Responsive Ad Slot

Turhal etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Turhal etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Bir Şehrin Hikayesi "Turhal Şeker Fabrikası"

Hiç yorum yok
Mücadele yılları sonrası nüfusunun çoğu kırsalda olan, ekonomik bakımdan tamamıyla, ziraata bağlı yaşayan insanların bulunduğu ülkemizde, temel tarımsal yapıların oluşturulmasına yönelik politikalar ağırlık kazanmış ve Gazi Mustafa Kemal önderliğinde yürütülen reformist politikaların başında tarıma dayalı sanayi kuruluşlarının kurulması yer almıştır. Tarımı ve dolayısıyla çiftçiyi kalkındırmanın amaçlandığı bu süreçte kurulan sanayi tesislerinin başında, 1934 yılında Türkiye'nin 4. şeker fabrikası olarak açılan, Turhal Şeker Fabrikası gelmektedir. Cumhuriyet'in ilk şeker fabrikalarını ve özelleştirme ile tekrar gündeme gelen Turhal Şeker Fabrikasının 1933'ten günümüze trajikomik hikayesini derledik.

  Mücadele yılları sonrası nüfusunun çoğu kırsalda olan, ekonomik bakımdan tamamıyla, ziraata bağlı yaşayan insanların bulunduğu ülkemizde, temel tarımsal yapıların oluşturulmasına yönelik politikalar ağırlık kazanmış ve 1923-1950 yılları arasında bu politikaların uygulanmasıyla da gelişme sağlanmaya çalışılmıştır.

Gazi Mustafa Kemal önderliğinde 1923 yılında başlayan reformist politikaların başında tarıma dayalı sanayi kuruluşlarının kurulması yer almıştır. Tarımı ve dolayısıyla çiftçiyi kalkındırmanın amaçlandığı bu süreçte kurulan sanayi tesislerinin başında, Birinci Dünya Savaşında şekersizlikten çekilen sıkıntılar nedeniyle Şeker Fabrikaları olmuştur. Atatürk'ün 1937 yılında Pertek'teki hitabelerinde "Şeker Fabrikalarının sayısı yirmiye çıkmaz ve şekeri ekmek kadar kolay alınır hale getirmez isek gürbüz çocuklara hasret kalacağız" belirttiği ileri görüşünden de istifade ederek diğer sahalarda yapılan hamleler, Şeker Sanayiine de tatbik edilmiş ve sanayi bugünkü seviyeye ulaşmıştır.

Cumhuriyet'in İlk Şeker Fabrikaları; Uşak, Alpullu, Eskişehir ve Turhal
  İlk ciddi teşebbüs Uşak'lı Molla Ömeroğlu Nuri (Şeker) adında bir çiftçi tarafından başlatılan ve Uşak'ta mahalli birçok müteşebbisin iştiraki olan Uşak Terakki Ziraat T.A.Ş., 19.4.1923 tarihinde 600.000 TL sermaye ile 6.11.1925 tarihinde temeli atılan ve 17.12.1926 tarihinde Türkiye'nin ilk Şeker Fabrikası olan Uşak Şeker Fabrikasını işletmeye açmıştır.

Uşak'ta Şeker Fabrikası kurma çalışmaları devam ederken % 68 i Türkiye İş Bankasına, % 10 u T. C. Ziraat Bankası ve Trakya illeri Özel idarelerine, % 22 si Trakya çiftçisi ve özel teşebbüs iştiraki ile 14.6.1925 'de 500.000 TL sermaye ile İstanbul ve Trakya Şeker Fabrikaları T.A.Ş. kurulmuş, 22.Aralık.1925 tarihinde  "Alpullu Şeker Fabrikası"nın temelini atmış, 11 ay gibi bir sürede fabrikayı tamamlayarak 26.11.1926 tarihinde işletmeye açmış ve  ilk Türk şekerini üretmiştir. Başlangıçta bu fabrikanın da pancar işleme kapasitesi 500 ton/gün idi.

1933 yılına kadar ülkemizin şeker ihtiyacı Uşak ve Alpullu Şeker Fabrikalarında kısmen karşılanmış ve elde edilen tecrübe ile yeni şeker fabrikaları kurulması gerekli görülmüştür. Üçüncü Şeker Fabrikası  % 50 Iş Bankasına, %24,5 Ziraat Bankasına, % 24,5 Sümenbank'a, % 1 Muammer Eriş ve Mümtaz Beylere ait Eskişehir'de 3.000.000 TL. sermayeli Anadolu Şeker Fabrikaları T. A. Ş. tarafından kurulmuş ve 5.12.1933 tarihinde Eskişehir Şeker Fabrikasını işletmeye açmıştır. Başlangıçta fabrikanın pancar işleme kapasitesi 1000 ton/gün dür.

Türkiye'nin 4. şeker fabrikası olan Turhal Şeker Fabrikası, İş Bankası ve Ziraat Bankalarına ait 3.000.000 sermaye ile Turhal'da kurulan Turhal Şeker Fabrikası T.A.Ş. tarafından  temeli 7 Ekim 1933 tarihinde atılmış,18 Ekim 1934 tarihinde işletmeye açmıştır.

Her dört fabrika da küp şeker tesislerine sahiptir. Uşak Şeker Fabrikası Makine ve Tesisleri Çekoslovak "Skoda" diğer üç fabrika ise Alman "Maschinenfabıik Buckau R. VVolf" firması
tarafından kurulmuştur.

Şeker üretim faaliyetleri 1950 yılına kadar zaman zaman tevsi edilen 4 şeker fabrikası ile yürütülmüş, her yıl artan şeker ihtiyacının tamamen yerli üretimle karşılanabilmesi için 1951 yılında hazırlanan "Şeker Sanayii'nin Tevsi Programı" ile yeni şeker fabrikaları kurulması için çalışmalar yapılmıştır. Bu dönem pancar ekicilerinin teşkilatlandırılması amacı ile tarım kesiminde toplumsal dayanışmanın bir örneği olan kooperatifleşme hareketi başlatılmıştır.

Bir Şehrin Hikayesi Turhal Şeker Fabrikası;
  Turhal, Osmanlı'nın Tokat sancağına bağlı bir bucak merkezi iken 1923 mülki taksimatında da Tokat vilayeti sınırları içinde bucak olarak yer almış, Cumhuriyetin ilk yıllarında kale etrafında kümelenmiş, 6 mahallesi ve nüfusu 3000 civarında bir yerleşim yeridir.

Gazi Mustafa Kemal Atatürkün dönemin İktisat Vekili (Sanayi ve Ticaret Bakanı) Celal BAYAR’a verdiği talimat ve ısrarı ile Turhal'a şeker fabrikası kurulması için İş Bankası ve Ziraat Bankalarına ait 3.000.000 TL sermayeli  Turhal Şeker Fabrikası T.A.Ş. adlı şirket kuruldu. Turhal Şeker Fabrikası'nın  temeli  dönemin İktisat Vekili (Sanayi ve Ticaret Bakanı) Celal BAYAR tarafından 7 Ekim 1933 tarihinde atıldı. 1934 Şubat'ında montajı başlayan fabrika, 9 ay gibi çok kısa bir sürede bitirilerek devrin Başvekili İsmet İNÖNÜ tarafından 19 Ekim 1934 yılında hizmete açılmıştır.

Eskişehir Şeker Fabrikasının kuruluşu başarılı çalışmalarından dolayı 1934 yılında Turhal Şeker Fabrikasının kurulması görevi genç mühendis Muammer TUKSAVUL'a verilmiştir. TUKSAVUL, Turhal Şeker  “Doğu’dan Batı’ya” adlı anı kitabında Turhal Şeker Fabrikasının kuruluş hikayesini anlatır.

Dünya Gazetesi köşe yazarı Tamer MÜFTÜOĞLU"Girokrat hikayeleri" başlıklı yazısında TUKSAVUL'un o dönemki anılarını şu ifadelerle paylaşıyor okuyucusuyla;
"Muammer Tuksavul ilk deneyimini Eskişehir Şeker Fabrikasının yapımında gerçekleştirir. Bu fabrikanın yapımında önemli tecrübeler kazanan Tuksavul’un kendine olan güveni artmıştır. 
Genel Müdür Taşkent de genç mühendisin başarılı çalışmalarının farkındadır. Eskişehir Şeker Fabrikasının kuruluşu başarılı bir şekilde gerçekleştirildikten sonra, 1934 yılında Turhal Şeker Fabrikasının kurulması görevi genç mühendisimiz Muammer Tuksavul’a verilir. Henüz otuz yaşına yeni girmiş olan Tuksavul bu görevine büyük bir heyecanla sarılır. 

Muammer Tuksavul, “Doğu’dan Batı’ya” adlı anı kitabında Turhal Şeker Fabrikasının kuruluş hikayesini anlatır. O dönemin çok olumsuz şartlarında bu fabrikayı 9 ay gibi çok kısa bir dönemde üretime geçirir. Toprağa ilk kazma vurulmasından şeker üretiminin gerçekleştirilmesine kadar geçen süre sadece 9 ay olmuştur. Hem de 1934 yılının Turhal’ında.

O yıllarda bu süre hakikaten bir mucizedir. 1934 yılında bir sanayi tesisi kurmak için Türkiye’nin, hele hele Turhal’ın şartları çok olumsuzdur. Turhal’da elektrik yoktur. Bir an önce fabrikayı üretime geçirebilmek için gemici fenerleriyle günde 3 vardiya çalışılır. Fabrika inşaatında çalışan ameleler (o yıllarda işçinin adı ameledir), daha çok Turhal’ın fakir çevre köylerinden toplanmaktadır. Hafta sonunda ücretini alan amelelerin çoğu, o kadar paraya sahip olunca bir sonraki hafta işe gelmemekte, köyünde kalmayı tercih etmektedir. Dolayısıyla her hafta yeniden amele bulup işbaşı yaptırmak gerekmektedir. 

