Responsive Ad Slot

SÖYLEŞİLER

Söyleşi

Hasan AÇIKEL | Bu Kente Yalnızlık Düştüğü Zaman...

Bazen bir şarkı alır götürür sizi, başka dünyalara. Kimin söylediğine bakmaksızın, müziğin melodisine, sözlerine yoğunlaşırsınız. İşte o şarkılardan biridir, "Bu Kente Yalnızlık Düştüğü Zaman" benim için. Bu şarkıyı ne zaman dinlesem, aklıma gelir memleketim ve o güzel günler. Önce hüzünlenir, Önce hüzünlenir, sonra hey gidi günler derim…
"Bu kente yalnızlık çöktüğü zaman
Uykusunda bir kuş olur ecelsiz
Alıp da başını gitmek istersin
Karanlık sokaklar kör,sağır,dilsiz
Ey sevda kuşanıp yollara düşen
Bilesin bu yollar dağlar dolanır
Yare ulaşmadan düşersen eğer
Yarına sesinin yankısı kalır.
Gecenin ucunda gün aralanır
Yar sevdasıyla ile yürek bilenir
Sızılı bir ırmak uğurlar seni
Su olup akarsın kır çiçeklenir"
Bazen bir şarkı alır götürür sizi, başka dünyalara. Kimin söylediğine bakmaksızın, müziğin melodisine, sözlerine yoğunlaşırsınız. İşte o şarkılardan biridir, "Bu Kente Yalnızlık Düştüğü Zaman" benim için. Bu şarkıyı ne zaman dinlesem, aklıma gelir memleketim ve o güzel günler. Önce hüzünlenir, Önce hüzünlenir, sonra hey gidi günler derim…
Nerede kaldı o günler?
Oyun oynadığımız kalabalık sokakları, kapı önlerinde oturan anneleri, teyzeleri, nineleri…
Meydanda olta atan, kahvede çay faslı yapan insanları...
Yazıda top oynamaya yer bulamayan çocukları…
Ramazanda yapılan ev iftarlarını, evlere sığmayan Ramazan çoşkusunu....
Düğünlerin o neşesini, gençlerin ağırlıktaki kalabalık yürüyüşlerini, evlerden sokaklara taşan yemek sofraları…
Milli bayramlarda, önde trampet arkada sınıf sınıf öğrencileri. meydana sığmayan bayram günlerini…
Yaylalar ah yaylar, sabahın beşinde hayvanlarla, traktörlerle, öküz arabası gıcırtılarıyla yollara düşülen yayla göçleri… İnek, koyun, köpek sesiyle uyanılan yayla sabahları…
Otta, harmanda, patates hasadında insanlarla dolan tarlalar, bahçeler…
Niksar arabalarında yer olmadığı zaman şoför koltuğunun kenarına çocukların oturtulmasını, dolambaçlı yollarda terleye terleye geçirilen yolculuk günlerini…
Seçim heyecanını, parti bayraklarını, kazananların sevinçlerini, kaybedenlerin hüzünlerini, zor geçen o anları…
Hele o bayramlar;
Annelerin, ablaların, gelinlerin köşe bucak ev temizliklerini, ekmek tekneleriyle fırında sırayla parmak ve pide pişirmelerini…
Bayram namazında lebe leb dolan camileri, namaz sonrası sokaklar boyu uzayan bayramlaşmaları…
Evlerde misafirlere kurula kurula bereketlenen sofraları…
Evet, bu günleri unutmak mümkün mü? Lakin bunların birçoğu artık hatıralarda kaldı. Çünkü Bu Kente Yalnızlık Düştü. Evler, yollar, sokaklar, meydanlar, camileri, yazı, tarlalar, bahçeler, yaylalar boşaldı. İnsanlar ekmeklerinin peşinde gurbete gitti, tatillerin dışında uğramadı bu kente.
Haydi, bu bayram gurbete ara verelim, düşelim yollara. Sıla rahim yapıp sevindirelim, anneleri, babaları, eş-dost, akrabayı. Dolduralım evleri, sokakları, Meydanı, camileri, yaylaları…
Ve önemlisi kaldıralım bu kentin yalnızlığını…

(26 Temmuz 2014'te Basciftlik.net'te yayınlanan Hasan AÇIKEL'in Bayram yazısı)


 Hasan AÇIKEL  Tokattan.net Genel Yayın Yönetmeni

 KOLAJ | Tokattan.net  Yazar Email | Tokattannet@gmail.com

Hiç yorum yok

Yorum Gönder

Okumadan Geçme
© Tüm hakları saklıdır
2016-2022 Tokattan.net