016/12/tokat-kulturunde-yazmaclk.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokat Kültüründe Yazmacılık</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>19.12.2016</em></b>
<span style="font-family: "PT Sans"; text-align: justify;"> </span></span></span></div>
</div></span></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-70283725011449940892021-07-28T13:16:00.014+03:002021-07-28T14:01:11.718+03:00Eskiden Yeniye Erbaa<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg86aQSL14lbAmzjkKLv4ZLn8URCrwVpHlHWuC9ZGhV-v0X-1W2IfHWCm7xSfxjFb23vRkCfpTgdRvhQfa-N2peLPUmaoYhKbJ493g7zxypfb19Mk3YTwWDRe_jgFHrCyUviH55cYVfs4KX/s2000/Depremle+Ta%25C5%259F%25C4%25B1nan+%25C5%259Eehir+Erbaa.jpg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | Depremle Taşınan Şehir: Erbaa" border="0" data-original-height="2000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg86aQSL14lbAmzjkKLv4ZLn8URCrwVpHlHWuC9ZGhV-v0X-1W2IfHWCm7xSfxjFb23vRkCfpTgdRvhQfa-N2peLPUmaoYhKbJ493g7zxypfb19Mk3YTwWDRe_jgFHrCyUviH55cYVfs4KX/s2000/Depremle+Ta%25C5%259F%25C4%25B1nan+%25C5%259Eehir+Erbaa.jpg" title="Depremle Taşınan Şehir: Erbaa" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">T</span></b></span><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><b><span style="font-family: PT Sans; text-align: justify;">ürkiye'de depremlerin yoğun yaşandığı bölgelerden biri, hatta en önemlisi Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde Kelkit havzasında yer alan Tokat ve ilçeleri son 2000 yılda en az 30 depremle sarsılmış, en acılarını ise 1939, 1940, 1942 ve 1943'de yaşamış, taş üstünde taş kalmamış, şehirler haritadan silinmiştir. </span><span style="background-color: white; text-align: justify;">1939 yılı ve sonrasında art arda meydana gelen yıkıcı depremler; çok sayıda can ve mal kaybı yanı sıra demografik, ekonomik ve sosyal açıdan oldukça etkilemiş, merkezi ve yerel yönetimleri çareler aramaya sevk etmiştir.</span></b><div style="text-align: justify;"><br /></div></span></span><div><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">Tarih </b>boyunca dünyada ve ülkemizde şehirlerden bazıları bu güne kadar kurulduğu yerde yaşama olanağı bulduğu halde, bazıları da kuruldukları ve uzun süre yaşadıkları ilk yerleri, çeşitli nedenlerle terk ederek başka bir yerleşim yerini değiştirmek zorunda kalmıştır. Korunma, ekonomik ve askeri nedenlerin yanında, doğa olayları da yer değişiminde önemli etkenlerden biridir. Doğa olaylarının başında ise depremler gelmektedir. Ülkemizde bugüne kadar deprem nedeniyle yer değiştirmek zorunda kalan şehirlerin başında Erzincan, Kütahya'nın </span></span><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;">Gediz ilçesi</span><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"> ve Tokat ekonomisinin can damarı olan Erbaa ilçesi yer almaktadır. </span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><br /></div></span></span><div><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><b>Erbaa</b>, Orta Karadeniz Bölümü’nde </span><span style="font-family: "PT Sans";">Kelkit ve Tozanlı çaylarının birleşerek Yeşilırmak adını aldığını </span><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><b><span style="color: red;">Evliya Çelebi</span></b>'nin seyahatnamesinde <b>"ab-ı hayat"</b> diyerek övdüğü</span> </span><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;">Kelkit Irmağı'nın alüvyonlarının oluşturduğu </span></span><span style="font-family: "PT Sans";">verimli topraklar </span><span style="font-family: "PT Sans";">üzerinde kurulmuştur. </span><span style="font-family: PT Sans;">Erbaa, sahip olduğu coğrafi konum avantajlarına bağlı olarak giderek bir cazibe merkezi haline gelmiş, şehrin sosyal ve ekonomik gelişimine, nüfus artışı eşlik etmiştir. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><div style="font-family: "PT Sans";"><b style="color: blue; font-family: "pt sans"; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; text-align: left;">Erbaa</b><span style="color: blue; font-family: "pt sans"; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; text-align: left;">'nın</span><b style="color: blue; font-family: "pt sans"; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; text-align: left;"> </b><span style="color: blue; font-family: "pt sans"; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; text-align: left;">Depremle İmtihanı</span></div><div><div style="font-family: "PT Sans";"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span><span style="text-align: justify;"><b>Erbaa,</b> ülkemizdeki en uzun fay zonlarından biri olan Kuzey Anadolu Fay Hattı </span>üzerinde yer almaktadır. Batıda Saroz körfezi ve Marmara denizi ekseninden İzmit körfezi, Adapazarı, Düzce, Bolu, Kastamonu dolaylarından geçerek Kelkit vadisine oradan Erzincan ovasından geçerek Varto deprem bölgesine ulaşan Kuzey Anadolu Fay Hattı, Van gölü kuzey kenarından İran’a kadar uzanır. </span></span></span></div></div></div></span></span></div><div style="font-family: "PT Sans";"><span style="font-family: "Times New Roman"; text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></span></div><div><span style="font-family: "Times New Roman"; text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;">Erbaa ve yakın çevresindeki yerleşim yerleri tarih boyunca bu fay hattından kaynaklı bir çok depreme sahne olmuştur. </span></span><span style="font-family: PT Sans;">Geçmişte en az beş defa (1045, 1268, 1458, 1482, 1498)</span><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"> depremlerin ağır ve yıkıcı etkisi ile karşı karşıya kalan Erbaa, depremlerin en acısını ise 1939 ve sonrasında yaşamıştır.</span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b>1939 Depremi:</b> 1939 yılı Aralık ayının 26'sını 27'sine bağlayan soğuk bir kış gecesinde 7,9 büyüklüğünde </span><span style="font-family: "PT Sans";">bir deprem meydana gelmiş, kayıtlara Erzincan </span><span style="font-family: "PT Sans";">depremi olarak geçen bu deprem, Kelkit havzasında yer alan Erbaa ile birlikte Niksar, Reşadiye, Suşehri, Koyulhisar, </span><span style="font-family: "PT Sans";">Erzincan ve Erzurum'u sarsmıştır. Depremde Erbaa merkezde 319 kişinin hayatını </span><span style="font-family: PT Sans;">kaybettiği kayıtlara geçmiştir.</span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b>1940 Depremi:</b> </span><span style="font-family: "PT Sans";">Henüz 1939 Erzincan </span><span style="font-family: "PT Sans";">depreminin yaraları sarılmadan, </span><span style="font-family: PT Sans;">1 Ocak 1940 tarihinde 6,2 büyüklüğünde meydana gelen depremde </span><span style="font-family: "PT Sans";">Erbaa'nın yanı sıra, Niksar ve Tokat merkezde de can kayıplarına ve yıkımlara yol açmış, </span><span style="font-family: "PT Sans";">Erbaa'da 881 can kaybı yaşanırken, 1659 bina yıkılmıştır. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b>1942 Depremi: </b>Merkez üssü Erbaa, Niksar hattı olan, 20 Aralık 1942 tarihinde yerel saat ile 17.03'te meydana gelen, 7.0 büyüklüğündeki deprem, 1939 ‘daki depremden daha fazla can ve mal kaybına sebep olmuş, Erbaa adeta haritadan silinmiştir. Deprem, Niksar’ın doğusu ile Erbaa kuzeyi arasında yaklaşık 50 km'lik bir yüzey kırığı oluştururken Erbaa'da büyük hamam ile bir kaç ahşap yapı ancak ayakta kalabilmeyi başarmıştır. Depremde 3000 kişi can verirken, 6300 kişi yaralanmış, 2295 ev yıkılmış, 4 otel, 4 fırın, 127 dükkân, 8 kahvehane, 13 depo ve belediye binası yerle bir olmuştur. 1942 depreminde 16 yangın olmuş, tutuşan evlerin hemen hemen tamamı yanarak yok olmuştur. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b>1943 Depremi: </b>26 Kasım 1943 günü Kuzey Anadolu Fay Zonu'nun orta kesiminde, Ladik ile Tosya arasında 7.2 büyüklüğünde çok yıkıcı bir deprem olmuştur. Batıda Erbaa'dan doğuda Ilgaz'a kadar uzanan 300 km uzunlukta ve 20 km genişlikte bir zon içerinde yer alan geniş bir alanı etkilemiş, büyük kayıpların olduğu bu depremde, binaların yüzde 75’i yıkılmış, kamu binaları ve tarihi binalar tamamen yıkılmış, karayolları, tren yolları ve telgraf hatlarında onarılamayacak hasar meydana gelmiştir.<b> </b>1939, </span><span style="font-family: "PT Sans";">1940 ve 1942 depremleri sonrasında halkı zaten baraka, çadır tarzı derme çatma </span><span style="font-family: "PT Sans";">meskenlerde oturan Erbaa'da,</span><span style="font-family: "PT Sans";"> toplam 12 can kaybı kaydedilmiştir.</span></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Erbaa ve yakın çevresinde 1939 yılı ve sonrasında art arda meydana gelen yıkıcı depremler şehrin mevcut durumunu ve daha sonraki gelişimini etkileyen çeşitli demografik, ekonomik ve kültürel sonuçları da ortaya çıkarmıştır. Depremlerde yaşanan can kaybı, yaralanmalar, psikolojik travmalar, insan kaynakları </span><span style="font-family: "PT Sans";">açısından büyük bir kayba neden olurken, y</span><span style="font-family: "PT Sans";">ıkılan binalar ve işyerleri ile birlikte şehrin ekonomik hayatı durma noktasına gelmiştir. Erbaa'nın 1940'lara kadar artan </span><span style="font-family: "PT Sans";">nüfusu birden durmuş, hatta azalma sürecine </span><span style="font-family: "PT Sans";">girmiştir. </span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><div style="font-family: "PT Sans";">Depremin ekonomik ve sosyal etkilerinin azaltılması mümkün olmamakla birlikte merkezi hükumet ve çevre il ve ilçelerden gelen yardımlarla yaraların sarılmasına çalışılmış, depremzedelere devlet tarafından nakit para yardımı ile yeni yapılacak evlerde kullanılmak üzere çivi, cam, kereste, kiremit, çimento, kireç ve taş yardımında bulunulmuştur. Ayrıca, bir hızar fabrikası kurularak, buradan evini yapacak kişilere kereste verilmiştir. </div><div style="font-family: "PT Sans";"><br /></div><div>
<div style="font-family: "PT Sans";"><b style="color: blue; font-family: "pt sans"; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; text-align: left;">Eskiden Yeniye </b><span style="color: blue; font-family: "pt sans"; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; text-align: left;">Erbaa</span></div><div><div style="font-family: "PT Sans";"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span><span style="text-align: justify;"><b>Erbaa</b><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";">'da art arda yaşanan yıkıcı depremler sonrasında bölgeye gelen heyetler tarafından jeolojik ve tektonik araştırmalar yapılmış, şehrin bulunduğu yerde ayakta kalmasının mümkün olmayacağı, taşınmasının kaçınılmaz olduğunu öneren bir </span><span style="font-family: "PT Sans";">rapor hazırlanmış ve Bakanlar kuruluna sunulmuştur.</span></span></span></span></span></div><div style="font-family: "PT Sans";"><span style="font-family: "Times New Roman"; text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></span></div><div><div><span style="font-family: PT Sans;">1944 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla Erbaa’nın bulunduğu </span><span style="font-family: "PT Sans";">yerden 2 km. kadar güneyinde ve İmbat Deresi'nin batısında yere alan <b>“Ardıçlık”</b> olarak adlandırılan yere taşınması kararlaştırılmıştır. </span><span style="font-family: "PT Sans";">15 Nisan 1944 tarihinde Hükümet Konağı'nın temelinin </span><span style="font-family: "PT Sans";">atılmasıyla taşınma devlet eliyle başlatılmıştır. Erbaa şehir merkezi yeni yerinde Alman bir şehir planlamacısının çizimleriyle düzenli bir yerleşimle yeniden kurulmaya başlamıştır. Günümüzde Erbaa şehir merkezinde "tarihi eser" olarak nitelenebilecek hiç bir yapı bulunmayıp en eski bina 1944 yapımıdır.</span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";">O dönemin tanıklarından <span style="color: red; font-weight: bold;">Şahap ATEŞ</span><span>,</span> deprem sonrası </span><span style="font-family: "PT Sans";">Erbaa’nın taşınmasını şu şekilde anlatıyor:</span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"></span><blockquote><span style="font-family: "PT Sans";">1939 yılındaki depremde evimiz yıkılmadı. </span><span style="font-family: "PT Sans";">İkincisinde (1940 depremi) ben evde yoktum. 1942 yılında zelzele oldu. Daha önce </span><span style="font-family: "PT Sans";">yıkılmayanlar yıkıldılar. Komşularımız evlerinde öldüler. Bir sene sonra 1943’te de bir daha </span><span style="font-family: "PT Sans";">oldu. On dakika içerisinde büyük bir gürültü ile yıkıldı. Ondan sonra karar verdiler. Artık </span><span style="font-family: "PT Sans";">buranın tadı tuzu kalmadı diye. Toprak gevşek. Yukarıyı keşfetmişler, oraya karar veriyorlar. </span><span style="font-family: "PT Sans";">1944 yılında temel atılıyor. Dördüncü ayın on beşinde saat dörtte temel atıldı. Bir katlı bir </span><span style="font-family: "PT Sans";">kaymakamlık binası yapıldı, Eksel yolunda. Daha sonra da belediye binası yapıldı. Göçtükten </span><span style="font-family: "PT Sans";">iki yıl sonra hükümet binası yapıldı. Hem adliye, askerlik şubesi oldu. Hepsi yetti. 1100 haneydi </span><span style="font-family: "PT Sans";">göçenler. Göçmeyen 20 hane civarında kalmıştı. Fakirlere barakalar yaptılar. Taş verdiler, ağaç </span><span style="font-family: "PT Sans";">verdiler. Kendi enkazlarını da götürdüler. Bazıları tamamlamadan göç ettiler. 4-5 sene </span><span style="font-family: "PT Sans";">barakalarda geçti. Eski zenginlerin evinde mobilyalar, meyve bahçeleri, çifte havuzlar, </span><span style="font-family: "PT Sans";">şadırvanlar, şato gibi evler. Bunlar göçmek istemediler. 200-400 dönüm arazileri, tütünleri, </span><span style="font-family: "PT Sans";">ahırları vardı. Gidenleri de caydırmağa çalıştılar. Vali <span style="color: red;"><b>İzzeddin Çağpar </b></span><b>“İhtiyarların </b></span><span style="font-family: "PT Sans";"><b>bedduasını, gençlerin duasını alacağım”</b> demiş. Yedi sene İmbat Deresi’nin suyu ile idare </span><span style="font-family: "PT Sans";">etmişler. Halk bu su ile çamaşırını yıkardı. İçmek için de çeşmeler yapıldı. Biz dört sene sonra </span><span style="font-family: "PT Sans";">gittik. Evleri planlı olarak yaptılar.</span></blockquote></div></div></div></div></div></div></div><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span><span style="background-color: white; text-align: justify;"><span style="text-align: justify;"><span>
<div>
<div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;">
<div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;"><span style="font-family: PT Sans;"><b> </b><span style="box-sizing: border-box;"><span style="font-weight: 700;">Hasan AÇIKEL</span><span style="color: red; font-weight: 700;"> </span></span><span>Tokattan.net</span></span></div>
</div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> Twitter/hergezgin</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> Afad.gov.tr</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> Tr.wikipedia.com</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> Türkiyede Yer Değiştiren Şehirler Hakkında Bir İlk Not, Doç. Dr. Metin TUNCEL</span></div>
<div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(252, 252, 252); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 14px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><span style="font-family: PT Sans;"><span class="fa fa-info-circle"></span><span> Bu yazı için Sayın</span><span style="color: red; font-weight: bold;"> </span><span><b style="color: red;">Ali YILMAZ</b>'ın <span style="font-weight: bold;">Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi </span><span>için kaleme aldığı</span><span style="font-weight: bold;"> "Depreme Bağlı Yeri Değiştirilen Bir Şehir: Erbaa, Tokat" </span>başlıklı<span style="font-weight: bold;"> </span>yazısından yararlanılmıştır. </span></span></div></div></span></span></span></span></span></span></span></span></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-81951778500397056432021-06-07T15:16:00.000+03:002021-06-07T15:16:46.307+03:00Gönüllerden Göklere Bağış Uçaklar<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjjH5rhUlu_mpXru4qtzlZ0Bdi0wqe8lAHvhjc73wJtW89lN6Njfd0Nh79UVceBMgfvXbEAlxrPfOwWE25fhiwggnGCfi29rA3LhR32GbDkjoNZFim3MVLDg9MXfRgS2miiJ_mflF9ZtkL0/s2000/G%25C3%25B6n%25C3%25BCllerden+G%25C3%25B6klere+Ba%25C4%259F%25C4%25B1%25C5%259F+U%25C3%25A7aklar.jpg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | Gönüllerden Göklere Bağış Uçaklar" border="0" data-original-height="2000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjjH5rhUlu_mpXru4qtzlZ0Bdi0wqe8lAHvhjc73wJtW89lN6Njfd0Nh79UVceBMgfvXbEAlxrPfOwWE25fhiwggnGCfi29rA3LhR32GbDkjoNZFim3MVLDg9MXfRgS2miiJ_mflF9ZtkL0/s2000/G%25C3%25B6n%25C3%25BCllerden+G%25C3%25B6klere+Ba%25C4%259F%25C4%25B1%25C5%259F+U%25C3%25A7aklar.jpg" title="Gönüllerden Göklere Bağış Uçaklar" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">Ü</span></b></span><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><b>lkemizde, Osmanlı döneminde dünya havacılık tarihinin başlangıcı olarak kabul edilen 1911 yılının hemen ertesinde Türk Askeri Havacılık Teşkilatı ile başlayan <span style="color: red;">Gazi Mustafa Kemal Atatürk</span>’ün <i>“İstikbal Göklerdedir”</i> ifadesiyle Türk Tayyare Cemiyeti ile devam eden havacılığın bu coğrafyada kökleşmesinde, ekonomik imkansızlıklar içindeki halkın, ordusuna gönülden yaptığı yardımlarla 10 yılda alınan 351 uçak ile Tokat, Erbaa, Niksar ve Zile'nin içinde yer aldığı bir çok ilin ve ilçenin ismini göklere taşındı.</b></span></span></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span><span style="background-color: white; text-align: justify;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><span style="font-weight: bold;">Havacılığın</span></span></span></span></span><span style="text-align: left;"> temelini oluşturan insanoğlunun uçma arzusu yüzyıllar boyunca devam çalışmaların temelini oluşturur. İnsanlık 18’inci asırda balonlarla başladığı uçmaya, 19’uncu asırda planörlerle, 20’nci yüzyılın ilk yıllarından itibaren uçaklarla gerçekleştirmiştir. Dünya tarihinde havacılıkta baş döndürücü gelişmelerin başlangıcı olarak 17 Aralık 1903 tarihinde </span><b style="text-align: left;"><span style="color: red;">Wright Kardeşler</span></b><span style="text-align: left;">’in yaptıkları hava aracının motor gücü ile yerden kesilmesi ve kısa süre havada kalması uçakla yaptığı ilk uçuş kabul edilmektedir.</span></span></div></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<span style="font-family: PT Sans;"><br /><div style="text-align: justify;">Osmanlı Devleti’nin son zamanlarına rast gelen bu gelişmelere Osmanlı idarecileri duyarsız kalmamış, Harbiye Nazırı <b><span style="color: red;">Mahmut Şevket Paşa</span></b>, 1910 yılı başında Kur. Bnb. <b><span style="color: red;">Ali Fethi Okyar</span></b>’ı Paris’e, Kur.Bnb. <b><span style="color: red;">Enver Bey</span></b>’i de Berlin/Almanya’ya ataşemiliter olarak göndermiş ve havacılık hakkında bilgi toplamalarını istemiştir. 1910 yılından itibaren Osmanlı Ordusu havacılık ile ciddi olarak ilgilenmeye başlamış, 14 Şubat 1911 tarihinde Genelkurmay emri ile Teğmen Yusuf Kenan ve Yüzbaşı Fesa Bey’in Fransa’da Bleriot Okulunda pilotaj eğitimine göndermiştir.</div>