Fabrikanın kuruluşunda çalışan Alman mühendisleri yörede kalıp çalışmalarını sürdürmeye motive edebilmek için Tuksavul’un bulduğu yöntem de ilginçtir. İstanbul’daki Alman Hastanesinin Alman aşçısını Turhal’a getirmeyi başarmıştır. Bir de domuz çiftliği kurmuş, Alman mühendislere Alman aşçının elinden domuz pirzolası yedirerek onların Turhal’da kalmasını sağlamıştır. O dönemde tam bir mahrumiyet yeri olan Turhal’da çalışan Türk mühendisleri de Muammer Karaca’nın tiyatro oyunlarını seyrettirerek yörede tutmayı başarmıştır. (Olayı Prof. Dr. Kenan Mortan, 27 Mayıs 1997 tarihli Dünya Gazetesinde yayınlanan ve bizzat kendisiyle yaptığı “Tuksavul’dan Arda Kalanlar” başlıklı röportajında, Tuksavul’un kendi ağzından şöyle anlatmaktadır: futbol dışında bisikletçilik yapılmış, ayrıca Muammer Karaca tiyatro oynamıştır. Kızı ile evlendiği gerekçesiyle Trakya Umume Müfettişi Fuat Bozca, Karaca’yı reddetmişti. Tokat’a sürgün edildi. Onu aldık. Onun yönetiminde sinema salonunda tiyatro yapıldı. Seyirci olarak Tokat’tan vatandaş gelirdi. Bunlar hayatında ilk defa tiyatro görüyordu.”)"

Dünyanın en kaliteli şekerini üreten Turhal Şeker Fabrikası ve fabrikaya ilave  olarak yapılan ve Türkiye'nin 5 Büyük makine fabrikasından biri olan Turhal Makina Fabrikası, nahiye olan Turhal'ın da kaderini değiştirdi. Nahiye, ekonomik anlamda büyük gelişmeler gösterdi ve hızlı göç almıştır. Hatta şeker fabrikası yapılıncaya kadar net olarak bilinemeyen Turhal'ın nüfusu ancak 1935 yılı itibarıyla 5687 olarak belirlenmiştir.

1944 yılında ilçe olan Turhal'ın en önemli gelir kaynağı Şeker Fabrikasıdır. Fabrikanın kampanya döneminde yaratılan istihdam şehir nüfusunun artışında önemli bir rol oynamıştır. Şeker fabrikası sadece Turhal merkezde değil çevrede de tarım faaliyetlerini geliştirmekle birlikte fabrika yan ürünü olan Küspe ve Melas sayesinde et besiciliği ve hayvancılıkta önemli oranda artış sağlamıştır.

Günlük bin ton pancar işleme kapasitesi ile kurulan fabrika, sonraki yıllarda yapılan modernizasyon çalışmaları ile günlük 7 bin 200 ton kapasiteye çıkarılmıştır. İlk yılında 56 bin ton pancar işlenen fabrikada, 2017 yılında yaklaşık 830 bin ton pancar işlenmiştir.

Turhal Şeker Fabrikasının ismi 1995 yılında ismi Muammer TUKSAVUL'un bizzat katıldığı törenle Muammer Tuksavul Şeker Fabrikası olarak değiştirildi.

 Hasan AÇIKEL  Tokattan.net
 Twitter/NataliAVAZYAN
 Kmo.org.tr
 Dergipark.gov.tr
 Dunya.com

2018 EMITT Turizm Fuarında Niksar ve Turhal Rüzgarı

Hiç yorum yok
Dünyanın en büyük beş turizm fuarı arasında yer alan ve bu yıl 25 Ocak Perşembe günü İstanbul Beylikdüzü TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde başlayan ve 28 Ocak 2018'te sona eren 22. EMITT- Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı'na 85 ülkeden 1.065 kurumsal ve bireysel katılımcı katıldı. Rekor seviyede katılımcıya ulaşan 2018 EMITT Turizm Fuarı'nda Tokat'ı Tarihi Başkent Niksar ve Turhal temsil etti.

  Dünyanın en büyük beş turizm fuarı arasında yer alan ve bu yıl 25 Ocak Perşembe günü İstanbul Beylikdüzü TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde başlayan ve 28 Ocak 2018'te sona eren 22. EMITT- Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı'na 85 ülkeden 1.065 kurumsal ve bireysel olmak üzere rekor seviyede katılımcıya ulaştı. 2018 EMITT Turizm Fuarı, turizm sektörüne yön veren konu ve konuklarla ziyaretçilerden yoğun ilgi gördü.

Türkiye’den birçok il ve ilçenin katıldığı EMİTT’te birçok önemli turizm ülkesi de stantlarıyla yer alırken EMITT’e bu sene katılan ülkeler arasında A.B.D, Almanya, Arnavutluk, Azerbaycan, Bahreyn, Bangladeş, Beyaz Rusya, Birleşik Arap Emirlikleri Bosna & Hersek, Çin, Fas, Filipinler, Filistin, Fransa, Gine, Güney Afrika Cumhuriyeti Güney Kore, Gürcistan, Hindistan İran, İspanya İtalya, Japonya, K.K.T.C, Kıbrıs, Kırgızistan, Kosova Küba, Letonya, Lübnan, Makedonya, Maldivler, Moğolistan, Nepal, Rusya, Seyşeller, Sırbistan, Tayvan, Tunus, Özbekistan, Ukrayna, Ürdün Vietnam, Yunanistan, Zanzibar yer aldı.

2018 EMITT Turizm Fuarı'nda Tokat'ı Tarihi Başkent Niksar ve Turhal ilçeleri temsil etti. Tüyap Fuar Merkezi 12. Salonunda açılan Niksar-Turhal Belediyesi Standında 25-26 Ocak tarihleri arasında Turhal Belediye Başkanı Yılmaz BEKLER, 27-28 Ocak tarihlerinde Niksar Belediye Başkanı Özdilek ÖZCAN Tokat'lıları ağırladı.

Tokattan.net'e yaptığı açıklamada EMITT Turizm Fuarı'na katılmaktan ve Tokat'lıların ilgisinden memnun olduklarını söyleyen Niksar Belediye Başkanı Özdilek ÖZCAN, "Fuarlara ilk olarak 2004 yılında İdris ŞAHİN beyle birlikte katılmaya başlamıştık. İki yıllık bir aradan sonra tekrar İstanbul Tüyap Fuar merkezindeki EMITT'te olmak güzel. Fuar alanında bizleri yanlız bırakmayan tüm hemşehrilerimize teşekkür ediyorum." dedi.

Açılan stantta Turhal ile Niksar ilçelerinin tarihi ve doğal güzellikleri yanı sıra Niksar'ın dünyaca ünlü suyu ve cevizi ile Tokat'ın meşhur asma yaprağından yapılan dolmalar ziyaretçilere ikram edilirken UNESCO’ya yaşayan hazine olarak adını yazdıran Kaval Yapım Ustası Yaşar GÜÇ ile Dokuma Ustası Ekrem ÖNCÜ'nün eserleri sergilendi. Ayrıca ziyaretçilere kaval ve cümbüş eşliğinde yöresel türküler ziyafeti sunuldu.

Turhal-Niksar standının ziyaretçileri arasında TBMM Meclis Başkan vekili Ahmet AYDIN, Erzurum Milletvekili Prof.Dr. Mustafa ILICALI, Esenyurt Belediye Başkanı Ali Murat ALATEPE, Tokat Konfederasyonu (TOKKON) Başkanı Mehmet Salih ÜN ve İstanbul TOSİAD Başkanı Ender DEMİRTAŞ yer aldı.

 Hasan AÇIKEL  Tokattan.net
 Facebook/NiksarBel
 Turkiyeturizm.com

Murat ALPAT'ın Ardından

1 yorum
Turhal'ın sosyal, kültürel, ekonomik ve mimari kalkınmasında yaptıklarıyla geriye il statüsünde gelişen, modern ve ekonomiye katkı veren bir şehir bırakmayı başaran Turhal siyasi tarihinin en önemli isimlerden Turhal'ın Efsane Belediye Başkanı Murat ALPAT'ı rahmet ve saygı ile anarken kendisini yakinen veya uzaktan tanıyan isimlerden rahmetli ALPAT'a dair düşüncelerini ve hatıratlarını 3.'ncü ve son bölümünde sizlerin istifadenize sunuyoruz.

  1963-1977 yılları arasında 14 yıl, 3 dönem Belediye Başkanlığı yaptıklarıyla geriye  il statüsünde gelişen, modern ve ekonomiye katkı veren bir şehir bırakmayı başaran Murat ALPAT'ı rahmet ve saygı ile anarken kendisini yakinen veya uzaktan tanıyan Muhsin ALNIAÇIKSoner YALMAN, Eski Bakanlar Güler İLERİ, Dr. Cevdet AYKANMetin GÜRDERE ve Ali Şevki EREK, Tokat Milletvekili Kadim DURMAZ'ın rahmetli ALPAT'a dair düşüncelerini ve hatıratlarını derledik.

Muhsin ALNIAÇIK; "O, şehrinin önderidir"
  "Turhal'ın Efsane Belediye Reisi Murat ALPAT" adlı Facebook sayfasının kurucusu Muhsin ALNIAÇIK, internet'te var olmanın dünyada var olmak olduğunu, bu nedenle Murat ALPAT'a vefa adına böyle bir sayfa açtığını belirtiyor.

ALNIAÇIKMurat ALPAT'ın Belediye Başkanı değil Belediye Reisi olduğunu, Turhal'da hala o şekilde anıldığını ve neden böyle hatırlandığı ise şu ifadelerle aktarıyor.; "Belediye Başkanı Beldesinin, İlçesinin, İlinin Belediyesinin başına seçimle gelen Belediye hizmetlerini yürüten kişiye verilen unvandır. Bu bağlamda bakınca yaptığı hizmetleri de göz önüne alırsak Murat ALPAT'a Belediye Başkanı demek büyük haksızlık olur. Zira O, şehrinin önderidir, babasıdır, aile büyüğüdür. Kızı kaçan, kocası aldatan, geçinemeyen, yiyecek ekmeği olmayan o'na gelir, baba kapısına gelir gibi. O, bir kanaat önderidir. Sırf o işaret etti diye, gözünü kırpmadan gavur kahrını çeke çeke alnının teri ile kazandığı yılların emeğini yatırıma dönüştürür gurbetçi Turhal'lı. Güveni de boşa çıkmaz misli misli alır yatırımının karşılığını, yaptığı yatırımdan. Bütün bu gerekçelerden dolayı Murat ALPAT Reis Beydir. Halkın ağzında da adı böyledir. REİS BEY. Hatta adını bile bilmez çoğu insan. Ondan söz etmek için REİS BEY kafidir."

