İnsanoğlunun merakı, doğası gereği insanı yaşadığı evreni araştırmaya ve anlamaya yöneltmiştir. Uzaya ve Aya gidebilmenin çeşitli yollarını ararken zırhlı savunma sistemlerinin şifrelerini bularak yaşamı zaman ve mekân kavramından ayırmak istemiştir.
Sadece bilim adamları değil, fiziğe kimyaya astronomiye ilgisi olan hatta bu alanda yeterli eğitim dahi almayan, birçok insan yer altı ve yer üstünde keşfedilmemiş yerlere ulaşmanın yollarını aramıştır. Bu meraklı arayışa öncülük eden Lagari Hasan Çelebi 17. yy. da 50 okka barut macunundan icat ettiği yedi kollu fişekle 300 metreye kadar havalandığı ve 20 saniye boyunca havada kaldığı ölçülmüştür. Sinan Paşa Köşkünden denize inmeyi başaran Hasan Çelebi, padişah IV. Murad tarafından ödüle layık görülmüştür.19 yy. başlarında İngilizlerin topçu subayı olan Wiliam Congreve tarafından 2000 m. menzilli füzenin yapılmasıyla kara ve deniz aşırı denemeler hızla gelişmiştir. 1903 yılında Rus Çiolkovski, 1907 yılında Fransız Robert Esnault-Pelterie füze ve ateşleme sistemiyle füzelerin ateşleme ve uzun menzil sistemini geliştirirken 2. Dünya savaşında Amerikalılar ve Almanlar katı, sıvı ve gazlardan elde ettikleri yakıt sistemleriyle kara ve deniz aşırı menzilli füzeler yapmışlardır.
Tarihte görüldüğü gibi birçok milletten insanın farklı amaçlar için yaptıkları füzeleri görüyoruz. 1962 yılında sanat lisesi mezunu bir gencin merak ve büyük hevesle yapmış olduğu füzeler tarihin derinliklerinden gün yüzüne çıkarılmayı beklemektedir.
Teknoloji gelişirken bu gelişmelere ayak uydurup kendi imkânlarıyla füze yaparak deprem etkisi ve menzil ölçmek için yaptığı füzeleri kullanan 17 yaşında Tokatlı bir mucit Muammer KALENDER'in azmi tarihin derinliklerinde tozlu raflarda kaldı.
Tarih 20 EKİM 1962, yer TOKAT:
Tokat'ın Turhal ilçesine bağlı küçük bir köy olan ve adını bulunduğu sarı kayalardan alan Sarıkaya Köyünde doğan ve kendi imkânlarıyla yaptığı füzeden söz ettiren 17 yaşında bir gencin azmine bütün Tokatlılar şahitlik etti.
Sanat okulu mezunu olan Muammer KALENDER geçimini gaz ocağı tamiri yaparak sağlamaktadır. Küçük bir dükkanda boş zamanlarında füze ve yer altı infilakı merakına ayıran Kalender, Sarıkaya köyünde bir su kuyusunda yaptığı deneme sonucunda bir km alanda yaklaşık 6 derecelik bir sarsıntı gerçekleştirdi. Kendi imkanlarıyla yaptığı füzelerden farklı yerlerde 3 deneme daha gerçekleştirdi. Bu denemeler sonucunda 6-7 bin metre mesafeye gidebilen füzeler yapan Muammer KALENDER, daha uzağa giden füzeler geliştirmek için çalışmalarını ekmeğini kazandığı küçük bir gazocağı dükkanında gerçekleştirmekteydi.
17 yaşında olmasına rağmen füze merakı olan genç füzeci, adını "KALENDER4" verdiği füzelerin yaklaşık bir metre yükseklikte 7.5 cm çapında olan füzeleri katı bir yakıtla hareket ettiriyor.
"GIBAPOSONIQAL" adını verdiği katı yakıtla hareket eden "KALENDER4" adlı füze geliştirildiği takdirde 15.000 metreye çıkabilecektir. Özel takip sistemleriyle de füzenin güzergâhı izlenebilir ve yerden kontrol edile bilme özelliğine de sahiptir. Aynı zamanda elektrik sistemiyle ateşlenen KALENDER4 bir aksilik olduğu zaman havada infilak edilebilecek düzeyde tasarlanmıştır.
Muammer KALENDER, 1962’nin Ekim ayına kadar bitirmeyi planladığı füze, Tokat halkı ve idarecileri tarafından ilgiyle takip edilmekteydi. Tokat Belediye Başkanı Hakkı ALBAYRAK, bizzat genç füzeciyi yakından takip edip füze denemelerinin başarılı olduğu takdirde istenilen sonuçlara göre, gerekli yerlerle irtibata geçilip Muammer KALENDER için daha iyi şartlarda çalışma koşullarının sağlanmasına öncelik edeceğini beyan etmiştir.
Belki de birçok Tokatlı'nın bilmediği bu başarı öyküsü, olaya tanıklık eden kişilerce efsanevi bir şekilde anlatılmaktadır. Genç mucit Muammer KALENDER, katı yakıt ve ateşleme sistemiyle geliştirmiş olduğu füze sistemi, azmin ve inanmışlığın neticesini başta Tokatlılara ve gelecek nesillere bir başarı öyküsü olarak bırakmıştır. Bu başarı öyküsü belki de bir hevesle başladı ama sonuç itibariyle füze alanında eğitim almamış birinin bu projesi başta yarını emanet edeceğimiz gençlere ders niteliği taşıyan bu durum, her ne kadar da tarihin tozlu raflarında kalsa da anlatmaya ve anlatılmaya değer bir azmin öyküsüdür.
İbrahim BEYAZIT Halkla İlişkiler Uzmanı
Tokattan.net ibrahimbeyazit60@gmail.com
Hiç yorum yok
Yorum Gönder