<div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Uçağın ilk defa askeri maksatla kullanıldığı Trablusgarp Harbinde, Trablus’a saldıran İtalyanların 1 Kasım 1912’de havadan uçakla bomba atmaları Osmanlı askeri idarecilerinin dikkatlerini uçakların üstüne çekmiş ve onları havacılıktan askeri bir güç olarak yararlanmanın yollarını aramaya sevk etmiştir. Dünya havacılık tarihi, 1911 yılında Tayyare Komisyonu adı altında idari olarak çalışmalar yapmış, Hava Okulu kurulması için o dönemde <b><span style="color: red;">Barutcubaşızade</span></b>lere ait Yeşilköy'deki arazi tespit edilmiş, 1912 yılında ise envantere alınan REP, Deperdussion, Bleriot ve Bristol tipi uçak gücü ile fiili olarak Türk havacılığı ile tanışmaya başlamıştır.</div>
<div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Harbiye Nazırı <b><span style="color: red;">Mahmut Şevket Paşa</span></b>, 12 Mart 1912 tarihli Bakanlar Kurulu toplantısında <b>“Askeri Havacılık” </b>hakkında bir kanun projesini hükümete kabul ettirmiş, ancak Osmanlı bütçesinde uçak satın almak için yeterince kaynak bulunamayınca Donanmay-ı Osmani Muavenet-i Milliye Cemiyetine müracaat edilerek bağış yoluyla para talebinde etmiştir. <b><span style="color: red;">Sultan Reşat </span></b>bir tayyarelik bağışta bulunmuş, <b><span style="color: red;">Mahmut Şevket Paşa</span></b> uçak alımı için 30 altın bağışlamış, ayrıca altı aylık maaşının dörtte birini de bu işe tahsis etmiştir. Padişahın ve Harbiye Nazırının ilk bağışları yapmaları halk arasında büyük bir sevinç yaratmış ve teşvik unsuru olmuştur. Kampanyaya İstanbul’dan ve diğer bölgelerden başta her rütbedeki asker ve sivil devlet memurları olmak üzere esnaf, sanatkar ve diğer mesleklerden vatandaşlar katılmıştır.</div>
<div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Kısa süre büyük gelişmeler gösteren Türk askeri havacılığı, itilaf devletlerinin 1. Dünya Savaşı’nın galibi olarak uçaklara el koyması ise akamete uğrasa da bir avuç havacının İstanbul'dan Konya'ya kaçırdığı uçaklarla hava gücünün devamlılığı sağlanarak, Kurtuluş Savaşı sırasında, ülkenin doğusu ve batısındaki cephelerde başarılı hava görevleri icra edilmiştir.</div>
<div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Kurtuluş savaşının yoksul bıraktığı Türkiye Cumhuriyeti tüm imkansızlara rağmen 1925 yılında kurulan ve <b><span style="color: red;">Atatürk</span></b>’ün <b>"İstikbal Göklerdedir"</b> ifadesiyle vücut bulan Türk Hava Kurumu (Türk Tayyare Cemiyeti) ile hava kuvvetlerinin kısa sürede yüzlerce uçak edinmesini sağlayacak bir kampanya başlattı.<b><i> </i>"Hava Gücünü Kuvvetlendirme" </b>kampanyasına katılan Anadolu halkı, 1925-1935 yılları arasında 50 milyon TL bağışta bulundu. Cumhuriyetin ilk yıllarında halkın yaptığı bu fedakarlığı yaşatmak için her bir uçağa alınmasına katkıda bulunan il ve ilçelerin isimleri başlangıçta eski yazıyla, Harf Devrimi’den sonra da yeni harflerle Cumhuriyet ve Zafer bayramlarında <b>"İsim Konma Töreni"</b> adıyla düzenlenen törenlerle verildi.</div>
<div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Kampanya yurdun dört bir yanında büyük ilgi görürken, bu heyecana ortak olan İstanbul ve İzmir'deki Musevi ve Ermeni vatandaşlar da kurdukları dernekler aracılığıyla Hava Kuvvetleri'ne uçaklar hediye etti.</div>
<div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Kampanya kapsamında Türk Hava Kuvvetleri'ne teslim edilen ilk uçak, Adana Ceyhanlıların yardımlarıyla İtalya'dan alınan A 300-4 tipi uçak oldu. İnönü ve Sakarya savaşı sırasında keşif ve destek uçuşları gerçekleştiren <b><span style="color: red;">Vecihi Hürkuş</span></b>'un test ettiği<b><i> </i>"Ceyhan"</b> uçağıdır. Bunun hemen ardından Ankaralıların 7 ay gibi bir sürede topladıkları yardımlarla alınan ikinci uçak ise <b>"Ankara"</b> oldu. İsim verme töreni 29 Ekim 1926'daki Cumhuriyet Bayramı'na denk getirilirken, törene, Başkent'in yakın köyleri dahil bütün halk katıldı. Cumhuriyet Bayramı tören alanından geçiş yapan <b>"</b><b>Ankara"</b> uçağı, şehrin üzerinden <b>"</b><b>Ankara tayyaresinden muhterem Ankaralılara tebrikler" </b>yazılı kartlar attı.</div>
<div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Kampanyaya ilerleyen yıllarda İzmir 9, Manisa 6, Adana, Ödemiş, Trabzon, Edremit, İstanbul, Samsun 4'er, Bartın, Konya, Ereğli, Akhisar, Zonguldak, Fatsa, İnegöl, Giresun, Sürmene, Uşak, Bursa 3'er,Ankara, Muğla, Burdur, Çine, Milas, Sındırgı, Kemalpaşa, Eskişehir, Orhaneli, Bakırköy, Pınarbaşı, Çarşamba, Balıkesir, Menemen, Torbalı, Görele, Beşiktaş, Ayancık, Edirne, Keşan, Afyon, Geyve, Düzce ve Bafra 2'şer, Tokat, Erbaa, Niksar ve Zile uçakla katıldı.</div>
<div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Kampanyaya Tokat, Erbaa, Niksar ve Zile uçakla katıldı. 1927 yılında Erbaa Belediye Başkanı <b><span style="color: red;">Sururi SAY</span></b> öncülüğünde önemli bir bölümü zengin tütün tüccarlarının desteği ile toplanan yardımlarla alınan 1012 numaralı uçağı Türk Hava Kurumuna hediye edildi, uçağa<b> "Erbaa Tayyaresi"</b> ismi verildi. Uçak, 1929 yılında Erbaa harmanlar mevkisine indirilerek sergilendi. Bugün Erbaa Kent Müzesi duvarında fotoğrafı sergilenen uçak, Erbaa'nın gurur kaynakları arasında yerini almıştır.</div>
<div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Kampanya destek olan Niksarlılar topladıkları paralar ile 30 Ağustos 1931 tarihinde aldıkları uçağı Türk Hava Kurumuna bağışladılar, uçağa <b>"Niksar Tayyaresi"</b> adı verildi. Tokatlılar da bu seferberliği destek olmuş, toplanan yardımlarla alınan uçak,<b> "Tokat Tayyaresi" </b>adıyla Ankara açıldıktan sonra Kazova Üçtepeler mevkine iniş yapmıştır. 1935 yılında Zileliler kendi aralarında topladıkları para ile Çekoslovakya'dan T16 tipi savaş uçağı alarak, Türk Hava Kurumuna bağışlanan uçağa <b>"Zile Tayyaresi"</b> adı verildi.</div>
<div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;">Türk Hava Kurumu çok kısa bir sürede büyük mesafeler kat etti. Tayyare Makinist Mektebi, Kayseri Uçak Fabrikası peş peşe faaliyetlerine başladı. Alman Junkers lisansıyla A-19 ve A-20 uçakları üretilerek bakım ve onarımları yapıldı, halkın büyük desteğiyle 10 yıl içinde 351 uçak satın alındı veya imal edildi.</div>
<br />
</span><div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; color: #333333; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;">
<span style="font-family: PT Sans;"><div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;">
<span style="box-sizing: border-box; font-weight: 700;">Hasan AÇIKEL </span> Tokattan.net</div>
</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: PT Sans;"><b style="font-size: 12px;"><span style="background-position: 0px 0px; border: 0px; box-sizing: border-box; color: red; outline: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;"> </span></b><span face=""dosis" , sans-serif" style="background-position: 0px 0px; border: 0px; font-size: 12px; outline: 0px; padding: 0px; text-align: right; transition: all 0.5s ease 0s; vertical-align: baseline;"><span style="background-position: 0px 0px; border: 0px; box-sizing: border-box; outline: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;"><span style="text-align: left;"><span color="rgb(0 , 206 , 209)" style="text-align: right;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> </span><span style="text-align: right;">Tayyareci.com</span></span></span></span><span face=""dosis" , sans-serif" style="background-position: 0px 0px; border: 0px; font-size: 12px; outline: 0px; padding: 0px; text-align: right; transition: all 0.5s ease 0s; vertical-align: baseline;"><span style="background-position: 0px 0px; border: 0px; box-sizing: border-box; outline: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;"><span style="text-align: left;"><span color="rgb(0 , 206 , 209)"> </span></span></span></span><span color="rgb(0 , 206 , 209)" face=""dosis" , sans-serif" style="font-size: 12px;"><span style="text-align: right;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> </span><span style="text-align: right;"> </span></span><span face=""dosis" , sans-serif" style="font-size: 12px; text-align: right;">Osman Yalçın,</span><span face=""dosis" , sans-serif"><span style="font-size: 12px;">Türk Havacılık Tarihinde Bağış </span></span><span face=""dosis" , sans-serif" style="font-size: 12px; text-align: right;">Uçakları</span><span face=""dosis" , sans-serif" style="font-size: 12px; text-align: right;"> </span><span color="rgb(0 , 206 , 209)" face=""dosis" , sans-serif" style="font-size: 12px;">| </span><span face=""dosis" , sans-serif" style="font-size: 12px; text-align: right;">Yenidenergenekon.com</span><span face=""dosis" , sans-serif" style="font-size: 12px; text-align: right;"> </span><span color="rgb(0 , 206 , 209)" face=""dosis" , sans-serif" style="font-size: 12px;">| </span><span face=""dosis" , sans-serif" style="font-size: 12px; text-align: right;">Airporthaber.com</span></span></div>
<div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-34230276333466450932021-06-01T10:33:00.005+03:002021-06-01T10:34:59.422+03:00Video | Aydoğan AYDIN Hanke'ye Ağıt<p style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span style="text-align: left;">Kahramanlıklarla dolu askeri yaşamıyla Ülkemizin ve Tokat'ımızın gururu Şehit Tümgeneral <b><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></b>'ı şehadetinin 4.'üncü </span>sene-i devriyesinde <b style="text-align: left;"><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></b>'ın <b>"Hanke'ye Ağıt"</b> şiirini, <b><span style="color: red;">İlyas ÖZTÜRK</span></b>'ün bestesi ve <b>Türk Silahlı Kuvvetleri</b>'nin <b>"<span style="text-align: left;"><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></span> Anısına"</b> hazırladığı görüntüler ile harmanladık.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">İyi Seyirler...</span></p><span style="font-family: PT Sans; text-align: justify;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><iframe allow="accelerometer; autoplay; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture" allowfullscreen="" frameborder="0" height="430" src="https://www.youtube.com/embed/iWEht7EsXoE" width="700"></iframe><img border="0" height="0" src="https://i2.ytimg.com/vi/iWEht7EsXoE/0.jpg" width="0" /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div><span style="font-family: PT Sans;"><b>Teşekkürler;</b><br />Görüntüler; <b>Türk Silahlı Kuvvetleri</b></span></span></span></span><div><span style="font-family: PT Sans; text-align: justify;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;">Müzik;<b> İlyas ÖZTÜRK | Hanke'ye Ağıt<br /></b><br /></span></span></span></span></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-39834288247751913822021-05-31T12:07:00.002+03:002021-05-31T14:47:45.846+03:00"Asker AYDOĞAN"<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhW9qiuwengRGN-UDEVenb6rDQv0aE0WwR9TcjgW5huZJbzLfWs9ymbgRkEzKDNyK9MBmM2nFPPsuCBJWSs9qSK9gpZCwu4B4Al0rsPOiaAeLm2SgK3947PBHUSOSM5NDt0ERa-1VjzlA9P/s2000/Asker+Aydo%25C4%259Fan.jpg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | Asker AYDOĞAN" border="0" data-original-height="2000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhW9qiuwengRGN-UDEVenb6rDQv0aE0WwR9TcjgW5huZJbzLfWs9ymbgRkEzKDNyK9MBmM2nFPPsuCBJWSs9qSK9gpZCwu4B4Al0rsPOiaAeLm2SgK3947PBHUSOSM5NDt0ERa-1VjzlA9P/s2000/Asker+Aydo%25C4%259Fan.jpg" title="Asker AYDOĞAN" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">T</span></b></span><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><b>ürkiye, O'nu önce Kato dağı operasyonu hakkında Cumhurbaşkanı Sayın <span style="color: red;">Recep Tayyip ERDOĞAN</span>'a telefonla bilgi verirken sonra Şırnak Şenoba'da helikopter kazasında 12 silah arkadaşı ile şehit düştüğünde tanıdı. Şehit düştüğü Şırnak Şenoba'da 25 yıl önce 1992 yılında üsteğmen iken yazdığı "Hanke'ye Ağıt" isimli şiiri ile duygulandırdı. Askerliğe olan sevdası, 15 Temmuz darbe girişiminde "Bir tek er dahi dışarı çıkmayacak"çıkmayacak talimatı ile devletine olan bağlılığı, terörle mücadele ile geçen kahramanlıklarla dolu bir askeri yaşamı ile ülkemizin, ülkemizin ve Tokat'ın gururu idi. Eğitimci-Yazar </b><b><span style="color: red;">Nihat AYMAK</span>, </b><b>birlikte görev yaptığı askerlerinin Asker </b><span style="color: red;"><b>Aydoğan</b></span><b>'ı, Şehit Tümgeneral <span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span>'ın hikayesini Kümbet Dergisi için kaleme aldı.</b></span></span></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: justify;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><span style="font-weight: bold;">Eğitimci-Yazar <span style="color: red; font-weight: bold;">Nihat AYMAK</span><span style="font-weight: normal;">'ın Tokat'ta kültür ve edebiyat hayatına yön veren Kümbet Dergisi'nin 45. sayısı için </span></span>Türkiye'nin, Tokat'ın ve Başçiftlik'in paşası Şehit Tümgeneral<b> </b><span style="color: red;"><b>Aydoğan AYDI</b>N</span>'ın hikayesini kaleme aldığı <i>"</i><b>Asker <span style="color: red;">Aydoğan</span>"</b> başlıklı yazısı;<br /><blockquote>Niksar'dan ileride kıvrıla kıvrıla tırmanılarak otuz kilometre sonra ulaşılan, bin dört yüz rakımlı, kışı uzun, yazı az, ancak kısa geçen yazda bin bir çeşit çiçeklere bezenmiş, her türlü ağaçları bağanda barındıran ormanlarla çevrili Başçiftlik'in evladıdır Şehit Tümgeneral <b><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></b>.<br />
<br />
1966 yılında ilkokul öğretmeni <b><span style="color: red;">Ahmet</span></b> ve ev hanımı <b><span style="color: red;">Hamide AYDIN</span></b> çiftinin ilk çocuğu olarak dünyaya geldi.<br />
<br />
Görevi gereği her özlediğinde gelemediği, çocukluğunun ve ilkokul talebeliğinin geçtiği, bahçelerinde patates söküp tarlalarında ekin biçtiği, dumanlı yeşil yaylalarında koyun kuzu peşinde yanık türküler söylediği, derelerinde balık tutup yüzdüğü Başçiftlik'i gönlünde bir sevda olarak taşımış, birliğine gelen Tokat'lı, Niksar'lı ve Başçiftlik'li askerlerle sohbet ederek sıla hasretini hafifletmeye çalışmıştır.<br />
<br />
Kendisinden iki yaş küçük kız kardeşi <b><span style="color: red;">Canan</span></b> ile birlikte Başçiftlik'te <b><span style="color: red;">Mehmet</span></b> amcasının yanında kalır, İlkokul bitene kadar. Beş çocuk da Mehmet amcasının vardır. Yedi çocuk iç içe, kalabalık bir aile ortamında geçer o günler. Ortaokul ve liseyi Yıldızeli Pamukpınar Öğretmen Lisesinde yatılı okur.<br />
<br />
Çocukluğundan beri yıldızlı şapkalı, üniformalı subaylara imrenmiştir hep. Asker olmak bir özlemdir onun için. Bu arzusu Kara Harp Okuluna gitmesiyle gerçekleşmiş olur. Seviyor, keyif alıyordur askerlikten. 1987 yılında mezun olarak Teğmen rütbesiyle Türk Silahlı Kuvvetlerine katılan bir subaydır artık. Azimli, çalışkan ve başarılı bir subay.<br />
<br />
Sırasıyla şu görevlerde bulunur, Şehit Tümgeneral <b><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></b>:<br />
<b>1988-1992 İstanbul 6'mcı Piyade Tugay Takım Komutanlığı,</b><br />
<b>1992-1998 Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda Tim Komutanlığı,</b><br />
<b>1998-2000 Kara Harp Akademisi Öğrenimi,</b><br />
<b>2000-2001 Hakkâri Dağ Komando Tugay Komutanlığında Harekât Şube Müdürlüğü,</b><br />
<b>2001-2008 Özel Kuvvetler Komutanlığında Tabur Komutanlığı ve Kurmay Başkanlığı,</b><br />
<b>2008-2010 Almanya'da NATO Daimi Görev,</b><br />
<b>2010-2012 GÖKÇEADA Komando Alay Komutanlığı,</b><br />
<b>2012-2016 Kayseri Komando Tugay Komutanlığı,</b><br />
<b>2016- 31 Mayıs 2017 Şırnak 23'üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı.</b><br />
<br />
Meslek hayatının büyük bölümü Güney Doğu Anadolu Bölgesinde terörle mücadele ederek geçti. Bölgeyi ve bölgenin yapısını çok iyi biliyordu. Terörle mücadelede etkili bir komutandı. Ülkesine âşık, vatanına sevdalı, vatan hainlerinin amansız düşmanı ve korkulu rüyasıydı.<br />
<br />
1992 yılı baharında Üsteğmen <b><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></b> Şırnak'ın Şenoba beldesinin üstündeki en hâkim tepe olan Hanke dağına tırmanacaktır. Yanında korucu ve askerlerden oluşan doksan kişiyle birlikte. Hain PKK'nın saldırılarının dorukta olduğu zamanlardır. Hanke, bölgenin en yüksek tepesidir. Akşam saat 18.00 sularında Şenoba’dan hareket ederler, istikametleri Ayrım köyü olarak. Önce Onbudak bölgesine girerler. Hanke Onbudak'ın mezrasıdır. Tırmanma başlar, sırtlarındaki on beş kilodan ağır çanta ve silahlarıyla birlikte. Şenoba beldesinden ayrıldıktan on iki saat sonra ancak çıkabilirler Hanke Dağının başına. Çay yapmak için ateş yakılacaktır. Askerlerin: <b>“Biz toplarız komutanım siz oturun” </b>demelerine rağmen<b> “Hayır, benim korucumdan ve askerimden bir farkım yoktur”</b> cevabını vererek onlarla birlikte odun toplar. Peygamber Efendimizin ashabına yardım edişini hatırlatır bize bu davranışı. Görevinde titiz ve ciddi, askerlerine karşı şefkatli, merhametli ve nazik bir insan. Sanki rütbeli değil, onlardan biri gibi samimi ve içten. Çay hazır olur ve birlikte içerken cebinden çıkardığı küçük not defterine bir şeyler yazmaya başlar. Korucu <b><span style="color: red;">İdris BABAT</span></b>: <b>“Niye yazıyorsun, ne yapacaksın ki?”</b> diye sorar. <b>“Bu dağlan çok merak ettim, çok güzel bu dağlar. Bu yazdıklarım bir gün lazım olacak” </b>diye karşılık verir. Yürürler ve Ayrım köyüne varırlar. Dört gün sonra dönerler Şenoba’ya.<br />
<br />
Yirmi beş yıl sonra Tümgeneral rütbesiyledir, bu kez Şırnak Şenoba'dadır. Yirmi beş yıl önce Hanke dağının başında yazıp cebine koyarken <b>“Bu yazdıklarım bir gün lazım olacak”</b> dediği <b>"Hankeye Ağıt"</b> isimli şiirini 31 Mayıs 2017 tarihindeki şehadetinden sonra Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın <b><span style="color: red;">Recep Tayyip ERDOĞAN</span></b> okumaktadır şehidimizi rahmet ve muhabbetle anarak. Bu şiir onun yirmi beş yıl önceki ruh halini ve gönül dünyasını aksettirir bizlere.<br />
<br />
Ona<b><i> </i>“Asker </b><b><span style="color: red;">Aydoğan</span></b><b>”</b> derlerdi çünkü askerleri çok severdi. Gittiği yerde askerle oturur, onlarla yemek yer, onlarla dertleşirdi. Mehmetçiğe olan bu sevgisinden dolayı lakabı <b>“Asker </b><b><span style="color: red;">Aydoğan</span></b><b>”</b>dı. Konserve yemez, çayla birlikte otlu peynir yemeyi çok severdi.<br />
<br />
<b><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></b>, Tuğgeneral rütbesiyle Kayseri Komando Tugay Komutanlığı yaparken görevli gittiği Cizre, Silopi, Diyarbakır Sur ve Mardin Nusaybin'deki hendek, çukur ve tünel operasyonlarında etkili ve başarılı görev yapmıştır.<br />
<br />
1997-1998 yıllarında Irak'm kuzeyindeki operasyonlar esnasında tim komutanıyken bir ara kendisinden ve timinden irtibat kesilir. Ümitlerin tükendiği anda timiyle çemberi yararak ve PKK'lıları etkisiz hale getirerek geri döner.<br />
<br />
Hakkâri Yüksekova İkiyakalar bölgesinde 2015 yılında yürütülen operasyonların tamamında Tugayındaki birliklerle beraber kahramanca mücadele eder ve PKK'ya büyük darbe vurulmasında önemli rol oynar. Cephede askerleriyle birlikte bizzat savaşır. Karda soğukta, yağmurda geçmiştir hayatı. Tek derdi vardır, o da vatandır.<br />
<br />