Soner YALMAN; "Vatandaşa hizmeti O'ndan öğrendim"
  Soner YALMAN, Turhal Belediyesinde Murat ALPAT'ın en yakın isimlerden birisiydi. Daktilo memuru olarak belediyede göreve başlayan SALMAN farklı birimlerde çeşitli görevlerden sonra Murat ALPAT'ın Yazı İşleri Müdürü olarak görev yaptı.

Soner YALMANALPAT'a dair şu ifadelerle yad ediyordu;"Rahmetli Murat ALPAT beyle 1965 yılı Nisan ayında tanıştık, o tarihte sınavla Belediyede Daktilo memuru olarak göreve başladım... Bu arada bana birde zevkle yaptığım ve kutsal saydığım Evlendirme Memurluğu görevini en genç yaşta Yazı İşleri Müdürü oldum. Belediyenin menfaatlerini, tasarrufu, vatandaşa hizmeti O'ndan öğrendim.

Murat ALPAT sabah erken kalkar,cebinde not kağıtları jeeple Turhalı sokak sokak gezer, gördüklerini not eder, mesaiye geldiğinde beni yanına çağırır,onları paylaşır, müzakere eder, İlk encümen toplantısında ilgili daire amirlerine bu noksanlıkların derhal giderilmesi talimatını verirdi... Turhal'ın su şebekesini işçilerle beraber döşedi.... Hele şeker fabrikasından çok cüz'i bedelle aldığı yerleri ihale suretiyle bir kısmını çok çok iyi bedelle satması. Belediyeye büyük gelir sağladı. O'nun döneminde Turhal belediyesi zengin belediye idi... Belediyenin kasasından 5 kuruş çıkmadan Ana caddeyi, Yenişehiri ve bağlantı yolları asfalt yaptırdı. En yakın mesai arkadaşı olarak ben onu daima şükranla anıyorum. Mekanı cennet olsun..."

Güler İLERİ; "Turhal sevdalısı bir değerdi"
  DYP-SHP Koalisyonu 49.'uncu Hükumetinde Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı görevinde bulunan Tokat Eski Milletvekili Eczacı Güler İLERİ'ye Tokattan.net olarak baba dostu Murat ALPAT'ı sorduk.

Murat ALPAT ile tanışmalarını anlatan Eski Vekil Eczacı Güler İLERİ, şu ifadeleri paylaştı; "Biz Zile'liyiz. O dönem Zile'de bir Un Fabrikası açmak için dönemin Adalet Partili Zile Belediye Başkanı Osman ÇETİN ile görüştük. Başkan bizim Zile'ye yatırım yapmamıza engelledi. O dönem bize kendisi de Adalet partisi Belediye Başkanı Murat ALPAT sahip çıktı, bizim yatırımı Turhal'a yapmamızı istedi. Her türlü desteği vereceğini söyledi ve Turhal'ın ilk un fabrikasını açtık.  

Murat Bey insani yönü ağır basan, kültürel değerleri bir zenginlik olarak gören, Turhal sevdalısı bir değerdi. Allah rahmet eylesin." 

Dr. Cevdet AYKAN; "Büyük işler yapmaya müsait bir insandı."
  1965-1969 yılları arasında Tokat Milletvekili, 12 Mart Nihat ERİM hükumeti döneminde dışarıdan 1971 yılında Köy İşleri Bakanı, 1972 Yılında Sağlık Bakanı olan ve 1973-1979 yılları arasında Tokat Senatörü olarak görev yapan Dr. Cevdet AYKAN, 28 Nisan 1993 tarihli Turhal Uyanış Gazetesinde Murat ALPAT için şu ifadeleri paylaşıyordu; "1960 yılının Turhal'ının nüfusu 17 bindir. Bu yılların 1963-1977 yıllarının Belediye Başkanı Murat ALPAT'tır. Ben kendisini 1963 yılında tanıdım. Ben o yıllarda iktidar olan CHP il başkanıydım. Murat Bey'de AP'den seçilmiş Belediye Başkanıydı; CHP'lilerin gözünde de adeta "Düşmandı" Bu anlayışa itibar etmedim, rahmetlinin çalışmalarına engel olmadım, daima yardımcı oldum.

Turhal'da belediyenin ilk önemli istimlaki, Kesikbaş Cami'sinin ve ırmağın köprüye yakın çevresinde yapılmıştır. Tokat girişinde merhum Şeyhoğlu'nun evinin, ırmağın kıyısında da eniştemin otelinin istimlaki, bu destekle mümkün olmuştur. Rahmetli ALPAT altyapı hizmetlerini cddi şekilde başlatmıştır; Belediyeye makine parkı kuran başkandır. Bugünkü belediye binası da döneminde yapılmıştır.

Rahmetli Murat bey, devlet yatırımlarının Turhal'a gelmesinde gayretli ve becerikli olmuştur. Nehir yatağının ıslahı rahmetli BEDESTENLİOĞLU'ndan, Turhal Hastanesi de benim Sağlık Bakanlığı dönemim de, Murat Bey'in program dışı sağladığı hizmetlere örnektir.

Rahmetli Murat Bey, belediye başkanlığını seven, bunu yapmak için düşünen, imkan arayan ve çalışan bir kişilikti. İnsanları inandırmanın bir ustasıydı, becerikliydi, olumluydu. Daha imkanlı, büyük çevrelerde bulunabilseydi, daha büyük işler yapmaya, öğrenmeye, gelişmeye müsait bir insandı. " 

Metin GÜRDERE; "Bir ekoldü"
  İl başkanı olarak başladığı siyasete Vakıflardan Sorumlu Devlet Bakanı olarak veda eden Tokattan.net sitesi yazarı Metin GÜRDERE'ye Murat ALPAT'ı sorduğumuzda eski Bakan GÜRDERE, şu ifadeleri aktardı; "O dönem Tokat'ta 3 kişi başkan vardı, bunlar Sayın Süleyman DEMİREL'in hizmet ve siyaset anlayışını bulundukları yerlere aktardılar. Bunlar; Tokat Belediye Başkanı Mesrur GÜRGENÇ, Zile Belediye Başkanı Osman ÇETİN ve Turhal Belediye Başkanı Murat ALPAT  idi. Hepsi seçildikleri yerlerin öne çıkan ve eğitimli insanlarıydılar. Bunlar birer ekoldü, ellerindeki kıt imkanlarıyla beldelerine bir şeyler kazandırmaya çalışan insanlardı. Murat Bey, o dönem Turhal'da güzel işler yaptı. Allah Rahmet eylesin 

Ali Şevki EREK; "Turhal'a bir Turhal daha katmıştır"
  1975-1978 yılları arasında Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Devlet Bakanlığı, 1993-1995 yılları arasında Ulaştırma Bakanlığı (1995) ile Gümrük ve Özelleştirmeden Sorumlu Devlet Bakanlığı (1993-1995) olmak üzere yaklaşık 6 yıla yakın bakanlık ihtilal aralıkları ile 5 dönem milletvekilli olarak Tokat'ı mecliste temsil eden Ali Şevki EREK'e,  Murat ALPAT'ı sorduğumuzda eski Bakan EREK, şu ifadeleri aktardı; "Murat Bey, 1963-1977 yılları arasında o dönem Adalet Partisinin Turhal Belediye Başkanlığını yaptı. Turhal'a altyapı ve üstyapı anlamında en büyük hizmetleri veren, sadece yerel yönetici olarak değil Türkiye'nin genelinde kendi beldesinde belediyecilikte önemli ve örnek başarılar elde eden bir değerli belediye başkanımızdı. Süper çalışkan, akıllı, gerçekçi ve liyakat sahibi bir şahsiyetti. Turhal'a bir Turhal daha katmıştır. Ruhu şad olsun.. Allah gani gani rahmet eylesin.. 

Kadim DURMAZ; "Farklılıkları kültürel zenginlik olarak gördü"
  Tokat Milletvekili ve CHP Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi Kadim DURMAZ'a,  Murat ALPAT'ı sorduğumuzda Milletvekili DURMAZ, şu ifadeleri aktardı; "Murat Bey, Turhal'da bir değerdi. Kent içinde yakınlaştırıcı, farklılıkları kültürel zenginlik olarak halktan biriydi. 1940'larda nahiyelikten ilçe olmuş Turhal'ı yaptığı hizmetlerle, ilçelikten il olmaya aday bir kent olmasına katkı sunan belediye başkanlarından biridir. Turhal'ın gelişmesi adına müteşebbislere yardımcı olan bir kaç belediye başkanından biridir. Allah Rahmet eylesin.

Ve Son Sözler
  Tokattan.net olarak Tokat'a ve ilçelerine değer katan, yaptıkları başarılı çalışmalarla bırakanlardan Turhal’ın bir dönemine damgasını vurmuş, yaptığı çalışmalarla Turhal'ı gelişen, modern ve ekonomiye katkı veren bir şehir haline kavuşturmuş, projeleriyle Türkiye genelinde üst üste yılın en başarılı Belediye Başkanı seçilmiş bir efsanenin, 1963-77 yılları arasında 3 dönem 14 yıl Turhal Belediye Başkanlığı görevini yürüten Murat ALPAT'ın nam-ı diğer "Kenndy Murat"ın hikayesi hizmetleriyle paylaştık.

14 Nisan 1989'da vefat ettiğinde geride bataklıkları ve sıtmasıyla nahiyelikten ilçeliğe geçmeye çalışan bir şehri, yaptığı veya öncülük ettiği istihdam alanları, kamu binaları, sağlık tesisleri, eğitim yuvaları, altyapı ve üst yapı hizmetleri, yollar ve sevdalısı olduğu Turhal'ı bırakan Murat ALPAT'ın adı günümüzde ne acıdır ki Turhal'da sadece bir cadde ile yaşatılıyor.

Eserleriyle hala Turhal'da yaşayan Murat ALPAT'ı rahmet ve minnetle anarken adının siyasi görüşleri ne olursa olsun, Turhal'da sadece bir cadde de değil, yapımında emek sarf ettiği ve şuan yapımına yeni başlanan binaya taşınacak olan Turhal Devlet Hastanesine verilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ve bu talebimizin ALPAT'a Turhal'ın ve Turhal'lının ahde vefasının göstergesi olduğunu kanaatindeyiz.

1. Bölüm "Turhal'ın Efsane Belediye Reisi Murat ALPAT"
2. Bölüm "Bir Şehir Hikayesi; Murat ALPAT"

Hasan AÇIKEL  Tokattan.net
 Sefa GENÇ-Tokattan.net
 Facebook/TurhalinEfsaneReisiMuratAlpat
 Metin GÜRDERE, 20. Yüzyılda Tokat

Video | Cumhuriyet Bayramı Anısına

Hiç yorum yok
Cumhuriyetimizin 94. Kuruluş yıl dönümü anısına Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ün 1930 yılında Tokat'ta Turhal ve Zile'ye yaptığı gezilerin siyah beyaz görüntülerini Erdal GÜNEY'in Sarı ve Rüzgar enstrümentali eşliğinde izleyeceğiniz bir video hazırladık...

Fransız arşivinden çıkan siyah beyaz video, Galata Köprüsü görüntüleri ile başlıyor, devamında 22 Kasım 1930’da sabah saat 08:30’da halkın hararetli tezahüratı arasında Tokat’tan otomobille çıkıp saat 10:30‘da Turhal’a gelen ATATÜRK'ü, Turhal halkının kadın, erkek istasyonda karşılamasını yer alıyor. Video'da Turhal tren istasyonundaki bir detayda kısa boylu bir vatandaşın ATATÜRK'e bir mektup vermesi ve Gazinin mektubu okuması yer alıyor. Siyah beyaz videonun son kısmında ise ATATÜRK, bir okul ziyaretinde, burada haritada sanırım Ortaasyadaki göçleri anlatılıyor, yani Türk tarihi işliyor.

Hazırladığımız videonun son kısmında yer alan resim Natali AVAZYAN'ın arşivinden, resimde Amasya’dan gelen vali, belediye reisi, kolordu kumandanı ve milletvekillerinin Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ile birlikte Turhal’dan Tren ile Amasya’ya giderken Zile istasyonundaki halkın Gazi'ye olan teveccühü yer alıyor.

İyi Seyirler...


Teşekkürler;
Görüntü; Guamont Pathe (Fransa), Natali AVAZYAN
Müzik; Erdal GÜNEY

Bir Şehir Hikayesi; Murat ALPAT

1 yorum
Turhal'ın sosyal, kültürel, ekonomik ve mimari kalkınmasında yaptıklarıyla iz bırakan, Turhal siyasi tarihinin en önemli isimlerden Turhal'ın Efsane Belediye Başkanı Murat ALPAT'ın 14 yıllık reisliği dönemindeki icraatları; Turhal'ın imarı ve hizmet binaları, Turhal'a elektrik, içme suyu ve kanalizasyon altyapısı oluşturma çalışmaları, Yeşilırmak ıslahı, eğitim kurumlarının açılması, istihdam alanlarının kurulması, Turhal'lı pancar emekçilerinin katkılarıyla yapılan Millet Hastanesi ve hikayeleri "Bir Şehir Hikayesi; Murat ALPAT" başlığıyla 2. bölümde sizlerle....

  Murat ALPAT, sadece kendisine oy verenlerin değil şehrinin önderi, aile büyüğü gibi Belediye reisi olarak hareket etti, herkesi kucakladı. Devletin işleyişini bilen, iş ve işlemlerde uygulanacak bürokratik yöntemleri en aktif şekilde kullanan, eğitimli, iktisatlı, vizyon sahibi, ileri görüşlü, halkla iyi diyalog kuran, farklılıkları zenginlik olarak gören, o dönem Turhal'da yerli gelinti ayrımını ortadan kaldıran bir lider profiliyle hareket etti.

Facebook'ta "Turhal'ın Efsane Belediye Reisi Murat ALPAT" adlı sayfa kuran Muhsin ALNIAÇIK, ALPAT'ı şu ifadelerle tanıtıyordu takipçilerine, "Her şeyi devletten beklemeden dişiyle, tırnağıyla, yeri geldiğinde memleketine hizmet adına kapı kapı neredeyse dilenerek ama onuruyla hizmet veren adamdı; Murat ALPAT."

1963-1977 yılları arasında 14 yıl, 3 dönem Belediye Başkanlığı yaptıklarıyla geriye  il statüsünde gelişen, modern ve ekonomiye katkı veren bir şehir bırakmayı başaran Murat ALPAT, göreve gelir gelmez önce Turhal’da yapılması gerekenlerin fizibilitesini çıkardı, öncelikleri oldu.

Tokattan.net olarak Murat ALPAT dönemine kadarki Turhal'ı ve sonrasındaki yapılan çalışmaları başlıklar altında toparladık...

Eski Turhal ve Murat ALPAT
  Cumhuriyetin ilk yıllarında kale etrafında kümelenmiş, 6 mahallesi ve 3000 civarında nüfusu olan tarım ve hayvancılıkla uğraşan bir kasaba olan Turhal, 1934 yılında Şeker Fabrikasının açılmasıyla sürekli nüfus alan ve 1944 yılında ilçe olan kasabalıktan ilçeliğe geçmekte zorlanan, halkı arasında yerli-gelinti ayrımının sorunların yanında büyüyen ama kentsel dönüşümünü tamamlayamamış bir yerleşim yeridir.

Nüfusla birlik kale etrafına kümeleşen eski Turhal'ın yanına adeta yeni bir şehir inşa edilmiş, bu durum yeni yollar, elektrik tesisatları, kanalizasyon ve su altyapısı gerektiriyordu. Şehrin plansız büyümesi ve kurulu bulunduğu Kazova ve Yeşilırmak Havzasının doğal sonucu olarak su taşkını ve bataklık bölgelerinin çokluğu Turhal'da Sıtma hastalığına neden olmuş, hatta günümüzde bile Sıtma adıyla anılan mahallerle oluşmuştur. Sürekli büyüyen Turhal'da belediye hizmetleri ise bir Dozer, bir Ambulans, bir de itfaiyeye ait araç parkıyla yürütülmektedir.

Sadece Turhal'da değil Ülkemizde işler yolunda değildir, 1960 darbesi sonrası Demokrat parti iktidarı sona ermiş asker yönetime el koymuş, ekonomik sıkıntılar da had safhaya ulaşmıştır. Devlet, 1961 anayasasıyla yeniden yapılanmaya çalışmaktadır.

Bu süreçte, hukuk fakültesindeki tahsilini yarım bırakarak ticaretle uğraşmak için Turhal'a geri dönen, öğrencilik yıllarında Demokrat Partiyle tanışan ve 1954 yılında Turhal Demokrat Parti ilçe başkanı olan Murat ALPAT, 1960 darbesi ile kapatılan Demokrat Parti çizgisini devam ettirmek amacıyla kurulan  ve kuruluş çalışmaları içerisinde yer aldığı Adalet Partisi'nden halkın baskısı ve dönemin ilçe başkanının emri vakiyle 16 Kasım 1963 yerel seçimlerinde Turhal Belediye Başkanı adayı oldu.

1963 yerel seçimlerinde % 74,65 ile rakibi CHP Adayı Süleyman ERKAN'ı geride bırakan Murat ALPAT, 1892 yılında belediye teşkilatı kurulan Turhal'ın 12. belediye başkanı oldu.

Turhal'da İlk İcraat; Bataklıklar
  1963 seçimlerinde Turhal'ın 12. Belediye başkanı Murat ALPAT, göreve gelir gelmez önce Turhal’da yapılması gerekenlerin fizibilitesini çıkarmak için Teknik bir heyete rapor hazırlattı, rapor doğrultusunda öncelikleri oldu.

Murat ALPAT, ilk olarak, Kazova ve Yeşilırmak Havzasının doğal sonucu olarak her yağış sonrası oluşan sel ve su baskını sonucunda bugün Milli Egemenlik Parkının da bulunduğu Müftü Mahallesi ile Celal Mahallesi başta olmak üzere bir çok yerde oluşan göller ve bataklıkların kurutulması için çalışmalar yaptı.

Murat ALPAT'ın Turhal'daki ilk icraatı; yaptırdığı setler ve büyük drenaj kanallarıyla oluşan göllerin suları Yeşilırmak'a akıtmak suretiyle şehri bataklıktan kurtarmak oldu.

Turhal'a Elektrik, İçme Suyu ve Kanalizasyon Altyapısı
  Turhal'da elektrik ve su sorunu yıllar önce halledilmiş olmasına rağmen zamanla gelişen ve sürekli büyüyen şehrin ihtiyacına cevap veremez hale geldi. Murat ALPAT'ın Belediye başkanı olmasıyla şehrin su ve elektrik sorununa yönelik çalışmalar hız kazandı ve ihtiyaca göre değil il statüsünde bir Turhal'a göre planlamalar yapıldı.

Turhal Belediyesi yetersiz bulunan elektriğini Almus Hidroelektrik Santralinden Turhal Trafosuna  gelen ve Amasya istikametine giden ana hattan almak için hazırlıklarını tamamlayan yer oldu, iller bankasından alınan borçla şebeke ıslahı ve diğer tesisler yapıldı. 1966 yılından itibaren şehrin elektriği Almus barajından sağlandı.

Turhal'da içme ve kullanma suyu Varvara Mahallesindeki Keson kuyularından elektro pompayla çekilip Kaledeki depoya basılmaktadır. Nüfus olarak büyüyen Turhal'da Varvara suyunun bile şehir şebekesi ile tam olarak dağıtılamadığı, halkın bir kısmının Yeşilırmak'tan ve bahçe kuyularından sağlıksız sular içmekte idi.

Murat ALPAT döneminin en önemli icraatlarında biri de mevcut şehir su şebekesinin ıslahı ve gelişmeye paralel olarak yenilemesidir. Varvara suyu debisinin Turhal'a yetmemesi üzerine Yavşanlık ve civarında yapılan sondajlarla temin edilen yeni su rezervleriyle su problemi çözümlendi ve İller bankasına borçlanılmak suretiyle her eve su tesisatı götürülmesi için çalışmalar yapıldı.

Murat ALPAT, içme suyu şebekesini ihaleye vermeyerek İller Bankasından gelen keşif bedelini Turhal Belediyesine aktartmıştır. Kale su deposundan itibaren binaların altından geçirmek suretiyle belediyenin kendi eleman ve imkanlarıyla Turhal'ın su şebekesini işçilerle beraber kendisi döşedi. ALPAT sadece Turhal merkeze değil civar köylerdeki su sorununa kayıtsız kalmamış ve çözümler üretildi.