15 Temmuz 2016 akşamı, Hakkâri Cukurea'da teröristlerle mücadele eden o birliklerine komuta ederken Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından yapılan hain darbe girişimi haberini alır. Komutanı olduğu Kayseri Komando Tugayında görev yapan komutanları anında telefonla arayarak: <b>“Hiç kimse, bir tek er dahi tugayın dışına çıkmayacak”</b> emrini vererek darbe girişiminin karşısında, devletinin ve hükümetinin yanında olduğunu ilan eder. Kayseri'de 15 Temmuz gecesi askerlerin dışarıya çıkmasını engelleyen komutan olarak anılır. Ancak ismi sehven darbecilerin hazırladığı listede yer alınca beş gün gözaltında tutulur. Gerçek anlaşılıncaya kadar açıkta bekletilir. İşin aslı ortaya çıkınca görevine iade edilir ve ilk Yüksek Askeri Şura toplantısında bir üst rütbeye Tümgeneralliğe terfi ettirilir ve Şırnak 23'üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanı olarak atanır.<br />
<br />
PKK terör örgütüyle girişilen etkin mücadelede önemli mesafeler kat edilir ve yapılan operasyonlarda bizzat askerin başında bulanan Tümgeneral <b><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></b> bu hainlerin korkulu rüyası haline gelir. Girilemeyen Kato Dağı <b><span style="color: red;">Aydoğan</span></b> <b><span style="color: red;">Paşa</span></b> ve kahraman Mehmetçikler tarafından didik didik edilir. O güne kadar varlığından bile habersiz olunan gizli mağaralar bulunur. Teröristlere büyük kayıp verdirilirken nere-deyse bir orduya yetecek silah, mühimmat ve yaşam malzemeleri ele geçirilir. Tek hedefi PKK'nın kökünü kazımaktır, <b><span style="color: red;">Aydoğan Paşa</span></b>'nın.<br />
<br />
İçişleri Bakanı Sayın <b><span style="color: red;">Süleyman SOYLU</span></b>, helikopter kazasından üç gün önce Şırnak Kato Dağında devam eden PKK'ya yönelik operasyonların sürdüğü bölgeyi ve askeri birliği ziyaretinde Tümgeneral <b><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></b> ile de görüşmüş ve Cumhurbaşkanımız Sayın <b><span style="color: red;">Recep Tayyip ERDOĞAN</span></b> ile telefon görüşmesi yaptırmıştır. <b><span style="color: red;">Aydoğan Paşa</span></b>, Cumhurbaşkanımıza televizyonlarda da yayınlanan telefon görüşmesinde şu bilgileri vermektedir: <b>“Terörle mücadele tarihinin erişemediği miktarda silah, mühimmat ve yaşam malzemesi bulundu. Önümüzdeki günlerde bu mağara sayılarında artış olacak. Yine bu bölgede teçhizatların bulunmuş olması Türkiye genelindeki terörle mücadeleye katkı sağlayacaktır. Buranın temizlenmesi Ankara ve İstanbul'da terörün belinin kırılmasında da </b><b>etki yapacaktır."</b><br />
<b><i><br /></i></b>Mübarek ramazan ayının gelmesiyle birlikte bir başka manevi iklime bürünmüştür <b><span style="color: red;">Aydoğan Paşa</span></b>. Mümkün olduğu sürece abdestsiz gezmeyen, namazlarını vaktinde kılan Tümgeneral <b><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></b> her ramazan bayram yaklaşınca sadaka dağıtırken sanki şehit olacağı malum olmuşçasına zarflara paraları koyar ve üzerine isim yazmadan fakir aile çocuğu askerlere dağıtılmasını sağlar. Sağ elin verdiğinden sol elin haberi olmasın anlayış ve hassasiyetini taşımaktadır o.<br />
<br />
31 Mayıs 2017 Çarşamba günü aynı zamanda ramazanın beşinci günüdür. Oruçlu olarak şehitliği gezer. Mezar taşlarım okşar elleriyle ve gülleri koklar. Askerlere: <b>“Buraları bakımlı ve temiz tutun”</b> talimatını verir. Üs bölgelerini denetlemeye gitmek için hazırlanır emrindeki on iki komutanla birlikte. Yakın koruması hemşerisi Niksar'lı Astsubay <b><span style="color: red;">Cavit Cihan ÖZLÜ</span></b> tam teçhizatlı olarak gelir yanına. <b><span style="color: red;">Aydoğan Paşa</span></b> nereye gitse yanında olmuştur hep. Ancak o akşam gelmesini istemez yakın korumasının. <b>“<span style="color: red;">Cavit</span> sen makama sahip çık. Dün akşam nöbetçiydin, yoruldun dinlen oğlum”</b> diyerek helikopterde yer olmasına rağmen geri çevirir onu.<br />
<br />
Üst bölgelerini denetleyip Şenoba 48'inci Hudut Tugay Komutanlığına geldiklerinde akşam yaklaşmıştır. Birliğin başında emrindeki komutan ve askerlerle birlikte iftar ederler. 23'üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanlığına intikal etmek üzere kendilerini ölüme, kendilerini sonsuzluğa, kendilerini şehadete götüreceğinden habersiz binerler Couger tipi helikoptere. Tümgeneral <b><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></b>'m yanında şehadete uçan silah arkadaşları ise, Albay <b><span style="color: red;">Oğuzhan KÜÇÜKDEMİRKOL</span></b>, Albay <b><span style="color: red;">Gökhan PEKER</span></b>, Yarbay <b><span style="color: red;">Songül YAKUT</span></b>, Binbaşı <b><span style="color: red;">Koray ONAY</span></b>, Yüzbaşı <b><span style="color: red;">İlker ACAR</span></b>, Yüzbaşı <b><span style="color: red;">Nuri ŞENER</span></b>, Başçavuş <b><span style="color: red;">Mehmet ERDOĞAN</span></b>, Uzman Çavuş <b><span style="color: red;">Zeki KOÇ</span></b>, Pilot Yüzbaşı <b><span style="color: red;">Serhat SIĞINAK</span></b>, Pilot Üsteğmen <b><span style="color: red;">Abdülmuttalip KESİKBAŞ</span></b>, Başçavuş <b><span style="color: red;">Fevzi KIRAL</span></b>, Piyade Uzman Çavuş <b><span style="color: red;">Hakan İNCEKAL</span></b>'dır.<br />
<br />
Saat 20:55 sularıdır ve yatsı yaklaşmaktadır. Havalanır helikopter. Ancak kalktıktan üç dakika kadar sonra yüksek gerilim hattına çarparak düşer. Sağ kalan yoktur ve hepsi şehit olmuştur oracıkta.<br />
<br />
Acı haber ateş gibi düşer Türkiye’ye, Türk Milletinin yüreğine. Türkiye, Tokat ve Başçiftlik kara yasa bürünür. Başçiftlik'ten ilk defa bir general, bir paşa yetişmiş ve o da şehitlik mertebesine yükselmiştir.<br />
<br />
Tokat Milletvekili ve Milli Savunma Komisyonu Başkam Sayın Av. <b><span style="color: red;">Yusuf BEYAZIT</span></b>'ın dayısının oğludur Şehit Tümgeneral <b><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></b>. İçişleri ve Milli Savunma Bakanımız ile birlikte Sayın <b><span style="color: red;">Yusuf BEYAZIT</span></b> da 1 Haziran sabahı Sımak ta olay mahallindedir. Yedi şehidimiz Şırnak'ta düzenlenen törenin ardından memleketlerine uğurlanırken, Şehit Tümgeneral <b><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></b> aynı gün ikindi namazına müteakip Ankara Kocatepe Camiinde, Sayın Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın, Genel Kurmay Başkanımızın, Bakanların, Milletvekillerinin, Komutanların, ailesinin ve Türk Milletinin katılımıyla kılınan cenaze namazından sonra Cebeci Şehitliğinde gözyaşı ve dualarla toprağa verildi.<br />
<br />
Tüm Türk Milletin sahiplendiği Şehit Tümgeneral <b><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></b> için hatimler, dualar ve iftar yemekleri verildi, mevlitler o- kundu ülkemizin birçok vilayetinde ve ilçesinde. Doğduğu, çocukluğunun geçtiği ve ilkokulu bitirdiği Başçiftlik'te 8 Haziran Perşembe akşamı şehit evlatları <b><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></b> için iftar yemeği verildi ve akabinde Merkez Camiinde mevlid-i şerif okunup dualar edildi, yapılan hatimler bağışlandı. 9 Haziran Cuma günü Tokat Milletvekilimiz Sayın Av. <b><span style="color: red;">Yusuf BEYAZIT</span></b>, Şehit Tümgeneral <b><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></b>'ın üniversite öğrencisi olan oğlu <b><span style="color: red;">Berkay AYDIN</span></b> ile birlikte Başçiftlik'e gelerek taziye ziyaretinde bulundular. Aynı gün ikindi namazına müteakip Tokat Ali Paşa Camiinde düzenlenen mevlid-i şerif okunması ve dua programına katıldılar.<br />
<br />
2014 yılı yazında Şehit Tümgeneral <b><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></b> doğup büyüdüğü Başçiftlik'e çocukluk arkadaşı <b><span style="color: red;">Nihat YILMAZ</span></b> ile birlikte gelir. Yine çocukluk arkadaşı olan <b><span style="color: red;">Murat TUNÇEL</span></b> Başçiftlik'e yeni belediye başkanı olmuştur. Tebrik edip basan dileklerini ilettikten sonra Karaçam'a piknik yapmaya giderler. Orada Başçiftlik Belediye Başkanı Sayın <b><span style="color: red;">Murat TUNÇEL</span></b>'e: <b>“Başçiftlik’e geldiğimde <span style="color: red;">Nihat</span>'ın evinde kalıyorum ama geceleri soğuk oluyor. Şöyle kaloriferli lüks bir misafirhane ya da konukevi yaptır, içini de ben döşeteyim. Hem ben geldiğimde rahat rahat kalırım, hem başka insanlar faydalanır”</b> diyerek isteğini dile getirir. Belediye Başkanı Murat Bey durur mu? Güzel bir Konukevi yaptırır, içerisini de güzelce döşetir ve çocukluk arkadaşı <b><span style="color: red;">Aydoğan Paşa</span></b>’nın gelip misafir olmasını bekler. Ancak onun yerine şehadet haberi gelir. Kendisinin gelip misafir olması nasip olmayan Belediye Konukevine <b>“Şehit Tümgeneral Aydoğan AYDIN Konukevi”</b> adının verilmesi nasip olur.<br />
<br />
Tokat Milletvekili Sayın Av. <b><span style="color: red;">Yusuf BEYAZIT</span></b> dayısının oğlu ve yeğeni olan Şehit Tümgeneral <b><span style="color: red;">Aydoğan AYDIN</span></b> ile ilgili olarak;<b><i> </i>"O başta Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın, Genel Kurmay Başkanımızın ve diğer komutanlarımızın, çalışkanlığı, başarısı, vatanseverliği, karakterli kişiliğiyle dikkatlerini çeken, terörle mücadelede Diyarbakır Sur’da, Mardin Nusaybin'de, Hakkâri Yüksekova'da, Cizre'de, Silopi'de ve özellikle son operasyon bölgesi olan Kato dağında verdiği etkin mücadele ve başarı ile gözleri ve gönülleri dolduran bir komutandı. Terörle mücadelede destanlar yazdı. Morali hep yüksekti ve tek derdi vatandı. Alçak gönüllülüğüyle, fedakârlığıyla, vatanseverliğiyle, yiğitliğiyle, kahramanlığıyla bu milletin tamamının gönlünde ve vicdanında yer almıştır. Geriye bizlere ve Türk Milletine vatan millet aşkıyla tüketilen bir ömür ve üniversite öğrencisi Berkay ile ortaokul öğrencisi Tunay'ı, pırıl pırıl bu iki oğlunu bırakarak şahadete yürüdü.</b><br />
<b><br /></b><b>Allah kabrini pür nur, mekânını ve makamını cennet eylesin inşallah. "</b> dedi.</blockquote>
</span><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div><div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; color: #333333; font-size: 14px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;">
<span style="font-family: PT Sans;"><div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 18px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;">
<span style="box-sizing: border-box; font-weight: 700;">Hasan AÇIKEL </span> Tokattan.net</div>
</span></div>
<span style="font-family: PT Sans;"><b style="font-size: 12px;"><span style="background-position: 0px 0px; border: 0px; box-sizing: border-box; color: red; outline: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;"> </span></b><span face=""dosis" , sans-serif" style="background-position: 0px 0px; border: 0px; font-size: 12px; outline: 0px; padding: 0px; text-align: right; transition: all 0.5s ease 0s; vertical-align: baseline;"><span style="background-position: 0px 0px; border: 0px; box-sizing: border-box; outline: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;"><span style="text-align: left;"><span color="rgb(0 , 206 , 209)" style="text-align: right;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> </span><span style="text-align: right;">Turkhabersaati.com</span><span color="rgb(0 , 206 , 209)"><span color="rgb(0 , 206 , 209)"> </span></span></span></span></span><span color="rgb(0 , 206 , 209)" face=""dosis" , sans-serif" style="font-size: 12px;"><span style="text-align: right;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> </span><span style="text-align: right;"> </span></span><span face=""dosis" , sans-serif" style="font-size: 12px; text-align: right;">Facebook</span><span face=""dosis" , sans-serif" style="font-size: 12px; text-align: right;">/kumbet</span></span></span></span></span></div></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-193087788315492742021-05-13T09:08:00.019+03:002021-05-13T09:25:10.825+03:00Niksar'da Eski Bayramlar<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgB9nd8JBDKAA54T7pggMQyBUwlFgIQhy2wuyQXhmHeNwyT5SWekTV9fs9eaNATATDVT3gYo23rNTsaB5hdTyxAx_iITaJisGzAU4AM3KQgmWgVCEdVs4umRd-17gDWJH4JzRZ2prgDexra/s2000/Niksar%2527da+Eski+Bayramlar.jpg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | Niksar'da Eski Bayramlar" border="0" data-original-height="2000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgB9nd8JBDKAA54T7pggMQyBUwlFgIQhy2wuyQXhmHeNwyT5SWekTV9fs9eaNATATDVT3gYo23rNTsaB5hdTyxAx_iITaJisGzAU4AM3KQgmWgVCEdVs4umRd-17gDWJH4JzRZ2prgDexra/s2000/Niksar%2527da+Eski+Bayramlar.jpg" title="Niksar'da Eski Bayramlar" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">T</span></b></span><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><b>okat'ın tarihi başkenti Niksar'ın </b><b>gurbetteki en büyük sivil toplum kuruluşlarından biri olan ve İstanbul'da </b><b>yaşayan Tokat Niksarlıları bir araya getiren istanbul Niksarlılar Derneği'nin kurucu ve Onursal Başkanı, İş İnsanı <span style="color: red;">Yüksel ALTUNER</span>, </b></span></span><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><b>Niksar'ın köklü gazetelerinden Yeşil Niksar gazetesi için 1940'ların Niksar'da yaşadığı bayram heyecanını kaleme aldı.</b></span></span></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: justify;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">26 Ocak 2020 </b>tarihinde aramızdan ayrılan </span></span><b style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: red;">Yüksel ALTUNER</span></span></b><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;">, 2 Ekim 2007 tarihli yazısında</span><span style="font-family: "PT Sans";"> şu ifadelere yer verdi;</span></span></span></div></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="font-family: "PT Sans";"><blockquote>Biz çocuklar için bayram hazırlıkları ve heyecanı birkaç gün önceden başlardı.<br /><br />Yeni bir elbise veya pantolon dikilmesi, yeni bir ayakkabı yaptırılması, bu hazırlıkların en önemli iki unsuru idi.<br /><br />Genellikle dükkanımızdan kesilip terziye verilen kumaş, bu heyecanlı bekleyişin başlangıcı olurdu. Birkaç kez gittiğim provadan başka, zaman zaman terziye uğrar; - <b>“Emmi benim elbisem dikildi mi ? “ </b>sorusu ile terziyi bıktırırdım. Terziler bayrama birkaç gün kala yoğun bir çalışma içinde olurlardı. <br /><br />Geceleyin evimizin penceresinden, ırmağın öbür geçesindeki çarşıyı gözetlerdim. Geç vakitlere kadar, terzi dükkanının küçük arka penceresindeki solgun elektrik ışığını seyrederken, yeni elbisemi düşlerdim. Yeni ayakkabımız genellikle çapula olurdu. Çapula, altı “gön” denilen kalın bir köseleden, üstü keçi derisi sahtiyandan oluşan bir ayakkabı idi. Arkası, tutulup çekilsin, kolay giyilsin diye uzunca olurdu. Hemen daima, bayramın son günü, amcamın diktiği bu çapulayı alır almaz eve gelir, iki çapulayı birbirine bağlayan ipi kestikten sonra her bir elimi bir çapulanın içine sokar, kaygan tabanını göğsüme ve yanaklarıma sürerdim. Nasıl olup da, çapulanın tabanının bu denli kaygan olduğuna şaşar kalırdım. Demirden bir örsle saatlerce bastıra bastıra sürülüp kayganlaştırıldığını sonradan öğrendim. O günlerin anısı için, yıllar sonra bir çapula yaptırıp evimde saklamak istemişimdir. Ne yazık ki Arasta çarşısının çapula dükkanları artık tarihe karışmıştı. Mesleği bırakmış eski çapulacılara ne kadar başvurdumsa o günlerin çocukluk anılarını bana verecek bir çapula diktirememişimdir. Bayramın son günü aldığım çapulamı, bayram gecesi yatarken yatağıma alırdım. Çapulanın kekremsi sahtiyan kokusunu hala genzimde duyarım.<br /><br />Ertesi sabah, bayram namazına gideceğimiz için annem beni iş evimizdeki leğenin içersinde yıkardı. Boy abdesti aldırırdı. Leğenden çıkarken başımdan aşağıya üç tas daha su dökünür, en son annemin söylediği, <b>“Elemtere fiş, kem gözlere şiş !...”</b> tekerlemesini üç kez yineler, leğenden çıkardım.<br /><br />Bayram sabahı annem beni uyandırır, abdest aldırır, camiye gönderirdi. İlkin babamla, babam öldükten sonra dayımla camiye giderdik. <b>*( Baba <span style="color: red;">Abdulkadir Altuner</span>, 1945 yılında 35 yaşında vefat ediyor, <span style="color: red;">Yüksel Altuner</span> ise babasını kaybettiğinde henüz 9 yaşında.)</b> Biraz büyüdükten sonra kendim de gitmeye başladım.<br /><br />Bizim camimiz Arasta camii idi. Kendim gitmeye başladıktan sonra genellikle geç kalırdım. Camiye gittiğimde caminin içersi dolmuş olurdu. Ya kapının önlerinde kalır ya da sokakta. <br /><br />Arasta çarşısında.<br /><br />Arasta çarşısı büyük taşlarla döşeli idi. Yıllar geçtikten sonra taşların arasındaki dolgu kumları ve çamurları gitmiş, taşların yuvarlak ve sivri uçları ortaya çıkmıştı. Bunların üzerine serilen hasır, kilim üzerinde bayram namazını kılardık. Arasta çarşısında bulunan dükkan sahipleri dükkanlarının kepenklerini çıkarır koyarlardı taşların üzerine.<br /><br />Namazdan sonra mutlaka mezarlığa giderdik. Bizim mezarlığımız Melik Gazi’de idi. Harmancıkta ve Şakşak tarafında da mezarlıklar vardı. Mezarlığa gidişimizin törensel bir görünümü olurdu. Kalabalık 3 - 4 kilometre uzaktaki bu tarihi mezarlığa kutsal görevi yerine getirmek için akar dururdu. Yolda Çilhane ve Ünyeliler camiinin insanları da katılırdı. Mezarlıktan evlere dönüşümüz de aynı şekilde olurdu. Bu kez guruplar gittikçe küçülürdü.<br /><br />Eve gelince büyüklerin elini öper, onların dualarını ve bahşiş olarak verdikleri paraları alırdık. Paralar bugünün kağıt paraları değildi. On para, kırk para, beş kuruş, on kuruş. Henüz enflasyon gelmemişti. Paralar uzun süre böyle gitti.<br /><br />Bayramlaşmadan sonra yenilen kahvaltı değildi. Asıllı usullu yemek yenirdi. Hele kurban bayramında bu yemekler dahada görkemli olurdu. Nohutlu ve etli pilav bu yemeklerin baş mönüsü idi. Bugün bu gelenek unutuldu yada büyük kentlerde biz terk ettik bu usulü. Ama ben eşime bayram sabahı için hala etli ve nohutlu pilav yaptırırım. Çocukluğumun bayram sabahını bugün bile yaşarım.<br /><br />Kurban bayramlarında sabah yaşayışımız biraz daha farklı olurdu. Mezarlıktan eve gelince kurban kesilirdi. Kurban; koyun, keçi ya da inek olurdu. Bizde genellikle koyun kesilirdi. Tanıdık bir kasap erkenden evimize gelir, birkaç gündür ahırda veya bahçede bekletilen kurbanlık koyunlar, avluya getirilir, gözleri bir bezle bağlandıktan sonra, daha önce açılan küçük bir çukurun yanında yere yatırılırdı. Dayım yatan koyunun yanında yere çömelir, bir yandan koyunun yününü eliyle sıvazlayarak okşar, bir yandan da tekbir getirirdi. Tekbirden sonra, işini bilen kasap <b>“bismillah”</b> deyip, bıçağını ustalıkla koyunun boynuna sürer ve kanını küçük çukura akıtırdı. Daha sonra derisi yüzülür, parçalara ayrılırdı. Biz çocuklar, evden getirilen leğen, sahan, kazan, ne varsa parçalanan etleri bunlara doldurur, içeriye taşırdık. Bundan sonraki kısım içerde, <b>“işevinde”</b> halledilirdi. Konu komşuya, akrabalara götürülecek etler ayrıldıktan sonra, geriye kalan etler kıymalık ve kavurmalık şeklinde hazırlanırdı. Kocaman bakır leğende toplanan, bıçakla ince kıyılmış etler, ocaktaki ateşin üzerine konulur, kıyma ve kavurma yapılırdı. Kurban kesilen sabahlarda evin içini kaplayan taze pişmiş et kokusu hala belleğimdedir. Ocakta kaynayan kıyma leğeninin içine konulan et suyu ile ıslanmış ekmeklerle birlikte yenilen etler bizim için ayrı bir şölen olurdu. Konu komşuya ve akrabalara ayrılan etleri, daha sonra, biz çocuklar, aynı gün geciktirmeden dağıtırdık. Buz dolabı yoktu ki birkaç gün bekletilsin.<br /><br />Kurban kanı ve artıkları temizlenip, taşlar su ile yıkanırken içime hep bir hüzün çökerdi. Bu, evdeki bir yakını kaybetmenin hüznüne benzeyen bir boşluktu. Birkaç gündür sesine, varlığına alıştığımız kurban koyunlarının birden bire yok olmasına hüzünle karışık, şaşar kalırdım. Bu yokluğu ve sessizliği doğal karşılardık ama nedense biraz önceye kadar varlığı ile evimizin bir parçası olan koyunların yok olması ile daha önce yaşadıkları yerde bıraktıkları sessizliğe bir türlü alışamazdım.<br /><br />Bayram yemeğinden sonra biz çocukların ilk ödevi, diğer mahallelerde yaşayan akrabaları ziyarete gitmek olurdu. İlkin, Kale içindeki evlerinde büyük amcamla birlikte oturan <b>“Neneme”</b> giderdik. Daha sonra Dereçay Mahallesindeki amcamlara, ordan dönüşte de Karşıbağ’daki <span style="color: red;">Ali</span> emmimlere (<b><span style="color: red;">Karslıoğlu</span></b>) sonrada <b><span style="color: red;">Ömer</span></b> emmimlere giderdik. Kasabamızın ulu kişisi, aynı zamanda komşumuz Müftü <span style="color: red;"><b>Sait hoca</b></span> ve hanımı Edaviye hanım eve uğramadan ziyaret edip elini öptüğümüz büyüklerimizdi. Evimizin hemen karşısındaki Şöhretoğullarına da uğradıktan sonra ceplerimiz şeker, kırık leblebi ve biraz da bozuk para ile dolu olarak eve dönerdik.<br /><br />Bayram günü ödevim, babam öldükten sonra aynı evde oturduğumuz dayım <b><span style="color: red;">Mustafa Özdemir</span></b>’i ziyarete gelen konukları karşılamak, onlara şeker, kolanya vermek, giderken de ayakkabılarını rahat giyecekleri şekilde çevirmekti. Aşağıda, merdivenin önündeki <b>“hayatı”</b> silme kaplayan ayakkabıların kime ait olduğunu şaşılacak şekilde bilir, ziyaretçi konuğumuz giderken hemen bulur önüne koyardım. Çoğu zaman onlar salonda otururken ben aşağı iner, bütün ayakkabıları düzenli bir şekilde sıraya koyardım.<br /><br />Dayım da; sabahleyin mahallenin büyüğü <b><span style="color: red;">Sait hoca</span></b>’yı, kayınvalidesi olan <b>“nenemi”</b>, ailenin yaşayan en büyüğü amcası oğlu Ali emmimi ziyaret eder, hemen eve dönerdi. Ondan sonra bayram boyu pek dışarıya çıkılmazdı. Hele, dayım hacı olduktan, sonrada milletvekilliği yaptıktan sonra , bayramlarda evimiz daha da dolup taşarmaya başlamıştı…<br /><br />Bayram günlerimiz böyle geçerdi. Benim kuşağımın çocuklarındaki bayram anıları üç aşağı beş yukarı böyledir… </blockquote></span></span></span></div>
<div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "open sans", helvetica, arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;">
<div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-family: "pt sans", sans-serif; font-size: 18px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;">
<span style="box-sizing: border-box; font-weight: 700;">Hasan AÇIKEL </span> Tokattan.net</div>
</div>
<b style="font-family: dosis, sans-serif; font-size: 12px;"><span style="background-position: 0px 0px; border: 0px; box-sizing: border-box; color: red; outline: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;"> </span></b><span face=""dosis" , sans-serif" style="background-position: 0px 0px; border: 0px; font-size: 12px; outline: 0px; padding: 0px; text-align: right; transition: all 0.5s ease 0s; vertical-align: baseline;"><span style="background-position: 0px 0px; border: 0px; box-sizing: border-box; outline: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;"><span style="text-align: left;"><span color="rgb(0 , 206 , 209)" style="text-align: right;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> </span><span style="text-align: right;">Tokattan.net</span></span></span></span><span face=""dosis" , sans-serif" style="background-position: 0px 0px; border: 0px; font-size: 12px; outline: 0px; padding: 0px; text-align: right; transition: all 0.5s ease 0s; vertical-align: baseline;"><span style="background-position: 0px 0px; border: 0px; box-sizing: border-box; outline: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;"><span style="text-align: left;"><span color="rgb(0 , 206 , 209)"> </span></span></span></span><span color="rgb(0 , 206 , 209)" face=""dosis" , sans-serif" style="font-size: 12px;"><span style="text-align: right;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> </span><span style="text-align: right;"> </span></span><span face=""dosis" , sans-serif" style="font-size: 12px; text-align: right;">Facebook/istanbulniksarlilardernegi</span><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-3259235156276045612021-05-09T17:10:00.010+03:002021-05-09T17:17:30.658+03:00Metin GÜRDERE | Annem Latife GÜRDERE<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfOA_o9opGq5EwyGFskxOQj7jmoq2qM-wi3Afkme0AACnj1nYhuIEE2eJ6XKJzUpdW2ayrPxsXV_N7ipBZkrnERCR8eXOWdRoBFfbBEtgnKplZthiOx98XNyffBi1z1bjhaTC7rI1IM8Aw/s2000/Metin+G%25C3%259CRDERE+Annem.png" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | Metin GÜRDERE | Annem Latife GÜRDERE" border="0" data-original-height="2000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfOA_o9opGq5EwyGFskxOQj7jmoq2qM-wi3Afkme0AACnj1nYhuIEE2eJ6XKJzUpdW2ayrPxsXV_N7ipBZkrnERCR8eXOWdRoBFfbBEtgnKplZthiOx98XNyffBi1z1bjhaTC7rI1IM8Aw/s2000/Metin+G%25C3%259CRDERE+Annem.png" title="Metin GÜRDERE | Annem Latife GÜRDERE" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">A</span></b></span>
<div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><b>nnem <span style="color: red;">Latife </span><span style="color: red;">Gürdere</span>’nin hikâyesi, 20. YY.’ın ilk yarısında Anadolu’da yaşanan bütün acılardan payına düşeni yaşamış bir Anadolu kadının hikâyesidir. 1916 yılında ailesinin ilk çocuğu olarak Erzincan’da doğmuş. Henüz kırk günlük bebekken Rusların Doğu Anadolu’yu işgali durumu ortaya çıkınca ailece Erzincan’dan kaçmışlar. “Beni beşiğimden kucaklayıp, her şeyi geride bıkarak yollara düşmüşler” derdi. Sonra büyüklerinden dinlediği haftalar, aylar süren acılarla dolu göç yolları… </b></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><b><br /></b></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">Zile’ye kadar kaçmışlar. Zile’de, 40 yıl kadar önce 93 Harbinde (1877 Osmanlı Rus Savaşı) Kars’tan kaçarak Zile’ye yerleşen akrabalarının yardımıyla yeni bir hayat kurmaya çalışmışlar. </span><span style="font-family: "PT Sans";">Orada da Zile isyanı patlak vermiş. </span><b style="font-family: "PT Sans";">“Babam beni sırtına almış ekin tarlalarının arasında sürüne sürüne bizi kaçırmaya çalışırken top mermilerinin üzerimizden geçtiğini hatırlıyorum”</b><span style="font-family: "PT Sans";"> diye anlatırdı. Ruslar geri çekilince memlekete dönelim demişler ve Erzincan’a geri dönmüşler. 17 yaşına gelince kendileri gibi Ruslar gelince Erzincan’dan kaçıp, geri dönerken de Tokat’a yerleşen akrabalarından olan babama istemişler, Tokat’a gelin gelmiş. O yıllar dünyada ve Türkiye’de büyük bir ekonomik krizin yaşandığı zor yıllar. Birlikte oldukları ilk gece babam anneme bir lira vermiş. Ertesi sabah </span><b style="font-family: "PT Sans";">“başka param yok”</b><span style="font-family: "PT Sans";"> diye verdiği o parayı geri istediğini anlatırdı gülerek.</span></div><div style="text-align: justify;"><div><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Gelin olarak Tokat’a geldikten birkaç gün sonra cumhuriyetin kuruluşunun onuncu yıldönümünü kutlama şenlikleri başlamış. Tam yeni bir hayat kurup biraz olsun rahatlayacakken 1939 Erzincan depremi olmuş. Annesini ve iki kız kardeşini o depremde kaybetmiş. Bu acıyı hep yaşadı. Daha sonra II. Dünya Savaşı, babamın yeniden askere alınışı, kıtlık, yokluk, çaresizlik yılları. Babam dökümcüydü. II. Dünya savaşı sonrası işleri gelişmiş, biraz rahatlamışlar. Ama birkaç yıl sonra 1952’de henüz 44 yaşındayken babam vefat etti. Ben henüz sekiz yaşımdaydım, annem 37 yaşında, iki de ablam var. Annem ondan sonraki hayatını bizi koruyup, kollayarak yetiştirmeye adadı.</span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Yoksul bir aile değildik, ama zengin değildik. Babam yaşasa ailemizin refah seviyesinin artacağına inanan annem zaman zaman;</span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"></span></div><blockquote><div><span style="font-family: PT Sans;"><b>Bostan ektim evlek, evlek</b></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b>Dadandı karaleylek</b></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b>Dedim bir murat alıyım</b></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b>Koymadı kahbe felek</b></span></div></blockquote><p><span style="font-family: "PT Sans";">diye türkü söyleyerek ağlardı.</span></p><div><span style="font-family: PT Sans;">Feleğin acılardan acılara savurduğu birisi olarak beni geleceğinin güvencesi olarak görüyordu. En büyük korkusu üniversite eğitimi için gittiğim İstanbul’da Tokatlı olmayan bir kızla evlenerek orada kalmamdı. Çünkü böyle bir durumda geleceğinin güvencesini kaybedecekti. Korktuğu başına gelmedi.</span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Dik duruşlu, ailemizde her şeyin kendi istediği gibi olmasını isteyen, baskın kişilikli birisiydi. Doğal olarak çocukluktan delikanlılığa geçişimde benim üzerimdeki kontrolünü giderek kaybetti. Ama her zaman beni yönetmeye ve yönlendirmeye çalıştı. Öyle ki bakan olarak Türkiye’yi yöneten hükumetin üyelerinden biri olduğum dönemde bile neleri nasıl yapmam gerektiği konusunda bana talimatlar veriyordu.</span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Kişiliğinin bu yönü sebebiyle çatışmaları kaçınılmaz olacağı için evlenince eşimi uyarmıştım. <b>“O ne derse desin sakın cevap verme”</b> demiştim. Bir süre sonra annem bu durumdan da şikâyetçi oldu; <b>“Oğlum, oğlum! Ne desem bana cevap vermiyor, beni çatlatıyor” </b>dedi. Baştan eşimle kavil kestiğimiz için on yıl babamın ölmeden aldığı ahşap evde beraber yaşadık.</span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Ailemiz için yeni bir ev yaptırınca bütün ısrarlarımıza rağmen bahçesini bıkamayacağını söyleyerek oraya gelmek istemedi. Ama asıl sebep yeni evde hâkimiyetin eşime geçecek olmasıydı. Kadınlar, kendilerinin sahip oldukları, istedikleri gibi dayayıp döşedikleri ve yönettikleri bir evi olsun istiyor.</span></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Astım bronşit rahatsızlığı vardı. Yaşı ilerleyince senede bir iki defa hastanede tedavi görürdü. Bu tedavilerden sonra biraz rahatlar, bir süre bizde kaldıktan sonra evine dönerdi. <b>“Her seferinde beni Azrail’in elinden alıyorsunuz. Yaşa, yaşa bunun sonu ne olacak?”</b> derdi. 2009 yılında kaybettik. Padişahlık döneminde doğan annem 93 yaşına kadar süren uzun ömrü boyunca Türkiye’nin yaşadığı değişme ve gelişmelere yaşayarak şahit oldu. Yeni gelin geldiğinde, evi idare lambası (gaz lambasının en ilkel şekli) ile aydınlatıyorlarmış. Bütün mahalle gibi suyu mahallenin çeşmesinden getiriyorlarmış. Senelerce evin yemeğini maltızda (odun kömürü yakılan özel ocak) pişirdi. Öldüğünde evinde telefonu, renkli televizyonu, buzdolabı, çamaşır makinası olan birisiydi.</span></div><div><br /></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Hiç okula gitmemişti, okuryazarlığı da yoktu. Ama sözlü olarak nesilden nesile aktarıla gelen sözlü kültürün temsilcilerinden biriydi. Kim bilir kimlerden öğrendiği halk hikâyeleri, masallar anlatır, atasözleri söylerdi. <b>“Oğlum, oğlum sırrını karına bile söyleme!”</b> derdi. Eşim bu söze halâ içerler. Bu sözler bende etkili olmuş ki sır saklamayı bilen birisi oldum...</span></div></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><div><br /></div><div><div style="text-align: left;"><div><div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; color: #333333; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;"><div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;"> <span style="box-sizing: border-box; font-weight: 700;"><b style="background-color: white; text-align: justify;"> Metin GÜREDERE</b></span> Devlet Eski Bakanı</div> </div><div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(244, 244, 250); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> Tokattan.net</div><div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(244, 244, 250); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><i class="fa fa-envelope-o fa-lg"></i> tokattannet@gmail.com</div></div><div style="font-family: "Times New Roman";"><br /></div>
<div style="font-family: "Times New Roman";"><br /></div>
<b style="background-color: white; color: #333333; font-family: "pt sans", sans-serif; font-size: 20px; letter-spacing: -1px;"><span style="color: #990000;"><span face=""work sans" , sans-serif" style="font-size: 22px;">Yazarın Diğer Yazıları</span></span></b></div><div class="panel-heading" style="background-color: white; border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "open sans", helvetica, arial, sans-serif; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;"></div>
<div class="dYazilar"><span style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: #0000ee;"><b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2019/09/metin-gurdere-12-eylulde-tokat.html" rel="nofollow" target="_blank"> 12 Eylül'de Tokat</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>13.09.2019</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/11/metin-gurdere-tokata-dair-sosyolojik.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokat'a Dair Sosyolojik Analiz</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>05.11.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/08/metin-gurdere-tokatta-eski-bayramlar_30.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokat'ta Bayramlar</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>30.08.2017</em></b>
<span style="font-family: "PT Sans"; text-align: justify;"> </span></span></span></div>
</div></span></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-90743795280906153322021-04-28T13:26:00.017+03:002021-04-28T20:36:34.302+03:00Zenginin Delisi Fakirin Velisi; Deli Şükrü<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhCvMQ6HioihQXkmWF5Nrwk3A9uNc5aohAQMDt73Qo5amcPRkh2KWx69CFXhNiA8BCVi7HlhbFGIj2uSoH1FoWC3TeUpqsqqVJZT3gMZ4Ay59x2YoeCL8karO7hPeuMKH44toSx8WbOmcWA/s2000/Deli+%25C5%259E%25C3%25BCkr%25C3%25BC+T%25C3%25BCrk%25C3%25BCs%25C3%25BCn%25C3%25BCn+Hikayesi.jpg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | Zenginin Delisi, Fakirin Velisi Deli Şükrü Türküsünün Hikayesi" border="0" data-original-height="2000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhCvMQ6HioihQXkmWF5Nrwk3A9uNc5aohAQMDt73Qo5amcPRkh2KWx69CFXhNiA8BCVi7HlhbFGIj2uSoH1FoWC3TeUpqsqqVJZT3gMZ4Ay59x2YoeCL8karO7hPeuMKH44toSx8WbOmcWA/s2000/Deli+%25C5%259E%25C3%25BCkr%25C3%25BC+T%25C3%25BCrk%25C3%25BCs%25C3%25BCn%25C3%25BCn+Hikayesi.jpg" title="Zenginin Delisi, Fakirin Velisi Deli Şükrü Türküsünün Hikayesi" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">T</span></b></span><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span style="color: #252525;"><b>ürküler, içinde yaşadığı coğrafyanın kültürünü, sanatı, inançlarını, geleneklerini, acı ve tatlı yaşanmışlıklarını, söz, ritim ve musiki ile ruhlara işleyen en önemli sözlü kaynaklardır. Ve her türkü içinde bir öykü barındırır. Tokat'ın kültürel zenginliği ile öne çıkan Reşadiye'de kimilerine göre "</b><span style="text-align: left;"><b>Zenginin delisi, Fakirin velisi" olarak anılan </b></span><b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span>'nün ve O'na yakılan türkünün düğünlerden TRT repertuvarına uzanan gerçek hikayesini araştırdık.</b></span></span></div><div style="text-align: justify;"><b><br /></b></div>
<div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;"><span style="color: red;">Şükrü ALDEMİR</span> </b>bilinen namıyla</span><span style="color: red;"> <b>Deli Şükrü</b></span><b>, </b>Reşadiye'nin Kızılcaören'de <span>Hacı Osmanoğullarından <span style="color: red;"><b>Hüseyin Efendi</b></span></span>'nin 5 kız ve 2 erkek toplam 7 çocuğundan biri olarak dünya gelmiştir. Küçük yaşta babasını kaybetmiş ve amcası <b><span style="color: red;">Ethem Efendi</span></b>'nin yanında büyümüştür. Amcasının gözetiminde büyümesi bazı disiplinsizlikleri yanında getirmiştir. Yöredeki bazı taşkın hareketleri nedeniyle halk arasında <b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b> namını almıştır. </span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">O dönem Reşadiye Sivas vilayetine bağlıdır. Yöre halkının şikâyeti üzerine <b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b>, Sivas Valisi <b><span style="color: red;">Reşit Paşa</span></b> tarafından Gümüşhane Yöresi’nde Angıldere’ye sürgüne gönderilmiştir. Şikâyetin Reşadiye’nin Çakraz Köyü’nden Zaimoğlu tarafından yapıldığı söylentisi de vardır. <b><span style="color: red;">Reşit Paşa</span></b>, sürgünlükle yetinmez <span style="color: red;"><b>Deli Şükrü</b></span>’yü Sivas Cezaevi’ne aldırmıştır.</span></div><span style="font-family: PT Sans;">
<div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;"><b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b> hapiste yatarken Sivas eşraflarından birisi <b><span style="color: red;">Vali Reşit Paşa</span></b>'ya bir at hediye eder. At huysuz olduğu için kimse binemez. Birçok kişi dener; fakat, hiç kimse ata binmeyi bir türlü başaramaz. Buna binse binse biniciliği ile meşhur olan <b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b> biner derler. Durum <span style="color: red;"><b>Reşit Paşa</b></span>'ya iletilir. Vali <b style="color: red;">Reşit Paşa</b>, <b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b>'yü getirtir, ata binmesini ister; ancak, Vali'nin çevresindekiler <b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b>'nün kaçabileceğini söylerler. Vali bu tür endişeleri kabul etmez. Ne pahasına olursa olsun <b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b>'yü ata bindirir. <b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b> atın yelesinden tutar, atı sever, okşar ve bir sıçrayışta ata atlar, gözden uzaklaşır. Arkadan dedikodular başlar, birçoğu <b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b>'nün gelmeyeceğini söylerler; fakat, <b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b>, dedikoduları haksız çıkartarak geri döner. <b style="color: red;">Reşit Paşa</b>, <b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b>'nün bu mertçe davranışını takdirle karşılar ve <b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b>'yü yanına çağırtır, gönlünü alır ve bir kaçta hediye vererek affettiğini söyler.</div></span><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: "PT Sans";"><div><b style="color: blue; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; text-align: left;">Deli Şükrü</b><span style="color: blue; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; text-align: left;">'nün Ardından</span></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">1940'lı </b><span>yılların başında vefat eden <b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b> hakkında bir çok hikaye anlatılır. Yaptığı taşkınlıklar halk arasında tepki çekse de kimilerine göre O, zenginin delisi, fakirin velisidir. <b style="font-weight: bold;"><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b>'nün memleketi Kızılcaören beldesi Reşadiye ile Ordu'nun Mesudiye ilçesinin tam<b> </b>ortasındadır. Bu nedenle<b> </b><b style="font-weight: bold;"><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b>,<b> </b>Mesudiye'ye </span></span></span></span></span><span style="background-color: white;">sürekli</span><span style="background-color: white;"> </span><span style="background-color: white;">gider gelir. Deli Şükrü'nün namı Mesudiye'de de yürür ve Mesudiye'de </span><span style="background-color: white;">O'nunla ilgili bir çok hikaye anlatılır. Hikayelerden biri şöyledir; </span></div></div></span></div><span style="font-family: PT Sans;"><div style="text-align: justify;"><b><blockquote><span style="color: red;">Deli Şükrü</span> Mesudiye'ye gider. Yemek için gittiği lokantadan yoğurt ister. Yoğurt yok diye vermezler. Yine aynı şekilde bir defasında da Mesudiye'de yumurta bulamaz. Bunun üzerine Mesudiye'nin hafta pazarı olan gün Mesudiye köylerden gelen yolları adamlarına kestirir, köylerden gelen yoğurtların ve yumurtaların parasını öder yoğurtları yere döktürür, yumurtaları da kırdırır, Mesudiye'ye birkaç hafta yoğurt ve yumurta göndermez.</blockquote></b></div>