Turhal'ın kanalizasyon sisteminin 3/4 oranında iyi olmasına rağmen her gün büyüyen ve gelişen Turhal'a yetmez hale gelince yeni yatırımlara ihtiyaç duyuldu. Hatta 1967 yılında yalnız 3 mahallenin kanalizasyon sistemi için dönemin parasıyla 500 bin Lira yatırım yapıldı.

Turhal'da su ve kanalizasyon altyapı işleri harcanan tutar dönemin parasıyla 50 Milyon Lirayı buldu.

Turhal'ın İmarı; Yollar, Hizmet Binaları
  Sürekli büyüyen ve gelişen Turhal'a mevcut yollar, hizmet binaları, sokaklar, caddeler yetersiz kalıyor, bir tarafta da yerleşim yeri olarak boş arazilerde yapılan gecekondu bölgeleri oluşuyordu. Turhal'ın yeniden imar edilmesi için mevcut yolların çamur deryalarından kurtulması, yeni yollar, konut ve hizmet binaları gerekiyordu.

Eski Turhal, kale etrafında kurulu idi, gelişen ve sürekli nüfus olarak büyüyen Turhal'a yeni yerleşim alanları gerekiyordu. Şeker fabrikasına doğru büyüyen şehre yeni imar planı oluşturuldu, planlı ve kontrol büyüme sağlandı. Yenişehir diye anılan Cumhuriyet Mahallesi bu dönemde imara açıldı, gecekondu mahalleri şehre kazandırıldı. Eğitim kurumlarının yer tahsisleri, Ormanlık diye anılan Milli Egemenlik Parkının yer tahsisi yapıldı. Kesikbaş Camiinin şu an kullanılan bahçesi o dönemde istimlak edilerek camii vakfına devredildi.


Murat ALPAT, Turhal'ı il statüsünde bir şehir haline getirmek için önce altyapı hizmetlerini tamamladı sonra mevcut yolları stabilize hale getirdi ve bir çoğunu asfaltlattı. Cumhuriyet Mahallesinin bağlantı yolları başta olmak üzere yeni bulvar ve caddeler açtı. Şehir merkezinden geçen ve Şeker Fabrikasına giden traktör, kağnı vs. araçların ulaşımını şehir dışında Karayolları Samsun Bölge Müdürü olan Gültekin TOPÇAM'a rica ile açtırdığı ve vefa adına ismini verilen Gültekin TOPÇAM Caddesine kaydırılması, Turhal'ın en prestijli caddesi olan Cumhuriyet caddesi tekrar düzenlenerek asfaltlanması, Turgut Özal Bulvarının ile Amasya, Zile ve Tokat yolları açılması bu dönemin başlıca hizmetleridir.

Yavşan bölgesinde kooperatif aracılığıyla gecekondu semtlerinde yaşayan fakirler için yapılan Binevler sitesi, Turhal Belediyesinin şu an kullanılan mevcut binası, Kızılay binası (1972 yılında açıldı), PTT binası, Kapalı Spor Salonu ve İskele tepesinde bulunan Turhal Devlet Hastanesi başta olmak üzere günümüzde kullanılan eğitim kurumları, spor tesisleri ve birçok hizmet binası Murat ALPAT döneminde Turhal'a kazandırılmıştır.

Yeşilırmak Islahı
  Murat ALPAT'ın Turhal'daki ilk icraatı Yeşilırmak'ın şehre olumsuz etkisi olan sel ve su taşkınlarından kaynaklan bataklıkların çözülmesiydi. Bataklık problemi çözülünce ALPAT, şehrin tam ortasından geçen Yeşilırmak'ı şehre kazandırmak ama bu çok külfetli bir işti.

O dönem DSİ Samsun Bölge Müdürü olan Tokat'lı Süreyya BEDESTENLİOĞLU, Dünya bankasından gelen 10 milyon lira hibe kredinin Tokat ve ilçelerinde kullanılması için dönemin tüm belediye başkanlarını telefon arar, durumu izah eder. Bir gün sonra Murat ALPATBEDESTENLİOĞLU'nun Samsun Bölge Müdürlüğündeki makamındadır ve hibe krediye taliptir. Süreyya BEDESTENLİOĞLU, önce şaşırır sonra ALPAT'ın Yeşilırmak için hazırladığı çalışmalarının sunumu dinler ve hibeyi Turhal Belediyesine tahsis eder.

Murat ALPAT, gelen hibeyle Yeşilırmak'ı ıslah çalışmalar yapıldı ve ırmak kenarları betonlaştırıldı.

Eğitim Kurumlarının Açılması
  1950'lerin Turhal'ında eğitimli insan sayısı çok azdı, en fazla ortaokula kadar devam edilebiliyordu. Bırakın Turhal'ı Tokat'ta dahi lise yoktu. Lise eğitimi almak isteyeler Samsun veya diğer büyükşehirler giderdi, ki o zamanın ekonomik şartlarında bu da çok zordu. O dönem Turhal'da lise mezunu sadece 4 kişi vardı ve halkın önünde yer alırlardı. Bunlar; Murat ALPATAhmet DİNÇERCanbolat ONARAK ve Süleyman ERKAN idi.

1963 yılında Turhal Belediye Başkanı olan Murat ALPAT, Turhal'ın eğitimdeki bu eksikliğini giderme adına çalışmalar yaptı, bir çok eğitim kurumun Turhal'da açılması için ön ayak oldu, hatta Belediye binasını yeni açılan 2 okula tahsis etti. Günümüzde de kullanılan bir çok eğitim kurumunun yer ve bina tahsisi Murat ALPAT döneminin hizmetlerindendir.  Cumhuriyet Lisesi, İmam Hatip Lisesi, Endüstri Meslek Lisesi, Ticaret Meslek Lisesi, Kız meslek Lisesi ve anaokulu başta olmak üzere bir çok eğitim kurumu bu dönemde açıldı.

Turhal Cumhuriyet Lisesi, içerisinde ortaokul bulunduralarak 1967 yılında Cumhuriyet ortaokulunun binasında açıldı. 1967 yılında Endüstri Meslek Lisesi olarak Turhal Belediye sarayında Tesviye bölümü ile açılmış olup, 1968-1969 öğretim yılında bu günkü kendi binasına taşındı. Turhal Ticaret Meslek Lisesi 1972 yılında Turhal Belediyesinin 2. katında açıldı ve 1980 yılında Atatürk Lisesine taşındı.

Turhal İmam Hatip Lisesi 1975-76 öğretim yılında, Eski Eserler Derneğinin Amasya Caddesinde bulunan binada (şimdiki Kur´an Kursu) 213 öğrencisi ile öğretime açıldı. Binanın müsait olmamasından dolayı Murat ALPAT'ın öncülüğünde Turhal Belediyesi tarafından Şeker Fabrikası´ndan alınan arsa üzerine şimdiki binamızın temeli 1978 yılında atıldı.

Sanayinin ve Ticaretin Merkezi; Turhal
  1934'de Şeker Fabrikası'nın açılmasıyla Tokat'ta Turhal neredeyse ekonominin merkezi haline gelmiş bu da şehirin sürekli göç almasına neden olmuştur. Artan nüfusla birlikte kontrolsüz büyüyen Turhal'a şeker fabrikası yetersiz gelmeye başlamış, yeni istihdam alanların kurulması ihtiyaç haline gelmiştir. Bu durum Murat ALPAT'ı, Turhal'a yeni istihdam alanları kazandırmak için çalışmalar yapmaya itti ve Turhal'a dev tesislerin kazandırılmasında öncü konuma getirdi.Yapılan çalışmalar ile şehir ekonomisine önemli katkılar sağlanmış ve şehrin istihdam sorununa katkı yapılmıştır.

Günümüzde Aytaç Süt Fabrikası olarak kullanılan Turhal Süt Fabrikası, Turhal Yem Fabrikası, TAMSAN Turhal Tarım Aletleri Fabrikası, Güneş Kiremit, Çenesizler Tuğla Fabrikası o dönemin başlıca eserlerindendir.
Yurtdışında çalışan gurbetçi Turhal'lılar destekleri ve Murat ALPAT’ın gayretleriyle inşaasına 1974 yılında başlanan ve 1977 yılında hizmete giren TAMSAN Turhal Tarım Aletleri Fabrikası kurulmuştur. O dönem 105 milyon liraya malolan ve Tarım Aletleri ile Traktör üretmesi hedeflenen fabrika günümüzde kapanmıştır.

1972 yılında temeli atılan ve Turhal Belediyesi'nin hem hissedar olduğu hem de arsa tahsisi yaptığı 42 bin m2 arazi üzerinde 14 ay gibi kısa sürede tamamlanan Turhal Süt Fabrikası, 25 Milyon liraya maloldu ve 1977 yılında hizmete girdi. Turhal Belediyesi'ninde hissedarı olduğu 86 Milyon liraya malolan Turhal Yem Fabrikası, 1973 yılında hizmete girdi.

O dönem açılan diğer fabrikalar ise Güneş Kiremit ve 1965 yılında kurulan Çenesizler Tuğla Fabrikasıdır.

Murat ALPAT, döneminde sadece fabrikaların kurulmasında öncü olmadı, Turhal'ı bölgede ticaretin merkezi haline getirmek için çalışmalarda yürüttü. 1964 yılından itibaren Turhal’da da panayır düzenlenmeye başlandı. Turhal Belediyesinin elektrik parası almayıp, yer konusunda avantajlar sağlayarak panayır esnafını Turhal’a çekmeye çalışması, bir rekabet ortamı yaratmıştır. Maliyeti 10 Milyon liraya Buğday Hapan'ın kurulmasını sağlayarak Turhal'ı bölgenin buğday pazarına haline getirirken 1975 yılında temeli atılan ve ALPAT sonrası dönemde faaliyete geçen Turhal Hayvan Borsası ile besiciliğe katkı sağlandı.

Günümüzde kullanılan 300 dükkanlı Turhal Sanayi Sitesi, Sebze Meyve Hali, örneği Almanya'nın Köln şehrinden alınarak yapılan Modern Halk Pazarı, Murat ALPAT döneminde şehir ekonomisine katkı sağlayan mekanlar oldu.