<div style="text-align: justify;">Diğeri ise şöyledir;</div></span><span style="font-family: PT Sans;"><div style="text-align: justify;"><blockquote style="font-weight: bold;">Mesudiye'nin Ilışar Köyü küpçülük ile geçinen bir köydür. Yaptıkları küpleri satmak için eşeklere yüklerler başka köylere götürürler. <span style="color: red;">Deli Şükrü</span> birkaç kez bu küp yüklü eşekleri durdurur. Küpleri bir tepeden yuvarlatır, bazen de küpleri üst üste koydurur kurşuna dizermiş. Küplerin parasını da değeri üzerinden ödermiş.</blockquote><p>Halk Edebiyatı Araştırmacısı, eğitimci ve yazar <b><span style="color: red;">Hayrettin KOYUNCU</span></b>, <b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b> ile ilgili Kızılcaörenli <b><span style="color: red;">İsmail Çoban</span></b>’dan dinlediği hatıratı şöyle aktarıyor;</p><p></p><blockquote><b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span>’nün o günün eşkıyalarından <span style="color: red;">Soyatarıoğlu</span> ile de bir olayı vardır. <span style="color: red;">Soytarıoğlu</span> Ordu yöresinde tanınan en azılı eşkıyalardandır. Gürcüler karısını kaçırmışlar o da en çok Gürcüleri öldürür. Perşembe Yaylası’nda bir gün çakır keyf bir durumda iken <span style="color: red;">Deli Şükrü</span>, </b><b><span style="color: red;">Soytarıoğlu</span></b><b>’na atıp tutuyor. Bu sözler </b><b><span style="color: red;">Soytarıoğlu</span></b><b>’nu ulaştırılıyor. Kısa bir süre sonra Soytarıoğlu Reşadiye’nin Baydarlı, Danişment ve Konak Köyü üzerinden çetesi ile birlikte Kızılcaören Beldesi’ne giriyor. Durumu daha önce haber aldığı için <span style="color: red;">Deli Şükrü</span> Reşadiye’nin Feselek Köyü’ne (Murat Kaya) kaçırılıyor. </b><b><span style="color: red;">Soytarıoğlu</span></b><b> köyü iyice aramasına karşın <span style="color: red;">Deli Şükrü</span>’yü bulamıyor. (Bu olayı o günü yaşamış olan Kızılcaörenli <span style="color: red;">İsmail Çoban</span>’dan dinledim.) <span style="color: red;">İsmail Çoban</span>, o zaman 90 yaşında idi.</b></blockquote></div></span><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: "PT Sans";"><div><b style="color: blue; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; text-align: left;">Deli Şükrü </b><span style="color: blue; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; text-align: left;">Türküsü</span></div></span></div></div></div><div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">Bu</b><span> türkü,</span><span><b> </b><b style="font-weight: bold;"><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b>'nün Gümüşhane Yöresi'ndeki Angıldere'ye sürgünlüğü zamanında ortaya çıkmıştır. <b style="font-weight: bold;"><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b>'nün torunları ve akrabaları halen Reşadiye'nin Kızılcaören kasabasında oturmaktadırlar, adına uydurulan türkünün kim tarafından yakıldığı bilinmemektedir. </span></span></span></span></span></div></div></div><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">Tokat, Ordu ve Sivas bölgesinde düğünlerin vazgeçilmezi olan bu türkü, Halk Edebiyatı Araştırmacısı <b><span style="color: red;">Hayrettin KOYUNCU</span></b> tarafından 05 Aralık 1981 tarihinde derlenir, kaynak kişisi <b><span style="color: red;">İsmail ÇOBAN</span></b> ve yöre Reşadiye Kızılcaören olarak TRT Türk Halk Müziği Repertuvarına 2640 numarası ile kayda alınır. Türkü artık düğünlerden ulusala taşınır, yerel ve ulusal sanatçılar tarafından plaklara okunmaya başlanır. Türkiye bu türküyü ilk <b><span style="color: red;">Mihrican BAHAR</span></b>'ın sesinden dinler. </span></p><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><b></b></span></div><blockquote><div style="text-align: justify;"><b><span style="font-family: PT Sans;">Deli Şükrü derler namım varidi</span></b></div><div style="text-align: justify;"><div><b><span style="font-family: PT Sans;">Mağruptan maşruba (doğudan batıya) şanım var idi</span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;">Zaimoğlu’nda ahım vardı.</span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;">Gelme emmim gelme dönmem geriye</span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;">Beni sürdüler Angıldere’ye</span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;">Konaklar yaptırdım uzun çarşıya</span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;">Camlı pencereleri karşı karşıya</span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;">Haber anlatamadım Reşit Paşa’ya</span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;">Çekin kıratımı nalbant nallasın</span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;">Sağına soluna çekiç sallasın</span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;">Eyer vurun ak perçemi parlasın</span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;">Kıratımı çekin binek taşına</span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;">Elim yetişmiyor eyer kaşına</span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;">Benden selam edin Hamdi kardaşıma</span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;">Kırat damla kiril kiril kişniyor</span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;">Beş bacım var evde nakış işliyor</span></b></div><div><b><span style="font-family: PT Sans;">Hamdi kardeşim bilmem nişliyor.</span></b></div></div></blockquote><div style="text-align: justify;"><div><span style="font-family: PT Sans;"><b>"Konaklar yaptırdım uzun çarşıya"</b> sözü <b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b>'nün 1939 depreminde yıkılan Reşadiye'de bulunan gayrimenkullerini vurgulamaktadır. <b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b><span>'nün vefatı sonrasında </span>türkü söylenirken ikinci mısranın birinci bölümünden sonra <b>"a</b><b>ğla anam"</b><i> </i>veya <b>"ağla bacım" </b>sözleri araya konur. <b>"Gelme emmi gelme" </b>sözünün <b><span style="color: red;">Deli Şükrü</span></b>'nün babası olmadığından kendisi ile amcasının ilgilenmesinden kaynaklanmaktadır.</span></div></div><span style="font-family: PT Sans;"><br /><div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; color: #333333; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;"><div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;"><span style="font-family: PT Sans;"> <span style="box-sizing: border-box; font-weight: 700;">Hasan AÇIKEL </span> Tokattan.net</span></div></div><div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(244, 244, 250); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> Koleksiyonevi.net</div><div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(244, 244, 250); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> Hayrettin KOYUNCU, Öyküleriyle Türkülerimiz</div>
<br style="background-color: white; color: #333333; font-size: 12px; line-height: 19.2px;" />
<br />
</span>
<div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-19711057605440492562021-04-15T10:52:00.009+03:002021-04-28T15:48:16.125+03:00Metin KILIÇ | Ramazan'da Çocuk Olmak<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjve3lL_754idSn9VDTOkIHQFQOD3JamHoQhdTFl0dbKKhH0kE9c5tiIeqF2XN6FmjkmBDa_IGV6j0vlh8pA_oClAUnp2beB8XfS7DkZFfEx2Q-RorDR0DTbn1_B4GSAKtKkiyHe9Xm4qO8/s2000/Metin+KILI%25C3%2587+Ramazan%2527da+%25C3%2587ocuk+Olmak.png" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | Metin KILIÇ | Ramazan'da Çocuk Olmak" border="0" data-original-height="2000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjve3lL_754idSn9VDTOkIHQFQOD3JamHoQhdTFl0dbKKhH0kE9c5tiIeqF2XN6FmjkmBDa_IGV6j0vlh8pA_oClAUnp2beB8XfS7DkZFfEx2Q-RorDR0DTbn1_B4GSAKtKkiyHe9Xm4qO8/s2000/Metin+KILI%25C3%2587+Ramazan%2527da+%25C3%2587ocuk+Olmak.png" title="Metin KILIÇ | Ramazan'da Çocuk Olmak" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">S</span></b></span>
<div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><b>aat gece yarısına ulaştığında sokağın başında çalan davulun sesiyle başlar sahur. Akşamdan annenize yalvardığınız ve annenizde size <i>“kaldıracağım yavrum haydi yat”</i> diye söz verdiği için uykunun en derin ve tatlı yerinde onun şefkatli eli dürter sizi <i>“haydi yavrum kalk sahur oldu”</i>. Sesi duyarsınız duymasına da kalkmak o kadar kolay mı? Biraz daha, biraz daha.. Derken o şefkatli ve sıcak ses bu sefer tonu biraz daha fazla olarak uyandırır sizi uykunuzdan. </b></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: "PT Sans";">Siz yatağın içinde doğrulup etrafa uykulu gözlerle bakarken evin diğer halkı oturmuştur bile yer sofrasının başına. Mis gibi kokan çökelikli katmerlerin yanında tavşankanı çaylar bardaklara doldurulurken gözlerini ovalayarak uykuya direnmek, çoğu zaman uykum açılmasın diye yüzünü bile yıkamadan oturmaktır sofraya, ne yediğini, nasıl yediğini bilmeden atıştırmak, yatak soğumadan tekrar yatağını el yordamıyla bulmaktır, sahur. Ertesi gün mahalledeki çocuklar arasında bir ayrıcalık bir itibardır çocuklar için sahura kalkmak.</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><div><div><br /></div>
<div>
Yalnız öğlene doğru iyice acıkır azda susar çocuk. Kendisi diyemez ama gözü hep terekte duran geceden kalan yiyeceklerde olur. Evin büyükleri durumu anlar. Anne baba başlar takılmaya <b>“yavrum orucunu bana sat”</b>, <b>“satmam”</b>, <b>“o zaman sen tekne orucu tut”</b> falan derken uzlaşı sağlanır, oruç bozulacaktır. Ama hiçbir zaman bozdun denmez çocuğa anne akşamdan kalan yiyeceklerden bir sofra hazırlar sevecen bir sesle <b>“gel yavrum yemeğini ye ağzını yıkar yine devam edersin orucuna”</b> dediğinde dayanamaz çocuk hazırlanan yemeği yer ağzını yıkayıp yeniden başlar <b>“tekne orucunu” </b>tutmaya.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bazen de oruç tutmak babaanne ve dedenin sırtında akşamı etmektir. Akşam iple çekilir öğle yemeği yenmesine rağmen yinede herkesten önce sofraya oturup gündüzden hazırlanan çeşit çeşit iftarlıkları önüne dizip elindeki çatal kaşıkla ezan beklemektir.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Çocuk mahalledeki arkadaşlarına oruçlu olduğunu söylediğinde aynı emsal arkadaşları <b>“essahtan mı diyon lan”</b> sözleriyle beraber inanmamanın varlığıyla ispat için dil göstermesi istenirdi.. Açlık ve susuzluktan beyazlaşan dili gören çocuklar “yarın bende tutacağım” sözleri ile arkadaşlarına duydukları özentiyi ifade etmeye çalışırlardı bizim çocukluğumuzda..</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<b>Başçiftlik</b>’te iftar davetlerine <b>“oruç açma” </b>denilirdi. Gelenek olan oruç açma törenleri Başçiftlikli için çok yorucu olurdu, öğlen vakti evin kızı, gelini veya kadını davet edeceği komşuları ve akrabaları gezer <b><i>“akşam bize oruç açmaya buyurun”</i></b> denilirdi. Oruç açmaya cümbür cemaat bütün aile gider, erkekler bir odada, kadınlar mutfakta yemeklerini yerlerdi. Ortaya serilen sofra bezinin üstüne konan halbur ve eleklerin üzerine konulan siniye önce ekmek, su ve hoşaflar dizilir, daha sonrada her yemekten bir tabak yemek konulur, aynı tabaktaki yemekler kaşıklanarak yenilir, yemek bittikçe ilavesi yapılırdı. Ortalık bir anda kaşık sesine gider, börekler yufka ve tatlılar çorba, dolma, pilav, sütlü tabakları biri gider biri gelirdi. Oruç açma törenlerine imam mutlaka çağrılır yemeğin sonunda sofra duası okunurdu. Yenen yemeklerden sonra topluca kılınan akşam namazı akabinde herkesin birbirine uzattığı tabakalardan yakılan sigaralar keyfe keyf katarken ev sahibi de misafirlerini ağırlamaktan mutlu kazandığı sevabı düşünerek bütün yorgunluklarını unuturdu. İnsanlar topluca teravih namazı için camiye giderken tüm mekânlar biz çocuklara kalırdı.</div><div><br /></div>
<div>
Annelerimizin peşine düşerek teravihe gittiğimizde erkekler tarafına girer, önce uslu uslu oturur, ne yaptığımızı bilmediğimiz için büyükleri taklit ederdik. Sonra yavaş yavaş gevşeyerek kikirdediğimizde yanımızdaki yetişkin dirseği ile dokunarak bize yanlış yaptığımızı belli ederdi, aralarda hep bir ağızdan okunan salâvatlar ise biz çocukların çok hoşuna giderdi. Akşam namazı ile yatsı namazı arasında mutlaka vaiz edilir ramazanın ve orucun faziletleri uzun uzun anlatırlardı. Teravih namazının selam aralıklarında salavat getirilip hep bir ağızdan huşu içinde “hoş geldin ya şehri ramazan” derken mest olur, Son gecelerinde ramazan yolcu etme ilahilerinde Lelenin oğlunun acıklı sesi ile ramazan yolcu etmesini dinlerken cemaatin çoğu ağlardı.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bizim zamanımızda teravihte çocuklar genellikle abdestsiz gider, namazın ne zaman başladığını, ne zaman bittiğini bilmediğimiz için eğilir doğrulur kalkardık genellikle en arkada saf tutar namaz başlayınca başlardık kikirdemeye. Bilirdik ki kimse namazını bozup bize müdahale edemeyecektir. O zaman keyfini çıkartmak lazım. İlk kikirdeyen çocuk camideki bütün çocukları otomatik komut almışçasına gülmenin cazibeli tılsımına çağırır. Bütün çocuklar öksürür tıksırır güler. Artık tut tutabilirsen. Selam verildikten sonra yetişkinlerden biri hışımla kalktığı gibi ayağa okkalı tokatlar inerdi yanaklarımıza, ta ki biri çıkıp ta <b>“dokunmayın çocuklara”</b> diyene kadar. ikinci fasılada çocuklar çekiştirilerek saf aralarına yerleştirilir tekbirle tekrar durulur namaza ama orası da güvenli değildir önce öksüren bir yetişkin taklit edilir işaret alınınca bir birini izler sahte öksürükler tüm çocuklar yeniden başlar kıkırdayıp fıkırdamaya. Belli bir olgunluğa geldiğimde hep düşünmüşümdür, o yıllarda yetişkinlerin çocuklara tahammülsüzlüğü nedendi acep.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Bizim kuşak biraz daha mı haşarıydı ne. Ramazanda yaptıklarımız aklıma geldiğinde hemen gülümserim. <b><span style="color: red;">Gıcığın Osman</span></b>, namı diğer <b style="color: red;">Habudu, Apoyun Çolak Şükrü</b>, <b style="color: red;">Ceniğin Gamber</b>,<b style="color: red;"> Kör Sayit</b>,<b style="color: red;"> Tıtır Şevket</b>,<b style="color: red;"> İbicin Mıstık</b>,<b style="color: red;"> Çükdanın İsa</b>,<b style="color: red;"> Cinni oğlanın Kara Memet </b>ve diğerleri cümbür cemaat aşağı mahallenin çeşmesinde yalan yanlış bir abdest alır doluşurduk camiye. Yukarı mahallenin çocuklarıyla beraber arkada iki saf oluşturur, hocanın vaizini anlamasak da iki dizimizin üstünde yinede sessizce dinlerdik.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Yatsı namazının sünneti sessizce kılınır Farz namaz başlayınca büyükler öne gider caminin arka tarafı tamamen bizim egemenliğimize geçerdi. Önceden ayarlayıp yakamıza taktığımız iğne yerinden çıkartılır secdeye gidenin kalçasına batırılırdı. Aman Allahım! Seyreyle gümbürtüyü. Mest olurduk gülmekten..tabii farz namaz olduğu için kimse namazını bozup bize müdahale edemez. Selama kadar epeyce de zamanımız var... Eğer arka tarafta yaşlı bir ihtiyar yada <b><span style="color: red;">Tınının Sağır </span></b>varsa şamata tadından yenmez keyfimize diyecek olmazdı... Herkes secdeye gidince <b><span style="color: red;">Sağırın</span></b> yada <b><span style="color: red;">Deli İhsan</span></b>'ın arkasına yaklaşılır iki ayağından tutup hızlıca çekince zavallı <b><span style="color: red;">Sağır</span></b> yada <b><span style="color: red;">Deli İhsan</span></b> halının üstüne yüz üstü up uzun uzatılırdı.. İşte o zaman seyreyle gümbürtüyü... <b><span style="color: red;">Sağır</span></b> başlardı yüksek sesle <b>“Heytey tey hey tey tey..”</b> diye bağırmaya tabii bizde koşarak doğru avlu kapıya. Hoca <b>“Esselamu Aleyküm” </b>dediğinde bazen ayakkabılarımızı bile alamadan kaçışırdık. Mahallenin karanlık sokaklarına. Daha geri dönmek ne mümkün. Çünkü bunun ardından genellikle büyük sopa gelirdi hemde ne sopa. Acaba şimdinin çocuklar yapar mı böyle şaka.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Ramazan'da çocuk olmak bayram sabahı bayramlıklarını giyip büyüklerin ellerini öpmek, şeker ve harçlık toplamak, arada birde topladıkları harçlığı sayıp para ve şeker çokluğuyla yandaki çocuklara hava atmaktır.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Çocuklar olmadan, bunlar yaşanmadan çıkmaz ki ramazanların tadı…</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Sürçü lisan ettiysek affola, Çoluğumuzla çocuğumuzla nice mutlu ramazanlara...</div>
</div>
<div>
<br /></div><div><b>“Neyleyim dünyanın dolu malını</b><br /><b>Hesabını görmeye fermanım mı var</b><br /><b><br /></b><b>Bu mülkün hesabın bizden sorarlar</b><br /><b>Onun için elin çekmiş veliler</b><br /><b>Haramı var diye korku verirler</b><br /><b>Benim ipek yüklü kervanım mı var.”</b></div><div><br /></div><div><div style="text-align: left;"><div><div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; color: #333333; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;"><div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;"> <span style="box-sizing: border-box; font-weight: 700;"><b style="background-color: white; text-align: justify;"> Metin KILIÇ</b></span> Eğitimci Yazar</div> </div><div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(244, 244, 250); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> Tokattan.net</div><div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(244, 244, 250); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><i class="fa fa-envelope-o fa-lg"></i> metinkilic56@hotmail.com</div></div><div style="font-family: "Times New Roman";"><br /></div>
<div style="font-family: "Times New Roman";"><br /></div>
<b style="background-color: white; color: #333333; font-family: "pt sans", sans-serif; font-size: 20px; letter-spacing: -1px;"><span style="color: #990000;"><span face=""work sans" , sans-serif" style="font-size: 22px;">Yazarın Diğer Yazıları</span></span></b></div><div class="panel-heading" style="background-color: white; border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "open sans", helvetica, arial, sans-serif; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;"></div>
<div class="dYazilar"><span style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: #0000ee;"><b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2019/09/metin-kilic-ibuk.html" rel="nofollow" target="_blank"> İBÜK</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>21.09.2019</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2018/01/metin-kilic-basciftlikte-kayak-ve-ks.html" rel="nofollow" target="_blank"> Başçiftlik'te Kayak ve Kış Turizmi</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>20.01.2018</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2016/11/metin-kilic-gurbet-kuslar.html" rel="nofollow" target="_blank"> Gurbet Kuşları</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>30.11.2016</em></b>
<span style="font-family: "PT Sans"; text-align: justify;"> </span></span></span></div>
</div></span></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-49916160671557005012021-04-10T21:28:00.006+03:002021-04-28T15:49:23.712+03:00Video | Niksar<p style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">Tokat'ımızın tarihi başkenti Niksar'ı, TRT'de yayınlanan <b>"Yoldan Çık"</b> belgeseli görüntülerini <b><span style="color: red;">Mazlum KİPER</span></b>'in seslendirmesiyle bir kez daha tanıyalım...</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: "PT Sans";">İyi Seyirler...</span></p><span style="font-family: PT Sans; text-align: justify;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><iframe allow="accelerometer; autoplay; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture" allowfullscreen="" frameborder="0" height="430" src="https://www.youtube.com/embed/_19Pro1YTsM" width="700"></iframe><img border="0" height="0" src="https://i2.ytimg.com/vi/_19Pro1YTsM/0.jpg" width="0" /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div><span style="font-family: PT Sans;"><b>Teşekkürler;</b><br />Görüntüler; <b>TRT | Yoldan Çık</b></span></span></span></span><div><span style="font-family: PT Sans; text-align: justify;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;">Seslendirme;<b> <span style="color: red;">Mazlum KİPER</span></b></span></span></span></span></div><div><span style="font-family: PT Sans; text-align: justify;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><b><span style="color: red;"><br /></span></b></span></span></span></span></div>
<div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-28274441190976303302021-04-10T09:07:00.006+03:002021-04-10T09:15:11.816+03:00İbrahim BEYAZIT | Fatih’in Hocası Tokatlı Molla Hüsrev<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiNbfuCQuRi8Y-6xkfU-l2fVptgnyT3LWs2vKU4ua_8JgPmULb2TsknQBdhSLc1TGqqMXrY4g923ItDQi3SDVPbL8HNTsW1m5Z0JNWWv628Vvsv4tXgjKdgvht58cu9fX37V7QRHEenB8Ul/s2000/%25C4%25B0brahim+BEYAZIT+Molla+H%25C3%25BCsrev.png" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | İbrahim BEYAZIT | Fatih’in Hocası Tokatlı Molla Hüsrev" border="0" data-original-height="2000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiNbfuCQuRi8Y-6xkfU-l2fVptgnyT3LWs2vKU4ua_8JgPmULb2TsknQBdhSLc1TGqqMXrY4g923ItDQi3SDVPbL8HNTsW1m5Z0JNWWv628Vvsv4tXgjKdgvht58cu9fX37V7QRHEenB8Ul/s2000/%25C4%25B0brahim+BEYAZIT+Molla+H%25C3%25BCsrev.png" title="İbrahim BEYAZIT | Fatih’in Hocası Tokatlı Molla Hüsrev" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">T</span></b></span>
<div style="text-align: justify;"><div><div><span style="font-family: PT Sans;"><b>okat’ın sahip olduğu değerli şahsiyetleri anlatmadan önce eşsiz güzelliklere sahip, coğrafyadan bahsetmeden olmazdı. Söz konusu Tokat olunca, herkesin överek anlattığı renklerin, dostluğun, hoşgörünün bilgeliğin şehri desek eksik bile söylemiş oluruz aslında. </b></span><span style="font-family: "PT Sans"; font-weight: bold;">Almus Barajı’ndan doğan yeşilliğin tüm tonlarını Pazar, Turhal, Niksar, Erbaa, Zile, Başçiftlik ve Reşadiye ilçelerinde de görebilirsiniz. Her gelenin havasına suyuna doğasına hayran kaldığı bu şehir ilim ve irfan yurdu olarak da bilinir.</span></div></div></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: justify;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">Tokat</b></span></span></span></span><span style="font-family: PT Sans; text-align: left;">’ı sadece görerek değil zihinlerde de konuk ederek yaşamak lazım. Baştan başa nazlı </span><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;">nazlı akan ırmaklar, efsunlu renkler insanı zinde tutarken, huzur bulmamızı da sağlar. </span><span style="font-family: PT Sans;">Tokat demek, hoşgörünün hakim olduğu, huzur ve güvenin toprakları demektir. </span><span style="font-family: PT Sans;">Tokat, büyük Hünkar <b><span style="color: red;">Hacı Bektaş-ı Veli</span></b>’nin hayır duasına mazhar olmuş kadim şehirdir. </span><span style="font-family: "PT Sans";">Alimler Konağı, Fazıllar Yurdu ve Şairler Yatağıdır.</span></div></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">Osmanlı’ya 6 tane Şeyhu-l İslam yetiştiren Tokat, gönülden dualara mazhar olmayı başaran </span><span style="font-family: "PT Sans";">ender şehirlerdendir. Osmanlı’nın en üst makamlarına devlet adamı yetiştiren bu topraklar </span><span style="font-family: "PT Sans";">her zaman övgüye ve hoş görüye layık olmuştur. Altı asırlık İslam coğrafyasında yerini en </span><span style="font-family: "PT Sans";">mümtaz şekilde muhafaza eden Tokat, ünü en ücra köşelere kadar duyulan <b><span style="color: red;">Molla Hüsrev</span></b>’i de </span><span style="font-family: "PT Sans";">bağrından yetiştirerek İstanbul’u fetheden <b><span style="color: red;">Fatih Sultan Mehmet’</span></b>e hoca olarak yetiştirmiştir.</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><div><span style="color: #2b00fe; font-family: PT Sans;"><b>Molla Hüsrev Efendi</b></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Çağ kapatıp çağ açan, imparatorluk yıkıp Osmanlı’yı dünya hakimi yapan <b><span style="color: red;">Fatih Sultan </span></b></span><span style="font-family: "PT Sans";"><b><span style="color: red;">Mehmet</span></b> Han’ın Zamanın <b><span style="color: red;">Ebu Hanife</span></b>’si olarak gördü <b><span style="color: red;">Molla Hüsrev</span></b> Tokatlı idi. <b><span style="color: red;">Mehmet Han</span></b>’a </span><span style="font-family: "PT Sans";">azimkar olmayı, idealist olmayı ve cesaretinden ödün verilmeyeceğini öğreten mümtaz </span><span style="font-family: "PT Sans";">alimler vardı. Bu din alimlerinden biri de </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Molla Hüsrev</span></b><span style="font-family: "PT Sans";">’di. Türkmen kabilesi mensubu olan </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Molla Hüsrev</span></b><span style="font-family: "PT Sans";">, Tokat sınırları içinde bulunan Kargı Köyü’nde dünyaya gelmiştir. Asıl adı </span><span style="font-family: "PT Sans";"><b><span style="color: red;">Muhammed Feramuz</span></b>’dur. Bazı kaynaklarda doğum tarihi (?-1480) olarak yazılsa da kesin </span><span style="font-family: "PT Sans";">olarak doğum tarihi bilinmemektedir.</span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Yüksek tahsilini tamamlamak için Edirne’ye gelen </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Molla Hüsrev</span></b><span style="font-family: PT Sans;">, genç yaşta <b><span style="color: red;">Haydar </span></b></span><span style="font-family: "PT Sans";"><b><span style="color: red;">Herev</span></b>’iden aldığı derslerle müderris olmayı başarmıştır. 2.Murad döneminde ilmi ve </span><span style="font-family: "PT Sans";">irfanından bahsettiren <b><span style="color: red;">Hüsrev</span></b> Efendi, İstanbul’u fetih ederek peygamberimizin duasına </span><span style="font-family: "PT Sans";">mazhar olan büyük komutan <b><span style="color: red;">Fatih Sultan Mehmet</span></b>’in de akıl hocalığını yapmıştır.</span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Sırasıyla Edirne Kadılığına gelen </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Molla Hüsrev</span></b><span style="font-family: PT Sans;"> Efendi, İstanbul’un fethinden sonra İstanbul </span><span style="font-family: "PT Sans";">kadısı olarak görev yapmıştır. Sultan <b><span style="color: red;">Fatih</span></b>’in Manisa’da aldığı şehzadelik eğitiminde büyük rol </span><span style="font-family: "PT Sans";">oynayan </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Molla Hüsrev</span></b><span style="font-family: "PT Sans";">, Dönemin <b><span style="color: red;">Ebu Hanife</span></b>’si olarak bilinmiştir.</span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Osmanlı ilim ve irfana önem veren bir imparatorluktu. Uzun yıllar hizmet hayatında çok </span><span style="font-family: "PT Sans";">sayıda alimin yetişmesini sağlayan <b><span style="color: red;">Hüsrev</span></b> Efendi, çok sayıda da eser kaleme almıştır.</span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Asrın İmamı olarak görülen </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Molla Hüsrev</span></b><span style="font-family: PT Sans;">, <b><span style="color: red;">Fatih Sultan Mehmet</span></b>’i şehzadeliğinden beri yalnız </span><span style="font-family: "PT Sans";">bırakmamış İstanbul’da kadılık yaptığı sürece adalet ve liyakatten ödün vermemiştir.</span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Temizliğe büyük önem veren <span style="color: red;"><b>Hüsrev</b></span> Efendi, eli açık bolca bağış yapan hayırsever mütefekkir, </span><span style="font-family: "PT Sans";">din alimiydi. Cuma namazlarını Ayasofya’da kılar ve kıldırırdı. Talebeleri ve halk arasında itibarı büyük olan <b><span style="color: red;">Hüsrev</span></b> Efendi, sözünü tutan, ilmiyle amel etmiş, mütevazi bir hayat süren </span><span style="font-family: "PT Sans";">bir din bilginiydi.</span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Osmanlı hukuk tarihinin önemli şahsiyetlerinden olan </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Molla Hüsrev</span></b><span style="font-family: PT Sans;">'in şiir, hat sanatı, dil, </span><span style="font-family: "PT Sans";">edebiyat alanlarında eserleri bulunmaktadır. <b><span style="color: red;">Fatih Sultan Mehmet</span></b>’in yetişmesinde büyük </span><span style="font-family: "PT Sans";">emek ve gayret gösteren bu zat, Sahn-ı Seman Medreselerinin programını hazırlayanlar </span><span style="font-family: "PT Sans";">arasında çalışmalar yapmıştır.</span></div><div><span style="font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Bir rivayete göre Sultan <b><span style="color: red;">Fatih</span></b> bir toplantı esnasında, sultanın kendisini sol tarafına, <b><span style="color: red;">Molla </span></b></span><span style="font-family: "PT Sans";"><b><span style="color: red;">Gürani</span></b>’yi de sağ tarafına oturmasına kırılan </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Molla Hüsrev</span></b><span style="font-family: "PT Sans";"> bu olay sonrasında Bursa’ya </span><span style="font-family: "PT Sans";">yerleşir. İlmi çalışmalarına Bursa’da devam edem </span><b style="font-family: "PT Sans";"><span style="color: red;">Hüsrev</span></b><span style="font-family: "PT Sans";"> Efendi 1480 yılında hayatını </span><span style="font-family: "PT Sans";">kaybeder. </span><span style="font-family: "PT Sans";">Bursa’da mezar taşında; <b>‘’Menba-ı İlmühüner, Varis-i ulume Hayr-il beşe, Fazlı mürşidi eser </b></span><span style="font-family: "PT Sans";"><b>Sahibüd-Dürer vel Gurer Mevlana <span style="color: red;">Muhammed Hüsrev</span>’’ </b>kitabesi yazar.</span></div><div><span style="font-family: PT Sans;"><br /></span></div><div><span style="color: #2b00fe; font-family: PT Sans;"><b>Eserleri;</b></span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Dürer-ül Hükkam fi Şerh-i Gurer-il Ahkam</span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Şerh-ul Miftah</span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Şerhut-Telvih</span></div><div><span style="font-family: PT Sans;">Şerhu Usül-ül Pezdevi</span></div><div><br /></div></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><div><div style="text-align: left;"><div><div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; color: #333333; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;"><div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 20px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;"> <span style="box-sizing: border-box; font-weight: 700;"><b style="background-color: white; text-align: justify;"> <span style="box-sizing: border-box;">İbrahim BEYAZIT</span></b> </span> Araştırmacı Yazar</div> </div><div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(244, 244, 250); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> Tokattan.net</div><div style="background: none 0% 0% repeat scroll rgb(244, 244, 250); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative;"><i class="fa fa-envelope-o fa-lg"></i> ibrahimbeyazit60@gmail.com</div></div><div style="font-family: "Times New Roman";"><br /></div><div style="font-family: "Times New Roman";"><br /></div>
<b style="background-color: white; color: #333333; font-family: "pt sans", sans-serif; font-size: 20px; letter-spacing: -1px;"><span style="color: #990000;"><span face=""work sans" , sans-serif" style="font-size: 22px;">Yazarın Diğer Yazıları</span></span></b></div><div class="panel-heading" style="background-color: white; border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "open sans", helvetica, arial, sans-serif; font-size: 16px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-align: justify; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;">
</div>
<div class="dYazilar"><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: justify;"><span style="color: #0000ee;">
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2021/03/ibrahim-beyazit-basciftlikin-ilk.html" rel="nofollow" target="_blank"> Başçiftlik'in İlk Öğretmenlerinden Kazım ÖZCAN</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>04.03.2021</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2021/02/ibrahim-beyazit-sakl-cennet-kaz-golu.html" rel="nofollow" target="_blank"> Saklı Cennet Kaz Gölü</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>02.01.2021</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2020/11/ibrahim-beyazit-balkanlarda-bir-turk.html" rel="nofollow" target="_blank"> Balkanlarda Bir Türk Köyü</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>11.08.2020</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2020/04/ibrahim-beyazit-adm-agop-memleketim.html" rel="nofollow" target="_blank"> Adım Agop Memleketim Tokat</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>22.04.2020</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2019/11/ibrahim-beyazit-ertugrul-dursun.html" rel="nofollow" target="_blank"> Ertuğrul Dursun ÖNKUZU’nun Ardından</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>16.11.2019</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2019/10/ibrahim-beyazit-anlayamadgmz-basciftlik.html" rel="nofollow" target="_blank"> Anlayamadığımız Başçiftlik</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>14.10.2019</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2019/06/ibrahim-beyazit-kenevir-tokata-umut.html" rel="nofollow" target="_blank"> Kenevir, Tokat’a Umut Olur Mu?</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>06.04.2019</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2019/01/ibrahim-beyazit-bir-gonul-ozan-kvrck-ali_14.html" rel="nofollow" target="_blank"> Bir Gönül Ozanı Kıvırcık Ali</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>14.01.2019</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="https://www.tokattan.net/2018/10/ibrahim-beyazit-sessiz-tarih-bekir-sami.html" rel="nofollow" target="_blank"> Sessiz Tarih: Bekir Sami KUNDUH</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>30.10.2018</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2018/09/ibrahim-beyazit-bir-kahramanlk-destan.html" rel="nofollow" target="_blank"> Bir Kahramanlık Destanı: Köroğlu</a></strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>23.09.2018</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2018/05/ibrahim-beyazit-tokatlnn-gulmeyen-yuzu.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokat'lının Gülmeyen Yüzü</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>27.05.2018</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2018/02/ibrahim-beyazit-tarihe-yon-verenlerden.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tarihe Yön Verenlerden Ahmet GÜRKAN</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>16.02.2018</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/12/ibrahim-beyazit-seyyah-gozuyle-tokat.html" rel="nofollow" target="_blank"> Seyyah Gözüyle Tokat</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>17.12.2017</em></b><br /><b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/12/ibrahim-beyazit-5-aralk-dunya-kadn.html" rel="nofollow" target="_blank"> 5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü</a></strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>04.12.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/11/ibrahim-beyazit-ahmet-taner-kislalinn.html" rel="nofollow" target="_blank"> Ahmet Taner KIŞLALI'nın Ardından</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>20.11.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/10/ibrahim-beyazit-kyamet-i-sugra.html" rel="nofollow" target="_blank"> Kıyamet-i Suğra</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>23.10.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/08/ibrahim-beyazit-zileli-iba-pehlivan.html" rel="nofollow" target="_blank"> Zile'li İba Pehlivan</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>07.08.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/05/ibrahim-beyazit-hasreti-ile-yandgm.html" rel="nofollow" target="_blank"> Hasreti İle Yandığım Memleket</a></strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>20.05.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/04/ibrahim-beyazit-tokatl-eski-kabaday-sk.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokat'lı Eski Kabadayı Şık Manol</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>24.04.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/03/ibrahim-beyazit-tokatl-genc-mucit_25.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokat'lı Genç Mucit Muammer KALENDER</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>25.03.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/03/ibrahim-beyazit-tokatl-seyhulislam_7.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokat'lı Şeyhülislam Mehmet Tahir Efendi</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>07.03.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/02/ibrahim-beyazit-genc-osman-destan_13.html" rel="nofollow" target="_blank"> Genç Osman Destanı</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong>13.02.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2017/01/ibrahim-beyazit-kaybolan-mahalle.html" rel="nofollow" target="_blank"> Kaybolan Mahalle Kültürümüz</a></strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>18.01.2017</em></b><br />