ALPAT döneminin yarım kalan projelerinden biri en büyük et mamülleri tesislerini Turhal'a kurmaktı, bunun için TEMAŞ Turhal Et ve Mamülleri A.Ş. adında halka açık şirket bile kuruldu. Diğer projesi ise asansörlü, sıcak suyu olan, kaloriferli, yürüyen merdivenli ve içerinde düğün salonları, otel, gazino, lokanta ve kapalı çarşıya sahip olan 561 işletmenin yer alacağı iş merkezi kurmaktı. 1978 seçimlerinde Murat ALPAT belediye başkanlığını kaybedince bu projede yarım kaldı. İş merkezi projesi kısmende olsa sonraki belediye başkanları tarafından tamamlandı.

Gurbetteki Turhal'dan Murat ALPAT'a Destek
  Türkiye, 1968 yılından itibaren Almanya başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesine çalışmak üzere işçiler gönderdi. O dönem Tokat'ın birçok ilçesinde olduğu gibi Turhal'dan bir çok vatandaşımız Avrupa'nın yolunu tuttu, gurbetçi oldu. Murat ALPAT, Turhal'dan gurbete gidenleri orada hiç yalnız bırakmadı, 8 defa ziyaretlerine gitti, yurtdışında çalışan gurbetçilerden emeklerini Turhal'da yatırıma dönüştürmelerini istedi.

Yurtdışında çalışan gurbetçi Turhal'lılar Murat ALPAT’ın gayretleriyle bir araya geldi, onlarla oluşturulan portföyler ile başta TAMSAN Turhal Tarım Aletleri Fabrikası olmak üzere birçok işletme o dönemde kuruldu

Ayrıca, yurtdışında çalışan gurbetçi Turhal'lılar aralarında topladıkları paralarla Turhal Belediyesine o dönem Türkiye'de sadece Adapazarı Belediyesinde bulunan Asfalt Süpürme Makinesi ve makam aracı aldılar.

Millet Hastanesi
  Büyüyen ve gelişen Turhal'ın en önemli sorunlarından biride sağlık hizmetlerinin yürütüleceği yeterli kapasitede Hastanelerinin olmamasıdır. Turhal'da o dönem sadece Şeker Fabrikası'na bağlı küçük bir Şeker Hastanesi ve Kızılay'a bağlı bir poliklinik vardı. Turhal'lılar acil durumların dışında hastane için ya Tokat'a yada Zile'ye gitmekteydi.

O dönem devlet yatırımları ile hastanenin gelmesinin zor olduğu bilen Murat ALPAT önce Hastane Yaptırma Derneği adıyla bir dernek kurdu. Şeker fabrikasına pancar teslim eden çiftçinin pancar arabasından her gün 2 yaba pancar alınmaya ve akşam Dernek adına fabrikaya teslim edilmeye başlandı. Elde edilen gelir dernek hesabına geçirildi. Ayrıca, Turhal Belediyesince verilen iş yeri belgelerinden 20 lira makbuz karşılığı aldı, dernek hesabına yatırıldı.

Hastane yeri olarak İskele tepe adıyla bilinen sivri tepe seçildi. Tamamen kayalık olan tepe dinamitlerle kesildi. Dernek vasıtasıyla toplanan bağışlarla Turhal Millet Hastanesi binası yapıldı. Dönemin Tokat Senatörü Dr. Cevdet AYKAN'ın destekleriyle bina devlete devredilerek en modern cihazlar donatıldı ve 1975 yılında Turhal Devlet hastanesi olarak faaliyete geçti.

1. Bölüm "Turhal'ın Efsane Belediye Reisi Murat ALPAT"

      3. Bölüm “ Murat ALPAT'ın Ardından ”      

Hasan AÇIKEL  Tokattan.net
 Tokattan.net
 Facebook/TurhalinEfsaneReisiMuratAlpat
 1967 Tokat İl Yıllığı
 Tr.wikipedia.org

Turhal'ın Efsane Belediye Reisi Murat ALPAT

1 yorum
Tokat ve ilçelerine katma değer katan, yönetimde oldukları dönemlerde yaşadıkları şehirlere izler bırakan siyasi figürlerini paylaşamaya devam ediyoruz. Nahiyelik'ten ilçeliğe geçişte kentsel gelişimini tamamlayamamış Turhal’ı, yaptığı başarılı çalışmalarla il statüsünde gelişen, modern ve ekonomiye katkı veren bir şehir haline kavuşturan, Turhal siyasi tarihinin en önemli isimlerinden; Turhal'ın Efsane Belediye Başkanı Murat ALPAT'ın nam-ı diğer "Kenndy Murat"ın hayatına dair notların 1. Bölümü sizlerle…

  “Hatcelere (Celal mahallesine) çamurdan girilmezdi. Rahmetlik biz Ankara'da talebeyken (1963-65) kolunun altında çantası, ne kadar çok koşuşturmuş ki ayakkabılarının arkasına basmış, o bakanlık senin o bakanlık benim Turhal'a hizmet için emek sarf ediyordu. ALLAH ondan razı olsun mekanı cennet olsun.” 1960'lı yılların talebelerinden Mehmet ÖZER, o dönemdeki Turhal’ı ve Murat ALPAT'ı böyle anlatıyordu, sosyal medya'da paylaşılan nostaljik Cumhuriyet caddesi fotoğrafının altına yaptığı bir yorumda.

Eski Turhal
  Turhal, Osmanlı'nın Tokat sancağına bağlı bir bucak merkezi iken 1923 mülki taksimatında da Tokat vilayeti sınırları içinde bucak olarak yer almış, Cumhuriyetin ilk yıllarında kale etrafında kümelenmiş, 6 mahallesi ve nüfusu 3000 civarında bir yerleşim yeridir.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dönemin Sanayi ve Ticaret Bakanı Celal BAYAR’a verdiği talimat ve ısrarı ile temeli 7 Ekim 1933 tarihinde atılan, açılışı 18 Ekim 1934 tarihinde İsmet İNÖNÜ
Murat ALPAT,
1926'da Tokat İli Turhal İlçesinde doğdu. İlkokul'u Turhal’a bağlı Pazar kasabasında, Ortaokulu Zile'de ve lise eğitimini Samsun'da tamamladı. 
Ankara Üniversitesi Hukuk fakültesindeki tahsilini yarım bırakarak ticaretle uğraşmak için Turhal'a geri döndü. Öğrencilik yıllarında Demokrat Partiyle tanıştı, 1954 yılında Turhal Demokrat Parti ilçe başkanı oldu.

1960 darbesi ile kapatılan Demokrat Parti çizgisini devam ettirmek amacıyla Ragıp GÜMÜŞPALA ve arkadaşları tarafından kurulan Adalet Partisi kuruluş çalışmaları içerisinde yer aldı. 

1963 Seçimlerinde Adalet Partisi Turhal Belediye Başkanı olarak aday oldu ve halkın takdirine mazhar oldu.

28 Kasım 1964 tarihinde yapılan Adalet Partisi genel kongresinde genel başkanlığına seçilen Süleyman DEMİREL'in ekibinde yer aldı.

Başarılı Çalışmalarından dolayı DEMİRELMurat ALPAT’ı zamanın ABD Başkanı KENNDY' ye benzeterek ”Kennedy Murat” ismini taktı.

1963-1977 yılları arasında 14 yıl, 3 dönem Belediye Başkanlığı yapan Murat ALPAT,  il statüsünde gelişen, modern ve ekonomiye katkı veren bir şehir haline kavuşturdu.   

1977 seçimlerini 190 oy farkıyla kaybeden Murat ALPAT, siyasete 12 Eylül 1980 darbesine kadar Adalet Partisinde, darbe sonrasında Adalet Partisinin devamı olarak kurulan DYP'de devam etti. 

1989 seçimlerinde tekrar belediye başkanlığına aday olsa da kazanamadı. 

Evli ve 5 çocuk babası olan Murat ALPAT, 14 Nisan 1989 vefat etti.
tarafından yapılan ve dünyanın en kaliteli şekerini üreten Turhal (Muammer Tuksavul) Şeker Fabrikası, Turhal Makina Fabrikası, nahiye olan Turhal'ın kaderini değiştirdi. Nahiye, ekonomik anlamda büyük gelişmeler gösterdi ve hızlı göç aldı. Hatta şeker fabrikası yapılıncaya kadar net olarak bilinemeyen Turhal'ın nüfusu ancak 1935 yılı itibarıyla 5687 olarak belirlendi.

1944 yılında ilçe olan Turhal'ın en önemli gelir kaynağı Şeker Fabrikasıdır. Fabrikanın Kampanya döneminde yaratılan istihdam şehir nüfusunun artışında önemli bir rol oynadı. Şeker fabrikası sadece Turhal merkezde değil çevrede de tarım faaliyetlerini geliştirmekle birlikte fabrika yan ürünü olan Küspe ve Melas sayesinde et besiciliği ve hayvancılıkta önemli oranda artış sağladı.

Turhal'ın o dönemdeki en büyük problemi Şeker Fabrikasının kurulmasıyla artan nüfusa oranla kentsel gelişimini tamamlayamaması ve yeterli istihdam kaynağının oluşturulamaması idi. Nüfusla birlik kale etrafına kümeleşen eski Turhal'ın yanına adeta yeni bir şehir inşa edilmiş, bu da belediye çalışmaları hizmetlerinin önemini artırmıştı. Bu durum yeni yollar, elektrik tesisatları, kanalizasyon ve su altyapısı gerektiriyordu. Şehrin plansız büyümesi ve kurulu bulunduğu Kazova ve Yeşilırmak Havzasının doğal sonucu olarak su taşkını ve bataklık bölgelerinin çokluğu Turhal'da Sıtma hastalığına neden olmuş, hatta günümüzde bile Sıtma adıyla anılan mahallerle oluşmuştur.

Sürekli büyüyen Turhal'da belediye hizmetleri  bir Dozer, bir Ambulans, bir de itfaiyeye ait araç parkıyla yürütülmektedir.

Murat ALPAT Kimdir?
  1926'da Tokat İli Turhal İlçesinde doğdu. İlkokul'u o dönem Turhal’ın beldesi olan Pazar'da, Ortaokulu Zile'de ve lise eğitimini Samsun'da tamamladı.