<b><strong><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg"></i><a href="http://www.tokattan.net/2016/12/tokat-kulturunde-yazmaclk.html" rel="nofollow" target="_blank"> Tokat Kültüründe Yazmacılık</a> </strong><em><strong style="font-style: normal;"> </strong><em><strong style="font-style: normal;">| </strong></em>19.12.2016</em></b>
<span style="font-family: "PT Sans"; text-align: justify;"> </span></span></span></div>
</div></span></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-28888343257867853322021-04-07T19:05:00.004+03:002021-04-10T21:27:13.894+03:00Video | Gazi Osman Paşa Anısına<p style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">Siyasi tarihimizin en önemli askeri dehalarından Tokat'ımızın medarı iftiharı Plevne Kahramanı <b><span style="color: red;">Gazi Osman Paşa</span></b>'nın vefatının sene-i devriyesinde Plevne Marşı ile Tokat görüntülerini harmanladık.</span></p><p style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">İyi Seyirler...</span></p><span style="font-family: PT Sans; text-align: justify;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><iframe allow="accelerometer; autoplay; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture" allowfullscreen="" frameborder="0" height="430" src="https://www.youtube.com/embed/RhxakCO7nBY" width="700"></iframe><img border="0" height="0" src="https://i2.ytimg.com/vi/RhxakCO7nBY/0.jpg" width="0" /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div><span style="font-family: PT Sans;"><b>Teşekkürler;</b><br />Görüntüler; <b>Tokat Valiliği</b></span></span></span></span><div><span style="font-family: PT Sans; text-align: justify;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;">Müzik;<b> Plevne Marşı Remix<br /></b><br /></span></span></span></span></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-10024843108502464902021-04-02T23:03:00.002+03:002021-04-02T23:03:25.318+03:00Video | Cem YILMAZ Hey Onbeşli<p style="text-align: justify;"> <span style="font-family: PT Sans;"><b><span style="color: red;">Russell CROWE</span></b>, <b><span style="color: red;">Yılmaz ERDOĞAN</span></b> ve <span style="color: red;"><b>Cem YILMAZ</b></span>'ın Son Umut (The Water Diviner) filmi tanıtımı için 2014 yılında <b><span style="color: red;">Acun ILICALI</span></b> moderatörlüğünde TV8 ekranlarında bir araya geldiği yayında </span><b style="color: red; font-family: "PT Sans";">Cem YILMAZ</b><span style="font-family: PT Sans;">'ın seslendirdiği <b>"Hey Onbeşli"</b> türküsü ile Tokat görüntülerini harmanladık.</span></p><div style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";">İyi Seyirler...</span></div><span style="font-family: PT Sans; text-align: justify;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><iframe allow="accelerometer; autoplay; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture" allowfullscreen="" frameborder="0" height="430" src="https://www.youtube.com/embed/UYuBzGmDQ3o" width="700"></iframe><img border="0" height="0" src="https://i2.ytimg.com/vi/UYuBzGmDQ3o/0.jpg" width="0" /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div><span style="font-family: PT Sans;"><b>Teşekkürler;</b><br />Görüntüler; <b>Acun Medya</b>, <b>Harman Yayıncılık</b><br /><br /></span></span></span></span><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-477779587755291432021-03-27T21:34:00.005+03:002021-03-27T21:44:44.108+03:00TOSİAD İstanbul'da Süleyman KAYA Dönemi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgO__zaqlXMdUVv71bq-h5gTjrTDRELlvHAJbYq8Hmmd125m9cJxTFeiIHuXicWBm-xfed8s3RbY1W-zOfhQBFjZvbihPdx3lHHdTjZBcBFSAhlWNmgoadOzCBKEzisxO9HqMTwBLgmsM8z/s2000/Tosiad%2527da+S%25C3%25BClayman+KAYA+D%25C3%25B6nemi.jpg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | TOSİAD İstanbul'da Süleyman KAYA Dönemi" border="0" data-original-height="2000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgO__zaqlXMdUVv71bq-h5gTjrTDRELlvHAJbYq8Hmmd125m9cJxTFeiIHuXicWBm-xfed8s3RbY1W-zOfhQBFjZvbihPdx3lHHdTjZBcBFSAhlWNmgoadOzCBKEzisxO9HqMTwBLgmsM8z/s2000/Tosiad%2527da+S%25C3%25BClayman+KAYA+D%25C3%25B6nemi.jpg" title="TOSİAD İstanbul'da Süleyman KAYA Dönemi" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">İ</span></b></span><div style="text-align: justify;"><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><b>stanbul'da yaşayan Tokatlı Sanayici, İş İnsanı, Bürokrat ve Yöneticileri bir araya getirmek amacıyla 2003 yılında kurulan ve bünyesinde Özdilek, Aslı Börek ve Dimes gibi </b></span></span><b style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;">Tokat'ın dünyaya açılan markalarının yanı sıra bir çok bürokrat ve yöneticinin de </b><b style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;">yer aldığı, Tokatlıların gurbetteki en büyük sivil toplum kuruluşlarından biri olan "Tokatlı Sanayici, Yönetici ve İş İnsanları Derneği"'nin 6. Olağan Genel Kurulu, 27 Mart'ta İstanbul'da gerçekleştirildi. Tek aday ve tek listenin yer aldığı kongrede yapılan seçimde, başkanlığa iş İnsanı ve Avukat </b><span style="color: red; font-family: "PT Sans"; font-weight: bold; text-align: left;">Süleyman KAYA </span><b style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;">seçildi.</b></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: justify;"><span style="color: darkturquoise; font-weight: bold;"><i aria-hidden="true" class="fa fa-angle-double-right fa-lg fa-pull-left fa-border"></i></span> <span style="text-align: justify;"><b style="font-weight: bold;">Tokatlı </b>Sanayici, Yönetici ve İş İnsanları Derneği (TOSİAD), 2004 yılında Tokat Milletvekilliği yapan <b><span style="color: red;">Hüseyin GÜLSÜN</span></b> tarafından başlatılan çalışmayla kuruldu. <b><span style="color: red;">Hüseyin GÜLSÜN</span></b>’ün kurucu Başkanlığının ardından işadamı <b><span style="color: red;">Mahmut KÜÇÜKDOĞAN</span></b> kısa süreliğine başkanlık yapmıştı. 2006 yılında yapılan kongrede derneğin Başkanlığına <b style="text-align: left;"><span style="color: red;">Abdurrahman BAŞKAN</span></b> seçilmişti. </span></span><span style="text-align: left;"><b><span style="color: red;">Abdurrahman BAŞKAN</span></b> ardından </span><span style="text-align: left;">2014 yılında Dernek başkanlığını İşadamı <b><span style="color: red;">Mustafa ACAR</span></b> devraldı. 2018 yılında yapılan 5. olağan genel kurulda </span><span style="text-align: left;">iş insanı <b><span style="color: red;">Semra Saniye MERT,</span></b> oybirliği ile seçilerek başkan olmuştu.</span></span></span></div></div><div style="text-align: justify;"><br /></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: "PT Sans";">Kısa adı <b>"TOSİAD İstanbul"</b> olan </span><b style="font-family: "PT Sans";">Tokatlı Sanayici, Yönetici ve İş İnsanları Derneği</b><span style="font-family: "PT Sans";">'nin 6. Olağan Genel Kurulu, 27 Mart 2017 Cumartesi günü saat 10:30'da İstanbul Ataşehir'de bulunan Kaşıbeyaz Restaurant'ta gerçekleştirildi. </span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;">
<div>
<b><br /></b></div>
<div>Kongre Başkanlık Divanı seçimi, Saygı duruşu, Yönetim Kurulu faaliyet raporu ile Denetim Kurulu faaliyet raporunun okunması ve müzakeresi, Yönetim Kurulu ve Denetim Kurulu’nun ayrı ayrı ibrası ve Tahmini bütçenin görüşülerek onaylanması sonrası olağan genel kurulda seçime geçildi.</div><div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div><div>Tek liste ve adayın olduğu olağan genel kurulda oy birliği ile başkanlığa <span style="color: red;"><b>Süleyman KAYA</b></span> seçildi. <span style="color: red;"><b>Süleyman KAYA</b></span>, kongre sonrası genel kurul üyelerine bir teşekkür konuşması yaptı. Konuşmasında ülkemizin içinde bulunduğu pandemiye bağlı ekonomik buhran olduğunu belirten Başkan <span style="color: red;"><b>KAYA</b></span>, iş insanlarımızın bu zor günlerinde, TOSİAD olarak stratejik destek ve proje hazırlamada katkı sunacaklarını söyledi. TOSİAD’ın kuruluşundan bugüne kadar görev yapmış başkanlara, yönetim ve üyelerine de teşekkür eden Başkan <b style="color: red;">KAYA</b>, konuşmasında şu ifadelere yer verdi;</div></div><div><b><blockquote>Hep birlikte başaracağız. Ne başarılarımız nede başarısızlıklarımız bir kişinin üzerinde olmayacak. TOSİAD’ın adına ve misyonuna yakışır bir şekilde, bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, hep birlikte Tokat olacağız. Yönetim kadememizin yanı sıra bünyemizde temalı çalışma grupları oluşturacağız. Biz burada, iş insanlarımıza hizmet üreteceğiz. Özellikle, Tokat’tan ne alırız değil, Tokat’a ne yapabiliriz anlayışında olacağız. Çok kıymetli Tokatlı işadamlarımız la bir araya gelerek, ortak akılla bir konsarsiyum oluşturup, iş ve istihdama yönelik bir üretim merkezini hayata geçirebiliriz. Kısaca, üretmek için var olacağız tüketmek için değil. İnsan odaklı ve her şey Tokat için anlayışıyla hareket edeceğiz. Öteleyen ve ötekileştiren değil, birleştiren ve kucaklayan bir anlayış içerisindeyiz. Yol haritamızın temelinde birlik beraberlik vardır. Gönlümüzde açık, kapımızda açık.</blockquote></b></div>
<div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "open sans", helvetica, arial, sans-serif; font-size: 14px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;">
<div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-family: "pt sans", sans-serif; font-size: 18px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;">
<span style="box-sizing: border-box; font-weight: 700;">Hasan AÇIKEL </span> Tokattan.net</div>
</div>
<b style="font-family: dosis, sans-serif; font-size: 12px;"><span style="background-position: 0px 0px; border: 0px; box-sizing: border-box; color: red; outline: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;"> </span></b><span face=""dosis" , sans-serif" style="background-position: 0px 0px; border: 0px; font-size: 12px; outline: 0px; padding: 0px; text-align: right; transition: all 0.5s ease 0s; vertical-align: baseline;"><span style="background-position: 0px 0px; border: 0px; box-sizing: border-box; outline: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;"><span style="text-align: left;"><span color="rgb(0 , 206 , 209)" style="text-align: right;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> </span><span style="text-align: right;">Salih TANRIVERDİ</span></span></span></span><span face=""dosis" , sans-serif" style="background-position: 0px 0px; border: 0px; font-size: 12px; outline: 0px; padding: 0px; text-align: right; transition: all 0.5s ease 0s; vertical-align: baseline;"><span style="background-position: 0px 0px; border: 0px; box-sizing: border-box; outline: 0px; padding: 0px; vertical-align: baseline;"><span style="text-align: left;"><span color="rgb(0 , 206 , 209)"> </span></span></span></span><span color="rgb(0 , 206 , 209)" face=""dosis" , sans-serif" style="font-size: 12px;"><span style="text-align: right;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> </span><span style="text-align: right;"> </span></span><span face=""dosis" , sans-serif" style="font-size: 12px; text-align: right;">Kanal101.com</span></span></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3204300862749927803.post-60433129096375774392021-03-26T22:32:00.011+03:002021-03-26T22:36:50.558+03:00Fessiz Kız<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgQJylntlASp-zXQAR1ldJdDN3uCLzLFT-7HJcdy6Ilyavkim9O54jo8uVtv70sFlG0jSc0dJBfDM6QxEegkk2e52Prkgo88AzjwPZHga_Gnj_o19QNzcblEzrMDvXlaW-TPbG5OUGmUOhT/s2000/Ba%25C5%259F%25C3%25A7iftlik%2527in+Fessiz+K%25C4%25B1z%25C4%25B1%253B+Emine+A%25C3%2587IKEL%2527in+Hikayesi.jpg" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="Tokattan.net | Fessiz Kız" border="0" data-original-height="2000" data-original-width="1600" height="250" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgQJylntlASp-zXQAR1ldJdDN3uCLzLFT-7HJcdy6Ilyavkim9O54jo8uVtv70sFlG0jSc0dJBfDM6QxEegkk2e52Prkgo88AzjwPZHga_Gnj_o19QNzcblEzrMDvXlaW-TPbG5OUGmUOhT/s2000/Ba%25C5%259F%25C3%25A7iftlik%2527in+Fessiz+K%25C4%25B1z%25C4%25B1%253B+Emine+A%25C3%2587IKEL%2527in+Hikayesi.jpg" title="Fessiz Kız" width="400" /></a></div>
<span style="float: left; font-family: "georgia", serif; font-size: 66px; font-weight: bold; left: -3px; line-height: 1em; padding: 10px 5px 5px 2px; position: relative; text-align: justify;"><b><span style="background-color: red; color: white; padding: 3px 8px;">Y</span></b></span><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><b><span style="color: #252525;">ıl 1913 Osmanlı vilayeti olan Yemen yine isyanlarla çalkalanır. Seferberlik ilan edilir, gidenlerin dönmediği Yemen için. Anadolu çocukları yola çıkmaya hazırdır ve vedalaşırlar sevdikleriyle. Başçiftlik'ten </span><span style="color: red;">Mehmet</span><span style="color: #252525;"> cebinden çıkardığı küçük bir mendili nişanlısı </span><span style="color: red;">Emine</span><span style="color: #252525;">’ye uzatıp; <b><i>"Al, bu mendil benden sana hediye ve emanetimdir. Eğer sağ salim dönersem bana iade edersin. Yok, eğer dönmeyecek olursam, bu emanetimi kefeninle beraber ahirete getir orada ver bana." </i>der, koyulur yollara... </b><b>Başçiftlik'in Fessiz Kızı; <span style="color: red;">Emine AÇIKEL</span>'in bilinmeyen hikayesini Eğitimci Yazar <span style="color: red;">Nihat AYMAK</span>'ın kalemi aldı.</b></span></b></span></div>
<br /><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="text-align: justify;"><span style="font-weight: bold;">Eğitimci Yazar <span style="color: red; font-weight: bold;">Nihat AYMAK</span><span style="font-weight: normal;">, 2006 yılında yayın hayatına başlayan ve Tokat'ın Kültür, Sanat ve Edebiyat dünyasına yön veren sayılı dergilerinden biri olan Kümbet'in</span></span></span></span></span></span><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"> 36. sayısında<b> </b></span><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"><b>"Fessiz Kız"</b> başlığıyla bir hikaye </span><span style="text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;">kaleme aldı. </span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";"><br /></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans"; font-weight: 700;"><span style="color: red;">Nihat </span></span><span style="background-color: white; color: red; font-family: "PT Sans"; font-weight: bold;">AYMAK</span><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";">, 1913 yılında </span><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans"; text-align: left;">Tokat Başçiftlik'ten Yemen'e savaşa giden ve bir daha dönmeyen </span><span style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"><span style="color: red; font-weight: bold;">Mehmet </span><span>ile</span></span><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans"; text-align: left;"> geride bıraktığı nişanlısı</span><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans"; text-align: left;"> </span><b style="font-family: "PT Sans"; text-align: left;"><span style="color: red;">Emine</span></b><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans"; text-align: left;">'in vefatına kadar süren bekleyişinin hikayesini </span><span style="font-family: "PT Sans";">okuyucusuna şöyle aktarıyor</span><span style="font-family: "PT Sans";">;</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";"></span></div><blockquote><div style="text-align: justify;"><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";">Yıl 1329, yeni takvime göre 1913 Tokat ili Reşadiye ilçesinin en uzak ve en büyük köylerinden Başçiftlik yine bir azaplık zamanını yaşamaktadır. </span><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";">Mayıs sonu gibi göçülüp, Ağustos sonu gibi gelinir yayladan. Yaylaya göçerken ayrı bir heyecan yaşar insanlar. Bir bayram, bir düğün coşkusu içinde genç kızlar ve taze gelinler en güzel kıyafetleri ve başlarındaki fesleri ile göz doldururlar. </span><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";">Kadınlar genelde yaylada, erkekler köyde olurlar üç ay kadar. Ekin harman işleri, nadasa bırakılan tarlaların herk edilmesi bu aylara denk gelir. Erkekler azap gibi çalışarak bu işleri yaptıkları için yayla zamanına azaplık zamanı denile gelmiştir. </span><span style="background-color: white; font-family: "PT Sans";">Üç yüz hanelik köy kuşluk vaktinden sonra öyle tenhalaşır ki; mahalle aralarında, çeşme başlarında kimsecikler görünmez....</span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="text-align: justify;"><span><span>
<br />
Dere mahalleden Cinömerlerin<span style="color: red;"> <b>Hasan</b></span><span style="font-weight: normal;">’ın oğlu</span><span style="color: red; font-weight: normal;"> </span><span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span> nihayet nişanlanır çocukluğundan beri sevdiği yavuklusu Tekkeşinlerin <span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span><span style="font-weight: normal;">’in kızı</span><span style="color: red; font-weight: normal;"> </span><span style="color: red;"><b>Emine</b></span>’ye. <span style="color: red;"><b>Emine</b></span> yeni yetme gencecik toy gibi bir kız. Selvi boyu, elma gibi yanakları, hilal gibi kaşları, uzun siyah kirpikleriyle görenlere <b>“Maşallah”</b> dedirtmektedir. Alnına gelen ön tarafında beş tane küçük çil çil altınların sıralandığı fesi, uzun siyah saçlarıyla dört sağ tarafa, dört sol tarafa yaptığı örgülerde güzelliğine güzellik katar. <span style="color: red;"><b>Emine</b></span> yayla yollarında, koyun sağmalarda sevincinden türküler söyler, <span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span> ise tarlalarda ekin biçerken, kara sabanla herk ederken esen rüzgârlarla sevda manileri gönderir nişanlısı <span style="color: red;"><b>Emine</b></span>’ye.<br />
<br />
<span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span> sarı öküzleri önüne katmış, Çaldibi’nden, Düldülizi’nden aşıp selim çalına herk etmeye gitmektedir. Ayağındaki çarığın altıda delinmeye başlamış iyiden iyi. <span style="color: red;"><b>Emine</b></span>’sine nişan takmış ki umurunda mı çarığın deliği. Dünya dümdüz bu günler onun için... Elindeki öğendireyle öküzleri<i style="font-weight: normal;"> </i><b>“ha oğlum ha” </b>diyerek mudullarken gönlünde <span style="color: red;"><b>Emine</b></span>’si vardır <span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span>’in. <span style="color: red;"><b>Emine</b></span>’de yaylada somun tepesinin dibindeki sürünün içinde koyun sağarken <span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span>’ini düşünür hep. Hele yaylaya giderken Kızılyar’ın düze çıkıp ta köye doğru bakınca kızların dilinden düşürmediği şu türküyü de söylemeden edemez.<br />
<i style="font-weight: normal;"><br /></i><b><i>Mavilim herk ediyor</i><br />
<i>Hergini terk ediyor, mavilim.</i><br />
<i>Hergin başını yesin</i><br />
<i>Yârin elden gidiyor, mavilim.</i></b><br />
<br />