Ankara Üniversitesi Hukuk fakültesindeki tahsilini yarım bırakarak ticaretle uğraşmak için Turhal'a geri döndü. Manifaturacılıkla başladığı ticaret hayatına Mobilyacılık ve tarım ürünleri ile devam etti.

Öğrencilik yıllarında siyasete Demokrat Parti de başlayan Murat ALPAT, 1954 yılında Turhal Demokrat Parti başkanı olarak aktif siyasetin içinde yer almayı tercih etti.

1960 darbesiyle kapatılan Demokrat Parti çizgisini devam ettirmek amacıyla Ragıp GÜMÜŞPALA ve arkadaşları tarafından kurulan Adalet Partisi kuruluş çalışmaları içerisinde o dönem Turhal'ın ileri gelenleri Rahmetli Nuri YANBAY ve Şekerbank Eski Genel Müdürlerinden Şehit Ömer SUNAR ile birlikte yer aldı.

İlçe başkanlığını yürütüğü Adalet Partisinden partililerin emri vakisiyle 16 Kasım 1963 yerel seçimlerinde Turhal Belediye Başkanlığına aday oldu. Murat ALPAT bu seçimde 3636 oy alarak % 74,65 ile Turhal Belediye Başkanı seçilirken rakibi CHP Adayı Süleyman ERKAN ise 931 oy aldı.

1963 yerel seçimlerinde Turhal Belediye Başkanlığını kazanarak Murat ALPAT, 1892 yılında belediye teşkilatı kurulan Turhal'ın 12. belediye başkanı oldu.

6 Haziran 1964 de Adalet Partisi Genel Başkanı Ragıp GÜMÜŞPALA'nın vefatının ardından 28 Kasım 1964 tarihinde yapılan Adalet Partisi genel kongresinde Sadettin BİLGİÇTekin ARIBURUN ve Ali Fuat BAŞGİL'in de yarıştığı genel başkanlık seçimini 1679 delegenin 1072'sini alan Süleyman DEMİREL kazandı. Adalet Partisi Genel Başkanı seçilen Süleyman DEMİREL 'in ekibinde yer alması Murat ALPAT’ın hizmet vizyonunu ve şevkini genişleten bir unsur oldu.

Başarılı Çalışmalarıyla adından söz ettiren Murat ALPAT'a dolayı Süleyman DEMİREL, zamanın ABD Başkanı John F. Kennedy'e benzeterek "Kennedy Murat" lakabını taktı. Bu lakap yöre insanı olarak da takdir edildi ve kullanıldı.

1963-1977 yılları arasında 14 yıl, 3 dönem Belediye Başkanlığı yapan Murat ALPAT,  il statüsünde gelişen, modern ve ekonomiye katkı veren bir şehir haline kavuşturdu.

1977'de yapılan yerel seçimlerde 4. kez kazansa da 1750 oyun Sandık Kurulu üyelerince mühürlenmediği itirazı üzerine yenilenen seçimlerde 185 oy farkıyla Chp adayı Naci ÖZDEMİR'e karşı kaybeden Murat ALPAT, siyasete 12 Eylül 1980 darbesine kadar Adalet Partisinde, darbe sonrasında Adalet Partisinin devamı olarak kurulan DYP'de devam etti. 1989 seçimlerinde belediye başkan adayı oldu, 1185 oy farkıyla başkanlığı kaybetti.

Evli ve 5 çocuk babası olan Murat ALPAT, arkasında yaptığı veya öncülük ettiği istihdam alanları, kamu binaları, sağlık ve eğitim yuvaları, altyapı ve üstyapı hizmetleri, yollar ve sevdalısı olduğu Turhal'ı bırakarak 14 Nisan 1989 vefat etti.

      2. Bölüm “ Bir Şehir Hikayesi; Murat ALPAT ”      
  Turhal'da İlk İcraat; Bataklıklar
  Turhal'a Elektrik,  İçme Suyu ve Kanalizasyon Altyapısı 
  Turhal'ın İmarı; Yollar, Hizmet Binaları
  Yeşilırmak Islahı 
  Eğitim Kurumlarının açılması
  Sanayinin ve Ticaretin Merkezi; Turhal
  Gurbetteki Turhal'dan Murat ALPAT'a Destek
  Millet Hastanesi

 Hasan AÇIKEL  Tokattan.net
 Tokattan.net
 Facebook/TurhalinEfsaneReisiMuratAlpat
 1967 Tokat İl Yıllığı
 Tr.wikipedia.org

Turhal'a Modern Yüksek Sistemli Bağ Tesisi

Hiç yorum yok
Tokat'ın bağcılık kültürü çok eskiye dayanan ilçesi Turhal'da, bağcılığın tekrar canlandırılması, üreticilerin modern, yüksek sistem bağ tesislerine kavuşmaları için hazırlanan ‘Turhal Bağcılığını Geliştirme Projesi’ kapsamında, Necip Köyü’nde bağ fidanı dağıtımı ve dikim töreni düzenlendi. Törene katılan Tokat Milletvekili Prof.Dr. Celil GÖÇER; "Kurulan yeni bağ tesisleri ile ilçemizden dünya pazarına meşhur Tokat salamura bağ yaprağı üretim miktarını artırarak çiftçilerimizin gelir düzeyini yükseltmek ana hedefimiz" dedi.

  Tokat'ın bağcılık kültürü çok eskiye dayanan ilçesi Turhal'da, bağcılığın tekrar canlandırılarak üreticilerin modern, yüksek sistem bağ tesislerine kavuşmaları amacıyla hazırlanan ‘Turhal Bağcılığını Geliştirme Projesi’ kapsamında, Necip Köyü’nde bağ fidanı dağıtımı ve dikim töreni düzenlendi.

Turhal Kaymakamlığı ile İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü tarafından hazırlanan ve dünyaya pazarlanan meşhur Tokat salamura bağ yaprağının üretim miktarının artırılması hedeflenen projenin, bütçe ve sürdürülebilirlik bakımından Türkiye'nin en büyük projesi olduğu kaydedilirken, proje kapsamında Turhal'a bağlı Necip Köyü’nde, 300 üreticiye bin 800 dekarlık modern yüksek sistemli bağ tesisi kuruldu.

Necip Köyü’nde düzenlenen bağ fidanı dağıtımı ve dikim töreninde proje hakkında bilgiler veren GOÜ Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi ve Proje Danışmanı Prof. Dr. Rüstem CANGİ, narince üzüm çeşidinin Tokat’ın marka değerlerinden birisi olduğunu söyledi. Proje kapsamında çiftçilere 400 bin adet asma fidanı dağıtıldığını dile getiren Cangi, yakın gelecekte Tokat bağcılığının ülke bağcılığına damga vuracağını söyledi.

Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürü Muammer GÜRÇAY ise konuşmasında, kurulan tesisten üçüncü yıldan itibaren her yıl 792 ton üzüm ve 396 ton salamuralık yaprak elde edileceğini söyledi.
GÜRÇAY, projenin Turhal’a bağlı Şenyurt Kasabası ile Akbuğday, Necip, Kat, Kalaycık ve Çarıksız Köyleri’nde ikamet eden 300 çiftçi ailesi ve şehirlere göç etmiş; fakat geri dönmek isteyen tüm çiftçileri kapsadığı dile getirdi.

Turhal Kaymakam Vekili Batuhan BİNGÖL’ün selamlama konuşmasının ardından kürsüye gelen Tokat Milletvekili Prof.Dr. Celil GÖÇER ise, bu ve buna benzer projelerle göçün tersine döneceğini söyledi. Tokat yaprağının reklama, pazarlamaya ihtiyacı olmadığını ifade eden  Prof.Dr. GÖÇER, "Kurulan yeni bağ tesisleri ile ilçemizden dünya pazarına meşhur Tokat salamura bağ yaprağı üretim miktarını artırarak çiftçilerimizin gelir düzeyini yükseltmek ana hedefimiz" diye konuştu.

Törende konuşan Tokat Valisi Cevdet CAN, projede 400 bin adet devek dağıtıldığını, üzümün ana vatanına geri döndüğünü söyledi. Çiftçilere topraklarına sahip çıkma çağrısında bulunan Vali CAN, "Bağlar oluşturuluyor, yaklaşık 2 bin 300 dönümlük alanda üzüm tarımı yapılacak. Bu topraklar önümüzdeki 8-10 yıl içerisinde aranan topraklar olacak. Çok güzel topraklar, çok güzel ürünler olacak burada" dedi.

Konuşmaların ardından çiftçilere bağ devekleri dağıtılarak örnek olarak hazırlanan alanda devek dikimi yapıldı.

Necip Köyü’nde düzenlen törene Vali Cevdet CAN, Tokat Milletvekili Prof.Dr. Celil GÖÇER, GOÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa ŞAHİN, Turhal Kaymakam Vekili Batuhan BİNGÖL, Pazar Kaymakamı Sefa GÜLER, Turhal Belediye Başkanı Yılmaz BEKLER, Tokat İl Genel Meclis Başkanı Adem DİZER, protokol üyeleri, siyasi parti temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.


 Hasan AÇIKEL  Tokattan.net
   FOTO | Tokat.gov.tr  KAYNAK | Tokat.gov.tr

Kara Trenden Hızlı Trene 90 Yıllık Hikaye

1 yorum
Cumhuriyet tarihinin ilk demiryolu hattı olma özelliğine sahip Samsun-Sivas(Kalın) demiryolu hattının temeli atılırken gündeme gelir,  Tokatlı kara trenin Tokat merkezden geçmesine razı gelmez, Yeşilyurt, Artova, Zile ve Turhal'dan geçer. 2001 yılında bu kez Tokalılar hızlı trenin Tokat'a uzanması için mücadele eder, aradan 15 yıl geçer ama o raylar bir türlü Tokat'a uzanmaz. 1920'lerde Tokatlı tarafından kabul görmeyen bugünlerde aranır olan kara trenden hızlı trene Tokat'taki demiryollarının 90 yıllık trajikomik hikayesi sizlerle...

  Tokat, Bağdat'tan, Tebriz'den, Sivas'a, Sivas'tan Tokat'a, Tokat'tan Amasya'ya, Merzifon'a oradan da İstanbul'a uzanan günde ortalama 1000 devenin geçtiği tarihi İpek Yolu'nun üzerinde kalan tarihi şehirlerden biridir. Sadece tüccarların değil, aynı zamanda doğudan batıya ve batıdan doğuya bilgelerin, orduların, fikirlerin, dinlerin ve kültürlerin de yolu olan bu yol;ticaret, bakır, yazmacılık, dericilik, ipekçilik ve çömlekçilik alanlarında da çok büyük üretim kapasitesine sahip olmuştur. Zamanla Tokat'ın kaderine yön verenlerin vizyonel projeler üretememesi şehr-i Tokat'ı yol ağlarının dışına itmiştir. Tokat, geçmişte olduğu gibi günümüzde de ne kara ne hava ne de demiryolları için planlanan ulusal projelerde kendine yeteri kadar yer bulamamıştır. Ulusal yol ağlarının dışında kalan şehir zamanla cazibesini yitirmiş, ticaret, sanayi, istihdam ve gelişme noktasındaki payı azalmış ve Türkiye’de son dönemlerde 3 yıl üst üste en çok göç veren il unvanı ile birinciliği kimseye kaptırmamıştır.

Bugün Tokat'ta ulaşım en çok karayolları, kısmende olsa Hava ve demiryolları üzerinden sağlanmaktadır. Tokat’ın batısından geçen Samsun-Sivas demiryolu hattı 105 km'lik kısmı Turhal, Zile, Yeşilyurt ve Artova ilçelerinden geçer. Yük ve insan taşımacılığının yapıldığı bu güzergahın Tokat merkeze uzatılmasını için 2001 yılında beri mücadele verilse de aradan geçen 15 yıla rağmen o raylar bir türlü Tokat'a uzanmaz.
,
1920'lerde Tokatlı tarafından kabul görmeyen bugünlerde aranır olan Kara Trenden Hızlı Trene Tokat'taki Demiryollarının 90 yıllık trajikomik hikayesini okuyacaksınız.

Geçmişten Günümüze Tokat'ta Demiryolları
  Cumhuriyet tarihinin ilk demiryolu hattı olma özelliğine sahip Samsun-Sivas(Kalın) demiryolu hattının temeli 21 Eylül 1924'te Mustafa Kemal Atatürk tarafından atılan ve inşası 1932 yılında tamamlandı. Dağlık bir bölgede kısıtlayıcı yatay kavislerle dik meyilli alanlardan geçen hat, elektrifikasyonu ve sinyalizasyonu olmayan tek yönlü demiryolu hattı konumunda. 2008 yılında rehabilitasyonu yapılan hat, Samsun ile Amasya arasındaki kısımla 378 kilometreden oluşuyor.

Demiryolunun Tokat'tan geçmesi için çalışmalar yapılır ama Tokatlı razı gelmez, güzergah Turhal, Zile, Yeşilyurt ve Artova ilçeleri olarak belirlenir.

Tokat'ın siyasi yüzlerinden Metin GÜRDERETokat Eşşekçi memleket Tokat isyanı”  adlı makalesinde Ercan SÜSOY ve rahmetli Kemal KOVALI’dan dinlediklerini şu ifadelerde paylaşıyor;
Tokat milletvekili Mustafa Vasfi SÜSOY , Atatürk’ün teklifsiz denecek kadar yakın arkadaşıdır. Ziyaretine gider;“Paşam bu Samsun Sivas demiryolu Tokat’tan geçsin” diye trenin Tokat’tan geçmesi için ricacı olur.

Atatürk der ki:Mustafa bu teknik iş. Bir teknik eleman gönderelim baksın, uygunsa geçsin, ama uygun değilse milletin 5 kuruşunu bile boşa harcatmam. Bu iş olmaz.” Demiryolu geçişi için bir teknik elemanın veya heyetin geleceği Tokat’ta duyulur. Şehirde büyük huzursuzluk çıkar. Kimse tren yolunu istememektedir. Tren yolunun bağlardan, bahçelerden geçerken araziyi parçalayacağı, isinin dumanının meyve ve sebzelere zarar vereceği konuşulmaktadır. Belediye başkanı zor durumda kalır. Teknik heyete yardımcı olması, araziyi göstermesi için şehrin en üçkağıtçısını görevlendirir. Şehirdeki huzursuzluk için de uyarır. Arazi çalışmaları sırasında bu adam heyetin yiyecekleri olan kızarmış tavukları çalar. Onları dağda bırakarak Tokat’a gelir. Çok zor durumda kalan ekip kızgın ve öfkeli olarak Ankara’ya döner, raporunu verir.

Mustafa Vasfi SÜSOY aradan zaman geçince tekrar cumhurbaşkanına gider Atatürk: “Rapor gelmiştir bakalım nasıl?” diyerek zile basar, raporu ister. Rapor olumsuzdur. Tren yolunun Tokat’tan geçmesi uygun değildir. 

Bu olaylar 1950’li 60’lı yıllarda herkes tarafından bilinir, konuşulurdu. Ben de duymuştum.

Tokat merkez için kara tren kaçmıştır ama Sivas-Samsun T.C.D.D hattının Tokat'ın batısındaki Turhal, Zile, Yeşilyurt ve Artova ilçelerinden geçen 105 km'lik kısmı 15 Şubat 1932 tarihinde ulaşıma açıldı.

Tokat'ın Samsun-Sivas demiryolu hattına bağlanması ara ara gündeme gelse de fikir düzeyinde kaldı. 1932'den sonra 2001 yılında dönemin Turhal Belediye Başkanı Duran EVREN tekrar gündeme geldi. Tokat ile Turhal arasında yapılacak 40 km'lik demiryolu ile birbirine bağlamak için RAYBÜS projesi hazırlandı, dönemin Ulaştırma Bakanı Enis ÖKSÜZ'e sunuldu, olumlu raporlar hazırlandı ama ülkedeki ekonomik ve siyasal krizler nedeniyle proje gerçekleştirilemedi.

2006 yılınında Tokat’ı Turhal, Zile, Artova ve Yeşilyurt ilçelerinden geçmekte olan ulusal demiryolu ağına bağlamak için maliyet bedeli dahi hesaplanmış ve 40 km’lik bu projenin maliyetinin 40 – 60 Milyon YTL olduğu tahmin edilmiş ve 2007 yılının yatırım programına alınacağı bilgisi açıklanmıştı. Hatta 2008 yılında T.C. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü resmi internet sitesinde 1/2000 ölçekli güzergah haritaları için çalışmalar devam etmektedir notu görünüyordu.

2008 yılında Tokat Ak Parti Milletvekili Hüseyin GÜLSÜN, hızlı tren projesinin Tokat'tan geçmesi için Başbakan ve kurmaylarıyla görüştüklerini ve yaptıkları incelemede Artova'da 7 kilometre tünel yapılması gerektiğini, eğer bu tünel 3 kilometreye düşerse hızlı tren projesinin buradan geçebileceğini söyledi.

2012 yılının sonlarında Tokat Ak Parti milletvekili Zeyid ARSLAN, 2011 seçimleri öncesinde Tokat-Turhal karayolu arasında hafif raylı sistem çalışması yaptıklarını akabinde 500 milyon dolarlık bir rakam çıktığını, devletin 500 milyon dolarlık bir rakamla bunu yapması mümkün gözükmediğini ifade ediyordu.

2016 yılında bu kez de Tokat Ak Parti milletvekili Prof. Dr. Celil GÖÇER“proje hazırlandı ihaleye çıkıyor. Allah’ın izniyle Tokat’ı ulusal tren yolu ağına 120 kilometrelik bir hızla hizmet verecek olan tren yoluna bağlayacağız” cümleleriyle Tokatlıları umutlandırdı.

Tokat'ın da dahil edilmesi için umutlandığımız Samsun-Kalın (Sivas) Demiryolu Hattı için Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının yürüttüğü Ulaştırma Operasyonel Programı kapsamında, AB IPA fonları kullanılarak Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti işbirliğiyle gerçekleştirilen Modernizasyon Projesi'nin ilk ray sökümü 2015 yılında Samsun'da başladı. 378 kilometrelik hat tamamen yenilenecek, altyapı, üstyapı standartları yükseltilecek, Elektrifikasyon işlemi yapılacak, sinyalizasyon ve telekomünikasyon altyapısı inşa edilecektir. 

Ekonomide Tokat'ta Demiryolları
  Tokat, ulusal yol ağlarında gerek demiryolunu gerekse havalimanını çözemediğiniz takdirde girişimci, sanayici, yatırımcı asla gelmeyecektir.

Tokat'ta Dostlar Meclisi toplantısında konuşan Tokat Erbaa doğumlu Özdilek Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin ÖZDİLEK, tren raylarının Tokat ekonomisine etkilerini şu ifadelerle açıklıyordu; “... Tokat’ta herhangi bir planımız yok. Her sanayi fabrikası Tokat’a gelmez, bir defa alt yapının Tokat’a gelmesi lazım, alt yapı nedir Tren yolları, tren yolları sübbansiye edecek, mesela hayvancılık burada gelişebilir ama eti pahalıya taşınıyor. Kiremit fabrikası yükte ağır, pahada hafif, batıda hiç kiremit fabrikası olmaması lazım, buralardan emeğin yoğun olduğu yerler buradan gitmesi lazım, seramik ve diğerleri geliştirilmesi lazım, planlanıp programlanırsa daha başarılı olur. Bölgeler arasındaki dengesizliği kaldırmanın tek yolu tren yolları, Almanya’ya bakın Hamburg ve Münih arasındaki fiyat farkı yüzde 3 ya var ya yok, bizde doğu ve batı arasında yüzde 20 fiyat farkı var bunların ortadan kalkması lazım ...” 

  Ve bugünlerde, aradan geçen 90 yılın sonunda Hızlı tren, nüfusunun yarıdan fazlası dışarıda olan Tokat'ın ekonomik, sosyal ve turizm anlamında gelişimi, Tokatlı için uzun yol çilesinin bitmesi demek.


 Hasan AÇIKEL Tokattan.net
   KOLAJ | Tokattan.net  KAYNAK | Tokatnethaber.com (Emre BAY) | Tokat.gov.tr | Hursozgazetesi.com | Radikal.com.tr
Okumadan Geçme
© Tüm hakları saklıdır
2016-2022 Tokattan.net