Yıl 1913. Birinci Dünya savaşının başlamasına sadece bir yıl kalmıştı. 1536 dan beri Osmanlı vilayeti olan Yemen yine isyanlarla çalkalanıyordu. Yemen’de isyan çıktı mı gidip isyanı bastıracak Anadolu çocuklarının ölüm yolculuğuna ağıtlar yakılmaya başlanırdı. Yemen’e o zamanlar Osmanlı toprağı olan Suriye’den, Hicaz’dan asker göndermek pek makbul değildi. Zira bu askerler savaş sırasında silahlarını bırakıp isyancılara katılırdı. Bu yüzden isyanı ancak Anadolu çocukları bastırabilirdi. Karadeniz ve İç Anadolu’da büyük seferberlik ilan edilmiş, orduya katılacak genç Anadolu çocukları kışlaların önüne dizilmeye başlamışlardı.<br />
<br />
Reşadiye Hükümet Konağından çıkan jandarmalar köy yollarını tutarlar yürüyerek. Girdikleri her köyü bir hüzün, bir kara yas basar ne var ki! Çeşme başlarında, fırın önlerinde, tarla yollarında kadınlar kızlar birbirlerine söylenip durmaktadırlar jandarmaların getirdiği Yemen’e seferberlik ilan edildiği haberini. Kulaktan kulağa yayılan bu haber ateş gibi düşer sinelere. Yemen uzak diyarlarda, nice canların bir nefeste tüketildiği yer olarak yürekleri ürkütür, zihinleri dondurur. Gidenlerin dönmediği, dönenlerin yaşamadığı yer olarak Osmanlı topraklarında nam salmıştır.<br />
<br />
Dillerde dolaşan, yürekleri burkan acı, hüzün ve dramdır Yemen. Bir imparatorluğun yükselişini de, duraklamasını da, çöküşünü de görmüştür. Yemen toprakları 400 yıl boyunca isyan, acı, sıcak ve ölümden başka bir hatıra bırakmamıştır akıllarda. En çok Yemen için gözyaşı dökülmüş, en çok Yemen için şehit verilmiştir. Belki de bu yüzden en çok Yemen için türkü yakılmıştır imparatorluğun dört bir yanında.<br />
<br />
Yemen’e gidenlerin dönmediklerini bilenler, o acıları yaşayanlar, o hüzünlü hatıraları dinleyenler bu gün yeni bir figanla karşı karşıya kalmışlardır. Cami’nin önüne toplananların namaz vaktine kadar konuştukları Yemen için ilan edilen seferberlik olur. Cuma namazı öncesi hocanın vaizi de, hutbenin konusu da hep seferberlik ve şehitlik üzerinedir. Sadece gidenler değil, asıl kalanlar yaşayacaklar Yemen’in acısını. Yemen’e kimlerin gideceği belli olur Başçiftlik’te. Beş kişiden biri de Cinömerlerin <b><span style="color: red;">Hasan</span></b>’ın oğlu <b><span style="color: red;">Mehmet</span></b>’tir, <span style="color: red;"><b>Emine</b></span>’nin nişanlısı. Yıllardır çektikleri gizli sevda duyulup, çıktı ortaya. Söz kesildi, nişan yapıldı. Helallisi oldu sevdiği kız <span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span>'e. Ne var ki Yemen girdi şimdi de aralarına. Düğün hazırlığı, harp hazırlığına çevrildi birden bire. Erkekler gamlı, kadınlar bağrı yaralı, gözleri yaşlı. Kimsenin ağzını bıçak açmıyor koca köyde. Şimdilik gidecek beş yiğit ama herkes birbirine akraba Başçiftlik’te. Beş değil, üç yüz haneden çıkıyor bu neferler. Kiminin emmisi, kiminin dayısı, kiminin halasının oğlu, kiminin yavuklusu, kiminin eniştesi. Kuşlar bile eskisi gibi nazlı nazlı değil, hüzünle uçar gibi Yemen haberinden sonra. Yemen’e gidecek delikanlılar şu türküyü söyleyip dururlar dertli dertli.<br />
<br />
<b><i>Fırın üstünde kürek.</i><br />
<i>Yine yandı bu yürek.</i><br />
<i>Her dertlere dayandın,</i><br />
<i>Buna da katlan yürek.</i><br />
<i><br /></i><i>Aya bak yıldıza bak.</i><br />
<i>Suya giden kıza bak.</i><br />
<i>Kız Allah’ı seversen,</i><br />
<i>Dön de bi yol bize bak.</i></b><br />
<br />
Yayladan göçüldü, ekin harman işleri bitti ya; neşe yok köyün içinde. Harpten başını alamadı yüzyıllardır Osmanlı. Yemen haberinin gönülleri yaktığı gibi düşen ilk kırağı da yaktı Başçiftlik’in yeşil örtüsünü. Doğan güneş hafiften kırdı sabahın ayazını. Kuşluk vakti caminin önü hiç görmediği bir kalabalığı şahit oldu. Yaşlısı genci, kadını erkeği, çoluğu çocuğu dolmuş her bir yana, iğne atsan yere düşmeyecek sanki. <span style="color: red;"><b>Hasan hoca</b></span> öyle bir duaya başladı ki, gözlerinden siyem siyem akan yaşlar siyah sakalından süzülüp bağrını ıslatıyor... Uğurlamaya gelenlerin hepsi hüngür hüngür ağlamaktaydı. Çünkü herkes biliyordu ki, Moskof harbine gidenler döndüğü halde Yemen’e gidenler dönmeyecekti. Bundan dolayı bu yiğit delikanlılara kurban gözüyle bakılmaktaydı.<br />
<br />
Çığlıklar, ağıtlar ve gözyaşları birbirine karışarak düştüler yola. İçlerinde evli olan da vardı, nişanlı olan da, yavuklusu olan da. Merabaşı’nda, çayırların kenarındaki çalıların altında bekliyordu eşini, nişanlısını, yavuklusunu Yemen’e gönderecekler son bir veda için... Kınalı delikanlılar yaklaşınca <span style="color: red;"><b>Emine</b></span> ve arkadaşları dayanamayıp öyle canhıraş bir feryada başladılar ki yürekler dayanmaz. Sevdiklerine son kez öyle bir sarıldılar ki, gözyaşları delikanlıların göğüslerini su dökülmüşçesine ıslattı. Her biri birkaç adım ötede son sözlerini, son arzularını ilettiler birbirlerine. Helallik aldılar birbirlerinden. <span style="color: red;"><b>Emine</b></span> nişanlısı <span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span>’in gözlerinin içine öyle bir baktı ki; sanki bu bakışın son bakış olacağı her ikisine de malum olmuş gibiydi. <span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span> cebinden çıkardığı küçük bir mendili nişanlısı <span style="color: red;"><b>Emine</b></span>’ye uzatıp; <b>"Al, bu mendil benden sana hediye ve emanetimdir. Eğer sağ salim dönersem bana iade edersin. Yok, eğer dönmeyecek olursam, bu emanetimi kefeninle beraber ahirete getir orada ver bana." </b><b><span style="color: red;">Emine</span> </b>hıçkırıklarına mani olamıyordu bir türlü. Elindeki mendili yüzlerine, gözlerine sürüp kokladı kokladı. Avucundaki küçücük mendil ıslanıvermişti gözyaşlarıyla. Son kez ellerini tuttu Mehmet. Çözülen eller değil hayallerdi, umutlardı, gelecekti, kurulacak yuvalardı sanki. Kınalı delikanlılar gözlerinden boncuk boncuk yaşlar akarken ağır adımlarla yürüyorlardı bilmedikleri diyarlara doğru. Beş yaralı yürek toprağa diz çökmüş yerleri kazıyorlardı elleriyle feryat ederek. Gözyaşları siyah toprağa dökülüyordu damla damla.<br />
<br />
Yürüdüler yüreklerinin yarısını geride bırakmış olarak. Gönülleri gamlı, ciğerleri pare pare yaralı olarak yürüdüler. Çaylaklık’tan geçip Taştekne’ye gelince durdular. Tarlalara gidip gelenlerin, yolcuların, çobanların, sadece insan değil kurtların kuşların bile su içtikleri, büyük bir kayanın içi oyularak yapılan tekneye bakıp içerisine ağaç oluktan şırıl şırıl dökülen suyun sesini dinlediler. <b>“Kim bilir Taştekne’nin suyundan tekrar içmek nasip olacak mı?”</b> diye söylenip, oluğun ucuna ellerini tutarak içtiler kana kana. Yüreklerindeki ateşi değil söndürmek, hafifletmiyordu bile ellerini üşüten su. Kayalıyataktan, Hatipli ile Elmacık’ın arasındaki vadiden Ağköprü’ye ulaştılar. Bereketli’nin yanından, Meğedün’den, Zinav gölünün üstünden, Goğanı ile Bağdatlı’nın arasından geçip Delice deresini aşarak çam ağaçlarıyla kaplı tepenin üstüne çıkınca soluklanalım diye durup oturdular. İkindi güneşinin vurduğu evlerin camları altın sarısı gibi parlıyordu vadinin içinde, sırtını çam ormanına yaslamış Reşadiye’de. Çermik’ten çıkan buharın göğe yükselip kayboluşunu izlediler. Mehmet sessizliği bozup;<i style="font-weight: normal;"> </i><b>“Allah’ın kudretinden sual mi olunur? Yerin altında kaynatıp kaynatıp gönderiyor Yüce Mevla. Ne birazcık soğuyor, ne de tükeniyor. Hem de romatizmaya iyi geliyor.” </b>deyince başlarını sallayarak tasdik etti arkadaşları Mehmet’in sözlerini. Kalkıp inmeye başladılar görünen Reşadiye’ye aşağı.<br />
<br />
Karakış, zemheri, gücük, mart, abrul, mayıs, kirez, temmuz derken aylar, mevsimler dolanıp durur. Hasret ateş gibi, kor gibi oturur yüreklere. Yemen’den pek sağlıklı haber gelmez, gelse de Başçiftlik’e ulaşana kadar zaman geçer, havadis paslanır. Sabır ve duadan başka yapacak bir şey yoktur. Tarlalar yine herk edilmeyi, ekilmeyi; ekinler biçilmeyi, inekler koyunlar sağılmayı, sütler peynir, çökelek, tereyağı yapılmayı bekler. Hayat acılara, özlemlere, hasretlere, yürekteki yaralara rağmen devam eder, etmek zorundadır.<br />
<br />
Birinci dünya savaşı biter ve Osmanlı 1918 yılından itibaren Yemen’den çekilmeye başlar. Anadolu’nun her ilinde, her ilçesinde, her nahiyesinde, bucağında, köyünde bir heyecan vardır. Giden kınalı kuzuları bekleşme başlamıştır.<br />
<br />
<span style="color: red;"><b>Emine</b></span> dilinden eksik etmediği dualarıyla bekler <span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span>’ini. Ne var ki; Yemen nişanlısını geri vermemiştir ona. Ağıtları gözyaşı, gözyaşları sel olur <span style="color: red;"><b>Emine</b></span>’nin. Dalıp dalıp gider <span style="color: red;"><b>Emine</b></span>. Ağlaya ağlaya gözyaşları kurur adeta. Kimseyle konuşmaz, konuşamaz lal olmuş gibidir. Evde yalnız kaldığı bir gün, nişanlısı <span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span>’i Yemen’e uğurlarken başından çıkarıp bir daha takınmadığı fesini sandığından alıp koyar önüne. Gönlünden <i><b>“senin elinin değmeyeceği örgüleri ben ne yapayım” </b></i>diye geçirerek, elindeki makasla herkesin imrendiği dört sağ, dört sol taraftaki sekiz örgülü, beline yaklaşan uzun siyah saçlarını kulaklarının hizasından kesip fesine diker. Nişanlısı şehit <span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span>’inin giderken verdiği mendili koklar, yüzlerine sürer ve gözlerinden akan yaşlarla ıslatıp kestiği saçlarının dikili olduğu fesi ile birlikte koyar sandığına.<br />
<br />
Aylar yıllar, kışlar yazlar geçer ama onun gönlündeki yangı hiç geçmez, hiç hafiflemez. Hayat her şeye rağmen devam etse de, <b style="color: red;">Emine</b> için durmuş, donmuş gibidir. Her kış metrelerce kar yağar Başçiftlik’in üstüne. O beyaz örtü aylarca kalır ama <b style="color: red;">Emine</b>’nin gönlündeki karaları ağartamaz bir türlü. Bahar gelip her taraflar yeşerir, çalıların dibinde mor menekşeler, dağlarda sümbüller, nergisler boy verir ama onun gönlü bir türlü yeşermez. Koyunların kuzulaması, ineklerin sağılması, ekinlerin ekilmesi, patateslerin sökülmesi hep devam edip durur ancak <b style="color: red;">Emine</b>’nin gönlü hep gam dağlarıyla örülüdür. Ne yüreğinin yarası merhem bulur, ne ciğerinin ateşi hafifler. İçten içe yanar ha yanar. Evlenmek, yurda yuvaya, çola çocuğa karışmak onun lügatinde olmayan kelimelerdir. Konuşmaz kolay kolay. Sadece sorarlarsa cevaplar kısaca. Kendini işe verir... Babası, annesi, kardeşleri sadece üzülürler onun için. Onu hoş tutmaktan başka ellerinden bir şey gelmez. <span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span>’ini Yemen’e uğurladığı günden sonra başına hiç fes takmadığı için herkesin dilinde onun adı artık <span style="color: red;"><b>Fessiz Kız</b></span>’dır. Yıllar sonra adının <span style="color: red; font-weight: normal;"><b>Emine</b> </span>olduğu bile unutulur sanki. O koca köyün Fessiz Kızıdır.<br />
<br />
1934 yılında çıkarılan kanunla <span style="color: red;"><b>Fessiz Kız</b></span>’gilin ailesi <span style="color: red;"><b>Açıkel</b></span>, şehit nişanlısı <span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span><span style="font-weight: normal;">’</span>gilin ailesi de <span style="color: red;"><b>Koç</b></span> soyadını alırlar. Fessiz kızın elleri zaten her zaman Mevla’ya duada ve açıktır. Kınalı koçunu yirmi bir yıl önce vatana kurban gönderdiği için <b><span style="color: red;">Koç</span></b> olmak, <b><span style="color: red;">Açıkel</span></b> olmak onun için pek bir anlam ifade etmez.<br />
<br />
1939 yılında Aralık’ın yirmi altısını yirmi yedisine bağlayan gece sabaha karşı her tarafı beşik gibi sallayan büyük zelzele olur. Erzincan’dan başlayan deprem Kelkit vadisindeki Reşadiye, Niksar, Erbaa ve Taşova ile köylerini yıkıp geçirir. Mevsimin kış olması nedeniyle soba ve ocaklardaki ateşler büyük yangınlara sebep olur. Bu depremden Başçiftlik’te zarar görür. Ölenler, yaralananlar, evleri yıkılanlar, evsiz barksız kalanlar olur. Köylü büyük bir dayanışma göstererek hasar gören evleri tamir ederler, yıkılanların yerine yenisini yaparlar. Ancak yüreklerdeki acılara yeni acılar katar büyük zelzele.<br />
<br />
<span style="color: red;"><b>Fessiz Kız</b></span> yirmi altı yıl önce en büyük yürek zelzelesini yaşadığı için, evlerin samanlıkların yıkılması onun gönlündeki yıkıntının yanında çok hafif kalmaktadır. <b><span style="color: red;">Fessiz Kız</span></b>’ın babası ve annesi rahmetli olunca ağbisi <b><span style="color: red;">Mustafa</span></b>’nın yanında kalmaya başlar. Yengesi evlerinin yanındaki mahalle fırınını yakıp, komşuların ekmeklerini pişirme işini üstlendiğinden tarla, bostan işlerinin yanında yeğenleri <span style="color: red;"><b>Akif</b></span>, <span style="color: red;"><b>Çeşminaz</b></span>,<span style="color: red; font-weight: normal;"> </span><span style="color: red;"><b>Ali</b></span><span style="color: red; font-weight: normal;"> </span>ve <span style="color: red;"><b>Güllünaz</b></span>’a adeta annelik yapar. Beşiklerini sallar, gözyaşları içinde söylediği ağıtlar ninni olur. Yayla yolları, ekin tarlaları onun ağlama mekânlarıdır. Yalnız kaldığı, Rabbiyle baş başa kaldığı, <span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span>’ine mesajlarını gönderdiği zamanlardır ıssız yollar, tenha tarlalar. Evlerinin önündeki mahalle fırınının kenarında oturur boş kaldığı zamanlar sessizce. Fırının duvarında, ortasında at izi görünümlü bir oyuk bulunan taşa diker gözlerini. Kimse anlayamaz onun ruh halini. O taş Çaldibinden At yoluna giderken Düldülizi adı verilen mevkiden getirilip fırının duvarına yerleştirilmiştir. <b><span style="color: red;">Hazret-i Ali</span></b> Efendimizin atı olan Düldül’ün buradan geçerken basarak iz bıraktığı taş olduğuna inanılır. Fessiz Kız kendi halinde o taşa, o taştaki düldülizine bakarak <b>“Allah’ım, bu dünyada kavuşamadık, Zülfikâr’ıyla nice din düşmanlarını biçen <span style="color: red;">Hazret-i Ali Efendimiz</span> hürmetine, onu seferden sefere taşıyan düldülünün şu ayak izi hürmetine emanetini bir an evvel al da beni <span style="color: red;">Mehmet</span>’ime kavuştur. Emanet olarak bıraktığı mendilini bu dünyada geri veremedim, ahrette vermeyi nasip eyle” </b>diye geçirir içinden. Mahalle fırınının yanındaki evliya kabri olarak bilinen mezara yaslanıp el açar, dua eder her gün.<br />
<br />
Aylar mevsimleri, mevsimler yılları kovalarken zaman akıp gider. <span style="color: red;"><b>Emine</b></span><span style="color: red; font-weight: normal;"> </span>hem<span style="color: red; font-weight: normal;"> </span><span style="color: red;"><b>Fessiz Kız</b></span>’dır, hem de sessiz kızdır. Onun tek arzusu bir an önce Rabbine ve <span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span>’ine kavuşmaktır. 1952 yılında Başçiftlik’in Reşadiye’den ayrılıp Niksar’a bağlanması, 1968 yılında belediyelik olması onun ne beynindeki, ne de gönlündeki gündemini hiç meşgul etmez.<br />
<br />
Ağbisi <span style="color: red;"><b>Mustafa</b></span><span style="color: red; font-weight: normal;"> </span>rahmetli olunca ninnilerle büyüttüğü yeğeni <span style="color: red;"><b>Akif</b></span>’in, daha sonra da <span style="color: red;"><b>Ali</b></span>’nin yanında kalmaya başlar. O hem ailenin, hem mahallenin, hem köyün saygı duyduğu, hiç kimseyi incitmemiş, elleri öpülesi mübarek bir insandır. Yaşı altmışı geçtikten sonra nurani çehresiyle dikkatleri çekip, görenlere Allah’ı ve ahreti hatırlatmaktadır.... Genç kızlığından beri kahrından başka bir şeyine rastlayamadığı, neşelenemediği, gülemediği, içinde bulunmaktan mutluluk duymadığı bu dünyayı, evleri, yolları, tarlaları, çayırları, koyunları, kuzuları, bebekleri, çocukları ve hiç bir şeyi ve hiç kimseyi dünya gözüyle göremez olmuştur.<i style="font-weight: normal;"> </i><b>“Yoluna bakmaktan bakar kör oldum”</b> diye yaktığı ağıtlar artık gerçeğe dönüşmüş, yetmiş bir yıldır gören gözler artık hiç görmez olmuştur.<br />
<br />
Kırk gündür konuşmaktan, yemekten ve içmekten kesilen <span style="color: red;"><b>Fessiz Kız</b></span>, aile fertlerinin yalnız bırakmadığı yatağının içinde, onların çaresiz bakışları, duaları, Fatihaları, Yasinleri, arasında Rabbine can emanetini teslim edeceği dakikayı beklemektedir. Nihayet akranlarından birinin hatırına gelir, onun on yıllar önce söylediği sözler. <b>“Nişanlısının giderken emanet ettiği bir mendil olmalı onu bulun getirin hemen”</b> der. Sandığını açıp bulurlar <span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span>’in köyden çıkıp seferberliğe Yemen’e giderken son vedalaşmalarında verdiği o küçük mendili. Tarif edilemeyen bir kokuya bürünmüş o küçücük mendil, <b><span style="color: red;">Fessiz Kız</span></b>'ın küçülmüş, sararmış ve nurlanmış yüzüne besmele ile örtülür. Az sonra sık sık pamukla ıslatılan dudaklarının kıpırdadığı fark edilip<i style="font-weight: normal;"> </i><b>“acaba bir şey mi söyleyecek” </b>diye beklenirken kısılmış sesiyle kelime-i şehadet getirdiği anlaşılır. Yüzüne örtülen emanetle ruhunu Mevla’sına teslim edip, yetmiş üç yıllık fani hayatını sonlandırarak ahiret hayatına ve <span style="color: red;"><b>Mehmet</b></span>’ine doğru yürür. Şehit nişanlısının arzusu ve kendi vasiyetine uyularak, yıkandıktan sonra göğsünün üzerine hediye mendil konulduktan sonra beyaz kefene sarılır.<br />
<br />
Allah rahmet eylesin, mekânı cennet olsun.</span></span></span></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="text-align: justify;"><span>* <b>"Fessiz Kız"</b> hikayesinin geniş halini Kümbet Dergisinin 36. sayısından okuyabilirsiniz.</span></span></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="text-align: justify;"><span><br /></span></span></span></span></span></div><div style="text-align: justify;"><span style="font-family: PT Sans;"><span><span style="background-color: white; text-align: left;"><span style="text-align: justify;"><span><div class="panel-heading" style="border-bottom-color: rgb(239, 239, 239); border-bottom-style: solid; border-top-left-radius: 3px; border-top-right-radius: 3px; border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; color: #333333; font-family: "Times New Roman"; font-size: 14px; margin-bottom: 15px; margin-top: -1px; padding: 0px; text-align: left; text-shadow: rgb(255, 255, 255) 1px 1px;"><span style="font-family: PT Sans;"><div class="caption" style="border-bottom-style: solid; border-color: rgb(0, 206, 209); border-width: 0px 0px 3px; box-sizing: border-box; display: inline-block; font-size: 18px; letter-spacing: -1px; margin-bottom: -3px; padding: 0px 5px 2px 0px;"> <span style="box-sizing: border-box; font-weight: 700;">Hasan AÇIKEL </span> Tokattan.net</div></span></div><div style="background: rgb(244, 244, 250); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-family: "Times New Roman"; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative; text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-camera-retro fa-lg"></i> Facebook/TOFSAD</span></div><div style="background: rgb(244, 244, 250); border-radius: 12px; color: #808393; cursor: pointer; float: left; font-family: "Times New Roman"; font-size: 13px; line-height: 1.2em; margin-bottom: 8px; margin-right: 4px; padding: 4px 8px; position: relative; text-align: left;"><span style="font-family: PT Sans;"><i class="fa fa-external-link-square fa-lg"></i> Kümbet Dergisi</span></div>
<br /></span></span></span></span></span></div><div class="blogger-post-footer">https://www.Tokattan.net</div>Tokattannethttp://www.blogger.com/profile/05833245023280030860noreply@blogger.com1